benimde ergenlik dönemimde saç koparma hastalığım vardı ve başımın tepesinde kellik oluşmuştu.devam ettima ama tamamen psikolojik olarak yendm elim her gittiğinde yapmamam lazım dedim zaten öncelikle genç kız olduğunuzu hatırlayın ve saçlarınızın ne kadar önemli olduğunu düşünün bi şekilde yeneceksinizdir.
yok canım benim o senin dediğin belki çok başında olanlar için geçerlidir.ama benim gibi 5 6 yılın üzerindekilerde çok zor.profosyonel yardım almadan düzelebileceğimizi hiç düşünmüyorum.irademiz olsa zaten bunca yıl kendimize bile bile bu kötülüğü yapmazdık.bu bir hastalık önce bunu kabullenmek gerekli.
kesinlikle bi hastalık bende öyle düşünüyorum ama keşke başında frenleyebilse insan kendini sonra içinden çıkılmıyordur eminim.birde 5 6 yıldır sürüyorsa bu profesyonel yardım gerekir dediğiniz gibi. umarım normale döner herşey
keşke kimsenin başına böyle bir hastalık gelmese.okadar zorki anlatmak bile çok zor.çaresizlik resmen.hayatın değişiyor tamamen.insanlardan kaçmak,sürekli bişeyleri gizlemeye çalışmak,yalan söylemek.sadece birkaçı bu yazdıklarım.hepsini yaptım bunların.kendimden nefret ettim resmen.anlatılamaz birşey.sen başında hakim olmuşsun kendine.iyikide olmuşsun.şanslısın yani.hiçbirşey imkansız değil ama,öyle yada böyle biticek bu kabus.
eminim sende yardım aldığında ve yapmayabilirim deyip kendine güvendiğinde yenersin.yaşadıklarını tahmin edebiliyorum insanın sosyal hayatı değişiyordur resmen.umarım en kısa zamanda kurtulursun , kurtulursun diyorum çünkü insanın başına iyice dert oluyor
89. sayfada size hikayemi anlatmıştım uzun zamandır girme fırsatı bulamıyordum ama bugün anlatacaklarım umarım sizde bi umut ışığı oluşturur arkadaşlar.
Ben bu hastalığı yendim, yani tam anlamıyla kurtuldum.
Kendimden yaşça büyük biriyle konuşuyorduk, hastalığımdan konu açıldı.Rehber öğretmenliği yapıyordu konuştuğum kişi.Böyle bir hastalıktan haberi yokmuş, bana ilaç vs hiçbir şey önermedi sadece sıkıntılarımı dinledi.Onunla konuşmak geri kalan bir ayda açıkcası beni pek etkilemedi hala geceleri yataktayken uyumadan önce koparmaya devam ediyordum.
Daha sonra 1 ayın ardından birgün karşılaştık.Tekrar konuşmak istediğini söyledim.Hala devam ediyorum dedim.Oda bana dediki "bir yerde şöyle birşey duymuştum, bi insan 21 gün herhangi bir davranışı yapmazsa geri kalan zamandada yyapmıyormuş" yani benden 21 gün dayanırsam geçececiğini söyledi.Bende artık o kadar çaresiz bi halde kalmışımki, buna inandım.Akşam eve geldim ve kendime bir takvim hazırladım.21 gün sonra 8 ocak oluyordu ve 19 aralıktan 8 ocağa kadar bunu yapmamalıydım.O gün akşam banyo yaptım sizede böyle oluyormu bilmiyorum ama banyodan sonra saçlam güzel görünüyor bana, birde temiz olunca koparma azalıyor. Birinci gün yapmadım bunu, iki, üç, dört.. Aslında arada elime saçım gene elime giidiyordu bir teli kavrayıp hafifçe acıtacak şekilde çekiyordum ama koparmayıp geri bırakıyordum yani bi zarar vermiyordum. Beş altı yedi gün derken bir haftayı doldurdum.Hani bu hastalığın çözümü hakkında insan beyninde olayı bitirdiğinde iyileşebiliyor diyorlardı ya, gerçekten öyleymiş.
Bir buçuk aya yaklaşıyorum, saçımdan bir tel bile koparmadım.Ve inanın çok samimi söylüyorum canım bile istemiyor.O kopardığım an aldığım haz vardıya hani, o hazzı beynimden öyle bir silmişimki şimdi elim gidince hiçbişe yapasım bile gelmiyor.Ben 3 yıl triktillomaniyle yaşadım, kötü zamanlar yaşadım sizin gibi.Ama inanın sanki bana birşey oldu ve içimdeki bunla ilgili herşey silindi.Özel olarak birşeyde yapmadım.Hayatımda olumlu bir gelişmede olmadı.Hatta sınavlarım yüzünden çok ta stres yaptım ama gene koparmadım.Şimdi ara sıra saç derimle oynuyorum yani elimi orada gezdiriyorum ama kesinlikle koparmıyorum.Eskiden bir çözüm olmayacağını ve okuduklarım gibi ileriki yaşlarda kendiminde kel kalacağımı düşünürdüm ama tepemdeki saçların uzadığını görüyorum, resmen sağlık geldi saçlarıma.Arkadaşlarımda böyle biyor nasıl mutlu oluyorum.
En büyük temennim sizinde benim gibi bu illetten kurtulmanız. Şimdi elimi götürsem bile içimden koparmak gelmiyor. Ama ne bileyim, oldu işte. Kendinizi salmayın, boşvermeyin. Yalnızca bir kez dünyaya geliyoruz, yapmayın. sizden değerli hiçbir şey yok.
merhaba arkadaşlar bu yaşadığımın hastalık olduğunu öğreneli yaklaşık bir sene oldu. 3 seneden beri de kaşlarımı ve kirpiklerimi istemsiz olarak koparıyorum. henüz saçlarımı koparmaya başlamadım. içtenlikle yazılmış bütün sayfaları okudum ve yalnızlık hissim bir nebze olsun azaldı.herbirimizin hikayesi birbirine benzer, bir o kadar da dışarıdan anlaşılması imkansız.
kaşlarımı tam olarak nasıl koparmaya başladığımı anımsamıyorum. yolmaya, koparmaya başlamadan önce o kadar gür kaşlarım ve kirpiklerim vardı ki abartmıyorum kuaför kaşlarımı alırken yorulurdu. rimel sürdüğümde kirpiklerim neredeyse kaşlarıma uzanırdı. şu an hatırladığım 3 yıl önce kaşlarımı aldırmaya gittiğimde kuaförün kaşlarımı ip kadar ince alması benim de eve gelip çok üzülmemdi. o gün evde kaşlarımı kaş kalemiyle kalınlaştırdım ve rahatladım. sanırım o bir kaç ay içinde kaşlarımı yolmaya başladım. önceleri çok sorun etmiyordum çünkü kopardıklarım kısa zaman içinde yerine geliyordu ve kaşlarım gür olduğu için farkedilmiyordu. ancak bir kaç ay içinde kaşlarım dikkat çekecek kadar azaldı. ama ben bunun bir hastalık olduğunu anlamadığım için kaşlarımı kaş kalemiyle boyuyordum ve azalan kaşlarımı boyayla doldurdukça rahatlıyor ve koparmaya devam ediyordum. özellikle geceleri ders çalışırken ya da internette gezinirken yani yalnızken. 1 sene sonra neredeyse hiç kaşım kalmadı ve psikolojim bundan inanılmaz derecede etkilendi. ailemde durumumu farketmişti ancak ellerinden gelen bir şey yoktu. hiçbir stres kaynağım,üzüntüm olmadığı halde istemsiz ve durdurulamaz şekilde kaşlarımı koparıyordum. her defasında aynaya baktığımda büyük bir pişmanlık hissediyor bir daha yapmayacağım diye kendime yeminler ediyordum ama bildiğiniz gibi her defasında bi öncekiden daha fazla koparıyordum ve bu koparma anında hoşuma gidiyordu. kendime geldiğimde allahım ben ne kadar aptalım diye kendime kızıyor ve gözlerim doluyordu. düşünüyorum da adeta bir trans hali gibi bu anlar.
dediğim gibi bir sene sonunda neredeyse hiç kaşım kalmadı ve kaşlarımı kendim çizmem sosyal hayatımı kötü yönde etkilemeye başladı. üstüne lazımmış gibi kaşlarımı neden boyadığımı soranlardan ya da çok yapay durduğunu asla boyamamam gerektiğini söyleyenlerden ölesiye nefret ediyordum. herkese kaşlarımın küstükleri yalanını atıyordum. ama garip olan onlar değil bendim biliyorum. o günlerde bir karar aldım ve koparmayacağım dedim. yaklaşık 6 ay kaşlarıma dokunmadım ve hepsi eskisi kadar gür olmasa da yerine geldi. ama ne fayda 6 ay boyunca gösterdiğim iradem bir gece bitiverdi ve ben tüm çektiğim üzüntüleri unutmuşçasına tekrar koparmaya başladım. bu defa kirpiklerimi de koparıyordum. ne bir acı ne başka bir şey sadece bana koparırken iyi gelen bir duygu.hemen hemen bir haftada ne kaşım kaldı ne de kirpiğim. şu an kolay yazıyorum ama bu bir insanın yaşayabileceği büyük tramvalardan biri bence. yapacak bir şey yoktu ağlamam bir şey değiştirmiyordu. insan içine çıkamamaya başladım. ve takma kirpik yapıştırmayı öğrendim. ama ne yazıkki gözkapağımda kirpik kalmadığı için takma kirpikler çok zor yapışıyordu. resmen bir işkence yaşıyordum, her sabah işe gitmeden 2 saat önce hazırlanmaya başlıyordum ki kaşlarımı boyayayım, kirpiklerimi takayım ve kirpiklerim takma olduğu belli olmasın diye koyu makyajlar yapayım. tam bir işkence gibi aylarca sürdü bu olay. ama kendime engel olamıyordum hemen azcık çıkan kirpiğimi tekrar yoluyordum. kendimi kaybettiğimin ve irademin sıfırlandığını anlamıştım artık. bu yaz tatilinde kendime binlerce kere verdiğim sözlerden birini daha verdim ve 4 ay kadar çok az kopardım kirpiklerimi ama dayanamayıp kaşlarımı yine koparıyordum. buna rağmen geçen ay kirpiklerim eskisi kadar gür ve uzun olmasa da tekrar çıktı. kirpiklerin kendini tamamlaması 4 5 ay alıyormuş. yine takma kirpik takıyordum ama kendi kendime de bi ay sonra artık takma kirpiğe ihityacım olamaycak diyordum. ne büyük mutluluktu bu allahım. kaşsızlığım bile umurumda değildi. geçen hafta bir gece otururken kirpiklerimin orta kısımlarını yine yolduğumu farkettim ama asla haberim olmamıştı. işte o zaman nasıl ağladığımı anlatamam , ama siz anlarsınız.
ve o gece kendime geldim arkadaşlar. deli gibi internette bilgi aradım ve en sonunda bu sayfayı ve sizleri buldum. sabaha kadar tüm sayfaları okudum. hem ağladım hem okudum. artık bir karar verdim ve bunu başaracağım dedim. hayatımı kendi ellerimle çekilmez hale getirdim bunu bitirecek olanda ne bir dr ne bir ilaç. bunu sadece ben bitirebilirim. ve bir haftadır ne kaşımı ne de kirpiğimi yolmadım. bir haftadır kendime her defasında telkinlerde bulunuyorum ve elimi kaşıma kirpiğime götürdüğümde senelerdir yaşadığım acıyı düşünüyorum. gece farkında olmadan yolmayayım diye parmak uçlarımı bantladım ve kaşlarıma kirpik diplerime sarımsak sürmeye başladım. bu sefer kendime güveniyorum henüz bir hafta oldu ama 3 4 ay sonra kaşlarım ve kirpiklerim en azından insan içine karışabilecek kadar çıkar ve bu işkencem biter diye umuyorum. biliyorum deformasyon yüzünden asla eskisi gibi güzel kaşlara kirpiklere sahip olamayacağım ama en azından bakkala gitmek için bile 1 saat hazırlık yapmak zorunda kalmayacağım,insan içine çıkabileceğim.
farkındayım çok uzun yazdım ve belki de sizi sıktım ama bunu yazmak zorundaydım içimi dökmediğim takdirde başaramayacağımı biliyorum. artık eve habersiz bir arkadaşım bir komşu gelecek ve beni kaşsız kirpiksiz yakalayacak diye korkulu günler geçirmekten bıktım usandım. insanların kirpiklerimin garip ve yapay durduğunu kaşlarımın boyasının bana yakışmadığını söylemelerinden bıktım usandım. saklanmaktan yoruldum sizler gibi. size tavsiyem bu sayfayı bilgisayarınız açık olduğu müddetçe ekranda tutun gerçekten işe yarıyor kendini kontrol etmede.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?