Nişanlıma Çok Büyük Yalan Söyledim.

Bunu söylemeyip bir şekilde idare etsen ve eşin bunu anlamasa, zarının esnek olduğuna falan inansa senin için rahat eder mi? Hayır. Şimdiden sana karşı bir hata bile yapsa sen sesini çıkaramadığını, vicdan yaptığını söylemişsin. Forumda neler okuduk. Eşini bu şekilde kandırıp, eşi onu dövdüğünde bile sesini çıkarmayanlar vardı sırf vicdan azabı çektiği için. Psikolojin öyle bir bozulur ki kendine saygın kalmaz. Senin kendine saygın kalmazsa eşin hiç saygı duymaz. Toleransın sonu yok bunu az çok bilirsin. Olaya bir de bu yönden bak ve ona göre bir karar ver derim.
 
Yalan söyleyerek hata yapmışsın, pişmansın ama şimdi yine yalan söyleyerek kolayca sıyrılmak istiyorsun bu hatandan...

Ya sen gerçeği bugün söyleyeceksin, ayrılacaksın veya affedileceksin (ne kadar küçük düşürücü birşey) ... Yada evlendikten sonra bir şekilde bu yalanı devam ettiremicek ve itiraf edeceksin... sonsuza kadar gizli kalmaz hiçbir yalan...
 
Bunu söylemeyip bir şekilde idare etsen ve eşin bunu anlamasa, zarının esnek olduğuna falan inansa senin için rahat eder mi? Hayır. Şimdiden sana karşı bir hata bile yapsa sen sesini çıkaramadığını, vicdan yaptığını söylemişsin. Forumda neler okuduk. Eşini bu şekilde kandırıp, eşi onu dövdüğünde bile sesini çıkarmayanlar vardı sırf vicdan azabı çektiği için. Psikolojin öyle bir bozulur ki kendine saygın kalmaz. Senin kendine saygın kalmazsa eşin hiç saygı duymaz. Toleransın sonu yok bunu az çok bilirsin. Olaya bir de bu yönden bak ve ona göre bir karar ver derim.





kesinlikle doğru söylüyorsunuz
insanı vicdanı rahat bırakmaz
konu sahibi karar senin ama bi ömür bu vicdan azabını taşıyabilir misin
 
kesinlikle doğru söylüyorsunuz
insanı vicdanı rahat bırakmaz
konu sahibi karar senin ama bi ömür bu vicdan azabını taşıyabilir misin

Aynen öyle.
Konu sahibi sana şöyle diyebilirim. Senin yerinde ben olsam ne yapardım onu düşündüm bir de...
O zaman şöyle bir sonuca vardım. Nişanlımdan ayrılırdım ama başka bir sebepten. Ne bileyim hayata bakış açımız, hayat görüşümüz farklı bile diyebilirim. Hatta sevgim bitti bile diyebilirim. Ama ''affedilen'' olmak çok ağır olur böyle bir sebepten, erkeklerin tepkileri belli bu konuda ne yazık ki. Affedilmesem de ''yalancı'' ve ''bakire değilmiş'' damgası yemekte kötü. Kimse ahlağının güzelliğinden, kalbinin iyiliğinden, dürüstlüğünden bahsetmez. Sadece arkandan bu ithamlarda bulunurlar. Ben bunları kaldıramazdım gibi. Başka sebepten bitirirdim.
 
Eşler arasında yalan olmamalı.
Empati kur ve kararını ver. Kesinlikle uygun bir şekilde söylemelisiniz bence. Beraber bir hayat kuracaksınız. Saklarsan vicdanen rahat olacak mısın?
Ayrıca daha önce erkeklerin bakirliği ve milli oluşu hakkında bu kadar ciddi istatistik okumamıştım :)
 
Aynen öyle.
Konu sahibi sana şöyle diyebilirim. Senin yerinde ben olsam ne yapardım onu düşündüm bir de...
O zaman şöyle bir sonuca vardım. Nişanlımdan ayrılırdım ama başka bir sebepten. Ne bileyim hayata bakış açımız, hayat görüşümüz farklı bile diyebilirim. Hatta sevgim bitti bile diyebilirim. Ama ''affedilen'' olmak çok ağır olur böyle bir sebepten, erkeklerin tepkileri belli bu konuda ne yazık ki. Affedilmesem de ''yalancı'' ve ''bakire değilmiş'' damgası yemekte kötü. Kimse ahlağının güzelliğinden, kalbinin iyiliğinden, dürüstlüğünden bahsetmez. Sadece arkandan bu ithamlarda bulunurlar. Ben bunları kaldıramazdım gibi. Başka sebepten bitirirdim.




haklısınız
ayrıca nişanlısı öğrenirse ailesine de söyleyebilir ama böyle büyük bi yalanla yaşanmaz ki
peki söylese ne olur nişanlısı affedebilir mi hadi affetti ortada bi de yalan var
yalan konusundada hassamış
 
itiraf et diycem ama seviyorsun kesin ayrılır söylemesen mutlaka anlaşılır ama hayatın bunuda nasıl saklayacaksın bakireliği bir şekilde halledersin diktirme falan ama nasıl bakacaksın yüzüne o ilk olduğunu düşürken sen ona yalan söyleyeceksin
 
Biraz klişe bi tabir olacak ama bekaret göreceli bi kavram bence... Yani kız arkadaşı ya da erkek arkadaşı olan biri yanlış anlamayın da bakire yada bakir gelmiyor bana.Keza kendim için de geçerli bu söylediğim...20li yaşlardan itibaren insanlar cinselliğe bakışları çok çok farklıdır...O masumane öpüşmeler koklaşmalar yoktur artık beklentiler farklılaşmıştır...Nitekim sürtünme yolu ile de birşeyler yaşamıştır belki sevgilin...Her ayrıntısını sana anlatacak değil ya...Şahsen aynı şekilde o zara birşey olmasa dahi sürtünmeyle sexi yaşamış birsürü bakire hanım kızlarımız mevcut...Seninle aynı durumda olan bayanlar Hymenoplasti topiğinde çokça mevcut...Önünde iki yol var...Ya saklamaya devam edip gidip bi uzmana diktiriceksin, ya da herşeyi göze alıp anlatacaksın...
 
Kızlar kendi kendimi çok kötü köşeye sıkıştırdım. Konu mesajlar arasında dağılmasın diye önce bi özet geçip sonra ayrıntıları yazmaya çalışacağım.

Nişanlım bir iki kez ima ettikten sonra "biliyorsun ben 27 yaşında bir erkeğim, ve her sağlıklı erkek gibi nişanlımla birlikte olmak istiyorum" dedi. O anın paniğiyle bakireyim olmaz, günah, vebal, ahlak, ailem... diye sıralayıp reddettim. O da "tamam, 27 yıl bekleyen yedi ay daha bekler" diyip konuyu kapattı. Ama ben eski erkek arkadaşımla cahillik edip bir şeyler yaşamıştım. Bu yaz düğünüm olacak ama idamı bekleyen mahkuma döndüm resmen.

26 yaşımdayım. Nişanlımla o dönem çalıştığım pastahanede tanıştık. Sabahları okula gitmeden(öğretmen kendisi) önce arkadaşlarıyla topluca gelip kahvaltı yaparlardı. Bir buçuk yıldır sevgili, sekiz aydır da nişanlıyız. Onun bu talebinden bi kaç hafta sonra “seven adam affeder”, “hem sahil kasabasında büyümüş, anlayış gösterir” diye cesaretimi toplayarak konuşup itiraf edecektim. İtirafıma yol yapmak için "erkekler istedikleri gibi gönüllerini eğlendiriyor ama bize o zarı korumamız dayatılıyor" diye konuya girmiştim ki nişanlım bakir olduğunu söyleyip lafı ağzıma tıktı. Ben "taabii canımm" diyince de başladı saymaya; "lise ve üniversitedeki üç kız arkadaşımı ayrıntısıyla biliyorsun(ikisiyle tanıştım), üniversiteden sonra tam iki yıl eve kapanıp atanmak için kpss çalıştım, allahın hakkarisinde bir yıl asteğmen olarak askerlik yaptım, iki yıldır da dizinin dibindeyim. En sağlıklısı siğil ve uçuk taşıyan o hastalık yuvası hayat kadınlarına da öldürseler gitmem(biraz hastalık hastasıdır)..." ben "hadi yaa hiç mi?" diyince " Şu an beni dünyanın en büyük enayisiymiş gibi hissettiriyorsun yemin ediyorum. Neyi sakladım bu zamana kadar? sadece bir kez kazayla birini çıplak gördüm, onu da anlatmıştım zaten." dedi. Yalan söylediğini zannetmiyorum, sorduğumda; lisede öğretmenine aşık olup onu kiracıları ve aile dostları yapmak için harcadığı çabalara kadar en anlatılmayacak şeyleri çekinmeden anlatan birisidir.

Nişanlım, “haksızlık” konusunda çok hassas birisi. Yani tek sıkıntı hemen aşırı tepki göstermesi değil; daha sonra sakinleşeceği yerde oturur bildiğin plan yapar. sonra da kendi kendini gaza getirip fiili saldırılarda bulunur(gece yarısı adam dövmeye gittiği de var, mahkemeye vermeye kadar verdiği de). okulda ve askerde(birini askeri mahkemeye vermiş) olayları falan var. hatta kardeşimin sevgilisi bizim evden çıkmazken birlikte vakit geçirmemizi engellemeye kalkan babamın yüzüne bu durumu vurmaktan çekinmedi bile. Ve ben kendisini azıcık tanıyorsam; onun bakir olup benim olmamamı ve bakireyim diye yalan söylediğimden iki yıllık ilişkimiz süresince seks yapamamasını üst üste koyup hayatı boyunca yüzleştiği en büyük haksızlık olarak görür. Direk ayrılır, evlenmişsek de boşanır.

Bazen planlarını filan anlatıyor, içimden ağlamak geliyor; babası emekli oldu, işlerinin takibini devredecek buna(otobüs hattı ile okul servisi filan) Araçlardan birini benim üzerime geçirip eş durumundan Balıkesir’e tayin isteyecekmiş.
Çok kötü bir eksiklik duygusu çekiyorum. Yani normalde kavga çıkaracağım durumlarda bile susuyorum. Eski bir hocası(yukarıda bahsettiğim lisedeki hocası) ile telefonda "canımlı cicimli" konuşuyor ona bile ses edemiyorum.
Çok sevdiğim adamı kaybetmek istemiyorum.


ekleme: Konu biraz fazlaca "nişanlımın bakire olmamayı kaldırabilme" sorusuna kaymış. kaldıramayacağını söyleyip bu konu hakkında üzerime gelmiş olsa sorun yok zaten. vijdan bile yapmadan söylemem olur biter. burada da yazdığım gibi bizimki muhtemelen bakire olmama değil; ya kendisinin bakir olmasına ya da bakireyim diye yıl boyu yokluk(erkekler böyle diyor sanırım) çektirdiğime takar. gene burada yazdığım gibi sevimli ama biraz çocukça bir "haksızlık" takıntısı var bu adamın.

Ben kaldırabileceğine ve bekareti sorun etmeyeceğine dair bir emare gördüğüm için itiraf etmeye kalktım ama onun bakir olma ironisi çıktı ortaya. Nişanlımın kız kardeşinin erkek arkadaşı var ve nişanlım bundan haberdar. diğer bir nedeni de Geçen yaz Bunlara, Ayvalığa ailece tanışmaya gittiğimizde bir hafta içinde abi-kız kardeş(o da 23 yaşında bir ingilizce öğretmeni) bizim sevgili/nişanlı halimizle iki yılda sarılmadığımız kadar sarıldılar(ben biraz soğuğumdur). bizden daha samimiydiler(kız arkadan, koltuğun üzerinden bunun boynuna sarılıp kucağına atladı, yerde yuvarlandılar resmen, oturup sohbet ederken bile kızın ayağı, bacağı ya da kafası abisinin üzerindeydi). bu havayı gördüğüm için cesaret bulmuştum. söylerken utanıyorum ama "allahım noolur daha önce birileriyle yatmış olsun" diye umarak "hadi ya kimse olmadı mı" diye uzattıkça uzatmıştım.

Arkadaşım söyleyip söylememek sana kalmış ama söylersen erkek sonuçta ilk başta belki bişey demeyecek kabul edecek ama ilerde ufak tartışmanızda bunu başına kakacak ... Sevdiğin insana yalan söylemek tasvip etmem ben ama yapacağın başka bişeyde yok gibi. Evlendiğiniz ilk zamanlar korkuyorum desen sonra regl gününün son günü yapsan o işi sonuçta son gün olduğu için az kan gelir ve inanır sanırım.
 
Aynen öyle.
Konu sahibi sana şöyle diyebilirim. Senin yerinde ben olsam ne yapardım onu düşündüm bir de...
O zaman şöyle bir sonuca vardım. Nişanlımdan ayrılırdım ama başka bir sebepten. Ne bileyim hayata bakış açımız, hayat görüşümüz farklı bile diyebilirim. Hatta sevgim bitti bile diyebilirim. Ama ''affedilen'' olmak çok ağır olur böyle bir sebepten, erkeklerin tepkileri belli bu konuda ne yazık ki. Affedilmesem de ''yalancı'' ve ''bakire değilmiş'' damgası yemekte kötü. Kimse ahlağının güzelliğinden, kalbinin iyiliğinden, dürüstlüğünden bahsetmez. Sadece arkandan bu ithamlarda bulunurlar. Ben bunları kaldıramazdım gibi. Başka sebepten bitirirdim.

Bu "ayrıl" önerin sevgi ve gelecek kaygılarımı yok farzetsek dahi bu saatten sonra oldukça zor. önceden kolaydı; nişanlımın(o zamanlar sevgiliydik) ve ailesinin fotoğrafları kendi aileme ilk gösterdiğimde bizimkiler hemen "dengimiz değil" diye olumsuz durmuşlardı. Özellikle kız kardeşinin şortlu, askılı, mayolu fotoğraflarını görünce. Özellikle babam karşıydı ama aileler tanıştıktan sonra babam "dünürüm dünürüm" diye geziyor(babamı balığa felan götürmüş). Nişanlımın annesi kv'sinden çok çekmiş, kocası da karısından yana olunca büyük kv ve enişteleri bunları evlerinden atıp şöför olarak çalıştığı işinden çıkarmış, bunlar da babaları avrupada çalışıp biraz para biriktirene kadar köye, anneanne evine sığınmışlar. nişanlımın annesi bile "ben çok çektim kv den, merak etme sana çektirmem" diye espri yapıyor. kp'de hem namızında niyazında hem de 5-6 sene avrupada çalıştığı için bi hoşgörü, genişlik var adamda.
Ailelere bu durumu açıklamak çoç çok zor olur. Nişanlıma açıklamaktan bahsetmiyorum bile.

bunların ailesinden bi kızkardeşiyle aramız bozuk. çok şımarık ve rahat büyükmüşler, bunu folklor ekibinde dışlayan kızları bile, abisi parayla üst sınıftan kız tutup tokatlatmış, okulu bitince arabasını almışlar, nişanlımın iddasına göre maaşı'nı da komple makrofonide harcıyormuş. bana "abim gözünü açmadan kafesledin" iması bile yaptı, bir iki kez de "keşke iç anadoluda şehir değil; buralarda kasaba yazsaydın"(mesaja bak) dedi. Bi kaç arkadaşıyla beraber beni alıp sahilde, bi çanlı müzikli cafe'ye götürmüştü, ben biraz fazla ciddi durunca(nabim karakterim öyle) kulağıma "okul müdiresi gibi durmasana" dedi. Belli abisini kıskanıyor, ikimiz otururken gelip aramıza zorla oturuyor, abisinin dikkatini çekmek için uğraşıyor... hayır ufak bi kız olsa neyse de bir yetmişlik ve 23 yaşında kocaman öğretmen olunca garip oluyor. ama sorun olacağını zannetmiyorum nasıl olsa çekip gidiyor.
 
Son düzenleme:
Bence söyle keşke hatta bu işi ciddiye bındırmeden söyleseydın
Dürüstlük özellikle bu konuda dürüstlük çok önemli. Daha önce böyle bır olay yasamıssın ıstemıssın o senın tercıhın karsına cıkacak adam ıs cıddıye bınınce senı ya boyle kabullenecek ya da kabullenmeyecek orası onun kararı.
Aniden panıkle söyledım dersin bu konuda tepkılıydın dersin.
 
Bu "ayrıl" önerin sevgi ve gelecek kaygılarımı yok farzetsek dahi bu saatten sonra oldukça zor. önceden kolaydı; nişanlımın(o zamanlar sevgiliydik) ve ailesinin fotoğrafları kendi aileme ilk gösterdiğimde bizimkiler hemen "dengimiz değil" diye olumsuz durmuşlardı. Özellikle kız kardeşinin şortlu, askılı, mayolu fotoğraflarını görünce. Özellikle babam karşıydı ama aileler tanıştıktan sonra babam "dünürüm dünürüm" diye geziyor(babamı balığa felan götürmüş). Nişanlımın annesi kv'sinden çok çekmiş, kocası da karısından yana olunca büyük kv ve enişteleri bunları evlerinden atıp şöför olarak çalıştığı işinden çıkarmış, bunlar da babaları avrupada çalışıp biraz para biriktirene kadar köye, anneanne evine sığınmışlar. nişanlımın annesi bile "ben çok çektim kv den, merak etme sana çektirmem" diye espri yapıyor. kp'de hem namızında niyazında hem de 5-6 sene avrupada çalıştığı için bi hoşgörü, genişlik var adamda.
Ailelere bu durumu açıklamak çoç çok zor olur. Nişanlıma açıklamaktan bahsetmiyorum bile.

bunların ailesinden bi kızkardeşiyle aramız bozuk. çok şımarık ve rahat büyükmüşler, bunu folklor ekibinde dışlayan kızları bile, abisi parayla üst sınıftan kız tutup tokatlatmış, okulu bitince arabasını almışlar, nişanlımın iddasına göre maaşı'nı da komple makrofonide harcıyormuş. bana "abim gözünü açmadan kafesledin" iması bile yaptı, bir iki kez de "keşke iç anadoluda şehir değil; buralarda kasaba yazsaydın"(mesaja bak) dedi. Bi kaç arkadaşıyla beraber beni alıp sahilde, bi çanlı müzikli cafe'ye götürmüştü, ben biraz fazla ciddi durunca(nabim karakterim öyle) kulağıma "okul müdiresi gibi durmasana" dedi. Belli abisini kıskanıyor, ikimiz otururken gelip aramıza zorla oturuyor, abisinin dikkatini çekmek için uğraşıyor... hayır ufak bi kız olsa neyse de bir yetmişlik ve 23 yaşında kocaman öğretmen olunca garip oluyor. ama sorun olacağını zannetmiyorum nasıl olsa çekip gidiyor.

Adamı kandırmaya hakkın yok, nesini anlayamıyorsun bunun... O gerçeği bilmek zorunda, madem gizliyecektin o zaman yapmayacaktın, madem yaptın o zaman arkasında dur... Kimseyi kandırmaya hakkın yok.. Hem belki adam için önemli değildir...

Parayla birini tutup tokatlamaya değinemiyorum bile..
 
Eger nişanlın bakir olmasaydı söyleme derdim.

Fakat gerçekten bakir olduğuna inanıyorsan söylemelisin.
Bunu bilmeye hakkı var...
 
Konu biraz fazlaca "nişanlımın bakire olmamayı kaldırabilme" sorusuna kaymış. kaldıramayacağını söyleyip bu konu hakkında

size korkunç aşağılık ve bencilce gelecek ama ben bu adamı kaybedemem. duyduğum sevgi bir yana, geçmişte gelen görücüleri göz önüne alırsak daha iyisini bulacağımı da zannetmiyorum.

daha iyisi çıkar mı çıkmaz mı bilemem ama bu insanla evlenince kesin mutlu olacan diye bir kaide yok.. buradaki konuları takip ediyorsan, bir çok evli insanın aslında çokta mutlu olmadıkları farkedersin..

öyle sevgili iken ki tanımakla aynı evde yaşamaya başlayınca tanımakla aynı olmuyor. aşkın gözü kördür misali,, ben bundan daha iyisini bulamam kabullenmenizle karşınızdaki insanı doğru tanıdığınızı , onla beraberken ki tepkilerini doğru analiz ettiğinizi düşünmüyorum.. çünkü başta bir kabullenmeniz yüzünüzden algılarınız sizi hep pozitif yönde algılamaya itecektir..

eğer bir ilişkide farkına varmadan bu şekilde sizi zora sokacak yalanlar söylüyorsanız, karşınızdaki insan aslında sizin için doğru insan değildir demektir..
evlendikten sonra baya sorunlu bir evliliğiniz olacağına delalet edebilir..

size tavsiyem ben bu adamı kaçırmamalıyım, evlenmeliyim mutlaka saplantısından kurtulup, karşınızdaki insanı gerçekten objektif şekilde analiz edip. onu daha çok tanıyacak şekilde paylaşımlarda bulunmaya çalışırdım.
 
yapmışsın bir hata cahillik sakın söyleme derim.erkekler hassasdır bu konularda sakın söylemee derim sakın yazık olur sevginize.bulabilirsen başka çareler ara.benden önce başkasıyla beraber olmuş kadınla ben evlenmem der siler atar yıkılırsın .. eger duyulursa ailen sen alt ust olursunuz...
 
En basta sevgilim olmadı demen işi bozmuş. Bence ondan önce olan olayi kabullenmesi için senin yalan soylememis olman gerekirdi.
Ne yapardım diye düşünüyorum hiç sesimi çıkarmazdim kan göreyim diye bir isteği olmaz herhalde. ama bir daha herhangi bir konuda yalana başvurmazdim
 
Yalanlardan nefret ediyorum. :KK20: Neden en basında söylemediniz ki ! simdi nişanlınız birde 7 ay demiş demek ki düğün yakın. simdi söylemezsiniz de evlenincedemi bu adam anlamıcak o kadar saf mı? Kİ kendi bile bu zamana kadar bakir kalmış karsındakinide bakire biliyor.. Ne hayaller kuruyodur ah ah. Çok geçmeden söyleyin. evlendikten sonra ögrenırse daha büyük olur olaylar..... Kİmsenın duygularıyla oynamayın arkadasımmm ... evlenceniz adamın en buyuk olaydan haberı yok ÇOK YANLIŞ ÇOK. bu benım düşüncem saygılar...
 
aslında evlilik gibi ciddi bir olayın yalana bulaşmamış olması en güzeli ama bazen olylar kendiliğinden oluşuyor elimizde olmadan madem bu kadar eminsin nişanlının gerçeği bildiğinde olacaklardan o zaman söyleme derim.
mutlu olmak varken kendini ne diye mutsuzluğa sürükleyeceksinki hani emre altuğ da diyor ya şarkıda ''sanki bu devirde hangimiz tertemiz'' namus için kimse ahkam kesmesin ne bakireler gördük ruhu fa...e olan... bul bi yolunu kaybetme sevdiğini...
 
Nisanlinin bekaret takintili bi adam oldugunu zannetmiyorum. Zira oyle olsa nisan yapmadan once ogrenirdi senden..

O yuzden pisman oldum, evlenmeden once tekrar yasamak istemedigim icin yakan soylemek zorunda kaldim diye gercegi soyleyebilirsin bence..

Benim dikkatimi ceken asil seyse, hic erkek arkadasim olmadi diye bile yalan soylemissin. Yahu biriyle birlikte olmak, sevgili olmak kotu, pislik seylermi ki, sozde 'saf kiz' rolu yapiyosun. Kendin olmamissin adama karsi ve bence kendinden utanmissin. Daha iyisini bulamam vs. Diyosun. Kusura bakma ama sen baya baya bu adama kendini 'yamamaya' calisiyosun. Sen daha iyisini bulamazsin ama adam kendine daha 'kendini seven' bi kadin bulabilir, yazik etme bence..
 
X