- 1 Haziran 2022
- 3.824
- 11.469
- 33
-
- Konu Sahibi nightwish_black
- #341
Bu çok gerekli bilgilendirme ile beynimi gereksiz bilgi ile doldurduğunuzdan dolayı teşekkür ederim.Pardon?
burada bir konu açılıyor soru soruyoruz o kişi için endişeleniyor merak ediyoruz tabiki cevap bekliyoruz
konuyu aç kaç ne güzel iş
bu arada büyük harf kullanmak bağırmak anlamına geliyor bilginize
Daha ne olmasını bekliyorsunuz ki? Benim eski eşim de nişanlıyken öfkelenirdi ama hiç küfür duymadım. Evlendikten sonra dayak da yedim, annem - babam bütün sülaleye küfür de işittim. Ben de öğretmenim. Boşanana kadar, ruh sağlığımı yitirdim. Kendime güvenim, insanlara güvenim, yaşama sevincim bitti. Dinlemeyecelsiniz biyğk ihtimalle ama ben yine de uyarayım; arkana bile bakmadan kaç.Yok vurmuyor. Sinirlenince ayrılıyor yanımdan tepki gösterip. Çok bağırmaz. Şahsım adına hiç küfür hakaret de etmez. Sadece kelime seçimi, düşünme şekli ve konuşma şekli ile kalbimi kırıyor çok. İlk mesajda bazı cümleleri var örnek olarak onun gibi: “Git şen şakrak birini bul o zaman kendine, bıktım yemin ederim bıktım yaaaaa, yeter ulan yeter be yeter” , “Ne halin varsa gör” bunları da geçen gün söyledi ve bu sözlerinden sonra ciddi ayrılığı düşünmeye başladım. Ne oluyoruz ya dedim. “Yarabbim sen bana sabır ver delireceğim ya kafamı duvarlara sürte sürte delireceğim” bu tip cümleler öfkeli cümleler kuruyor zor zamanlardan geçiyor farkındayım ama bu sözleri hak edecek bir şey de yapmadım.
Nişanlı dan sonra kayın valide de burda anlaşılan...AY OTURUP TEK TEK SANA CVP MI YAZACAK YA. KAÇ YAŞINDASIN 16 MI? YORUMLARI OKUYORUM VIRT ZIRT CVP CVP DEMİŞSİN NESİN SEN GENEL KURMAY BAŞKANI MI? ŞAHSINI MUHATTAP ALMA ZORUNLULUGU MU VAR???
Aynen ezik nişanlı tavrıyla seninde burda olman gibi...Nişanlı dan sonra kayın valide de burda anlaşılan...
Aynı problem benim eşimde de var aniden sinirlenir sınırı hemen.gecer ben bunu göze alarak evlendim zamanla o kişinin nerde neye nasıl sinirlenecegini biliyorsun biraz ben bu konuda taviz veriyorum sınırı geçince o konuyla söylemem gerekeni söylüyorum ama bunun haricinde eşim beni el ustunde tutar bir dedigimi iki etmez yani şuan buradada goruyorum yani aldatmak çok basit olmuş arkama bakmam asla o kadar güvenirim bence eğer sizde bu durumu sineye çekerim diyorsanız evlenin bence..Merhaba, 5 aylık bir nişan sürecim var, yazın nasipse düğün olacaktı ama bu süreç içerisinde kafamı karıştıran huzursuz olduğum birçok konu oldu.
Nişanlım ve ben de öğretmeniz. O başka yerde görev yapıyor. Evlilik durumundan sonra benim yaşadığım yere tayin alıp gelecek. İstanbul’da yaşıyor yıllardır ama aslen Doğulu muhafazakar 9 kardeş olan bir aile. Babasının durumu fena değil İstanbul’da kendilerine ait 9 daire var.
Sadakat, romantiklik/duygusal, cömert, kültür seviyesi, beraber vakit geçirme, netlik konusunda hiçbir sıkıntı yok ama nişanlım sinirlenince bambaşka bir insana dönüşüyor. Bağırmaz çok ama beni çok kırıyor kelimeleri ile, onunla konuşurken çoğu zaman bir duvara çarpıyorum. Mücadele ediyorum ama beni anlamıyor, sinirden ağlıyorum. Daha sonra senin üzerine çok geldim sen benim kıymetlisin özür dilerim seni seviyorum diyip bana hak veriyor.
Düğün süresinde onların geleneklere göre hareket ediyoruz. Düğün onların, kına nişan bizim. Mobilya, halı, perde, çamaşır makinesi, tv onların ; işte buzdolabı fırın bulaşık m, diğer küçük ev eşyaları, tabak çanak bizimdi. Bu süreçte biz üzerimize düşen çoğu şeyi aldık ve bitirdik. Ama nişanlım görev icabı uzakta olduğu için, gitmeden sadece mobilyayı ve çamaşır makinesinin peşinatını verdi, taksitleri ailesi ödüyor şu an. Altınlar ve tvyi ailesi sonradan alacaktı. Ama babası özellikle maalesef cimri bir insan olduğu için başından alırız dediği şeyleri şimdi oğlunun üzerine atmaya çalışıyor. Tv alacaktı ama almadı en son nişanlım gidip onu da kendisi almış. Altınları üzerine atmaya çalışmış nişanlımın, ama annesi araya girdiği için vazgeçmişler. Üstelik en başta yaparım diye söz verdiği halde. En başta bize dedikleri düğün salonu da pahalılaşınca nişanlım orası olmasın artık, çok pahalılandı, değmez, mahalle arasında bir yer var orası olabilir dedi. Benim de içime sinmedi gösterdiği yer, açıkçası bana eski yeri onlar söylemişti ve içime sinmişti orasının hiç mi olma ihtimali kalmadı dedim, süreç ilerlesin bakalım ama biraz zor gibi dedi. Ben de üzüldüm ama onun da gösterdiği yer inanın hiç içime sinmedi. Nişanlım kesin orası olur demedi ama belli ki olsun diye ısrar edecekti. En son konuştuğumuzda senin istemediğin yer olmaz zaten dedi bu konuyla ilgili.
Nişanlımın bu süreçte çok siniri bozuldu, hayal kırıklığı yaşadı, yıprandı. Onun yanında olmak istiyorum ama bana duvar örüyor, sinirli anında bana öyle şeyler söylüyor ki kalbimi paramparça ediyor inanılmaz bir öfke problemi var. En sonki tartışmamızda “Yok ya ben seninle konuşmak istemiyorum, akıl sağlığımı korumak istiyorsam seninle konuşmamam gerekiyor ve ben bana kötü gelen şeylere artık katlanmayacağım, yeter. Bi canım ve ruh sağlığım var hiçbir şey için bunlardan taviz vermeyeceğim” gibi bir laf etti yazdım aradım açmadı. Kalbim paramparça oldu ama 1 gün boyunca bana cevap vermedi. Dün buluşacaktık. Cuma günü de “yarın geliyor musun” diye yazdı o olaydan sonra sadece.
Ben annemle yaşıyorum, babam vefat etti. Annem de çok üzülüyor. Huzurumun kalmadığını benim de sinirli bir insan haline geldiğimi düşünüyor bu süreçte. Ve tavırlarından ötürü nişanlıma çok kızıyor. En son dün nişanlımın ailesine gidip her şeyi anlattı, nişanlıma kızdı, eleştirdi. Kızım nişanı atmak istiyor dedi ki gerçekten öyleydi. Nişanlım buna rağmen “annen bu kadar gelip esip gürledi, ama sen varsan ben varım” dedi “aklını başına al sen sevdiğim kadınsın ben sevdiğin adamım yanlış bir karar verme sakın” dedi.
Dün akşam da benden attık kesin bir karar bekliyordu. Süre istedim, ona bile hemen karar ver dedi. Zar zor birkaç gün süre aldım. İkiye bölünmüş durumdayım. Mantığım bu kişiyle uyumsuzsun, seni üzer, anlaşamazsın diyor. Annem ve yakın arkadaşım da bunu destekliyor. Kalbim ise zor anlarında yine de yanında ol seviyorsun. İlişkine bu kadar emek verdin, daha sonra böyle bir insan karşına çıkmaz diyor.
Tecrübelerinize dayanarak sizden bir değerlendirme rica ediyorum. Biraz uzun oldu farkındayım, teşekkür ederim.
Ben neden sizin yazdikarinizi okudukça hayrete düşüyorum aynı fabrikadan çıkmış bunlar resmen. O da bana beni bırak başka birini al derdi sürekli , kafamı duvarlara vurcam derdi. İşine geliyosa ben böyleyim, ceketimi alır giderim, ben sana fazla değer veriyorum vs vs ... Şuan çoğu aklıma bile gelmiyo .Yok vurmuyor. Sinirlenince ayrılıyor yanımdan tepki gösterip. Çok bağırmaz. Şahsım adına hiç küfür hakaret de etmez. Sadece kelime seçimi, düşünme şekli ve konuşma şekli ile kalbimi kırıyor çok. İlk mesajda bazı cümleleri var örnek olarak onun gibi: “Git şen şakrak birini bul o zaman kendine, bıktım yemin ederim bıktım yaaaaa, yeter ulan yeter be yeter” , “Ne halin varsa gör” bunları da geçen gün söyledi ve bu sözlerinden sonra ciddi ayrılığı düşünmeye başladım. Ne oluyoruz ya dedim. “Yarabbim sen bana sabır ver delireceğim ya kafamı duvarlara sürte sürte delireceğim” bu tip cümleler öfkeli cümleler kuruyor zor zamanlardan geçiyor farkındayım ama bu sözleri hak edecek bir şey de yapmadım.
Canım işte aşağılık kompleksi var diyorum ya. İkisinde de var, ikisi de beş para etmez bu yüzden. Biri imam biri öğretmen işin kötü kısmı…Ben neden sizin yazdikarinizi okudukça hayrete düşüyorum aynı fabrikadan çıkmış bunlar resmen. O da bana beni bırak başka birini al derdi sürekli , kafamı duvarlara vurcam derdi. İşine geliyosa ben böyleyim, ceketimi alır giderim, ben sana fazla değer veriyorum vs vs ... Şuan çoğu aklıma bile gelmiyo .
Aynen öyle keşke meslek sahibi olmak için kişilik testi yapsalar da bunların eline çocuklar ,cemaat emanet edilmeseCanım işte aşağılık kompleksi var diyorum ya. İkisinde de var, ikisi de beş para etmez bu yüzden. Biri imam biri öğretmen işin kötü kısmı…
Burada görüyorum maalesef bu tarz evliliklerin genelde çoğu memurların başından geçiyor. Ya da en azından memur kadınlar seslerini çıkarabiliyor. Toplumun genelinde erkeklerde aşağılık kompleksi var.Aynen öyle keşke meslek sahibi olmak için kişilik testi yapsalar da bunların eline çocuklar ,cemaat emanet edilmese
Oku öğretmen ol bir altına muhtaç ol tey Allahım yaMerhaba, 5 aylık bir nişan sürecim var, yazın nasipse düğün olacaktı ama bu süreç içerisinde kafamı karıştıran huzursuz olduğum birçok konu oldu.
Nişanlım ve ben de öğretmeniz. O başka yerde görev yapıyor. Evlilik durumundan sonra benim yaşadığım yere tayin alıp gelecek. İstanbul’da yaşıyor yıllardır ama aslen Doğulu muhafazakar 9 kardeş olan bir aile. Babasının durumu fena değil İstanbul’da kendilerine ait 9 daire var.
Sadakat, romantiklik/duygusal, cömert, kültür seviyesi, beraber vakit geçirme, netlik konusunda hiçbir sıkıntı yok ama nişanlım sinirlenince bambaşka bir insana dönüşüyor. Bağırmaz çok ama beni çok kırıyor kelimeleri ile, onunla konuşurken çoğu zaman bir duvara çarpıyorum. Mücadele ediyorum ama beni anlamıyor, sinirden ağlıyorum. Daha sonra senin üzerine çok geldim sen benim kıymetlisin özür dilerim seni seviyorum diyip bana hak veriyor.
Düğün süresinde onların geleneklere göre hareket ediyoruz. Düğün onların, kına nişan bizim. Mobilya, halı, perde, çamaşır makinesi, tv onların ; işte buzdolabı fırın bulaşık m, diğer küçük ev eşyaları, tabak çanak bizimdi. Bu süreçte biz üzerimize düşen çoğu şeyi aldık ve bitirdik. Ama nişanlım görev icabı uzakta olduğu için, gitmeden sadece mobilyayı ve çamaşır makinesinin peşinatını verdi, taksitleri ailesi ödüyor şu an. Altınlar ve tvyi ailesi sonradan alacaktı. Ama babası özellikle maalesef cimri bir insan olduğu için başından alırız dediği şeyleri şimdi oğlunun üzerine atmaya çalışıyor. Tv alacaktı ama almadı en son nişanlım gidip onu da kendisi almış. Altınları üzerine atmaya çalışmış nişanlımın, ama annesi araya girdiği için vazgeçmişler. Üstelik en başta yaparım diye söz verdiği halde. En başta bize dedikleri düğün salonu da pahalılaşınca nişanlım orası olmasın artık, çok pahalılandı, değmez, mahalle arasında bir yer var orası olabilir dedi. Benim de içime sinmedi gösterdiği yer, açıkçası bana eski yeri onlar söylemişti ve içime sinmişti orasının hiç mi olma ihtimali kalmadı dedim, süreç ilerlesin bakalım ama biraz zor gibi dedi. Ben de üzüldüm ama onun da gösterdiği yer inanın hiç içime sinmedi. Nişanlım kesin orası olur demedi ama belli ki olsun diye ısrar edecekti. En son konuştuğumuzda senin istemediğin yer olmaz zaten dedi bu konuyla ilgili.
Nişanlımın bu süreçte çok siniri bozuldu, hayal kırıklığı yaşadı, yıprandı. Onun yanında olmak istiyorum ama bana duvar örüyor, sinirli anında bana öyle şeyler söylüyor ki kalbimi paramparça ediyor inanılmaz bir öfke problemi var. En sonki tartışmamızda “Yok ya ben seninle konuşmak istemiyorum, akıl sağlığımı korumak istiyorsam seninle konuşmamam gerekiyor ve ben bana kötü gelen şeylere artık katlanmayacağım, yeter. Bi canım ve ruh sağlığım var hiçbir şey için bunlardan taviz vermeyeceğim” gibi bir laf etti yazdım aradım açmadı. Kalbim paramparça oldu ama 1 gün boyunca bana cevap vermedi. Dün buluşacaktık. Cuma günü de “yarın geliyor musun” diye yazdı o olaydan sonra sadece.
Ben annemle yaşıyorum, babam vefat etti. Annem de çok üzülüyor. Huzurumun kalmadığını benim de sinirli bir insan haline geldiğimi düşünüyor bu süreçte. Ve tavırlarından ötürü nişanlıma çok kızıyor. En son dün nişanlımın ailesine gidip her şeyi anlattı, nişanlıma kızdı, eleştirdi. Kızım nişanı atmak istiyor dedi ki gerçekten öyleydi. Nişanlım buna rağmen “annen bu kadar gelip esip gürledi, ama sen varsan ben varım” dedi “aklını başına al sen sevdiğim kadınsın ben sevdiğin adamım yanlış bir karar verme sakın” dedi.
Dün akşam da benden attık kesin bir karar bekliyordu. Süre istedim, ona bile hemen karar ver dedi. Zar zor birkaç gün süre aldım. İkiye bölünmüş durumdayım. Mantığım bu kişiyle uyumsuzsun, seni üzer, anlaşamazsın diyor. Annem ve yakın arkadaşım da bunu destekliyor. Kalbim ise zor anlarında yine de yanında ol seviyorsun. İlişkine bu kadar emek verdin, daha sonra böyle bir insan karşına çıkmaz diyor.
Tecrübelerinize dayanarak sizden bir değerlendirme rica ediyorum. Biraz uzun oldu farkındayım, teşekkür ederim.
Altına muhtaç olduğumu kim söyledi? Doğulu aile, kendileri illa sordular kaç kere. Öyle konuşuldu. Ayrıca öğretmen olan doktor olan kişilere de altın takılabilir yani. Her şeyi geçtim nişan atıldı çoktan bu eski konu. Sorun da sizin dediğiniz gibi öfke problemiydi. Altın falan değil yani.Oku öğretmen ol bir altına muhtaç ol tey Allahım ya
Siz evlenmeye karar vermiş iki yetişkinsiniz kendi eşyalarınızı kendiniz alabilirsiniz
Paranız yoksa evlenmeyin veya erteleyin
Nişanlınızda öfke kontrol problemi var düzelmeden evlenmezdim ha düzelir mi bilmem
Nişanı attım tam da dediğiniz sebeplerden ötürü. Bu eski konu, tekrar yukarı çıkmış. Çok teşekkür ederim güzel dilekleriniz için. Gerçekten öyle. Beni mutsuz eden, en ufak şeyin hesabını yapan, geçimsiz, öfke problemi olan bir insanı adam etmekle ömrümü geçiremezdim.İnsanın gerçek karakteri öfkeliyken ortaya çıkar derler. Sabrın ve dayanabilecek gücün varsa devam et. Fakat sonrasında inan geçen yıllarına pişman olursun. Hasta olursun.inanki çok zordur öfke problemi olan bi insanla yaşamak.neye ne zaman nasıl tepki vereceğini bilemezssin.üzülürsün. Ben bu tür durumları seni koruyan meleklerin bir işareti olarak düşünürüm. Ve dikkate alırım. Hayat üzülmek için, bir başkasını adam etmeye emek vermek için cok kısa.daha cok gencsin. Baharsın. Çiçeklerini kimsenin dökmesine izin verme. Sana yeni çiçekler açtıracak, duygu dünyanı ruhunu önemsiyecek biriyle ol. Umarım hersey yoluna girer
Nişanı attım tam da dediğiniz sebeplerden ötürü. Bu eski konu, tekrar yukarı çıkmış. Çok teşekkür ederim güzel dilekleriniz için. Gerçekten öyle. Beni mutsuz eden, en ufak şeyin hesabını yapan, geçimsiz, öfke problemi olan bir insanı adam etmekle ömrümü geçiremezdim.
okAltına muhtaç olduğumu kim söyledi? Doğulu aile, kendileri illa sordular kaç kere. Öyle konuşuldu. Ayrıca öğretmen olan doktor olan kişilere de altın takılabilir yani. Her şeyi geçtim nişan atıldı çoktan bu eski konu. Sorun da sizin dediğiniz gibi öfke problemiydi. Altın falan değil yani.
O zaman denklerini bulsunlar bir zahmet. Eğitim para hepsinde önde olmak istiyorlar. Benim babamın arabasıni bile kendi arabasıyla , babasının arabasıyla kiyasliyordu. Halbu ki benim için hiç önemi yok bir kere konusunu açmadım arabasinin da parasının pulunun da ama işte kiymet bilene ...Burada görüyorum maalesef bu tarz evliliklerin genelde çoğu memurların başından geçiyor. Ya da en azından memur kadınlar seslerini çıkarabiliyor. Toplumun genelinde erkeklerde aşağılık kompleksi var.
Öncelikle şunu solim canım her Nisan döneminde bu stresler olabiliyor düğün şu zamanda çok ta ahım şahım olsun diye bakılacak devri inan geçti masrafa da gerek yok onun yerine evine harca daha iyi erkekler yüz askligi kadınlara karşı tahammülsuzlugu inan yoktabiki hepsibir değil ama geneli inan öyle biraz alttan al nereli bilmiyorum ama adet farklılığı var gibisanki sizin aile ileerkek aileden ne gördüyse nasıl yasamissa inan hep öyle olur biraz zamana bırak test etmeye çalış dene zarfla kafanda ki soru işaretlerini giderirsonucta bir ömür yaşayacaksın annenle konusabilirsin ama kendi iç sesin kararın hepsinden daha önemliMerhaba, 5 aylık bir nişan sürecim var, yazın nasipse düğün olacaktı ama bu süreç içerisinde kafamı karıştıran huzursuz olduğum birçok konu oldu.
Nişanlım ve ben de öğretmeniz. O başka yerde görev yapıyor. Evlilik durumundan sonra benim yaşadığım yere tayin alıp gelecek. İstanbul’da yaşıyor yıllardır ama aslen Doğulu muhafazakar 9 kardeş olan bir aile. Babasının durumu fena değil İstanbul’da kendilerine ait 9 daire var.
Sadakat, romantiklik/duygusal, cömert, kültür seviyesi, beraber vakit geçirme, netlik konusunda hiçbir sıkıntı yok ama nişanlım sinirlenince bambaşka bir insana dönüşüyor. Bağırmaz çok ama beni çok kırıyor kelimeleri ile, onunla konuşurken çoğu zaman bir duvara çarpıyorum. Mücadele ediyorum ama beni anlamıyor, sinirden ağlıyorum. Daha sonra senin üzerine çok geldim sen benim kıymetlisin özür dilerim seni seviyorum diyip bana hak veriyor.
Düğün süresinde onların geleneklere göre hareket ediyoruz. Düğün onların, kına nişan bizim. Mobilya, halı, perde, çamaşır makinesi, tv onların ; işte buzdolabı fırın bulaşık m, diğer küçük ev eşyaları, tabak çanak bizimdi. Bu süreçte biz üzerimize düşen çoğu şeyi aldık ve bitirdik. Ama nişanlım görev icabı uzakta olduğu için, gitmeden sadece mobilyayı ve çamaşır makinesinin peşinatını verdi, taksitleri ailesi ödüyor şu an. Altınlar ve tvyi ailesi sonradan alacaktı. Ama babası özellikle maalesef cimri bir insan olduğu için başından alırız dediği şeyleri şimdi oğlunun üzerine atmaya çalışıyor. Tv alacaktı ama almadı en son nişanlım gidip onu da kendisi almış. Altınları üzerine atmaya çalışmış nişanlımın, ama annesi araya girdiği için vazgeçmişler. Üstelik en başta yaparım diye söz verdiği halde. En başta bize dedikleri düğün salonu da pahalılaşınca nişanlım orası olmasın artık, çok pahalılandı, değmez, mahalle arasında bir yer var orası olabilir dedi. Benim de içime sinmedi gösterdiği yer, açıkçası bana eski yeri onlar söylemişti ve içime sinmişti orasının hiç mi olma ihtimali kalmadı dedim, süreç ilerlesin bakalım ama biraz zor gibi dedi. Ben de üzüldüm ama onun da gösterdiği yer inanın hiç içime sinmedi. Nişanlım kesin orası olur demedi ama belli ki olsun diye ısrar edecekti. En son konuştuğumuzda senin istemediğin yer olmaz zaten dedi bu konuyla ilgili.
Nişanlımın bu süreçte çok siniri bozuldu, hayal kırıklığı yaşadı, yıprandı. Onun yanında olmak istiyorum ama bana duvar örüyor, sinirli anında bana öyle şeyler söylüyor ki kalbimi paramparça ediyor inanılmaz bir öfke problemi var. En sonki tartışmamızda “Yok ya ben seninle konuşmak istemiyorum, akıl sağlığımı korumak istiyorsam seninle konuşmamam gerekiyor ve ben bana kötü gelen şeylere artık katlanmayacağım, yeter. Bi canım ve ruh sağlığım var hiçbir şey için bunlardan taviz vermeyeceğim” gibi bir laf etti yazdım aradım açmadı. Kalbim paramparça oldu ama 1 gün boyunca bana cevap vermedi. Dün buluşacaktık. Cuma günü de “yarın geliyor musun” diye yazdı o olaydan sonra sadece.
Ben annemle yaşıyorum, babam vefat etti. Annem de çok üzülüyor. Huzurumun kalmadığını benim de sinirli bir insan haline geldiğimi düşünüyor bu süreçte. Ve tavırlarından ötürü nişanlıma çok kızıyor. En son dün nişanlımın ailesine gidip her şeyi anlattı, nişanlıma kızdı, eleştirdi. Kızım nişanı atmak istiyor dedi ki gerçekten öyleydi. Nişanlım buna rağmen “annen bu kadar gelip esip gürledi, ama sen varsan ben varım” dedi “aklını başına al sen sevdiğim kadınsın ben sevdiğin adamım yanlış bir karar verme sakın” dedi.
Dün akşam da benden attık kesin bir karar bekliyordu. Süre istedim, ona bile hemen karar ver dedi. Zar zor birkaç gün süre aldım. İkiye bölünmüş durumdayım. Mantığım bu kişiyle uyumsuzsun, seni üzer, anlaşamazsın diyor. Annem ve yakın arkadaşım da bunu destekliyor. Kalbim ise zor anlarında yine de yanında ol seviyorsun. İlişkine bu kadar emek verdin, daha sonra böyle bir insan karşına çıkmaz diyor.
Tecrübelerinize dayanarak sizden bir değerlendirme rica ediyorum. Biraz uzun oldu farkındayım, teşekkür ederim.