Şimdi öncelikle şunu belirteyim ki ev hanımlarının yaptığı işi takdir ediyorum. Her gün evin temizliği ve düzeniyle uğraşmak, yemek yapmak, çocuk bakımıyla ilgilenmek kolay işler değil. Ciddi bir çaba gerektiriyor ve önemli işler. Ücretsiz veya görünmez emek olarak adlandırılan bu işler esasında dışarıdan temin edildiğinde ciddi bir bedel tutacak işler. Kadınlar bunu ücretsiz olarak bir ömür boyu yapıyorlar ve ne yazık ki çoğu zaman yapılanlar da takdir edilmiyor. Ancak bu durum verilen emeği göz ardı etmyi de haklı çıkarmaz elbette ki. Ha, bunları genellikle çalışan kadınlar dışarıdaki mesaisine ek olarak yapar ve ne yazık ki çalışma yaşamına ek olarak evlilik sorumlulukları kadınları erkeklere kıyasla çok daha fazla yıpratır.
Öncelikle bunları yazmak istedim. Çünkü yazdıklarımdan ev hanımlarının yaptığı işi küçümsediğimin anlaşılmasını istemem. Dediğim gibi kadınların yaptığı iş genel olarak ücretsiz veya görünmez emek olarak adlandırılır. Çünkü kapitalist sistemde bir karşılığı yoktur. Kadın aynı zamanda çalışma yaşamında yer almazsa ücreti olmaz, emeklilik sistemine dahil olmaz ve ne yazık ki bu durum kadını güçsüz kılar. Ev içinde gösterdiği emek değer görmediği için "koca parası yiyor" olur, kendine ait bir geliri olmadığı için eşinden para istemek zorunda kalır, "eve ekmek getiren kişi" olduğu için evlilik birliği içinde alınan kararlardan isteklerine kadar önem taşıyan kişi erkek olur ve eğer evlilik yolunda gitmezse hayatını devam ettirecek mali gücü olmadığı için evliliğe devam etmek zorunda kalır. Zaten "hergün işe gitmek yerine kadınlar eviyle ilgilensin, nazik-yumuşak doğasıyla hem evde hem işte yıpranmasın, çocuğuna tüm zamanını ayırabilsin, evinde huzurla yaşasın" nidalarıyla kadını çalışma yaşamından uzak tutmaya çalışanlar da kadını tam da böyle gerektiğinde çıkıp gidemeyecek ve evin reisi olan erkeğe karşı gelemeyecek konumda bir yerde tutmak isterler. Kadının olabildiğince doğurmasını destekleyen kürtaj ve korunma karşıtı düşünceler de aynı ideoloji ile hareket eder. Bu nedenle kendi hayatının kontrolüne sahip olmak isteyen kadınların çalışması gereklidir. Çalışma hayatına girebilmek ve emeğinin karşılığını alabilmek için kadınların yüzyıllar süren mücadelesi de bu nedenlerle ortaya çıkmıştır.
Konu özelindeyse kaonu sahibesi eşiyle konuşmuş. Eşinin bu konuda bir sorunu yok, geleceğe ilişkin endişeleri de yoksa "kendi kararı" deyip saygı duymak gerekir diye düşünüyorum. Bence her kadın çalışmalıdır ancak ilişkisi içinde kendini güvende hissedip ev hanımı olmayı tercih eden kadınların da yetişkin her insan gibi kararlarına saygı gösterilmelidir. Her kararın bir bedeli vardır ve hangi bedeli ödemek istediğine karar vermek de kişinin hakkıdır sonuç olarak.