Evet çok güzel bir yer, her gittiğimizde Zeus Altarını da gezdik, oraya çıkarken çam ormanının içinden geçtiğiniz için oksijen zehirlenmesi yaşıyorsunuz resmen, gitmeyen varsa Adatepe’yi tavsiye ederim, çok eski bir rum köyü orası tüm evler taş ev, gitmişken zeus altarını da gezsinler gerçi maalesef sağ olsun bizim vatandaşımız çerini çöpünü bırakıyor orada ama manzarası ömre bedel.
Köy yaşamı zordur hayvancılık yapanın ayrı zorluğu var meyve sebze üreticisinin ayrı zorluğu var, hayvancılık yapan ha deyince hayvanlarını bırakamaz tarımla uğraşan da ekim zamanıyla hasat zamanı işini bırakamaz, evet bazı şeyler daha pratikleşti ama tarımı hayvancılığı kolaylaştıran şeyler her köye gitmedi maalesef, köyün genel mali durumuyla da alakalı bu, misal benim baba tarafından akrabalarım köyde yaşıyor ama köyde bir tane gariban bulamazsınız, kendileri keyif yapar işi de sezonluk işçiye yaptırırlar ama aynı şehirde bir ablamızın akrabalarının olduğu köye davet edilmiştik bir dağ köyüydü ve köy garibandı, bizim akrabaların evlerinde yemek odaları ayrı misafir odaları ayrı, evlerin içinde hamamları bile var, o ablanın akrabalarının köyünde insanlar 2 göz odanın içinde 2 aile yaşamaya çalışıp bir de misafir ağırlıyorlardı, şimdi böyle bir köyde maalesef hayvancılığı da tarımı da kişi beden gücüyle kendisi yapmak zorunda çünkü kazancı ancak kendi kendisini döndürüyor ne makineye ne işçiye yatırım yapamıyor.
Evet başka bir işte çalışmak da emek istiyor gerçekten ama siz içinde olduğunuz için yarın tepem atsa işten çıksam köye yerleşir 3-5 büyükbaş alırım biraz da tarla eker yoluma bakarım dersiniz ama hayatı boyunca hiç köye gitmemiş veya falanca köyde serpme kahvaltı yemeye mi gitsek manzarası da güzelmiş diyerek turistik gezi gibi giden birisi bir köyde temelli yaşayamaz, toprakla uğraşmak hayvancılık yapmak zor gelir.
Bir örnek vereceğim biz İstanbulluyuz, evlenene kadar kendimize ait bahçeli bir evde büyüdük 2 kardeş, bahçede birçok meyve ağacımız da vardı vs, neyse ikimizde evlendik İstanbul’un aynı yakasında ama farklı ilçelerinde oturduk, ben genelde bahçeli müstakil ev tercih ettim çocuğum kuşu böceği toprağı ağacı tanısın dokunarak büyüsün diye, kardeşim sitede büyüttü çocuklarını, bir gün bize geldiler bahçede çeşit çeşit meyve ağaçları, yeğenim erik ağacını görüp annesine bahçede kirazlar var dedi, şimdi siz bu çocuğu bir köye götürseniz yapamaz, oturduğu sitenin bahçesinde kuş bile görmedi ki çocuk.
O yüzden ben köyde yapamam diyenleri de anlıyorum herkes yapamaz.