Öğretmenin Davranışı

İlkokul çocuğunun başının boş kalmaması ailesinin problemidir, öğretmenin degil. Bende 2 cocuk okuttum ayni zamanda kendimde öğretmenim. Zamanından teslim alınmayan öğrenciler yüzünden kendi çocuğumu okulundan almaya gecikiyordum hep, kizim büyüdü eve kendi gelmeye başladı bu defa evdeki bebegime bakan ablaya geç kalıyordum. Kaç kere ablaya yetisebileyim diye taksiyle dönmek zorunda kaldım eve. Çünkü o kadininda evde yetişmesi gereken çocukları vardı. Yani bu sadece okuldaki öğretmen beklesin olayı değil bir zincir ama nedense herkes kendi tarafından bakıyor.
Sorumsuzluk başka bir şey değil sorumsuz veliler sebepli saçmasapan bir zincir.. Allah ilkokul ve sınıf öğretmenlerine yardım etsin. Bazen veliler çocuklardan çok daha zorlar
 
Bir cocugun sorumlulugunu almak istemiyor olabilir üzerime vebal almak,ugrasmak istemem baska bir cözüm bulun bu gibi durumlarda benden bir sey beklemeyin diyebilirdi sonucta onun görevi sadece öğretmek o zaman siz caresine bakardiniz ama umarsizca tamam diyip de böyle yapmasi olmamış bence de.Kizimla yaklasik 10 gündür krese gidip geliyoruz uyum sürecindeyiz bu kisacik 10 günde gördüm ki cocuklarla uğrasmak asla kolay bir sey degil.Ortak iletisim icin olan grupta da görüyorum ki uyumsuz veliler de cok hocam fotografta neden benim cocugum duzgun cikmamis diyen mi ararsin,ben bu ucreti veremem diyen mi sirayla yapilacak hamur isi icin bu cok külfetli baska bir sey yok mu diyen mi yani cesit cesit insan var kime hangi konuda anlayis göstersinler ki vallahi cok zor. Eminim ki sizin gibi rica eden cok oluyordur birine tolerans tanisa hepsine tanimasi lazim.Ben acik yüreklilikle bunu dile getirmemis olmasini cok yanlis buldum
 
İlkokul çocuğunun okul bittikten sonra başı boş kalıyor olması öğretmenim değil velinin sorumluluğundadır.
4 yıl boyunca beni okul bahçesinde bekleyen çocuğumda ilkokul öğrencisiydi bizlerin de çocukları var bizlerde onlara yetişmeye çalışıyoruz.Ayrıca öğretmenlikte pilotluk doktorluk gibi bir meslektir.


Ee yetiş Ben herhangi bir yere öğretmen çocuğun velisi gelene kadar başında bekleyecek yazmadım. Aşağıdakini yazdım.

"sınıf öğretmeninin diyelim işi var, hızlıca hazırlanıp çıktı, bu okulların hiçbiri ders zili çalar çalmaz bomboş kalmıyor, içeride mutlaka işi olan öğretmen, idareci, rehberlik öğretmeni eğer okulda varsa okul aile birliği odası oluyor. Sınıf öğretmeni "eğer öğrenciler bekleyeceklerse bu birimlerden birinde bekleyebilir, benim acelem var ben hızlıca çıkıyorum" diyerek insanca yardımcı olabilir."

Velisi gelmemiş bekleyen öğrenci başı boş durmasın diye okulda bulunan başka personele yönlendirmek bunu akıl etmek zor geliyorsa gidip pilotluk ya da doktorluk yapabilirsin. Zannetmiyorum kazanabileceğini, ya da kazansan bile bitirebileceğini o iki bölümü. Ben ikinci üniversitemi eğitim fakültesinde bitirdim. İlki mühendislikti. Çok açıkça söylerim yani öğretmenlik öyle mühendislik, doktorluk, pilotluk gibi bir meslek değil.
 
Aaaa olur mu öyle şey ama geç gidiversinler ne olacak sanki onların ki çocuk mu?
Ya valla bugün ne oldu anlatayım. 1.sınıf okutuyor arkadaşım.Çıkışta yarım saatte bir otobüs geçen yerde oturuyor. Gelmedi bir veli.Ben beklerim dedim ama çocuk ağlamaklı oldu 1.sınıf daha öğretmeni dışında kimseye güvenemiyor. Bekleyeceğim artık dedi. Baba mahçup ama sırıtarak geliyor. Pardon falan dedi . Arkadaşım lütfen daha olmasın bu 2 haftada 2.oluyo rve 5 dk yla otobüsü kaçırıyorum ve yarım saat beklemek zorundayım dedi.Adam çocuğunu aldı gitti geride öğretmen nasıl gider geç mi kaldı otobüsü mü kaçırdı umru bile olmadan gitti. Çok sinir oldum.
 
Öğretmene öğretmen olmadığınız halde öğretmenlik mi öğreteceksiniz? O da size annelik öğretse hoşunuza gider mi?
Yahu lafı saptırmaya yer arıyor gibisiniz. Öyle bir cümle kurmadım ki… Haddimi bilirim ben merak etmeyin. Konuşmadım da zaten. Ayrıca bazı durumlarda dediğiniz de gerekebilir. Zira her öğretmen iyi,şahane olacak diye bir durum söz konusu değil. Her meslek grubunun iyisi kötüsü olduğu gibi. Etiketinin hakkını vermeli en önce insan. Benim öğretmenlerimden biri sapıktı mesela. Napiyim, sırf öğretmen diye saygı mı duyuyim bu durumda? Ama napıyorum. Durumu özele indirgeyip, genele yaymıyorum. Ne derseniz diyin, öğretmenin yaptığı yanlıştı. Ve ben evet bu konuda adabınca konuşacağım. Kimseye de öğretmenlik taslama gibi bir hevesim yok.
 
Bir cocugun sorumlulugunu almak istemiyor olabilir üzerime vebal almak,ugrasmak istemem baska bir cözüm bulun bu gibi durumlarda benden bir sey beklemeyin diyebilirdi sonucta onun görevi sadece öğretmek o zaman siz caresine bakardiniz ama umarsizca tamam diyip de böyle yapmasi olmamış bence de.Kizimla yaklasik 10 gündür krese gidip geliyoruz uyum sürecindeyiz bu kisacik 10 günde gördüm ki cocuklarla uğrasmak asla kolay bir sey degil.Ortak iletisim icin olan grupta da görüyorum ki uyumsuz veliler de cok hocam fotografta neden benim cocugum duzgun cikmamis diyen mi ararsin,ben bu ucreti veremem diyen mi sirayla yapilacak hamur isi icin bu cok külfetli baska bir sey yok mu diyen mi yani cesit cesit insan var kime hangi konuda anlayis göstersinler ki vallahi cok zor. Eminim ki sizin gibi rica eden cok oluyordur birine tolerans tanisa hepsine tanimasi lazim.Ben acik yüreklilikle bunu dile getirmemis olmasini cok yanlis buldum
Bahsettiğim şey bu aslında. Tamam dedi bana çünkü, yanında olurum dedi. Sonra gidiyorum bakıyorum çocuk yok. Empatik düşünmek lazım biraz. Bana hayır deseydi kadını zaten darlama gibi bi durum asla olamazdı. Hakkım yok çünkü. Ama tamam dediyse sözünde de durması gerekirdi.
 
Dersi biten öğretmen çocuğu veliye teslim etme zorunluluğu yok. bunun için servis ablaları ve nöbetçi öğretmenler var zaten. Okul güvenliği bulunması da bakanlığın işidir. Öğretmenlik kutsal meslektir ajitasyonu ile öğretmenlerin iyi niyetleri kullanılır hale geldi. Öğretmenlik gönüllülük işiymiş öğretmenlik vefa işiymiş…
O öğretmen kendi çocuğuna kızar gibi sizin çocuğunuza kızınca da; vay benim çocuğuma niye öyle konuştunuz vay niye böyle dediniz deniliyor.
Artık öğretmenler de görevi neyse onu yapıyor. Aynı doktorlar, hemşireler,polisler ve askerler gibi.. hepsi kutsal meslek. Hepsi de görevi neyse onu yapsın.
Velilerin bitmek tükenmek bilmeyen istekleri yüzünden öğretmenler kendi evlatlarına ilgi sevgi gösteremez oldu.
Toplumda bu hep bana hep banacılık bitsin ya..
Madem kıymetli evladınız o halde geç kalmayınız. Öğretmen en fazla anneni gelmeden okuldan ayrılmayın der ve dersi bitti mi nöbetçi öğretmene yönlendirir… bitti bu kadar. Öğretmenler de insan yahu peygamber değil
 
Bahsettiğim şey bu aslında. Tamam dedi bana çünkü, yanında olurum dedi. Sonra gidiyorum bakıyorum çocuk yok. Empatik düşünmek lazım biraz. Bana hayır deseydi kadını zaten darlama gibi bi durum asla olamazdı. Hakkım yok çünkü. Ama tamam dediyse sözünde de durması gerekirdi.

Ben hala şiddet mevzusundayım.Bahsetmişsiniz.Diğer çocukların velileriyle görüştünüz mü bu konuda?
 
Merhaba herkese… Direkt konuya giriyorum. Çalışan bir kadınım. Oğlum 2. Sınıf öğrencisi ve okuluyla işyerim arasında epey mesafe var. Normalde servis kullanırız ama bu ara özel bir durumdan dolayı benim bırakıp, almam gerekiyor. Akşam işyerimden biraz erken çıktım, okul çıkışına yetişebilmek için. Ama trafik o kadar yoğundu ki… Gıdım gıdım ilerliyoruz resmen. Geç kalabilme ihtimalime karşı öğretmenimizi aradım. Dedim ki, hocam ben yoldayım geliyorum ancak trafik çok yoğun. Ola ki, bi 5 dk lık gecikme olursa oğlumun yanında durabilir misiniz? Çünkü benden başka alabilecek kimse yok. Tamam, dururum dedi. Neyse ki ben vaktinde yetiştim okula. Oğlumu bekliyorum okul bahçesinde. Bi süre sonra öğretmen, çocuklarla (10 öğrenci filandı galiba) birlikte indi ama baktım benim oğlum yok. Sordum, oğlum nerde hocam, dedim. Benimle birlikte indi. Yanımda dur dedim ama dedi,sustu. Normalde sınıf 30 küsur kişi. 20 kadar öğrenci inmiş. Ben kapıya baktım, inen çocuklara bakıyorum ki, belki o da iner diye ve hala çocuğumu arıyorum. Sonra bana demez mi “çıkmıştır o” diye. Servisle mi gidecekti diye üstüne sordu üstelik. Konuştuklarımızı dinlemediğini anladım o an. Oğlumu okula bırakırken tembih etmiştim, gecikirsem beni şurdaki bankta bekle diye. Kafamı oraya çevirdim ki, benim oğlan orda… Muhtemelen inen çocuklarla birlikte indi ve öğretmen fark etmedi bile. Oysa öncesinde oğlumu uyarsaydı, yanımda dur, annen gecikebilir diye oğlum yanında ayrılmazdı, onu da biliyorum. Her neyse, oğlumun Yanına koştum ama aklım çıktı. Ve öğretmen bana tüm sorun bendeymiş gibi dedi ki, neden bu kadar telaş yaptığınızı anlamıyorum🙄 Bu benim elimde olan bişey değil, diyerek yanından ayrıldım, oğlumun yanında öğretmeniyle tartışacak değildim çünkü. Benim takıldığım esas nokta şu hanımlar. Elbette benim çocuğumun bakıcısı değil, onca çocukla uğraşıyor. Kadının üzerinde bi hakkım veya yetkim yok ama hani insanız ya, ekstra bi durumum çıkmış, arayıp rica etmişim, oğlumun yanında 5 dk durabilir misiniz demişim ve öğretmenin oğlumdan haberi bile yok. Çıkmıştır o diyerek durumu normalleştirmeye çalışması yetmedi, üstüne telaş ettiğim için manipüle etti beni. En azından bi kusura bakmayın, demesini beklerdim. Çünkü ben güvenip, aradım, rica ettim. Oğluma bankta beni bekle diye tembih etmesem okul dışına çıkabilirdi, oğlumu biliyorum ben çünkü. Son zamanlarda izlediklerimiz, duyduklarımızdan sonra kaygı seviyem son derece arttı. Evet, normalden fazla telaş etmiş olabilirim ama öğretmenin yaptığı da çok hoş olmadı gibi sanki. Ayrıca geçen hafta okulun ilk günü oğlum, arkadaşlarıyla oyun oynarken arkadaşı itmiş ve kafa üstü çakılmış. Eve bi geldi, alnı şiş ve mor. Asla ve asla bilgi vermedi. Normalde söylemesi gerekirdi bence. Siz ne dersiniz?
Ben sizin yerinizde olsam pek güvenmezdim bundqn sonrası için. Akıllı saate izin var mı okılda?
 
Yahu lafı saptırmaya yer arıyor gibisiniz. Öyle bir cümle kurmadım ki… Haddimi bilirim ben merak etmeyin. Konuşmadım da zaten. Ayrıca bazı durumlarda dediğiniz de gerekebilir. Zira her öğretmen iyi,şahane olacak diye bir durum söz konusu değil. Her meslek grubunun iyisi kötüsü olduğu gibi. Etiketinin hakkını vermeli en önce insan. Benim öğretmenlerimden biri sapıktı mesela. Napiyim, sırf öğretmen diye saygı mı duyuyim bu durumda? Ama napıyorum. Durumu özele indirgeyip, genele yaymıyorum. Ne derseniz diyin, öğretmenin yaptığı yanlıştı. Ve ben evet bu konuda adabınca konuşacağım. Kimseye de öğretmenlik taslama gibi bir hevesim yok.
Merak etmeyin. Siz demeseniz de öğretmenler çocukları uyarır. Aileniz gelmeden ayrılmayın der. Siz ne zannediyorsunuz ya. Sizden çok görüyorlar evlatlarınızı. Umursamaz mı zannediyorsunuz.
Konuşsanız bile ben uyardım diyecek ve rica bile etseniz öğretmenin görevi değil sizi beklemem
 
Dersi biten öğretmen çocuğu veliye teslim etme zorunluluğu yok. bunun için servis ablaları ve nöbetçi öğretmenler var zaten. Okul güvenliği bulunması da bakanlığın işidir. Öğretmenlik kutsal meslektir ajitasyonu ile öğretmenlerin iyi niyetleri kullanılır hale geldi. Öğretmenlik gönüllülük işiymiş öğretmenlik vefa işiymiş…
O öğretmen kendi çocuğuna kızar gibi sizin çocuğunuza kızınca da; vay benim çocuğuma niye öyle konuştunuz vay niye böyle dediniz deniliyor.
Artık öğretmenler de görevi neyse onu yapıyor. Aynı doktorlar, hemşireler,polisler ve askerler gibi.. hepsi kutsal meslek. Hepsi de görevi neyse onu yapsın.
Velilerin bitmek tükenmek bilmeyen istekleri yüzünden öğretmenler kendi evlatlarına ilgi sevgi gösteremez oldu.
Toplumda bu hep bana hep banacılık bitsin ya..
Madem kıymetli evladınız o halde geç kalmayınız. Öğretmen en fazla anneni gelmeden okuldan ayrılmayın der ve dersi bitti mi nöbetçi öğretmene yönlendirir… bitti bu kadar. Öğretmenler de insan yahu peygamber değil
Dilerim bir gün siz de bu durumla sınanmazsınız.
 
Ben hala şiddet mevzusundayım.Bahsetmişsiniz.Diğer çocukların velileriyle görüştünüz mü bu konuda?
Nasıl ifade etsem bilemiyorum. Yaşadığım coğrafyada şiddet, aslında kısmen de olsa normalleştirilmiş bir durum. Velinin birine bununla ilgili çocuğunuz size bişey söyledi mi diye sordum. Söylemedi ama öğretmendir,olabilir dedi. Bu cevap üzerine ne söylenebilir ki… Çocuk evde de dayak yiyor, öğretmenin de dövmesini normal karşıladığı için tabii ki ailesine söylemez. Bu şekilde yorumladım ben.
 
Her gün bir başka çocuk için vicdani olarak 15-20 dk beklemek sizce öğretmen açısından mantıklı mı peki? Bakın buna yol verirseniz veli bunu zaman geçtikçe kullanır. Bu işin cılkını çıkarır.O iyi niyet çok kolaylıkla suistimal edilir.Sonradan bunun önüne geçilemez.Çok örnekleri var bunun...Bazı durumlarda siyah ya da beyaz iyidir.
O zaman tamam demiycek mesaja, bakın başınızın çaresine çünkü bana ne diyecek
 
Yaz tatilinde 2 ay kendi evlatlarına sabredemeyen ve okul açılınca etekleri zil çalan velilerimiz, günde 6-7 saat konuşan ve 30 çocuğa laf anlatmaya çalışan yinede çemkirmeyen öğretmenlerimize, öğretmencilik öğretir oldu.
Toplum olarak eğitime ve eğiticiye verilen değer bu oldu. Yazık oldu!
 
Nasıl ifade etsem bilemiyorum. Yaşadığım coğrafyada şiddet, aslında kısmen de olsa normalleştirilmiş bir durum. Velinin birine bununla ilgili çocuğunuz size bişey söyledi mi diye sordum. Söylemedi ama öğretmendir,olabilir dedi. Bu cevap üzerine ne söylenebilir ki… Çocuk evde de dayak yiyor, öğretmenin de dövmesini normal karşıladığı için tabii ki ailesine söylemez. Bu şekilde yorumladım ben.
Ay bi de öğrenci mi dövüyor anlamadım ben? Kaç yaş bu çocuklar?
 
X