- 14 Haziran 2019
- 14.762
- 72.014
Benim çocuğum yedi yaşında yengenç sana katılamadım bu konuda.e tamam aileler mecburiyetten bırakabilir. benim sevgilim de 1 yasina varmadan baslamis mesela krese. o gunden bu gune raporlu degilse haftaici erkenden kalkip giyinip evden cikmadigi bir günü bile olmamis.
ama bu ne kadar sağlıklı tartışılır.
ben kendimi düşünüyorum, saat sayardim altinci ders bitse de eve gitsem diye. 10 yas oyun cocugu yasi. kirk ayri dizi gibi evciligimiz vardi ablamla. hayaller kurardim, kafamda hikayeler yazar deftere , karakterlerime kiyafetler cizmeye calisirdim... cocugun biraz bos zamana da ihtiyaci var. biraz serbest kalip sıkılmaya da ihtiyaci var ki hayal gücü gelissin.
hayir hayal ediyorum bir cocuk olarak 2bucuk yasinda baslamis kres maceran. iki bucuk yasindan beri her sabah gün dogar doğmaz (ki yeni saat sistemine gore kör karanlikta) uyandırıliyorsun, üstün giydiriliyor karda kista haftada 5 gün bir yere gidiyorsun. sevdigin sevmediğin tonla cocuk. uyumak istesen saatin degil, aktivite de aktivite diye diye insan aktiviteden tiksinir.
sonra okul başlıyor, yine gün dogmadan uyaniyorsun. bu sefer daha sıkıcı bir okulda gunde 6-8 saat oturup disaridan bir uyarandan bilgi almaya calisiyorsun. hos cocuk beyni o kadar bilgiyi cekebilir mi, o da ayri muamma. sinifta sevdigin, sevmedigin tonla insan. okul bitiyor. bu sefer de servis seni aliyor etute götürüyor. bir fasil da orada ders yap. sanki cok keyifli bir seymis gibi dil kodlama falan öğren. eve gel yemek ye ve yorgunlukla yat. sabah gün dogarken yine kalk.
ha bir de ailen "enerjisini atsin" diye seni basket voleybol kursuna falan da gonderiyor ama bunlar da her kurs gibi sıkıcı. çünkü bir plan dogrultusunda ve sana bir seyleri öğreten seyler. yani keyif almasi zor (denize bir girip bir cikip yuzmeyi severim ama stil ogrenmek icin gittigim yuzme kursunda o zorlanma hissini hic sevmem mesela. kendi kendime dans etmeyi severim, severek gittigim dans kursu beni zorladigi icin orada keyif almaktan ziyade bjr ogrenme sureci geçiririm benj yorar. kurslar ismi tatli olsa da keyifli yerler degildir bence)
tamam, calisan aileler mecbur olabilir ama senin yasamak isteyecegin bir cocukluk mu mesela bu?
ha bunca emekten sonra eger basarili olursan ödülün de iyi bir universite kazanip 4 yil daha sabahin köründe kalkip kalabaliga girmek ve sansliysan onu da basariyla atlatirsan bir ise girip yine sabahin kör saatinde kalkip saatlerce calisip aksam eve dönmek
bir insanin bile böyle yasamayi hayal edecegini sanmiyorum. bence korkunc bir hayat.
Oğlum 9 saat okulunda. Bir saati öğlen arası toplam 8 saat de ders görüyor. Yarım güne giden çocuğu olan arkadaşlarımdan da biliyorum. Onlar da ödevden sonra evde verimli vakit geçiremiyor öncelikle. Geneli anneanne babaanne şanslıysa anneyle tv tablet gibi ekrandalar. Mahalle yok çünkü eskisi gibi en fazla kardeşi varsa evde oyuncak oynar. Gerçekten ötesi yok.
Mesela haftasonlarında benim oğlum kendi isteğiyle basketbol ve piyanoya gidiyor. Bana kalsa en azından basketten kurtulmak istiyorum götür getir bana zor geliyor ama oğlum kendi istiyor. Evde durduğunda çünkü benle oyun oynamak açmıyor artık onu. Ben de ekranda bir saati iki saati geçirmemesini istiyorum. Haliyle evde daralıyor çocuk.
Bu okul saatlerine neden takılıyoruz bu kadar anlamıyorum ben. Eskisi gibi akranlarıyla bahçede oynayamıyor çocuklar.