Öğretmenin Davranışı

Var tabii her dönem sapığı da manyağı da dolu. Yaşanılan yerin de büyük etkisi var. Nüfus azdı, karışık ırklar yok denecek kadar azdı. Bunun da etkisi büyük. Benim çocukluğumda şehrimin nüfusu 1,5 milyonken şu anda 5 milyon. Yarısı da tehlikeli sayılabilecek mültecidir Allah bilir. Şimdi ben oğlumu sokağa salamam,devlet okulunda da okutamam mesela. Ama beni annem babam devlet okulunda okuttu. Güvenlik sıkıntısı yoktu çünkü mahallede,anahtar vermişlerdi bana ilkokula başladığım yıl. Kapıyı açar girerdim eve,kendi kendime ödev yapardım akşama kadar. Şimdi bunun uygulanabilirliği yok mesela. İstediği kadar eskiden duyulmuyor olsun, şimdiki zamanın rezilliği ve sıkıntısı hiç bir zaman olmamıştı bana göre de.
kesinlikle nüfustaki saçma sapan artışlar, abuk sabuk popülasyonların da aramıza karışması çok etkili oldu
bi de şu da olabilir, emin değilim hukukçular bilir aslında ama sesli düşünüyorum: belki yargı ve hukuk sisteminde zaman içerisinde bazı açıklar meydana geldiyse, o konuda da bişeyler suçluların yararına olacak şekilde değiştiyse şu anda kötülüğün daha fazla olması şeklinde sirayet etmiş olabilir
gerçi çok eskiden de saçma sapan aflarla salınanlar oldu o başka konu
dediğim gibi bu kısımdan emin değilim
bu arada bu konuyu yapay zekaya sordum, aklıma takıldı :KK70: şöyle bi cevap verdi
 

Eklentiler

  • Ekran Resmi 2024-09-20 18.27.51.png
    Ekran Resmi 2024-09-20 18.27.51.png
    188,9 KB · Görüntüleme: 62
Merhaba herkese… Direkt konuya giriyorum. Çalışan bir kadınım. Oğlum 2. Sınıf öğrencisi ve okuluyla işyerim arasında epey mesafe var. Normalde servis kullanırız ama bu ara özel bir durumdan dolayı benim bırakıp, almam gerekiyor. Akşam işyerimden biraz erken çıktım, okul çıkışına yetişebilmek için. Ama trafik o kadar yoğundu ki… Gıdım gıdım ilerliyoruz resmen. Geç kalabilme ihtimalime karşı öğretmenimizi aradım. Dedim ki, hocam ben yoldayım geliyorum ancak trafik çok yoğun. Ola ki, bi 5 dk lık gecikme olursa oğlumun yanında durabilir misiniz? Çünkü benden başka alabilecek kimse yok. Tamam, dururum dedi. Neyse ki ben vaktinde yetiştim okula. Oğlumu bekliyorum okul bahçesinde. Bi süre sonra öğretmen, çocuklarla (10 öğrenci filandı galiba) birlikte indi ama baktım benim oğlum yok. Sordum, oğlum nerde hocam, dedim. Benimle birlikte indi. Yanımda dur dedim ama dedi,sustu. Normalde sınıf 30 küsur kişi. 20 kadar öğrenci inmiş. Ben kapıya baktım, inen çocuklara bakıyorum ki, belki o da iner diye ve hala çocuğumu arıyorum. Sonra bana demez mi “çıkmıştır o” diye. Servisle mi gidecekti diye üstüne sordu üstelik. Konuştuklarımızı dinlemediğini anladım o an. Oğlumu okula bırakırken tembih etmiştim, gecikirsem beni şurdaki bankta bekle diye. Kafamı oraya çevirdim ki, benim oğlan orda… Muhtemelen inen çocuklarla birlikte indi ve öğretmen fark etmedi bile. Oysa öncesinde oğlumu uyarsaydı, yanımda dur, annen gecikebilir diye oğlum yanında ayrılmazdı, onu da biliyorum. Her neyse, oğlumun Yanına koştum ama aklım çıktı. Ve öğretmen bana tüm sorun bendeymiş gibi dedi ki, neden bu kadar telaş yaptığınızı anlamıyorum🙄 Bu benim elimde olan bişey değil, diyerek yanından ayrıldım, oğlumun yanında öğretmeniyle tartışacak değildim çünkü. Benim takıldığım esas nokta şu hanımlar. Elbette benim çocuğumun bakıcısı değil, onca çocukla uğraşıyor. Kadının üzerinde bi hakkım veya yetkim yok ama hani insanız ya, ekstra bi durumum çıkmış, arayıp rica etmişim, oğlumun yanında 5 dk durabilir misiniz demişim ve öğretmenin oğlumdan haberi bile yok. Çıkmıştır o diyerek durumu normalleştirmeye çalışması yetmedi, üstüne telaş ettiğim için manipüle etti beni. En azından bi kusura bakmayın, demesini beklerdim. Çünkü ben güvenip, aradım, rica ettim. Oğluma bankta beni bekle diye tembih etmesem okul dışına çıkabilirdi, oğlumu biliyorum ben çünkü. Son zamanlarda izlediklerimiz, duyduklarımızdan sonra kaygı seviyem son derece arttı. Evet, normalden fazla telaş etmiş olabilirim ama öğretmenin yaptığı da çok hoş olmadı gibi sanki. Ayrıca geçen hafta okulun ilk günü oğlum, arkadaşlarıyla oyun oynarken arkadaşı itmiş ve kafa üstü çakılmış. Eve bi geldi, alnı şiş ve mor. Asla ve asla bilgi vermedi. Normalde söylemesi gerekirdi bence. Siz ne dersiniz?
Özellikle kafaya alınan darbelerde öğretmen aynı anda veliyi arayıp haber vermeli geç bile haber vermesi suçtur. O çocuk iki saat sonra bahçede orda burda bayılıp kalsaydı nolucaktı. Ne kadar sorumsuz insanlar var ya. Ayrıca çıkmıştır o ne sanki arkadaşındna bahsedşyo 2. Sınıf öğrenciis eve tek başına gitmemeli gidemezde. Okul çıkışlarında neler neler bekliyo yavrularımızı. Bir kez daha yaralanma gibi bişeyle gelirse çocugunuz eve direkt öğretmeni şikayette bulunmanızı tavsiye ederim çünkü belkide çocuğun dış görünüşünde bişey olmaz kafasına bşr darbe alır uyutmamanız gereken durumlar olabilir. Allah korusun.
 
Allah öğretmenlerin yardımcısı olsun
Bence de. Öğretmen aslında çocuğu evine bırakmalıydı.
Anne o kadar iddialı ki öğretmen söylemiş olsa çocuğum ayrılmazdı diye. Öyle bir ayrılır ki. Kendi başına eve gitmeye kalkar. Bu durumda dahi öğretmeni sorumlu tutamazsınız sayın anne.
Son ders zili çaldıktan sonra sorumluluk ailededir, olası durumda ise okul bahçesinde güvenlikte vs dir. O kalabalıkta geç gelme durumunda çocuk bahçede bekleyecek.
Engelli öğrenciler haricinde öğretmenin onlarca çocuğu elleriyle teslim etme mecburiyeti yok. Okuldan mesaiden erken çıkmadığı sürece okul bahçesinde koridorda çocuğunuzun başına birşey gelse ölse dahi biryerlere sataşıp sorumlu ararsınız ya. Bulamazsınız. Hani öğretmen sorumlu sanırsınız ya, değildir. Yasal olarak da değildir zaten.
Bahçede koşarken çarpışıp çocuk öğretmene söylemediyse nerden bilip sizi arayacak. Ki zaten böyle olaylarda çocuğun sınıf öğretmeni değil o sırada bahçedeki nöbetçi öğretmen ciddi bir durumdan haberdar ise haber verir aileye.
Bahçede koridorda 500 çocuktan en az 50 tanesi her 10 dakikalık tenefüste çarpışıp düşüyor. Gördüğü veya haberinin olduğu konularda zaten ambulans çağırır veya bilgi verir merak etmeyin.
 
Yahu öğretmenden neden çıkarmak istiyim ki? Ne hakkım var kadının üstünde… Bakın ısrarla anlamak istemediğiniz nokta şu. Yine tekrar ediyim. Aradığımda bana tamam, yanında dururum demeseydi zaten kadının üzerine gitmek gibi, hayır bekleyeceksiniz gibi varoşça, cahilce bir hamlede bulunmazdım. Peki hocam der, kapatırdım. Ama bana tamam,yanında dururum dedi. Vaktinde gidiyorum, çocuğum yok. Çıkmıştır, gitmiştir o diyor. Yapmayın Allah aşkına. Evet zorunda değil ama bana tamam demeseydi bari.
O kalabalıkta çocuk yanından kaçıp gidiyorsa. Boynuna ip mi bağlamalıydı? Aa pardon, çocuğunuz kaçmaz. Söyleneni yapar. Öğretmen çıkışta anneni bekle gelecek dememiştir, deseydi mükemmel çocuğunuz kaçmazdı yanından ayrılmazdı değil mi?
Ya hu zaten bahçede herkes zil yeni çalmış.. 2-3 metre ötede sizi arıyor bekliyor çocuk. Başını alıp tek başına eve gitmeye de çalışabılır. Böyle bile olsa sorumlu öğretmen değil. Bunu anlayın sayın anne.
 
Merhaba herkese… Direkt konuya giriyorum. Çalışan bir kadınım. Oğlum 2. Sınıf öğrencisi ve okuluyla işyerim arasında epey mesafe var. Normalde servis kullanırız ama bu ara özel bir durumdan dolayı benim bırakıp, almam gerekiyor. Akşam işyerimden biraz erken çıktım, okul çıkışına yetişebilmek için. Ama trafik o kadar yoğundu ki… Gıdım gıdım ilerliyoruz resmen. Geç kalabilme ihtimalime karşı öğretmenimizi aradım. Dedim ki, hocam ben yoldayım geliyorum ancak trafik çok yoğun. Ola ki, bi 5 dk lık gecikme olursa oğlumun yanında durabilir misiniz? Çünkü benden başka alabilecek kimse yok. Tamam, dururum dedi. Neyse ki ben vaktinde yetiştim okula. Oğlumu bekliyorum okul bahçesinde. Bi süre sonra öğretmen, çocuklarla (10 öğrenci filandı galiba) birlikte indi ama baktım benim oğlum yok. Sordum, oğlum nerde hocam, dedim. Benimle birlikte indi. Yanımda dur dedim ama dedi,sustu. Normalde sınıf 30 küsur kişi. 20 kadar öğrenci inmiş. Ben kapıya baktım, inen çocuklara bakıyorum ki, belki o da iner diye ve hala çocuğumu arıyorum. Sonra bana demez mi “çıkmıştır o” diye. Servisle mi gidecekti diye üstüne sordu üstelik. Konuştuklarımızı dinlemediğini anladım o an. Oğlumu okula bırakırken tembih etmiştim, gecikirsem beni şurdaki bankta bekle diye. Kafamı oraya çevirdim ki, benim oğlan orda… Muhtemelen inen çocuklarla birlikte indi ve öğretmen fark etmedi bile. Oysa öncesinde oğlumu uyarsaydı, yanımda dur, annen gecikebilir diye oğlum yanında ayrılmazdı, onu da biliyorum. Her neyse, oğlumun Yanına koştum ama aklım çıktı. Ve öğretmen bana tüm sorun bendeymiş gibi dedi ki, neden bu kadar telaş yaptığınızı anlamıyorum🙄 Bu benim elimde olan bişey değil, diyerek yanından ayrıldım, oğlumun yanında öğretmeniyle tartışacak değildim çünkü. Benim takıldığım esas nokta şu hanımlar. Elbette benim çocuğumun bakıcısı değil, onca çocukla uğraşıyor. Kadının üzerinde bi hakkım veya yetkim yok ama hani insanız ya, ekstra bi durumum çıkmış, arayıp rica etmişim, oğlumun yanında 5 dk durabilir misiniz demişim ve öğretmenin oğlumdan haberi bile yok. Çıkmıştır o diyerek durumu normalleştirmeye çalışması yetmedi, üstüne telaş ettiğim için manipüle etti beni. En azından bi kusura bakmayın, demesini beklerdim. Çünkü ben güvenip, aradım, rica ettim. Oğluma bankta beni bekle diye tembih etmesem okul dışına çıkabilirdi, oğlumu biliyorum ben çünkü. Son zamanlarda izlediklerimiz, duyduklarımızdan sonra kaygı seviyem son derece arttı. Evet, normalden fazla telaş etmiş olabilirim ama öğretmenin yaptığı da çok hoş olmadı gibi sanki. Ayrıca geçen hafta okulun ilk günü oğlum, arkadaşlarıyla oyun oynarken arkadaşı itmiş ve kafa üstü çakılmış. Eve bi geldi, alnı şiş ve mor. Asla ve asla bilgi vermedi. Normalde söylemesi gerekirdi bence. Siz ne dersiniz?
Yerinizde olsam çocuğa akıllı saat alır çantasına koyardım. Çıkınca açsın telefonlaşın,bankta mı beklesin ne yapsın konuşur aranızda halledersiniz.
Öğretmen keşke unutmasa idi ama 30 küsür çocuk varmış sınıfta ,unutması normal. Size ben unutabilirim,yoğunum vs diyebilirdi o ayrı ama ben tepki alacaği için söylemediklerini düşünüyorum açıkçası.
Düşme konusunda haklısınız,kesinlikle bilgi vermeliydi.
En güzeli alın bir akıllı saat,kimseye eyvallahınız olmasın. Kızım 12 yaşında o kullandı senelerce akıllı saat. Hiç öğretmeni aramama gerek kalmazdı. Geç mi kaldım, kızım içerde bekle ben geliyorum 10 dakikaya diye arardım,güvenliğin yanında beklerdi. Şimdi oğluma kullanıyorum akıllı saat,6 yaşında oglum haftasonu kızımın voleybol antrenmanı ile onun futbol antrenmanı ard arda,eşim müsait olmazsa mesela,o antrenmandayken çıkıyorum kızımı bırakıp geliyorum,olur da trafik vb sorun yaşarsam telefonlaşıyoruz,bekleyeceği yer de belli(trübüne geçiyor konuştuk daha önce ablanı bırakıp geleceğim, beni goremezsen şurda otur diyerek)beklediği oldu. Ha mümkun mertebe oğlumu antrenman saati dışında tek bırakmamaya ,yetişmeye çalışıyorum o ayrı ama herşey olabilir,b planı lazım her zaman. Antrenörü de biliyor kızımı bırakacağimi ama ona güvenerek hareket etmiyorum,unutabilir diyerek. Siz kendi tedbirinizi alın.
 
Başlık altındaki mesajlara göz atınca öğretmen lobisi işbaşında dedim... Kusura bakmayınız...

Benim evladım 50 kişilik sınıfta okuyor. İstanbul'un göbeğindeyiz. Sağ olsun öğretmenimiz bu gibi durumlarda mutlaka bekler. Acelesi varsa da mutlaka velilerden birimizi bilgilendirir. Bizim sınıfımızdaki çocuklardan hiçbiri başıboş kalmaz. O sebeple konu sahibinin öğretmeni gayet de pervasız. Onu savunmak da abesle iştigal bence!
 
Bende öğretmenim üstelik 2.sinif ve ikinci sınıfa giden bir kızım var başka bir arkadaş öğretmeni. Oyuzden hem veli hem öğretmen olarak bakayım duruma panik yapmanızı anlıyorum kızımı bulamasam bende çok panik yaparım ama sadece sizin çocuğunuz yok inanın öğretmeni günde kaç kişi bunun için arıyordur. Son derste en azından 5 6 veli arıyor normalde servisle gidecek ama bugün ben Alicam servise binmesin bugün ben gelemicem komşu gelecek yada geç kalıcam gibi çocukları bir kez uyarıyorum ama sonrasinda bende unutmuyorum kimi kim alacak takibi çok zor. Bunun yerine ilk toplantıda tüm velilere ve çocuklar a şunu söyledim ben okuldan 15 dk ayrilmiyorum çocuklarınız çıkışta sizi bulamazlarsa öğretmenler odasına gelip beni bulsunlar ben telefonla sizi ararım . Annesi geç kalan kalabalıkta bulusamayan kac çocuk olursa benim yanıma gelip beni bulurlar bende ailelerini ararım. Aynı şey kendi kızım içinde geçerli. Beni bulamazsan öğretmenler odasına çık kime söylesen beni ararlar diyorum. İkinci sınıf çok küçük bir yaş değil si çocuğunuza ne olursa olsun siz gelmeden okuldan ayrılmamasi gerektiğini söyleyin. Zaten beş dk da öğrenciler dağıldıktan sonra hangi çocuklar kalmış hepimiz bakıyoruz. Okuldan çocuk kaybolmaz endişe etmeyin yeter ki okul dışına çıkmasın
 
İlkokul ikinci sınıf çocuğu evet gözetim gerektiriyor. 10 yaşında bile değil. Gayet alıp başını gidebilir, başına gelebilecek kötü şeyleri tartabilecek yaşta değil, bin kere tembihlense çocuk olduğu için yanlış yapabilir. Okulda güvenlik yoksa, öğrencilerden de öğretmenleri sorumlu.

30-40 öğrenciden sorumlu olduğunun bilincinde bu mesleği seçip, okuyup, staj yapıp diploma alıyorlar. Buna göre mesleklerini öğretmenler yerine getirmeliler. Çünkü ben öğretmenlik okurken bunu bilerek okudum. Öğretmenler öğrencilerinden sorumlulular.
Ben de öğretmenlik okudum hatta Ankarada çok iyi bi üniversitenin mezunuyum ama öğretmenliğin böyle bir tanımıyla karşılaşmadım. Diplomamı da verdiler üstelik ve 12 yıldır da öğretmenim. Ama her zamanki gibi veliler öğretmenlerden hep daha iyi biliyor her şeyi. Bu tavırlarla öğretmenlere bu kadar gına getirdiniz, meslekte özveri verecek şevk bırakmadınız hiç bu açıdan baktınız mı? Öğretmenlik bi meslektir her şeyden önce okula giriş ve çıkış saatleri vardır ve bunu esnetmek zorunda değildir. Esnetirse bu onun tercihidir sizin diktenizin sonucu değildir. Öğretmenin de bi ailesi var, o da çocuğunu okuldan alacak sonuçta değil mi? Konu sahibi için demiyorum ama 1 saat geciken velinin çocuğunu beklerken kendi çocuğumu bekletmem gerektiğini düşünmek çok bencilce bir yaklaşım. Hep tek taraflı bakıyor toplumumuz konu öğretmen olunca çok yazık.
 
Son düzenleme:
X