Neden Sevgilim olamıyor, neden, neden :(((

Eğitim seviyeniz "bayaaaa" bir yüksek olduğu için kriterleriniz de buna uygun olanlara yönelik olabilir ama ne bileyim bir insanı İngilizce bilmiyor diye "elemek" flörtten çok iş görüşmesinde olur.
Yurdum erkeklerinin %80'i master doktora yapmamış,sadece derdini iyi anlatacak kadar ingilizce bilen ve yurt dışı olarak kıbrısı 1.sıraya yazan bir yelpazede yer alıyor :)
Allah kolaylık versin ama sizin aradığınız aşk muhtemelen ABD'de x üniversitesinde tez falan yazıyordur şu an
 
konu sahibinin tüm mesajlarını okudunuz mu?
bir yerlerde sırf ingilizce bilmediği için birisini reddettiğini yazmış mesela,düşük bulmuş onu.
ben bu konudaki tüm yazıları okudum ve kısmetinde yoksa olmaz canım deyip geçemedim maalesef.
konu sahibi de yüksek mevkide bir insan,rahatsızlığını kendisi dile getirebilir bence.aslında avukatı gibi davranıp "konu sahibi adına" başkasının yorumlarını eleştirmek vs. de ayrı bir rahatsız edici durum.
karşısındaki erkeklerde de elbette sorun olabilir ama 3 yılboyunca hepsinde de sorun var mı bunu bilemeyiz.bence özeleştiri şart.

ben genelleme yapılmasından hoşlanmıyorum. zaten konu sahibinin sonraki mesajlarını okuyup yorumumu yazdım. yani size göre her 3 yıl sevgilisi olmayan kendisinde sorun aramalı bu mantık bana yanlış geliyor. ama size göre doğrudur diyorum ya bir gün 3 yıl boyunca sevgiliniz olmazsa siz kendinizde sorun ararsınız. kadınlar kulübünde konu açıp sonra morali bozulanlar çok oluyor. ben sadece empati yaptım. avukatlık değil. iyi akşamlar.
 
Siz de işletme okuyanlari kucumsemeyin. Ne alaka ? Hepsinin yeri ayri..

bu benim düşüncem. benim düşünceme göre işletme okumak mühendislik okumanın yanında basit kalıyor. çoğu kişi işletmeyi açıktan ek olarak bile okuyor. şimdi işletmeciler üstüme gelmesin. bunlar belli gerçekler sonuçta. ama bu demek değil ki mühendislik okuyan işletme okuyandan daha üstün. ben okumasından, zorluk seviyesinden bahsediyorum.
 
Sizin kendi özelliklerinize uygun birini istemeniz bence çok doğal. Elbette zeki, eğitimli, vasıflı bir erkek tercih nedenidir. Ama sonuçta ne kadar kendini yetiştirmiş, dünya görüşü olan, isminin önünde ünvanları olan bir erkek de olsa onun "erkek" olduğu gerçeğini unutmamak gerekiyor. İlişkide mantığımız seçiyor gibi gelse de aslında bu ruhsal bir olay. Ruhlar birbirini seçiyor ve bir erkek karşısında sevebileceği bir "kadın" istiyor. Sizin gıpta edilecek özellikleriniz çok güzel, bir kadın olarak gurur duydum, ama bunlar karşınızdakinin ruhuna hitap etmez. Yani size önerim kadın ve erkek hakkında daha çok okuyup, düşünmeniz olacak. Birde çok istekli olmak ne kadar belli etmeseniz de anlaşılır ve itici gelir bence. Bu arada size beş gündür mesaj yazmadı niye hemen olmaz diye düşündünüz. Belki iş yoğunluğu vardır ya da erkekler bazen kendini çeker öyle bir durum olabilir.
 
ay yorumları okudum da
benimde görüştüğüm bi adam vardı,her görüşmemizde italya şöyle ahh amerika böyle her ingilizce kelimeyi bak şurda şu şu var demeler,alt yazılı filmde ingilizce bilsen daha iyi olurdu falan fistan..
Hayır adamdan aşağı kalır tek yanım yok eğitim olarak çok daha iyiyim ama yok ingilizce yok fransızca yok yabancı ülkeler,kaal getirdi ve kestim
Yani karşı tarafta sizde bundan hoşlanmıyo olabilir
 
Canim illaki olur ya takma kafana bence. O kadar guzel ki hayatin burada yazdiklarina gore (3 dil bilmen,doktora yapman,35 ulke gezmen vs) belki de erkekler yaklasmaya cekiniyodur zaten bana bakmaz gibi bi dusunceyle. Kafana takma gez bence evli olanlarin dertlerini goruyorsun burada. En yakin zamanda kendine gore birini bulursun eminim. :KK66: Bol şans :)
 
Davul bile dengi dengine diye bir söz var.
Sen o dengini bulamamışsın bunca zaman.
 
kısmetim yok sevgili bulamıyorum şimdiye kadar hiç olmadın diyenlere şaşırıyorum

demek ki tavır ve davranışları karşısındakileri itiyor
 
Öncelikle tüm kadınlar kulübü üyelerinin bayramını kutlarım. Şu anda kendimi çok kötü hissediyorum ve sizinle dertleşmek eminim bana iyi gelecektir. Çok yalnız hissediyorum, bir yalnızlık girdabında boğuluyorum sanki. Arkadaş çevrem vardı ama herkes dört bir yana dağıldı, kimisi de evlendi hayat derdiyle, çocuğunun geleceğiyle uğraşıyor. Bir sevgilim olsa o da yok, çok istememe rağmen yok, olmuyor, olmuyor. Çirkin değilim ya da aşırı kilolu bir bayan da değilim, güzel giyinirim, bakımıma dikkat ederim.. Çok çekingen de olmamaya çalışırım. Ama yok, yok, yok... En son birinden hoşlandım, aslında hoşlanmanın ötesinde çok güçlü bir duygu hissettim, ümitlendim kendimi kaptırdım ama yok, 5 gündür mesajıma cevap yazmamasıyla tepetaklak çakıldım :KK43:( Ve yine depresyonun, üzüntünün kucağına düştüm.

Hiç sevgilisi olmamış bir bayan da değilim. İlk ciddi ilişkim 22 yaşındayken başladı ve 3 sene sürdü, evlenme yoluna girdiğimiz bu ilişki 25 yaşında bitti. Şiddete eğilimli biriydi, aynı zamanda benim üstümde baskı kurmaya çalışıyordu, giydiğim kıyafetlere falan karışıyordu. Gelecek için planlarım vardı, işyerim beni Avrupa'ya eğitime gönderecekti, buna şiddetle karşı çıktı.. Onun kafasında ben sadece bütün ev işlerini yapmalı, çalışsam bile daha fazla yükselme hayali kurmamalıydım, buna hakkım yoktu. Şiddet eğilimini de farkedince ilişkiye nokta koydum. Şu an 28 yaşındayım, 3 senedir güvenebileceğim, birbirimiz için karşılıklı sorumluluk hissedebileceğimiz, birlikte eğlenebileceğimiz, kafa yapımız uyan bir sevgili istedim, tek istediğim buydu, ama 3 koca sene boyunca olmadı :KK43:( Çok hüsranlar yaşadım, nasıl oluyordu biliyor musunuz, işte ilk 2 buluşma güzel geçiyordu, sonra devamı gelmiyordu, olay tavsıyordu. Ya da cinsel beklentileri olan tipler çıktı karşıma, açıkça söylemeseler de imalarından anlıyorsunuz, ben onlara o tür biri olmadığımı, seviyeli bir ilişki istediğimi belli edince anında toz oldular. Böyle böyle 3 sene geçti, umudumu kaybetmedim, elbette sağlıklı ilişki kurabileceğim biri çıkar dedim, olmadı. Bir arkadaşımdan ümitlendim, belki ilgisi var dedim, derdi sadece işini gördürmek için beni kullanmak çıktı :KK43:(

Tabi sosyal çevremi kaybetmemin de etkisi var, maalesef Ankara beni boğuyor, nefret etmeye başladım bu şehirden.. Ama herkesi arkadaşı mı tanıştırıyor birileriyle ? Otobüste, avm'de, ne bileyim en olmadık şekilde tanışıp güzel ilişkiler yaşayan yok mu, var. E benim neden olmuyor ? Ben nerde hata yapıyorum ? Erkekler güzellik istiyorsa, e çirkin de olmadığım söyleniyor, tek sorun sosyal çevremin olmayışı mı ? Spora yazıldım, hem yaza doğru forma girerim, hem de çevre olur birileriyle tanışırım diye.. Gelen kişi de çok ama yine olmadı, herkes sporunu yapıp çıkıyor, sohbet olayı yok :KK43:( En son yaşadığım hüsran da beni mahvetti. Napıcam, bu yalnızlık hissinden kurtulmak için napmalıyım, illa internetten erkek bulup tek gecelik seviyesiz ilişkiler mi yaşamak lazım? Bu devirde ciddi ilişki kurmak hayal mi oldu? Ben hayatı düzgün yaşamaya çalışan bir insanken neden sevilmiyorum ? Eski sevgilim şu an evlendi ve 4 çocuğu var, karısını da sık sık dövüyormuş, haberlerini alıyorum. Böyle karaktersiz bir erkek bile kendini seveni bulmuş...

Aslında üzülmemek istiyorum ama elimde değil. Neyse ki Ekim ayında Amerika'ya öğrenim görmeye gidiyorum, belki orada da sevgilim olamayacak ama en azından farklı ortam, farklı çevre bana iyi gelir diye düşünüyorum. Yeni arkadaşlar edinmeyi hayal ediyorum. ABD'ye gidene kadar dişimi sıkmaya, bu yalnızlık durumuma sabretmeye çalışıyorum ama mantığıyla değil duygularıyla yaşayan bir insan olduğum için depresyona girmemekten kaçamıyorum :KK43:((



bugün ben de böyle düşündüm.demek bu konu da yanlız değilim.=) aslına bakarsan yalnızım.arkadaş çevresinden soyutladım resmen kendimi.kitap okuyorum.evden işe,işten eve sadece tüm aktivitem.eskiden çok arkadaşım olmasına rağmen,şimdi kimseyle görüşmüyorum.çünkü belli bir yaştan sonra gereksiz ukalalıkları,kıskançlıkları yapmacık tavırlarından gına geliyor.bazen diyorum arkadaş edineyim,son anda vazgeçiyorum.kızların gereksiz kıskançlıkları,bir ortamda sadece onunla ilgilenilsin diye,seni aklınca gömme çabaları.erkekler belli bi yerden sonra senin sevgilin gibi davranmaları,çoğu ortama girdiğinde seni sırf karşısında ki kıza şirin görünsün diye seni aşağılar tavırları.yahu sen de kadınım diye dolaşıyorsun.bak örnek al.salon kadını bunlar diye söylemleri.bu salon kadını da neise?biz sanki sokak kadınıyız.benim de çoğu arkadaşım evlendi.şimdi hepsi selam dahî vermiyor.tüm sosyal ağlardan bile silinmişim.bırak telefonda konuşmayı.bu mevzuularıda anlam veremem bir türlü.sevgili olan selam vermez,ayrılsın selam verir.evlenenler sen bekarsın,namussuzsun ben evlendim,sen bekarsın işim olmaz.arkadaş filan değiliz biz durumuna geçer.daha çok şey söyleyebilirim bununla iligi..kısaca,sen bu kadar dert etme.şanslı olduğun konu ABD'ye gidiyor olman.değişiklik eminim iyi gelir.
 
Öncelikle saygı çerçevesinde mesaj yazan herkese teşekkür ediyorum. Bazı noktaları açıklığa kavuşturmak istiyorum.

Öncelikle, sosyal çevre konusu. Evet maalesef çevremi kaybettim, kimi başka şehirlere çalışmaya gitti, kimi evlendi ve hayat gailesiyle uğraşıyor, dolayısıyla yalnızım.. Yani maalesef beni sevgili adayı olarak görebileceğim erkeklerle tanıştıracak arkadaşım yok bu lanet Ankara'da.. Bir de Ankaralılar bilir, o kadar enerjisiz bir şehirdir ki burası, metroda insanlar somurtuk somurtuk oturur, birbirinden gözünü kaçırır falan. Sadece gönül ilişkileri değil, arkadaşlık ilişkileri de dahil olmak üzere yurtdışında o kadar rahat tanışıyor ki insanlar.. Mesela ben yurtdışında kurs gördüğüm bir dönemde, ordaki en yakın bayan arkadaşımla otobüste, evet otobüste tanışmıştım, küçük ama eğlenceli bir muhabbetten sonra görüşmeye karar vermiştik, oradaki en değerlilerimden oldu sonraki dönemde. Ankara gibi bir şehirde böyle birşeyi tahayyül bile edemezsiniz, belki İstanbul'da bir nebze daha rahattır insanlar ama Ankara'nın kendisi gibi sosyal ilişkileri de gıpgri.

Kısaca, benim bir erkekle ciddi anlamda tanışabilmek için, sosyal çevreye ihtiyacım var, ki o da yok bende şu an için. Bir ara hobi kulüplerine gittim, spora yazıldım insanlarla tanışmak için ama fos, yani arada aracı biri olmadan Ankara'da birileriyle tanışamazsınız. Ha cesur bir erkek geldi tanıştı diyelim, o olay da ciddi olmaz, temelsiz olur, ortak arkadaş olmadığı için erkek sizi ciddi görmez. Amerika'ya gitmek isteme nedenlerimden biri de bu belki de, orda çevrem olur, yeni insanlarla tanışırsam hayatıma az bi hareket gelir ümidi.. Çünkü böyle asosyal yaşamaktan çok, ama çok sıkıldım :KK43:

İkincisi, şu benle evlenmek isteyen mühendis bey meselesi. Ben o kişiyi sadece dil bilmiyor diye reddetmedim, esas neden kendisine ısınamamamdı, zorladım kendimi ama olmadı, hoşlanamadım. Dış görünüşü de bana çekici gelmedi, benden 8 yaş büyük olmasına rağmen daha büyük ve çökmüş görünüyordu ve çok göbekliydi. Bakımsızdı kısacası. Ayrıca, evlilik sadece cinsel ilişkiye girip, ayni evde yaşayıp çocuk büyütmekten ibaret değil ki. Ben evlendiğim adamla oturup konuşabilmek, sohbet edebilmek ve bundan sıkılmamak isterim. Erkeğin belli bir kültüre sahip olmasını önemserim. Bu mühendis bey, hala daha Ali Babacan'ın Dışişleri Bakanı olduğunu sanıyordu, o derece içinde yaşadığı ülkeden kopuktu.. Bunu da normal görüyordu üstelik, "ben sayısalcıyım yeaa" diyerek. Böyle bariz kültürsüzlükler görünce ben karşıdaki insandan soğuyorum, elimde değil.
 
Son düzenleme:
bi üye vardı sanırım sevgilim olsun sevgili istiyorum deyip duruyodu bide yalanları vardı sanırım tıp okuyorum falan diye bu konuda öylemi acaba?
 
ya sen hem iyi eğitimli, hem yabancı dil(ler) bilen, hem sempatik, hem esprili, hem yakışıklı, hem.... istiyorsun
yani bulamaman normal....
yani şansın düşüyor bu kadar şart sıralayınca...
ben sadece beni sevsin istemiştim, buldum... sonrasında da hayal ettiğim her şeyin onda olduğunu farkettim...
belki sen de beklentilerini düşük tutmalısın....
 
Canim mrb oncelikle bende seninle ayni duygulari paylaşıyorum ayni bensin yasimiz bilr ayni brnde 28 tek fark ben istanbuldayim ankaradan gecen yil tasindim ama ankarayo özledim mi bi sor zerre ozlemedim :))) istanbul daha hareketli bana daha uygun ask meske gelince yeni nesil iliskiler zor sanki bende aldatildim cok zor zamanlar yasadim sonra birine icim isindi oda aynrn yatip kalkma modunda cikti .surekli dertleniyorum bende ama bu dertlenme suresinde erkekler uzerinde bir takim calismalar yaptım oda su atarlaninca kotu davraninca iyisin bilmem siz ne dersiniz ama bizin erkeklerden bekledigimiz dik durusu biz yani oncelikle bensergileyemiyorum hoslaninca icimden geldigi gibi olsun bisiler dedikce hep kaybettim terkedildim simdi pesimden kosanlara yardiriyorum :) ben ne zaman istersem bbuluşup beni 1 saat gormek icin dunya yol geliolar bence okay kendine güven iliskide guvenmeyen kendine terkedilio
 
Ya birde bu enerji meselesi ben evde kaldima cok odaklandim meselapanikten evde kalsim diye asik olcagim adam cevremdemi goremicem toplum baskisi :KK66:
 
Ben istanbuldayım da ne oluyor sanki. Kısmet boyle seyler. Ankarada kurslara katıl. Spor salonuna dans kursuna git. Yoksaevde oturmakla olmuyor. Ben istanbuldayım yeni şeyler deniyorum ama olmuyor istediğim gibi. Erkeklerin çoğu başka şey derdinde. Bi de bana çok soguksun diyilar. Negatif bakıyor mu şum ondan da olabilir dediler.
 
bu benim düşüncem. benim düşünceme göre işletme okumak mühendislik okumanın yanında basit kalıyor. çoğu kişi işletmeyi açıktan ek olarak bile okuyor. şimdi işletmeciler üstüme gelmesin. bunlar belli gerçekler sonuçta. ama bu demek değil ki mühendislik okuyan işletme okuyandan daha üstün. ben okumasından, zorluk seviyesinden bahsediyorum.
Boğaziçi İşletme okuyan Karabük'te mühendislik okuyandan daha aşağı bir konumda. E bunlar belli gerçekler sonuçta, haklısınız. :KK49: Mesela Boğaziçi Tm'de epey yüksek sıralamayla öğrenci alıyor. Derece yapanların çoğu buranın İİBF bölümlerini tercih ediyor. E bu insanlar bu kadar yüksek puanlasıralama yapıp gidip Galatasaray'da hukuk, Ankara'da hukuk da okuyabilir ama yapmıyorlarsa bu onların AÖF'de okunan bölümleri örgünde tercih ettikleri için vizyonsuz gerizekalılar olduğunu göstermez. Rica ederim AÖF ile örgün bölümleri kıyaslamayın, hatadır bu. İkisi bir değil. Boğaziçi'nin, ODTÜ'nün kapısından bile geçemeyen adam tutup da Anadolu'da mühendislik okuyup buralarda işletme okuyanları küçümseyemez mesela. Şayet çok pis gülerim. Elbette ders içerikleri farklı ama mezun olduklarında büyük yerlerde okul etiketine bakılır. Okulun imkanları, konumu doğrultusunda kendini geliştirirsin çünkü. Sizi bu tarz eğitim okul üniversite konularında sıkça görüyorum ama iş bulamadığı için yüksek lisansa başlayan da sizsiniz. Bu engin fikirlerinizi kendinize yöneltseniz biraz keşke.
 
Biraz megaloman bir tarafınız var gibi. Sorun bu olabilir.
Konu sahibi ilerleyen sayfaları okumadığım için başta bu yorumu yapmıştım. Sonra okuyunca size hak verdim. Elbette ki bu seviyede olan bir kadın kendine denk birini ister. Gayet doğal bir şey. İngilizce bilen ister, yurtdışına çıkmış, bir süre orada kalmış birini ister. Türkiye'de egosuyla bilgisi ters orantılı olan erkekler çok fazla. Burada öyle birini bulmanız zor. Baksanıza hemcinsleriniz bile bir adım geride durmanızı öğütlüyor. Ben de sizin gibi gelenekselciliği hiç sevmeyen bir insan olarak rotayı Amerika'ya çevirmenizi tavsiye ederim.
 
Boğaziçi İşletme okuyan Karabük'te mühendislik okuyandan daha aşağı bir konumda. E bunlar belli gerçekler sonuçta, haklısınız. :KK49: Mesela Boğaziçi Tm'de epey yüksek sıralamayla öğrenci alıyor. Derece yapanların çoğu buranın İİBF bölümlerini tercih ediyor. E bu insanlar bu kadar yüksek puanlasıralama yapıp gidip Galatasaray'da hukuk, Ankara'da hukuk da okuyabilir ama yapmıyorlarsa bu onların AÖF'de okunan bölümleri örgünde tercih ettikleri için vizyonsuz gerizekalılar olduğunu göstermez. Rica ederim AÖF ile örgün bölümleri kıyaslamayın, hatadır bu. İkisi bir değil. Boğaziçi'nin, ODTÜ'nün kapısından bile geçemeyen adam tutup da Anadolu'da mühendislik okuyup buralarda işletme okuyanları küçümseyemez mesela. Şayet çok pis gülerim. Elbette ders içerikleri farklı ama mezun olduklarında büyük yerlerde okul etiketine bakılır. Okulun imkanları, konumu doğrultusunda kendini geliştirirsin çünkü. Sizi bu tarz eğitim okul üniversite konularında sıkça görüyorum ama iş bulamadığı için yüksek lisansa başlayan da sizsiniz. Bu engin fikirlerinizi kendinize yöneltseniz biraz keşke.

cidden komiksiniz ya arkadaşım. bilmeden konuşmak ne kadar kolay. benim sağlık sorunlarım var ve bu sebepler iş bulmam konusunda sorun oluyor. inancınız ne bilmiyorum ama sizi bu laflarınızla Allah a havale ediyorum. ben sizin bu yazdığınız üniversitelerde okudum okuyorum. cv im eğitimim oldukça iyi. kendimi övme anlamında söylemiyorum ama neyle itham ediyorsunuz. ben yüksek puanla girilen bölümden mezunum. sınıf arkadaşlarımın hepsi çok iyi yerlerde çalışıyor. dediğim gibi sağlık sorunlarım iş bulmamda sorun yaratıyor. burada size spesifik olarak anlatacak değilim. o üniversitelerinin kapısından geçememek lafı da benim için ayrıca komik oldu bu arada. işletme birkaç okulda iyi diye mühendislikten iyi olmaz.iyi üniversitelerde mühendislik okuyanlar aöf le işletmeyi ek olarak okuyorlar bunu dedim.

insanlara kötülük dilemek istemem ama canımın yandığı bir konuda beni üzdüğünüz için dilerim canınız aynen böyle yanar. verdiğim emeklerin boşuna gittiğini ne kadar üzüldüğümü tahmin edemezsiniz. tıpkı cv im iyiliği gibi yazık kalp kırmak ne kadar kolay. genel olarak mühendislik işletmeden zor dedim diye bu dediğiniz yazık valla.
 
X