G
gelecekkorkusu
Ziyaretçi
- Konu Sahibi gelecekkorkusu
- #1
Canı çok sıkılıyordu, bir pazartesi günüydü. Haftanın ilk iş günü. İşe gelir gelmez zor zor işler onu bekliyordu ama onda ne bir iş yapacak heves ne de moral vardı. Hergün birbirinin ayni birbiri ardına sıralanırken ve onun hayatında hiçbirşey değişmezken, arkadaşlarının hayatlarına seneler sonra dönüp baktığında onların hayatlarında çok şey değişmiş oluyordu.
Sabah işyerine geldi ve asansöre bindi, 3 kişi vardı asansörde, günaydın dedi, sadece birinden cevap geldi. İşte Ankara'nın insanı dedi kendikendine, alışmıştı artık...Alışmıştı sevgisizliğe ve yalnız geçen günlerine...Bazen hayattan yorulduğunda ya çok yoruldum deyip yaslanabileceği hiçbiryer olmamasına, ne olursa olsun herzaman tek ve dimdik durmak zorunda olmaya alışmıştı...
Maskesini taktı ofisine geldiğinde, sıkıntısını belli etmemeliydi yoksa hemen profosyonel olmamakla suçlanırdı. Canı sıkkınsa sessiz olurdu sadece. İşyerinde insanlar günlerinin 9 saatini birlikte geçirseler de neyin var demezlerdi ne de olsa yani sessizlik maskesinin arkasına saklanabilirdi.
Gün bitsin istiyordu biranönce o gün ama akşam olduğunda da yine ıpıssız evine gitmeyecek miydi sanki...Eve gidince de günüm kötü geçti deyince gel hadi bir yürüyelim açılırsın veya dur bak sana komik birşey anlatıcam diyen birisi mi olacaktı sanki...
Ve akşam olmuştu, havanın buz kestiği o gün hızlı adımlarla evine döndü, loş ışıkta sigara içti, 2 damla yaş geldi gözünden, yarın yeni bir gün onu bekliyordu yine. Koltuğun üzerine bıraktığı maskesine baktı. Kapıdan girergirmez yüzünden çıkarıp koltuğun üstüne atıvermişti. Maskesi de yorgun görünüyordu sanki. Sabah yine aynı maskeyi takıp düşecekti yollara, yeni profosyonel bir güne...
Sabah işyerine geldi ve asansöre bindi, 3 kişi vardı asansörde, günaydın dedi, sadece birinden cevap geldi. İşte Ankara'nın insanı dedi kendikendine, alışmıştı artık...Alışmıştı sevgisizliğe ve yalnız geçen günlerine...Bazen hayattan yorulduğunda ya çok yoruldum deyip yaslanabileceği hiçbiryer olmamasına, ne olursa olsun herzaman tek ve dimdik durmak zorunda olmaya alışmıştı...
Maskesini taktı ofisine geldiğinde, sıkıntısını belli etmemeliydi yoksa hemen profosyonel olmamakla suçlanırdı. Canı sıkkınsa sessiz olurdu sadece. İşyerinde insanlar günlerinin 9 saatini birlikte geçirseler de neyin var demezlerdi ne de olsa yani sessizlik maskesinin arkasına saklanabilirdi.
Gün bitsin istiyordu biranönce o gün ama akşam olduğunda da yine ıpıssız evine gitmeyecek miydi sanki...Eve gidince de günüm kötü geçti deyince gel hadi bir yürüyelim açılırsın veya dur bak sana komik birşey anlatıcam diyen birisi mi olacaktı sanki...
Ve akşam olmuştu, havanın buz kestiği o gün hızlı adımlarla evine döndü, loş ışıkta sigara içti, 2 damla yaş geldi gözünden, yarın yeni bir gün onu bekliyordu yine. Koltuğun üzerine bıraktığı maskesine baktı. Kapıdan girergirmez yüzünden çıkarıp koltuğun üstüne atıvermişti. Maskesi de yorgun görünüyordu sanki. Sabah yine aynı maskeyi takıp düşecekti yollara, yeni profosyonel bir güne...