- 23 Kasım 2022
- 11.876
- 53.359
-
- Konu Sahibi nightwish_black
- #281
Ben adamın yerinde olsam kurtulduğum için sadaka verirdim. Belli ki babasının cimriligi, salon ve altın mevzusu için adamın başının etini yemiş. Evlilik değil de ticaret sanki. Oysa evlilik her koşulda sevgi, saygı, anlayış değil midir? Çok çirkin. Bizim gibi düşünenler o kadar az ki toplumda kendimi anormal hissediyorum.Geldi yine benim konularım. Valla bir tek bana mı nişanlı anormal gelmedi acaba. Bana sizin hareketleriniz ve alınganlıklarınız çok abartı geldi tam tersi. Birincisi ailesinin neyi alıp neyi almayacağı sizi alakadar etmez. Ellerinden gelirse ve isterlerse destek olurlar. Evlilik kararı alan sizsiniz bir şeyleri birilerinin sorumluluğu gibi görmek bana aşırı saçma geliyor. Çok altın da olmayıversin. Anlamıyorum kolay mı sanıyorsunuz altın almayı evleneceğiniz adamın durumu neyse ona razı geleceksiniz bu kadar. Altın uğruna huzursuzluk çıkarmaya değer mi anlam veremiyorum. Kavga et dövüş et gırtlağa kadar borca batır ama neymiş altınım olacak. Çok saçma. Ben erkek arkadaşıma diyorum, kendisi Şırnaklı ve gerçekten çok kalın gerdanlıklar, küpeler yüzükler ve bilezikler var adetlerinde. Bir yüzük bile en az10.000 tl aldıkları. Neden onu bu yükün altına sokayım. Durumu da gayet iyi ama ben buna rağmen diyorum ki benim için hiçbir şeyin önemi yok. Sülalende herkes onları alıyor diye sen de almak zorunda değilsin. Gücün neye yeterse, içinden ne gelirse o olsun benim için huzurun mutluluğun ve senin çalışkanlığının önemi var gerisi boş.
İkincisi nişanlınız bir mesaj yazmış hakaret yok, küfür yok belli ki çok üstüne gitmişsiniz ve artık dolmuş taşmış. Tam tersi onun psikolojisi bozuluyor ve size de çok net bu sinyalleri veriyor gibi geldi bana. Annenizin hemen gidip ailesiyle konuşması falan gereksiz hareketler. Ona rağmen yine de normal tepki vermiş ve sevgisine sahip çıkmış. Daha önceki konularınızı bilmiyorum ancak burada yazdığınız şeylerden ben sadece bu anlamı çıkarıyorum.
Evlilik bu ya bir alışveriş değil bu kadar olay çıkarmaya bu kadar dayatmalar yapıp bu stresleri yaşamaya değer mi.
Hâlâ aynı noktadasınız inanılır gibi değil cidden. Sanırım ayrılmak istemiyorsunuz. Neden hâlâ engelli değiller mesela? Neden istedikleri gibi kolayca ulaşabiliyorlar size?Maalesef annesi sürekli arıyor hafta sonu gelmek konuşmak istiyor, nişanlım da sürekli mesaj atıyor.
Öyle öğrenir ve öyle mi devam ettirir?Her çocuk, karı-koca ilişkisini kendi ailesinde görerek öğrenir. Ve kültür farkı gerçekten çok önemli.
Konunun tamamını okumadan böyle bir yorum yaptığınız için yapıyorum bu yorumu.Ben adamın yerinde olsam kurtulduğum için sadaka verirdim. Belli ki babasının cimriligi, salon ve altın mevzusu için adamın başının etini yemiş. Evlilik değil de ticaret sanki. Oysa evlilik her koşulda sevgi, saygı, anlayış değil midir? Çok çirkin. Bizim gibi düşünenler o kadar az ki toplumda kendimi anormal hissediyorum.
Konunun tamamını okudum. Ve görüşüm bu yönde. Çirkin yakıştırmanızı size iade ediyorum. Herkes sizinle aynı düşünmeyebilir. Çomarlığın alemi yok.Konunun tamamını okumadan böyle bir yorum yaptığınız için yapıyorum bu yorumu.
Evet çok nadirsiniz. Adam sadaka verip derhal sizinle evlenmeli.
Kendinde suc gormuyorsa, kendi icinde muhasebe yapmayan biriyse, her tartismada herseyde hatali taraf sen olacaksin demektir.Ayrıyız nişanı attığımı söylemiştim, onlar kabul etmedi tekrar düşün dedi ben de 3 gündür konuşmuyorum. Bu süreçlerde yokluyor beni ama hatasını kabul eden bir üslup görmüyorum. Ona göre yok yere ben nişanı ve sözü bozmuşum
Herkes sizinle de aynı düşünmeyebilir. Üslubunuz kimliğinizdir. Bayağılığı kendinize yakıştırdıysanız mesele yok. Birazdan banlanacaksınız.Konunun tamamını okudum. Ve görüşüm bu yönde. Çirkin yakıştırmanızı size iade ediyorum. Herkes sizinle aynı düşünmeyebilir. Çomarlığın alemi yok.
Çomarsınız demedim çomarlığin alemi yok dedim. Türkçe öğretmeninizi kınadım şuan . Fakat üzerinize alınmanız da ayrı bir şey tabi ona yapacak bir şey yokHerkes sizinle de aynı düşünmeyebilir. Üslubunuz kimliğinizdir. Bayağılığı kendinize yakıştırdıysanız mesele yok. Birazdan banlanacaksınız.
Ağrı mı bir şey?Çomarsınız demedim çomarlığin alemi yok dedim. Türkçe öğretmeninizi kınadım şuan . Fakat üzerinize alınmanız da ağrı bir şey tabi ona yapacak bir şey yok
Anne-babanin sürekli tartıştığı evde büyüyen çocuklar, karı-koca olmanın böyle birşey olduğunu zannediyor ne yazık ki, sakın huzurlu bir evde çocukluk dönemini geçiren insanla, huzursuz ortamda büyümüs insanlar ne yazık ki aynı olamıyor.Öyle öğrenir ve öyle mi devam ettirir?
Çocuklar babalarını seçemezler, ama siz çocuklarızın babasını seçebilirsinizİnanır mısınız dediğiniz bizde de var. Trafikte araç sürerken bile çok öfkeli, etrafa çatıyor sesini yükseltiyor söyleniyor. İşte tam bir öfke kontrol bozukluğu
Kavga gürültü dolu bir evde büyüdüm. Kayinpeder de kaynanaya şiddet uygularmış. Ama bizim evliliğimiz çok sakin maşallah. Kavga çok nadir yaşanır. Benim gibi örnekler eminim ki vardır. Bu sebeple tümünü genellememek gerekiyor diye düşünüyorum.Anne-babanin sürekli tartıştığı evde büyüyen çocuklar, karı-koca olmanın böyle birşey olduğunu zannediyor ne yazık ki, sakın huzurlu bir evde çocukluk dönemini geçiren insanla, huzursuz ortamda büyümüs insanlar ne yazık ki aynı olamıyor.
Adamın ailesi cimri,kız ise adamı darlıyor "ailene söyle şunu yapsınlar bunu böyle yapsınlar" vs vs diye,adam öfkelenmiş ama o öfkede sadece kendine hakaret etmiş çünkü durumu aşamıyor.Konu sahibinide haksız bulmuyorum bi ölçüde,güzel bi düğün vs istemek hakkı ama bu aileden de beklenmez.Eğer aşıksa maddi açıdan fedakar olmalı ama olmamış işteKonunun tamamını okumadan böyle bir yorum yaptığınız için yapıyorum bu yorumu.
Evet çok nadirsiniz. Adam sadaka verip derhal sizinle evlenmeli.
Evet farkındayım o yüzden sinirlendiğinde aşırı korkuyorum ve en çok kafamı karıştıran şey öfke problemi, üslup sorunu ve iletişim problemiÇocuklar babalarını seçemezler, ama siz çocuklarızın babasını seçebilirsinizinanın bu bile inanılmaz tehlikeli bir durum, özellikle İstanbul'da insanlar birbirlerini öldürmek için hazır bekliyorlar, benim aklım çıkıyordu başına bir iş gelecek diye.
Kimse onlardan bir şey isteyip beklemedi. Onlar kendi yaparız diye. Şimdi de verdikleri sözlerden vazgeçiyorlar. Düğün yerini bile onlar seçti, kendi seçtikleri yerden vazgeçmeye çalıştılar. Nişanlım yine ben illa orası olsun demedim, istersen senin istediğin yerde olur dedi. Ama yine bir diretme durumu vardı ve olacaktı. Geri kalanını zaten sayfalarda defalarca anlattım asıl sorunun maddi şeyler olmadığını yazdım.Adamın ailesi cimri,kız ise adamı darlıyor "ailene söyle şunu yapsınlar bunu böyle yapsınlar" vs vs diye,adam öfkelenmiş ama o öfkede sadece kendine hakaret etmiş çünkü durumu aşamıyor.Konu sahibinide haksız bulmuyorum bi ölçüde,güzel bi düğün vs istemek hakkı ama bu aileden de beklenmez.Eğer aşıksa maddi açıdan fedakar olmalı ama olmamış işte
Güzel motivenin ve yüreklendirmeniz için teşekkür ederim5 aylik nisanliliga bu kadar emek var diyip insan geri kakan omrunu harcar mi? Kaybettikletine degil, kazanacaklarina bak. Bu adam ruh dengesini bozar insanin. Seni simdiden pasifize etmis.
Ya bir de 28 yasindayim bir daha birini bulamam diye neden kendinizi kuyuya atiyorsunuz ki? Insan mutlu olmak icin evlenir, mutsuzluga imza atmaz. 28 yas cok genc bir yaş.
9 kardeş 9 elti yada enişte görümce 3 er çocuk desek 27 çocuk kaynana kayınbaba oohhhoo sizin bayram ziyaretleri baya renkli olur bişey deyimmi yani yanlış anlamasın kimse ama kültür farkı evliliği çok etkiler o siniri geçmeyecek evlenincedeMerhaba, 5 aylık bir nişan sürecim var, yazın nasipse düğün olacaktı ama bu süreç içerisinde kafamı karıştıran huzursuz olduğum birçok konu oldu.
Nişanlım ve ben de öğretmeniz. O başka yerde görev yapıyor. Evlilik durumundan sonra benim yaşadığım yere tayin alıp gelecek. İstanbul’da yaşıyor yıllardır ama aslen Doğulu muhafazakar 9 kardeş olan bir aile. Babasının durumu fena değil İstanbul’da kendilerine ait 9 daire var.
Sadakat, romantiklik/duygusal, cömert, kültür seviyesi, beraber vakit geçirme, netlik konusunda hiçbir sıkıntı yok ama nişanlım sinirlenince bambaşka bir insana dönüşüyor. Bağırmaz çok ama beni çok kırıyor kelimeleri ile, onunla konuşurken çoğu zaman bir duvara çarpıyorum. Mücadele ediyorum ama beni anlamıyor, sinirden ağlıyorum. Daha sonra senin üzerine çok geldim sen benim kıymetlisin özür dilerim seni seviyorum diyip bana hak veriyor.
Düğün süresinde onların geleneklere göre hareket ediyoruz. Düğün onların, kına nişan bizim. Mobilya, halı, perde, çamaşır makinesi, tv onların ; işte buzdolabı fırın bulaşık m, diğer küçük ev eşyaları, tabak çanak bizimdi. Bu süreçte biz üzerimize düşen çoğu şeyi aldık ve bitirdik. Ama nişanlım görev icabı uzakta olduğu için, gitmeden sadece mobilyayı ve çamaşır makinesinin peşinatını verdi, taksitleri ailesi ödüyor şu an. Altınlar ve tvyi ailesi sonradan alacaktı. Ama babası özellikle maalesef cimri bir insan olduğu için başından alırız dediği şeyleri şimdi oğlunun üzerine atmaya çalışıyor. Tv alacaktı ama almadı en son nişanlım gidip onu da kendisi almış. Altınları üzerine atmaya çalışmış nişanlımın, ama annesi araya girdiği için vazgeçmişler. Üstelik en başta yaparım diye söz verdiği halde. En başta bize dedikleri düğün salonu da pahalılaşınca nişanlım orası olmasın artık, çok pahalılandı, değmez, mahalle arasında bir yer var orası olabilir dedi. Benim de içime sinmedi gösterdiği yer, açıkçası bana eski yeri onlar söylemişti ve içime sinmişti orasının hiç mi olma ihtimali kalmadı dedim, süreç ilerlesin bakalım ama biraz zor gibi dedi. Ben de üzüldüm ama onun da gösterdiği yer inanın hiç içime sinmedi. Nişanlım kesin orası olur demedi ama belli ki olsun diye ısrar edecekti. En son konuştuğumuzda senin istemediğin yer olmaz zaten dedi bu konuyla ilgili.
Nişanlımın bu süreçte çok siniri bozuldu, hayal kırıklığı yaşadı, yıprandı. Onun yanında olmak istiyorum ama bana duvar örüyor, sinirli anında bana öyle şeyler söylüyor ki kalbimi paramparça ediyor inanılmaz bir öfke problemi var. En sonki tartışmamızda “Yok ya ben seninle konuşmak istemiyorum, akıl sağlığımı korumak istiyorsam seninle konuşmamam gerekiyor ve ben bana kötü gelen şeylere artık katlanmayacağım, yeter. Bi canım ve ruh sağlığım var hiçbir şey için bunlardan taviz vermeyeceğim” gibi bir laf etti yazdım aradım açmadı. Kalbim paramparça oldu ama 1 gün boyunca bana cevap vermedi. Dün buluşacaktık. Cuma günü de “yarın geliyor musun” diye yazdı o olaydan sonra sadece.
Ben annemle yaşıyorum, babam vefat etti. Annem de çok üzülüyor. Huzurumun kalmadığını benim de sinirli bir insan haline geldiğimi düşünüyor bu süreçte. Ve tavırlarından ötürü nişanlıma çok kızıyor. En son dün nişanlımın ailesine gidip her şeyi anlattı, nişanlıma kızdı, eleştirdi. Kızım nişanı atmak istiyor dedi ki gerçekten öyleydi. Nişanlım buna rağmen “annen bu kadar gelip esip gürledi, ama sen varsan ben varım” dedi “aklını başına al sen sevdiğim kadınsın ben sevdiğin adamım yanlış bir karar verme sakın” dedi.
Dün akşam da benden attık kesin bir karar bekliyordu. Süre istedim, ona bile hemen karar ver dedi. Zar zor birkaç gün süre aldım. İkiye bölünmüş durumdayım. Mantığım bu kişiyle uyumsuzsun, seni üzer, anlaşamazsın diyor. Annem ve yakın arkadaşım da bunu destekliyor. Kalbim ise zor anlarında yine de yanında ol seviyorsun. İlişkine bu kadar emek verdin, daha sonra böyle bir insan karşına çıkmaz diyor.
Tecrübelerinize dayanarak sizden bir değerlendirme rica ediyorum. Biraz uzun oldu farkındayım, teşekkür ederim.
Konu sahibi yaptiklarinda haklı demiyorum. Ama nişanlısı çok manipülatif biri. Şiddet eğilimli. Öfke kontrolü yok.Adamın ailesi cimri,kız ise adamı darlıyor "ailene söyle şunu yapsınlar bunu böyle yapsınlar" vs vs diye,adam öfkelenmiş ama o öfkede sadece kendine hakaret etmiş çünkü durumu aşamıyor.Konu sahibinide haksız bulmuyorum bi ölçüde,güzel bi düğün vs istemek hakkı ama bu aileden de beklenmez.Eğer aşıksa maddi açıdan fedakar olmalı ama olmamış işte