Köpeklerimiz Hakkinda Sorular ve Cevaplar

Ay kıyamam ben yavruma yaa çok üzülcek eminim benneyaptımki
Abinin kokusuna alışıktır, uyurken yanına abinin kıyafetlerinden birini, ya da giyilmiş çorabını koy, yalnız hissetmesin kendini.
Sürekli dışarı çıkar, oyunlar oyna ve yor onu..Yorduğun zaman akşamları daha rahat uyur.
Hayırlı teskereler diliyorum şimdiden turkbayragi

çok teşekkür ederim canım ya ...
ağustosta gidecek 1 ayımız var alışmak için...

kardeşim düşündüğünden başarılı olduğumu söylüyor ama bakalım nasıl olacak yalnız kaldığımızda kafamçokkarıştı

söylediklerin işe yarayabilir...üzülmesin yazık ya... tuvalate bile girince kapıda bekliyor yazık... ben çalışıyorum ... sadece akşamları çıkarabilirim... oyunlar oynamak için alışmam lazım azcuk korkuyorum çünkü öyle atlarsa ; havlarsa filan -tatlicadiarzu-

başka çare yok ; alışıcam sanırım :sm_confused:
 
çok teşekkür ederim canım ya ...
ağustosta gidecek 1 ayımız var alışmak için...

kardeşim düşündüğünden başarılı olduğumu söylüyor ama bakalım nasıl olacak yalnız kaldığımızda kafamçokkarıştı

söylediklerin işe yarayabilir...üzülmesin yazık ya... tuvalate bile girince kapıda bekliyor yazık... ben çalışıyorum ... sadece akşamları çıkarabilirim... oyunlar oynamak için alışmam lazım azcuk korkuyorum çünkü öyle atlarsa ; havlarsa filan -tatlicadiarzu-

başka çare yok ; alışıcam sanırım :sm_confused:

1 aya kadar alışırsın canım.Zaten eve geldiğinde tüm iş stresini alır eminim :dance:
 
1 aya kadar alışırsın canım.Zaten eve geldiğinde tüm iş stresini alır eminim :dance:

valla şimdiden sevdim diyebilirim...:kedi:

bu arada kardeşim ankaradan geldi... izmirde köpek maması alabileceğimiz bir yer ve danışabileceğimiz bir veteriner için de bilgisi olan varsa yardım istiyorum yerimseniben
 
ya ben birşey danışmak istiyorum... bizim köpeğimiz döneminde...ve dışarı çıktığımızdabür sürü erkek köpek takılıyor... dün ilk defa kendim çıkardım... sonradan bir arkadaşım da geldi... üçümüz bir de bornovanın nerdeyse tüm erkek köpekleri şeklinde dolaştık -tatlicadiarzu-

bizim kız da gözünü alamadı... çok stresli bir yürüyüştü... ne önerirsiniz fisfisfis
 
Ona bir önerim yok maalesef benim.Bu dönem geçene kadar, köpek bulunan yerlerde pek dolaşmayacaksınız, tek çözüm bu.Bizim oğlanda her gördüğü kızın peşine takılıyor kaydirigubbakcemile3 Sizin sorunun tam tersi benim başımda kaydirigubbakcemile3
 
Köpeklerde Beslenme

Bir canlının yaşamsal faaliyetleri arasında önemli bir yer tutan beslenme tüm vücut fonksiyonlarının devamlılığı için gerekli temel unsurdur. Canlı vücudunda gelişen tüm metabolik ve fizyolojik olayların rutin işlevlerini sürdürebilmesi için bir miktar besin gereklidir ve bu yaşam payı olarak adlandırılır. Canlının bedensel aktivasyonlarını sürdürebilmesi için de gerekli bir enerji payı ihtiyacı vardır. Yaşam payı ve enerji payı canlının toplam besin ihtiyacıdır ve zorunlu olarak dışarıdan alınması gerekir. Beslenme ne kadar dengeli ve yeterli olursa canlının yaşam kaliteside aynı oranda yüksek olacaktır.
Köpeğin ırk, cinsiyet, yaş ve boyutlarına göre besin ihtiyacı farklı olabileceği gibi laktasyon, gebelik, çiftleşme gibi özel durumlarında da günlük besin ihtiyacı farklı olacaktır. Aşağıda bu farklılıklar gözetilerek, beslenmedeki en temel unsurlar ve dikkat edilmesi gereken diğer konular açıklanmaktadır. Bu bilgiler tamamen sağlıklı bir köpeğin temel ihtiyaçları gözetilerek hazırlanmıştır. Doğal olarak hastalıklar veya başka nedenlere bağlı olarak vücudun ihtiyaçları farklılık gösterebilir. Bu nedenle köpeğinizin beslenme şekli ve düzeni veteriner hekim tarafından belirlenmelidir.
Yavru Köpeklerde Besleme
Köpekler etoburdurlar. Sindirim sistemleri, tek bir mideden ve kısa bir bağırsak sisteminden oluşur. Bu sistem et ve et bazlı besin maddelerini kolayca sindirebilir. Yavruların sütten kesilmesi yaklaşık 4-6 haftalıkken gerçekleşir. Irklara göre değişiklik göstermekle birlikte yavru bir köpeğin erişkin hale gelinceye kadar geçen gelişme süreci 10-16 ayda tamamlanır. Gelişme çağında onları en iyi şekilde beslemek gerekir. Bu nedenle gelişme dönemi boyunca beslenme yavru kuru mamaları veya yavru konserve mamalarıyla yapılmalıdır.
Köpeklerin farklı hayat evrelerinde farklı gereksinimleri vardır. Yavru köpeklerin besin gereksinimleri, erişkin bir köpeğin ihtiyacından daha fazladır. Bu fazlalık yavruların büyüme dönemindeki ihtiyaçlarından ve aktivitelerinden kaynaklanır. 3 aylık yavru ile 8 aylık yavrunun gereksinimlerinde bile farklılıklar görülür. Bu yüzden yavrular, gereksinimlerine uygun yüksek biyolojik değerli ve kolay sindirilebilir protein, yeterli kalsiyum ve uygun kalsiyum/ fosfor oranıyla yüksek vitamin içeren diyetlerle beslenmelidir. Proteinler, doğru vücut büyümesi ve kas gelişimi açısından önemlidir.
• Yavrular 4-5 haftalık olduklarında kuru mama, ıslatılarak yada yavru konserveleriyle
karıştırılarak verilmelidir. Böylece yavruların mamalarını koklamaları, yalamaları ve ısırmaya başlamaları teşvik edilir. Bu ıslatma işlemi, kuru mamaya daha fazla aroma kazandırarak tadını, kokusunu ve lezzetliliğini arttırır. Ayrıca mamanın daha yumuşak olmasını ve sütten yeni kesilen yavruların çiğneme refleksini uyarak mamayı daha kolay almalarını sağlar. Bu uygulamanın yavrularda şekillenebilen mide şişkinlerini, mide dönmelerini ve gaz oluşmasını engellediği de uzmanlar tarafından belirtilmektedir.

• Mamanın ıslatılaması ilk 2-3 aylık dönemde süt ile yapılabilir. Daha sonraki dönemde
mamanın ıslatılması gerekirse bu işlem su, et suyu yada yemeklerin sularıyla yapılmalı, süt kullanılmamalıdır. Köpeklerin süte gereksinim duyduğu dönem ilk 2-3 aydır. Bundan sonraki dönemlerde süt sindirim sisteminde problemlere ve ishale neden olabilir. Yapılan araştırmalar köpeklerin % 80’inin süte karşı allerjik olduğunu göstermektedir. Bu nedenle ilk 2-3 aydan sonra süt vermekten kaçınılmalıdır.

• Yavrunun anne sütünden sonra birden bire kuru mamayla beslenmesinin kabızlığa yol
açabildiği de bilinmektedir.

• Mamanın partikül büyüklüğü köpek yavrularına uygun olmalıdır. Büyük partüküllü bir
mamayı yavrunun ağzına alması ve çiğnemesi zor olacağından, bu beslenmeyi olumsuz etkileyecektir. Köpeklerin arasında bireysel farklılıkların da olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle yavru maması hazırlayan ticari firmalar, farklı gelişme dönemleri için farklı partükül büyüklüğüne ve farklı formülasyonlara sahip mamalar hazırlamışlardır.

• Mamanın küçük parçalar halinde verilmesi, yavrunun yeme alışkanlığı kazanması
açısından da önemlidir.

• Köpek kabına mama konulduktan sonra, “gel” veya “ye” gibi bazı tek heceli
komutlarla mama yemeye teşvik edilmelidir.

• Yavruların mide kapasiteleri, günlük ihtiyaçlarını bir sefer yemeyle karşılayacak kadar
gelişmediğinden, yavrular yiyeceklerini birkaç öğünde tüketirler.

• Yavruların diyetleri 6. haftadan 3 aya kadar günde 4 öğün, 3 ayda 6 aya kadar günde 3
öğün, 6. aydan 12. aya kadar günde 2 öğün, 12. aydan sonra ise günde 1 öğün olarak verilmelidir.

• Yemek zamanı ve yemek yedikleri yer olabildiğince sabit olmalı ve değiştirmemeye çaba
gösterilmelidir. Günde 3 öğün yapılan beslemede yemek zamanlarının sabah,öğlen ve akşam olarak düzenlenmesi yararlıdır. Köpekler ancak 10-12 aylık olduktan sonra, günlük ihtiyaçlarını tek bir öğünle karşılayabilecek sindirim sistemi kapasitesine ulaşırlar.

• Beslenme amacıyla uyuyan yavruların uyundırılmaları doğru değildir. Yavruların
beslenme kadar uykuya da gereksinimi olduğu unutulmamalıdır.

• Yavrular 6-7 haftalık olduktan sonra diş değiştirme dönemine kadar, kuru mamanın
ıslatılamasına gerek yoktur. Çünkü ilk 6-7 haftadan sonra köpeklerde çiğneme refleksi iyice gelişir ve katı partüküller ağıza rahatça alınıp sindirilebilir.

• Su katılmak suretiyle hazırlanan ve kendi yapısında yüksek miktarda su bulunduran
(konserve gibi) mamalar, küf mantarlarının üremesi için uygun bir ortam yaratır. Bu tip su miktarı fazla olan mamalar, 30-60 dakika içersinde tüketilmediklerinde köpeğin önünden alınmalıdır. Islatılarak verilen mamaların tüketilmeyen kısımlarının süratle bozulabileceği unutulmamalıdır.

• Yavru köpekler 4 aylık olduklarında geçici dişler dökülmeye başlar ve 42 adet kalıcı diş
süt dişlerinin yerini alır. Diş değiştirme döneminde kuru mamaların ıslatılarak verilmesinde yarar vardır. Bunun nedeni bu dönemde kuru mamanın sert gelmesi ve yavrunun kuru mamalardan yeterince yaralanamamasıdır. Bu dönemde yavrunun biraz iştahsız olması normaldir. Ancak gene de bir miktar yumuşatılmamış (ıslatılmamış) kuru mama verilerek dişlerin temizlenmesi sağlanmalıdır.

• Çok sık olmamakla birlikte kırılmadan temizlenmiş ve pişirilmiş ilikli büyük kemiklerin
verilmesi, köpeklerde dişlerin temizlenmesinde ve çene kaslarının çalışmasında faydalıdır.

• Kuru mamayla beslenme köpeklerin gelişimi açısından daha uygundur. Çünkü ticari
mamalar, gelişim açısından gerekli olan bütün unsurları dengeli bir şekilde ve yeterli miktarlarda içermektedir. Ev yemekleri ile yapılan beslemenin, gelişim için gerekli olan besin unsurlarını yeterli ve dengeli bir şekilde sağlayamadığı klinik araştırmalarla kanıtlanmıştır.

• Kalsiyum ve fosfor gibi iki temel besin maddesi, yavruların diyetinde yeterli ve dengeli
bir düzeyde bulunmalıdır. Çünkü kalsiyum ve fosfor düzeyi düşük gıdayla beslenen yavrularda sıklıkla raşitizm gelişmektedir.

• Köpeklerin aşırı yağlanmasına izin verilmemelidir. Aşırı kilo alma ve yağlanma bir
taraftan güzelliklerini diğer bir taraftanda sağlıklarını bozmakta ve hayatlarını kısıtlamaktadır. Bu yüzden iyi dengelenmiş ve denetimden geçmiş köpek mamalarının paketlerinde yazılı bulunan beslenme talimatlarına ve miktarlarına, veteriner hekim aksi birşey söylemedikçe mutlaka uyulmalıdır. Aşırı mama tüketiminin midede rahatsızlıklara ve ishale neden olabileceği unutulmamalıdır.

• Yavru köpeklerin kişisel gereksinimlerine göre, ihtiyaç duydukları günlük mama miktarı
değişiklik gösterebilir. Köpek her öğünden sonra yemek kabında mama bırakıyorsa, kaba konan mama miktarı %10 azaltılmalıdır.

• Kuru mamayla beslenen köpeklerin içme suyu gereksinimleri daha fazladır. Bu yüzden
önlerinde her zaman taze ve yeterli miktarda temiz su bulunmalıdır.

• Köpeğin mama ve su kabı ayrı olmalıdır. Bu kaplar ayak altından uzak bir yere
konulmalı ve her öğün sonrasında temizlenmelidir. Köpeğinizin deviremeyeceği büyüklükte ve şekilde su ve mama kabı seçmeye özen gösterilmelidir.

• Köpeklerin diyetlerinde ani değişiklikler yapmaktan kaçınılmalıdır. Böyle bir işlem
gerekliyse kademeli olarak yapılmalıdır. Köpek maması yeni bir mama ile değiştirilirken, bu değişim ortalama 7 günlük bir süreç içersinde yapılmalıdır. bu geçiş dönemi hem köpeğin alışması hem de sindirim sistemi açısından faydalı olacaktır. Köpeğin eski mamasıyla yeni maması karıştırılarak ve bu karışımdaki yeni mamanın miktarı her gün arttırılarak verilmelidir. Bu barsak mikroorganizmalarının yeni mamaya adaptasyonu açısından önemlidir. Yeni mamaya alışıncaya kadar dışkıda; miktar, kıvam ve renk açısından oluşabilecek değişikler normaldir. Adaptasyon sürecinden sonra bunlar normale dönecektir. Değişiklik ani bir şekilde yapılırsa ishal olma ihtimali çok yüksektir.
• Yavru bir köpek normal olarak günde 4-5 kez dışkılama yapar.

• Bazı köpeklerde dışkısını yeme (kaprofaji) olayı görülebilir. Bu davranış vahşi yaşamdan
kalma bir alışkanlıktır. Bunun yanı sıra dışkı yeme, diyeteki besin maddeleri eksikliğinde ya da dengesizliğinde, özellikle de lifli maddelerin noksanlığında ortaya çıkmaktadır. Mamada bulunan lifli maddeler, besinlerin barsaklardan geçiş süresinden sorumludur. Bu eksikliklerin sonunda dışkı yemenin yanı sıra toprak yeme olayı da görülebilir.

• Köpekler bazen de ot yerler ve de kusarlar. Çok sık karşılaşılmadığı sürece bu olay
normal olarak kabul edilir. Bunun nedeni, köpeklerin yaşadığı karın ağrısı ve kendilerini rahatsız eden safrayı dışarı çıkarmaktır.

• Temel olarak köpeklerin tatlıya gereksinimleri yoktur. Çikolata ve şeker gibi
yiyeceklerin uzun süre verilmesi sonucunda sindirim sisteminde bozukluklar, diş çürümesi, yağlanma ve şeker hastalıkları şekillenebilmektedir.

• Köpeklere asla çok sıcak yada çok soğuk yiyecekler verilmemelidir.

• Kuru mamayla beslenen bir köpeğe ekstra gıda maddelerin verilmesi gereksiz ve
de yanlıştır. Bu tip besin maddeleri de köpeğiniz için allerjik olabilir.

• Köpekler için hazırlanmış ticari mamalar dengeli beslenme, yüksek sindirilebilirlik, sağlık, iştahla tüketim, dışkılamada düzen, az dışkı, temizlik ve pratik olmaları bakımından avantajlıdırlar.

• Erişkin (adult) mamaya geçişiniz, köpeğinizin büyümesi durduktan sonra olmalıdır.
Irklara göre erişkin mamasına geçme yaşı aşağıda verilen tablodaki gibidir.


Küçük ırk (2.5-10 kg.) 8-12 aylık yaş

Orta boy ırk (10-25 kg.) 12-18 aylık yaş

Büyük ya da dev ırk (>25 kg) 12-24 aylık yaş
Ayrıca büyük ya da dev ırklara ait (erişkin ağırlığı 25 kg.’ın üzerinde olan köpekler) köpek yavrularının beslenmesinde aşağıdaki hususlara da dikkat edilmelidir:

• Bu tip ırkların gelişim süreci 12-24 ay kadar sürmektedir.

• Büyük ve dev ırk köpeklerde gelişim, hayatlarının ilk aylarında son derece değişkendir.
Haftalar geçtikçe vücut ağırlığı ve kemiklerin büyümesi artış gösteririr. Bu tip ırklardaki canlı ağırlık artışı çok hızlıdır, bu büyüme hızı kemikler ve eklemlerde düzeltilmesi zor gelişim bozukluklarına neden olduğundan aşırı beslenmeden kaçınılmalıdır. Canlı ağırlık artışı belirli zaman aralıklarıyla düzenli bir şekilde izlenmelidir.

• Köpeklerin yağlanmasına izin verilmemelidir.

• Büyük ve dev ırk köpekler genel olarak bazı ortopedik hastalıklara (osteochondrosis,
dirsek displasisi, kalça displasisi gibi) yatkınlık gösterirler. Bu hastalıkların genellikle 4-8 aylık yaş gurubunda görüldüğü ve bazı ırklarda (Alman Çoban köpekleri, Labrador, Rottweiller, Alman Kurt köpeği, Boxer, Golden Retriever, Danua, Dobermen) kalıtsal olduğu bilinmektedir. Yanlış beslenme (aşırı besleme ve fazla kalsiyum verilmesi) bu hastalıklar için bir risk faktörüdür. Büyük ve dev ırk köpekler genetik olarak hızlı gelişim gösterdiklerinden daha fazla risk altındadırlar.

• Yukarıda adı geçen hastalıklardan korunmak için mamaya fazla kalsiyum
takviyesi yapılması da bu rahatsızlıklara neden olmaktadırlar.

• Büyük ırk köpeklere fazla kalsiyum verilmesi kemiklerin gelişimini olumsuz etkilemekte
hatta durdurabilmektedir. Bu durum kemik çatıda bozulmaya ve yapı bozukluklarına yol açar. Aşırı kilo alımı sonucunda da zayıf olan kemikler bu yükü kaldıramaz ve kemiklerde eğrilik ve kırılmalar şekillenebilir.

• Bu riskleri en aza indirmek için, büyük ve dev ırklar için özel olarak geliştirilmiş mamaların
kullanılması gerekmektedir. Eğer bu formulasyonda bir mama kullanılıyorsa ilave vitamin ve minerel katkısı yapılmasına gerek yoktur. Ayrıca mama tüketimi kontrol altında tutulmalıdır.
 
Yavru Mamalarının Formülasyonları

Yavru mamaları, yavru köpeklerin büyüme ve gelişme dönemindeki yüksek enerji ihtiyaçlarını karşılamak üzere düzenlenmiştir. Bu mamalar yeterli miktarda kalsiyum, yüksek oranda protein, yağ asitleri, mineral ve vitaminleri içermektedir. Yavru mamaları junior, puppy, growth gibi isimler almaktadırlar.

Tavuk etli yavru kuru mamaları: Büyüme ve gelişme döneminde olan yavruların artan enerji ihtiyaçlarını ve gereksinim duydukları bütün besin maddeleri ihtiyacını karşılar. Protein kaynağı olarak tavuk eti ve tavuk yan ürünleri kullanılmıştır. Bu mamalar ufak ırklar için (2.5-10 kg. arası ağırlıkta, Örn: Pincher, Terrier ) küçük taneli, orta boy ırklar için (11-25 kg. arası ağırlıkta, Örn: Beagle, Spaniel, Cocker ) normal taneli, büyük ve dev ırklar için (erişkin ağırlığı 25 kg. üzerinde olan, Örn: Doberman, Kurt, Rotweilller ) büyük taneli olarak hazırlanmıştır. Ayrıca bu mamalardaki besin maddeleri oranları da ırkların büyüklüklerine ve ihtiyaçlarına göre farklı miktarlarda ayarlanmıştır.

Kuzu etli ve prinçli (Lamb & Rıce) yavru kuru mamaları: Bu mamalarda protein kaynağı olarak kuzu eti kullanılmaktadır. Yapılan araştırmalar kuzu etinin köpekler için en az allerjik ve hazmı en kolay besin maddesi olduğunu göstermektedir. Bu mamalar besin duyarlılığı olan yavruların beslenmesinde, deri ve tüy sağlığının korunmasında iyi bir seçenektir. Kuzu eti en az allerjik besin maddesi olduğundan dolayı deri ve tüy sağlığı açısından koruyucu ve oluşabilecek problemleri ortadan kaldırıcı özelliğe sahiptir.

Bu mamaların konserve formları da bulunmaktadır.

Yavru mamalarındaki esansiyel yağ asitleri sağlıklı ve parlak bir tüy yapısının, doğru dengelenmiş kalsiyum/fosfor oranı sağlam diş ve kemik yapısının, yüksek kaliteli protein seviyesi güçlü kas yapısının, yüksek sindirilebilirlik az miktarda ve sağlıklı dışkının oluşmasını sağlar. Ancak unutulmamalıdır ki, piyasadaki her ticari mama aynı kalitede değildir.

Bu mamalar haricinde bazı özel durumlarda (kusma, ishal&#8230:KK66: kullanılan, yavrular için özel hazırlanmış (prescription) diyet mamalar da piyasada bulunmaktadır. Bu tip mamalar hekim kontrolünde kullanılmalı, veteriner hekimlere danışılmadan kullanılmamalıdır. Çünkü verilecek yanlış bir diyet mama organizmadaki sorunun çözümü olacağına yeni bir problemin ortaya çıkmasına neden olabilir.
 
Yetişkin Köpeklerde Besleme

Beslenmede asıl olan besinlerdeki yaşam payı ve daha sonrasında gelişim payının belirlenmesidir. Köpeklerde tüm canlılar gibi hayatlarını devam ettirecek bir miktar yiyeceğe ve enerjiye zorunlu olarak ihtiyaç duyarlar. Bu enerji gıdalardaki protein, karbonhidrat ve yağların belirli oranlarda vücutta girdiği kimyasal tepkimeler sonucu açığa çıkar. Yiyecekler içindeki protein kaynağının önemi çok fazladır. Hayvansal gıdalardaki protein tercih edilenidir, çünkü besin değeri fazladır. Ayrıca bitkisel protein kaynakları kullanılarak hazırlanan gıdalarla uzun süre beslenen köpeklerde ishal gibi sindirim problemleri yaşanabilir.
Beslenmede öncelikle köpeğinizin yaşam payı denilen miktar dengeli bir şekilde sağlanmalı ve sonrasında köpeğin ırk, boyut ve cinsiyet gibi özellikleri dikkate alınarak gelişim payı belirlenmelidir. Elbetteki küçük ırk bir Terrier ile büyük ırk Labrador’un günlük besin ihtiyacı aynı olamayacağı gibi dişi bir Labrador ile erkek bir Labrador’un ihtiyaçlarıda değişiklik gösterir.
Ayrıca dikkat edilmesi gereken diğer bir konuda köpeğin aktivitesidir. Ev içinde yaşayan bir köpekle bahçede yaşayan veya avcılık yapan bir köpeğin enerji gereksinimi farklı olacağından günlük alması gereken miktar da farklılık gösterir.
Çevre koşulları da verilecek mamanın miktar ve niteliğinde önem taşımaktadır. Soğuk bir ortamda yaşayan köpeğin günlük enerji ihtiyacı fazla olacağından karbonhidrat ve yağ oranının daha fazla olması gerekir.


Küçük boy ırklarda (1-10 kg arası ) beslenme

Küçük ırk köpekler yetişkin canlı ağırlığına 8-12 ayda erşirler. Orta ve büyük boy ırklara oranla daha aktiftirler ve fazla enerji harcarlar. Küçük boy ırkların yüksek enerji ihtiyaçlarının karşılanmasına dikkat ederek uygun mamalar seçilmeli ancak aşırı kilo almaları engellenmelidir. Çünkü narin kemik yapıları bu aşırı yük karşısında deforme olabilir ve özellikle eklemlerde problem yaşayabilir. Enerji kaynağı olarak kullanılan yağların besin içinde protein ile oranına dikkat edilmelidir.


Orta boy ırklarda (10-25 kg arası ) besleme

Orta boy ırk köpekler yavru ağırlıklarının yaklaşık olarak 50-60 katı bir yetişkin ağırlığa ulaşırlar. Gelişimleri yaklaşık 18 aylık oluncaya kadar devam eder. Gelişim döneminde uygun ve dengeli bir beslenme ile erişkin ağırlığı kazandırılmalı ve aşırı kilo artışı önlenmelidir. Orta boy ırklarda mama miktarı belirlenirken köpeğin ırkı ve aktivitesi göz önünde bulundurularak yapılacak seçimler oıldukça önemlidir.

Büyük boy ırklarda ( 25 kg üzeri ) beslenme

Büyük ırk köpekler de gelişim süreci küçük ve orta boy ırk köpeklere göre daha uzun sürer. Bu süre yaklaşık olarak 18-24 aylık oluncaya kadar devam eder ve erişkin ağırlığını kazanır. Bu nedenle kilo almasını engellemeli ve gereğinde hızlı büyümesi kontrol altında tutulmalıdır. Bu ırklarda sıkça karşılaşılan eklem problemlerine karşı önlem alınmalı, dengeli vitamin ve minerel oranına sahip mamalar tercih edilmelidir. Eğer ev yemeği ile beslemek söz konusu ise hekim gözetiminde kalsiyum, D vitamini takviyeleri faydalı olacaktır. Büyük ırk köpeklerin beslenmesinde dikkat edilmesi gereken bir konuda mamamın miktarıdır. Vücut ağırlığının fazla olması nedeniyle fazla miktarda mama vermek gerekir. Ancak ani yenilen bu fazla miktardaki gıda midenin aşırı genişlemesine ve mide dönmesi adı verilen çok tehlikeli bir rahatsızlığa neden olabilir. Bu nedenle büyük boy ırklarda verilecek miktar en azından ikiye bölünerek verilmelidir.

Beslemede dikkat edilmesi gereken konular:

Yetişkin bir köpeğin gıdasında yüksek oranda protein, karbonhidrat ve yağ bulunmasına dikkat edilmeli
Günde bir öğün beslenmeli (Öğün sayısı, miktar aynı kalmak koşulu ile en fazla ikiye çıkarılabilir).
Temiz su sürekli bulundurulmalı
Aktivitelerden hemen önce ve sonra yemek vermemeli
Özel faaliyetleri olan bir köpekse (polis köpeği, av köpeği vb.) uygun diyetler hazırlanmalı ve gerekli takviyeler yapılmalı. Bu amaçla yoğun aktivite sırasında vücudun gerek duyacağı oksijen ve demir ihtiyacını karşılanmak amacı ile uygun oranlarda E vitamini ve selenyum gibi elementlerin takviyesi yapılmalı
Kalsiyum ve fosfor oranının dengeli olmasına dikkat edilmeli. Aşırı ve oransız kalsiyumun kireçlenmelere neden olabileceği unutulmamalı.
Irka özgü erişkin ağırlığının korunmasına dikkat etmeli aşırı kilo veya aşırı zayıflamaların önüne geçilmeli
Sindirilebilirliği yüksek gıdalar tercih edilmeli
Selülozun gıdasında yeterli oranda bulunmasını sağlamalı. Böylece bağırsakların ve sindirimin hızı artırılmış olacaktır. Ayrıca selüloz doygunluğu artıracağından diyette yeterli oranda bulunması faydalıdır.
Diyette yeterli düzeyde vitamin ve mineraller bulundurulmalı.
Köpeklerin sindirim sisteminin laktozu (süt şekeri) sindiremediği dikkate alınmalı ve gıdasında bulundurulmamalı.
Gıda değişimi yapmanız gerektiğinde değişim ani olarak değil yavaş ve günlük artırımlar şeklinde yapılmalı.
Yetişkin köpekler için profesyonel mama firmaları tarafından hazırlanmış ırka özgü pek çok mama günümüzde kolaylıkla bulunabilmektedir.

-Küçük ırk yetişkin köpek mamaları
-Orta ırk yetişkin köpek mamaları
-Büyük ırk yetişkin köpek mamaları

Yüksek aktiviteye sahip yetişkin köpekler için ‘performans ‘
Allerjik yapıda ki köpekler için ‘lamb & rice ‘
Metabolik hastalığı olan köpekler için de çeşitli ‘prescription ‘mamalar üretilmektedir
 
Hamile Köpeklerde Besleme

Tüm canlılarda olduğu gibi köpeklerde de hamilelik dönemi özel bakım gerektiren istisna bir devredir. Bu dönemde hamile köpeğin besinlerdeki normal ‘’yaşam payı’’ ihtiyacı daha yüksektir.
Hamilelikte görülebilecek değişimler:

Vücuttaki yağ miktarında artış
Aktivitelerde azalma
Vücut ağırlığında artış olarak sınıflandırılabilir.
Gebeliğin ilk haftalarında normal oranda verilen gıda miktarını, gebeliğin ileri dönemlerinde artırmak gerekir. Yavruların gelişimine paralel olarak artış gösteren gıdasal ihtiyaç, annenin maması kademeli artırarak karşılanmalıdır. Ayrıca içerdiği protein oranının daha yüksek olmasına dikkat edilmelidir.
Hamile bir köpeğin beslenmesinde dikkat etmeniz gereken konuları şöyle sıralayabiliriz:
Düzenli ve dengeli bir beslenme hamile köpekler için çok önemlidir.
Mamanın miktarı ve mümkünse öğün sayısı arttırılmalıdır
Protein oranı yüksek, yağ oranı dengeli gıdalar tercih edilmelidir
Temiz ve yeterli su annenin önünde sürekli olarak bulundurulmalıdır
Gerekli mineral ve vitaminlerin takviyesi yapılmalıdır (hekimin önerisi ile)


Hamile köpekler kilo almaya meyillidir. Ancak annenin aşırı kilo artışı güç doğum olasılığı dikkate alınarak önlenmelidir. Bu amaçla besinlerde ki denge korumalı ve anneye aşırı olmayan düzenli yürüyüşler yaptırılmalıdır.

Hamilelik ilerledikçe artan yavru hacmi nedeniyle midenin alanı küçüldüğünden tek seferde fazla gıda vermek annenin rahatsızlanmasına neden olabilir. Sık sık ve daha az miktarlarda yedirmek daha doğru olacaktır.

Kalsiyum oranında kideğişim nedeniyle deformasyonlar olabileceğinden annenin gıdasındaki kalsiyum oranı dengelenmelidir. Kalsiyum fötus’un gelişiminde olduğu kadar laktasyon (süt emzirme) döneminde de önem taşıyan bir mineraldir.
Enerji kaynağı olarak kullanılan karbonhidratların anneye yeterli düzeyde verilmesine özen gösterilmelidir. Mısır, buğday, pirinç bu amaçla verilebilecek gıdalar arasındadır.

Gebelik döneminde gerekli olan günlük enerji (kalori) ihtiyacı belirlenirke annenin vücut ağırlığı, ırkı, aktivitesi, çevre ısısı ve biliniyorsa yavru sayısı gözetilmelidir. Bu durum süt verme döneminde de dikkat edilmesi gereken bir konudur. Bu dönemde de annenin enerji ve besin ihtiyacı süt salgılanmasına bağlı olarak artış gösterir. Vitaminler normal vücut metabolizması için gerekli olduğu kadar hamile bir köpeğin besinlerinde de yeterli oranda bulunmalıdır.

Doğumdan önceki son günlerde yemek tüketiminde azalma olur. Bazen son 24 saatte tamamen durabilir. Bu durum normaldir.

Doğumdan sonraki ilk gün de de köpeğin gıda tüketimi az olabilir ancak anneye bol su verilmelidir.

Yavru maması olarak adlandırılan puppy mamaların gebelik döneminde anneye verilmesi yavrunun, fötus evresinden başlayarak aynı protein ve karbonhidratı alması ve gelişme oranının yüksek olması açısından yararlıdır.
 
Yaşlı Köpeklerde Besleme

Düzenli ve dengeli bir beslenme tüm canlılarda olduğu gibi köpekler içinde çok önemlidir. Yaşlı bir köpeğin artık genç olmadığı, daha az hareket ettiği ve daha az kalori harcayacağı unutulmamalıdır.
Yaşın ilerlemesiyle birlikte vücutta kas dokuda azalma ve yağ dokuda artış olur. Aktivitesi azalan köpeklerde mama miktarını azaltarak obesiteyi (aşırı şişmanlık) önlemek gerekir. Aksi halde yaşlılık nedeni ile kapasitesi azalan sistemlerde aşırı bir yük ve baskı sonucu fonksiyonel bozuklukların oluşumu kaçınılmaz olur.
Eklemler ve kemikler de, metabolik fonksiyondaki azalma nedeniyle, kalsiyumun yetersiz emilimi ve kalsiyum / fosfor oranında değişim meydana gelecek, deformasyonlar şekillenecektir. Bu nedenle yaşlı köpeklerde gıdada yeterli ve dengeli kalsiyum oranı sağlanmalıdır.
Kolay sindirilebilen lifli gıdaları tercih etmek yetersiz egzersiz veya prostat gibi bir nedenle gelişen konstipasyonun (kabızlık) önlenmesi için fayda sağlayacaktır. Enerji kaynağı olarak kullanılan karbonhidratların gıdasında yeterli düzeyde olmasına özen gösterilmelidir.
Yaşlanma ile birlikte böbrek fonksiyonlarında yavaşlama veya deformasyonlar olacaktır. Proteinlerin parçalanması ile açığa çıkan amino asitlerin bir kısmı, özellikle azot, böbreklerden süzülüp idrarla dışarı atılır. Filtrasyon kapasitesi azalan böbrekte atılım yavaş olacağından birikim ve buna bağlı problemler meydana gelebileceğinden köpeğin gıdasındaki protein oranının düşük tutulması yararlı olacaktır.
Vitaminler normal vücut metabolizması için gerekli olup vücutta üretilemezler ancak gıda ile alınır ve karaciğerde depolanırlar. Vitaminlerin noksanlığında bir çok vücut fonksiyonunda bozukluklar oluşabilir. Yaşlılıkla birlikte karaciğerin depolama kapasitesi azalacağından vitaminlerin günlük olarak yeterli düzeyde köpeğinizin gıdasında bulunması gerekir. Ancak unutulmamalıdır ki fazla miktarlarda verilen vitaminler köpekte hayati riskler doğurabilen toksikasyonlara neden olabilir. Bu nedenle günlük verilen miktarın dengeli olmasına özen gösterilmelidir.

Yaşlı bir köpeğin beslenmesinde dikkat etmeniz gereken konuları şöyle sıralayabiliriz:
Yemeğinin miktarını azaltarak ve mümkünse 2 öğüne bölerek vermek
Sindirilebilirliği yüksek, protein ve yağ oranı düşük gıdaları tercih etmek
Temiz ve yeterli suyu sürekli bulundurmak
Gerekli mineral ve vitaminlerin takviyesini yapmak (hekimin önerisi ile)


Köpeğin yaşı ve günlük ihtiyaçları gözetilerek, yağ ve protein oranı azaltılmış, gerekli vitamin ve mineral dengesi sağlanmış yaşlı köpek maması olarak adlandırılan SENIOR mamalar yaşlı köpek beslemesinde ideal gıdadır.
 
Eniklerin (Yavruların) Beslenmesi

Normal olarak yavrular 3-4 haftalık olana kadar anneleri tarafından beslenir, bu yüzden bu yaştan önce ilave beslemeye gerek yoktur. Bununla birlikte annenin sütü yoksa veya yavru sayısı fazla ise eniklere ilave besleme uygulanmalıdır. Bu amaçla inek sütü; krema, yumurta sarısı, kemik unu ve vitaminlerle zenginleştirilerek verilebilir. Bu işlem zahmetli olduğu için bunun yerine ticari enik mamaları, ılık suda eritilerek verilebilir.

Enikler 3 haftalık olduklarında, ana sütüne veya süt ikamelerine ilaveten başka yiyeceklere alıştırılmaya başlanır. Bu yiyecekler ilk önce lapa halinde olmalıdır ve yavaş yavaş et, karaciğer ve kaynatılmış yumurta ile desteklenmelidir.

Enikler 6 haftalıkken sütten kesilir ya da analarından ayrılırlar. Ancak yavrular en az 6-7 aylık olana kadar süt vermeye devam edilir. Sütten kesme belli aralıklarla analarından uzaklaştırılarak yavaş yavaş yapılır. Bu yaştan önce dişler tam gelişmediği için sert yiyeceklerden kaçınılmalıdır.

Ölüm, hastalık, emzirme yetersizliği veya ihmal neticesi analarını emmeyen eniklere, kaynatılmış ve 35C’ ye soğutulmuş su ile %5’lik glikoz çözeltisi hazırlanarak doğumdan sonra bir saat içersinde bir biberon veya sonda ile 5-10 ml verilir. Bundan yaklaşık 2 saat sonra süt verilmelidir.

Ergin köpeklerin beslenmesi

Yaşama payı düzeyinde günde sadece 1 kere beslenilir. Orta boy köpek için yaklaşık 2 kg’lık bir diyet düzenlenir. Böyle bir diyetin yaklaşık 1/3’i et, 1/3’i tahıl ve sebze karışımı, 1/3’i de su şeklinde olmalıdır. Diyetin miktarı hayvanın canlı ağırlığına, kondüsyonuna ve yaptığı işe göre ayarlanmalıdır.

Ergin kangal köpeklerine halk arasında yal denilen, arpa ununun sıcak su ile hamur haline getirilmesiyle elde edilen mamadan günde 2 kg kadar verilir. Buna ilaveten günde yaklaşık 25 gram et, haftada 3 kere haşlanmış ve fazla set olmayan kemik verilir.

Gebe ve Laktasyondaki Köpeklerin Beslenmesi

Köpeklerde fötüs , uterus, plesenta, memelerdeki en önemli gelişme toplam 9 hafta süren gebeliğin son üç haftasında meydana gelir. Enerji ve besin maddeleri ihtiyaçları gebeliğin ilk 4 haftasında yaşama payı düzeyinde tutulmalı, 5-6 haftadan itibaren mama miktarı her hafta %10 düzeyinde artırılarak doğum esnasında %50’ye kadar artırılır. Bir önemli noktada gebeliğin son üç haftalık döneminde uterusun büyümesiyle karın hacmi daraldığı için gebe köpeklerde gebe köpekler günde 3 kere beslenmelidir.
 
Köpek Beslemede aşağıdaki hususlara dikkat etmek gerekir:

1. Sağlıklı ergin köpekler için günde bir öğün yeterlidir. Yem hayvan sahibine uygun herhangi bir saatte fakat her gün aynı saatte verilmelidir. Beslemeden birkaç saat sonra dışkılama ve işeme ihtiyacı olacağından beslemenin akşam geç saatlerde yapılmaması daha iyidir.

2. Bazı geniş ve derin göğüslü ırklarda (Boxer, Bloodhounds) mide torsiyonu riskinden dolayı diyet 2-3 öğüne bölünerek verilir.

3. Yoğun yetiştiricilik yapılan işletmelerde ad libitum besleme daha iyi olur.

4. Köpeklere eşkimiş, kokuşmuş, çok soğuk veya sıcak yiyecekler, sivri uçlu veya parçalanmış kemikler, balık kılçıkları verilmemelidir.

5. Öğun sonrası tüketilmeyen artık mamalar yaklaşık 1.5-2 saat sonra uzaklaştırılmalıdır.

6. İçme suyu devamlı veya en azından günde üç kere verilmelidir.

7. Yoğun çalışan iş köpekleri hariç, öğün aralarında başka yiyecekler verilmemelidir.

8. Ani mama değişiklikleri yapılmamalıdır.

9. Mama ve su kapları her zaman temiz olmalıdır.

10. Hayvanla düzenli olarak aç karnına tartılarak canlı ağılkları belirlenir vebu sayede beslenme durumları tespit edilir.
 
Köpeklerde Üreme ve Doğum Bilgisi

Giriş

Köpeklerde de diğer hayvanlarda olduğu gibi bakım ve besleme koşulları, hastalıklar ve stres faktörleri cinsel olgunluğa ulaşma yaşını direkt etkilemektedir.

Köpeklerde ilk ****üel siklus erişkin birey büyüklüğüne ve ağırlığına ulaşıldıktan birkaç ay sonra görülür. Dişiler ergin ağırlıklarına daha erken ulaştıklarından daha erken cinsel olgunluk gösterirler. Genelleme yapacak olursak köpekler ırklara göre değişmekle birlikte 6-24 ay zarfında ****üel olgunluğa ulaşmaktadırlar. Küçük cüsseli ırkların büyük ırklara oranla daha erken cinsel olgunluğa ulaştıkları söylenebilir. Yavru alma açısından bakıldığında maksimum verimliliğe 3.-4. siklustan sonra ulaşılır. Köpeklerde reprodüktif aktivite ömür boyu sürebilmekle birlikte, verimlilik yedi yaşından itibaren azalmaya başlar. Dişi köpekler için ilk çiftleşme yaşı 11-18 ay, erkek köpeklerde ise 17-19 ay olmalıdır.

****üel Siklus

Köpekte mevsime bağlı olup monoöstrik (yılda bir) olarak tanımlanmıştır. Ancak yılda iki defa 4-14 aylık aralıklarla (ortalama 7 ay) iki defa kızgınlık gösterebilmektedir. Küçük cüsseli ırklarda ve iyi bakım besleme koşullarında köpeklerde yıl boyu sikluslar görülebilir. bAzı ırkların yılda bir kez kızgınlık gösterdiği bilinmektedir. Köpeklerde siklus süresi normalde 200± 45 gün olup 4-14 ay arasında değişebilir. Bu sürenin 4 aydan kısa 14 aydan uzun olması anormal kabul edilmektedir.

Çifleştirme Zamanının Tespiti

Köpeklerde ovulasyon (yumurtlama) zamanı farklılıklar göstermektedir. Bu nedenle fertil (döl alınabilir) bir çiftleştirme için en uygun zaman ovulasyon sonrası 2-6. Günlerdir. Ancak spermler dişi üreme organında uzun süre canlı kalabildiği için daha önceki çiftleşmelerden de yavru alınabilmektedir.

Başarılı bir çiftleştirmede çeşitli faktörler önemlidir: Çiftleştirilecek köpeklerin yaşları, erkek köpeğin kullanılma sıklığı (iki-üç haftada bir dişi) ve gebelikler arasındaki süre göz önünde tutulmalıdır. Doğal koşullarda erkek ve dişi yan yana bırakıldığında nadiren sorun ortaya çıkar. En uygun çiftleşme zamanını belirlemede bazı testler kullanılabilir. Vaginal sitoloji, vaginoskopi, hormon düzeylerinin ölçümü. Ülkemizdede rutin uygulamaya girmiş bu testler hayvan severler yararlanabilir. Veteriner Hekiminize başvurarak detaylı bilgiyi edinebilirsiniz.

Dişi köpeğin davranışları da uygun zamanın belirlenmesinde önemli bir kriterdir. Ovulasyon (yumurtlama) çoğunlukla kızgınlığın üçüncü gününde şekillenmektedir. Buradan yola çıkarak dişinin erkekle ilk ilgilenmesinden üç-beş gün sonrası çiftleştirme için uygundur. Detaylı bilgiyi ve kesin zamanın belirlenmesi tekniklerini Veteriner Hekiminizden öğrenebilirsiniz.

Üremenin Kontrolü

Köpekler genellikle ev ya da bahçe içerisinde beslendiklerinden kızgınlık sırasındaki davranışları sorun olabilmektedir. Bu bve benzeri nedenlerle gebe kalması istenmezken bunun aksine bazı nadir ırkların üretilmesi için siklusun uyarılması veya kontrolü de istenebilmektedir.

Gerek erkek gerekse dişilerde cerrahi girişimle hayvanlar ömür boyu steril bırakılabilir. Buna karşılık modern tıp çeşitli hormon preparatları ile kızgınlığın geçici veya devamlı olarak ertelenmesini mümkün kılmaktadır. Bu şekilde istenmeyen gebelikler engellenir, yalancı gebeliklerden korunulur ve istebndiği zaman tekrar yavru alınabilir. Detaylı bilgi için Veteriner Hekiminize başvurunuz. Ancak uzun süre hormon kullanımının da bazı yan etkileri olabileceği unutulmamalıdır.

Kızgınlığı erteleme işlemleri anöstrus döneminde veya önceki kızgınlıktan en az iki ay sonra yapılmalıdır. Kızgınlığı baskılama (başlayan kızgınlığın baskılanması) için pratik olarak kanamanın ilk üç gününde enjeksiyon yapılmış olmalıdır.

Gebeliğin sonlandırılması içinde çeşitli hormonlardan yaralanılmaktadır. Veteriner Hekiminizden detaylı bilgiyi edinebilirsiniz.

Köpekte Gebelik Süresi

Gebelik süresi ortalama 63± 2 gündür (54-72). Çeşitli köpek ırkları ve gebelik süreleri aşağıdaki gibidir.

Bokser
56-71 (63) gün

Doberman
58-71(62) gün

Danua
59-69(62) gün

Terrier
55-72(62) gün

Collie
56-72(62) gün

Cocker spaniel
56-69(62) gün

Kangal
65-69(67) gün


Gebelik Tanısı

Gebelik sırasındaki hormonal değişimin tesbiti

Karnın büyümesi ve iştahın artması

Meme bezlerinin gelişimi ve süt salgılanması

Davranış belirtileri (Sakinleşme veya hırçınlaşma vb.)

Karnın palpasyonu

Ultrasonografi

Radyografi

Kalp atımının izlenmesi

Detaylı bilgi için Veteriner Hekiminize başvurunuz.

Yalancı Gebelik

Doğal bir olgu olan yabancı gebelik gebe olmayan köpeklerde yavru özeni ve beslenmesine yönelik içgüdüsel davranışların hayvan gebe olmamasına rağmen şekillenmesidir.

Başlıca belirtiler; iştah ve kilo artışı, karnın büyümesi, memelerin gelişmesi ve süt salgılanması.

Gelişen memeler enfeksiyonlara karşı duyarlı hale gelecek, süt salgılanması ev içinde kirlenmelere neden olabilecektir. Bu ve benzeri nedenlerle yalancı gebeliklerin sonlandırılması istenebilir. Bazı durumlarda ovarium ve rahim ameliyatla alınmış olmasına rağmen yalancı gebelikler görülebilir. Bu tip bir olguda overlerden bir parça kaldığı düşünülebilir.

Sağaltım bir çok olguda gereksiz olup belirtiler bir süre sonra kendiliğinden ortadan kalkacaktır. Ancak huysuzluk ve huzursuzluk hayvan sahibini aşırı rahatsız etmişse tedavi endike olur. Tedavi için Veteriner Hekiminize başvurunuz.

Unutulmaması gereken bir iki nokta; memeler doldu diye sütün alınması süt üretimini arttıracaktır ve yalancı gebelik öncesi ve sırasında ovariohisteroctemi ' den kaçınılmalıdır.
 
Köpeklerde IQ Sıralaması Ve Zeka Testi

IQ SIRALAMASI


Amerika ve Kanada'da 200 çiftlik bazında yapılan bir araştırma sonucu köpek ırkları çalışma ve itaat zekası yönünden sıralamıştır.Değerlendirme yapılırken itaat yarışmalarının sonuçları,eğitmen, üretici,hakem ve köpek sahiplerinin görüşü alınmıştır.

Bir uyarı: değişik köpek türlerinin zekası ve öğrenme yeteneği bakımından büyük farklılıklar göstermektedir. Ancak pek çok bireysel farklılığın da bulunduğu unutulmamalıdır.

Öte yandan zeka köpeği eğiten kişiye de bağlıdır.Köpek eğitimi konusunda uzmansanız,aptal türe ait bir köpeği bile zeki bir hayvan haline getirebilirsiniz.İyi eğiticiler her türlü köpek ırkını eğitebilirler,ama yüksek bir çalışma ve itaat zekasına sahip bir hayvanla çalışırsanız,işiniz çok kolaylaşır."

Bu çalışmada en göze çarpan noktalardan biri,belirli türlerde hemen hemen her hakemin benzer değerlendirmeler göstermesiydi.Yani bazı türlerde belirgin ve gerçek farklılıklar vardı.Örneğin 199 hakemin 190'ı Border Collie'yi en zeki on köpeğin arasında sıralamıştı.

Diğer türlerde de benzer sonuçlar görülüyordu.171 hakem Shetland Sheepdog'u en başarılar arasında,169'u Kaniş'i,167'si Alman Çoban Köpeği ve Golden Retriever'i de en kolay eğitilebilir on köpek türü arasında saydılar.En düşük çalışma ve itaat zekasına sahip türlerin sıralamasında bukadar hem fikir değillerdi,ama yine de değerlendirmelerde büyük oranda benzerlikler vardı.199 hakemin 121'i Afgan Tazısını,99'u Basenji'yi ve 81'ide Chow Chow'u ittat eğitimine en az uygun tür olarak saydı. Aşağıdaki tabloda 133 köpek türü, çalışma ve itaat zekasına göre sıralanmıştır.Sıralama 1 den 79 a kadar gidiyor.Aynı sıralamadaki köpeklerin
sıra numarası da eşittir.

Genel olarak koruma köpeklerinin en yüksek,av köpeklerinin ise en düşük puanlamayı aldıkları söylenebilir.

Peki ya kırma köpeklerin durumu nasıldı? Safkan köpekleri değerlendiren hakemlerin işi burada biraz daha zordu.Ancak burada da genel olarak şöyle bir sonuç çıkarılabilir.Köpek hangi türe dış görünüm olarak daha çok benziyorsa çalışma ve itaat zekası yönünden de daha çok o türün özelliklerini taşıyacaktır.

Örneğin Beagle/Kaniş karışımı bir köpek,dış göörünümü olarak daha çok kanişe benziyorsa,zekası yönünden de daha çok kaniş gibi olacaktır.


--Sıralama--

1. Border Collie
2. Kaniş
3. Alman Çoban Köpeği
4. Golden Retriever
5. Doberman
5. Shetland Sheep Dog
6. Labrador Retriever
7. Papillon
8.Rottweiller
9. Avustralya Çoban Köpeği
10. Pemproke Welsh Corgi
11. Cüce Scauntzer
12. English Springer Spaniel
13. Tervueren
14. Schipperke
15. Collie
16.Alman Kurzzhaar
17.Flat Coated Retriever
18. English Cocker Spaniel
19. Orta Boy Snautzer
20.Brittany Spaniel
21. Cocker Spaniel
22. Weimaran
23. Malinois
24. Fino
25. Irısh Waterspaniel
26. Vizsla
27. Cardigan Welsh Corgi
28. Cheapeake Bay
29. Retriever Puli
30.Yorkshire Terrier.
31.Dev Snautzer
32. Portuguese Waterdog
33. Airdale Terrier
34.Border Terrier
35.Briard
36. Welsh Springer Spaniel
37. Manchester Terrier
38. Samoyed
39. Field Spaniel
40. Newfoundland
41. Avustralya Terrier
42. American Staffordshire Terrier
43. Gordon Setter
44.Bearded Collie
45.Cairn Terrier
46.Kerry Blue Terrier
47.Irısh Setter
48.Norveç Elkhound
49.Affenpinscher
50.Silky Terrier
51.Cüce Pincher
52.English Setter
53.Firavun Köpeği
54.Clımber Spaniel
55.Norwich Terrier
56.Dalmaçyalı
57.Soft Coated Wheaten Terrier
58. Bedlington Terrier
59. Curly Coated Retriever
60. Irısh Wolfshound
61. Kuvasz
62. Saluki
63. Cavalier King Charles Spaniel
64. Alman Drahthaar
65. Coonhound
66. American Water Spaniel
67. Sibirya Husky
68. English Toy Spaniel
69. Tibet Spaniel
70. English Foxhound
71. Otterhound
72. American Foxhound
73. Greyhound
74. West Highland White Terrier
75. Boxer
76. Danua
77. Dakel
78. Staffordshire Bull Terrier
79. Malamut
80. Whippet
81. Shar-Pei
82. Drathaar Foxterrier
83. Rhodesian Rigaback
84. Welsh Terrier
85. Boston Terrier
86. Akita-Inu
87. Skye Terrier
88. Norfolk Terrier
89. Sealyham Terrier
90. Mops
91. French Buldog
92. Griffon Burxellois
93. Maltes
94. English Rundoh
95. Chinese Creatested
96. Dandie Dinmont Terrier
97. Tibet Terrier
98. Lakeland Terrier.
99. Old English Sheepdog
100. Pyreneen Dog
101. Scotch Terrier
102. St.Bernard
103. Bullterrier
104. Chihuahua
105. Lahasa Apso
106. Bullmastiff
107.Shih-Tzu
108.Basset
109. Mastiff
110. Beagle
111. Pekinese
112. Bloodhound
113. Barsoi
114. Chow-chow
115. Buldog
116. Basenji
117.Afgan Tazısı


Değerlendirme

1'den 10'a kadar olan sıralamadaki köpek ırkları çalışma ve itaat zekası yönünden en zeki olanlardır.Bu ırklara ait çoğu köpek,yeni komutları beş kez tekrarlandıktan sonra anladıklarını belirtecek fazla tekrara gerek kalmadan bu yeni komutları anımsayacaktır.
Sahiplerininin verdiği komutu % 95 veya daha yüksek oranda uyacaklardır.Zekanın bu boyutunda gerçekten de bir numaralar ve deneyimsiz eğiticilerle bile işlerini iyi yapacaklardır.

11'den 26'ya kadar olan sıralamadakiler,mükemmel çalışma köpekleridir.Basit komutların öğrenebilmesi için 5 ile 15 tekrar yeterli olacaktır.Komutlara % 85 oranında itaat edecekler,ancak biraz daha zor komutlarda köpeğin itaat etmesi zorlaşabilecektir. Hemen hemen her eğitici,sabırsız ve deneyimsiz olsa bile,bu ırktaki köpeklerle iyi başarılar elde edilebilir.

27'den 39'a kadar olan sıralamadaki köpek türleri,yaklaşık 15 tekrardan sonra komutu kavradıklarını belli etselerde ,nispeten iyi bir performans elde etmek için yine de 15-20 tekrar gerkecektir.Genelde % 70 oranında komuta itaat ederler,ama çoğu zaman komut ile tepki arasında belirgin bir gecikme söz konusudur.Sahipleri ile aralarındaki mesafe arttıkça,komuta tepki gösterme oranları düşer,hatta bazen hiç itaat etmemeleri de mümkündür.Kararlı olmayan ve deneyimsiz eğiticiler veya sabırsız ve kaba davranış,bu köpeklerin performansını büyük ölçüde etkiler.

40'dan 54'e kadar olan sıralamadakiler,ortalama bir çalışma ve itaat zekasına sahiptir.Öğrenme süresinde ancak 15-20 tekrardan sonra işi kavramaya başlarlar,ama doğrudürüst bir performans için 25-40 tekrar gerekli olacaktır.Bu köpeklere çalışmaları için gerekli zaman verilirse.ne yapmaları gerektiğini de iyi bir şekilde hatırlayacaklardır.% 50 oranında komuta itaat ederler,ama
güvenirliliği büyük oranda çalışmaların tekrarına bağlıdır.Tepki göstermeleride çok üzün süre alabilir.Bunun dışında bu köpekler sahipleri ile olan mesafeden büyük ölçüde etkilenirler.Sahibi yakında ise,köpeğin itaat etme olasılığı daha yüksektir,mesafe arttıkça köpeğin güvenirliği git gide daha da az olur.Eğitimperformans kalitesini çok büyük bir ölçüde etkiler.İyi eğiticiler,bu
köpeklerin en başarılı türler gibi görünmesini sağlıyabilir ama sabırsız veya beceriksizce davranan birisi,bu köpekleri düpedüz ziyan edebilir.

55'den 69'a kadar olan sıralamadaki köpek türlerinin çalışma ve itaat zekasını ancak kısıtlı olarak değerlendirebiliriz.Yeni bir komutu kavramak için en küçük bir kıvılcım için 25 takrar doğrudürüst bir performans elde etmek için ise 40-80 tekrar gerekebilir.Yine de yeni alışkanlıklar pek kalıcı olmayabilir.Sürekli çalışma için bu sık sık olanak verilmez ise,öğrendiklerini unutmuş olabilirler.Ortalama düzeydeki bir eğitim sonucunda bu köpekler ancak % 30 oranında itaat edeceklerdir.O zaman bile sahipleri yakınındayken başarı gösterirler.Bu köpeklerin dikkati sanki hep başka yerdedir ve keyifleri istediği zaman itaat ettiklerini düşünürsünüz.Bu köpeklerin sahipleri çoğu zaman bağırmak zorundadır,çünküköpek uzakta ise çoğu zaman hiç tepki almazlar.İlk kez köpek sahibi olmak isteyen bir kişi için bu köpekler hiç de uygun değildir.Deneyimli ve zamanı bol olan,kesin ama şefkatli bir şekilde köpekle çalışan bir eğitici,bu köpeklerin güvenilir bir şeklide itaat etmelerini sağlamak için çok çaba
göstermek zorundadır.

70'den 79'a kadar olanlar,en zor olarak değerlendirilebilir.En düşük çalışma ve itaat zekasını göstermektedirler.Temel itaat eğitiminde,kendilerinden ne beklendiğine dair en ufak bir anlayış elde edebilmeleri için 30-40 tekrara gereksinim duyarlar.Bu köpeklerde belirli oranda bir güvenirlik elde etmek için 100'ün üzerinde tekrarrınir gerektiği durumlar hiç de olağandışı değildir.Yine de köpeklerin performansı ağır ve düzensizdir.Çalışmalar sürekli olarak
yenilenmelidir,aksi takdirde her şey unutulur.İtaat oranı % 25'in altındadır ve tepki göstermeleri de oldukça yavaştır.Ortalama düzeyedeki eğitici,türlerle çalışmaktan kısa sürede usanacaktır,ama yetenekli eğiticiler bile bu köpeklerle çalıştıklarında kendi yetenekleri konusunda şüpheye düşebilirler.
 
Köpek Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Bir çok köpek türünün olduğunu, çok değişik biçimlerde, mizaçlarda, iriliklerde köpeklerin varlığını hepimiz biliriz. Peki bizim için en doğru seçim nedir? İstediğiniz gibi bir köpeğe sahip olabilmek için öncelikle ne istediğinize karar vermelisiniz. Çok aktif bir köpek mi? Peki siz aktif bir kişiliğe mi sahipsiniz? O halde bu seçim sizin için doğru olmayacaktır. Bir bekçi köpeğimi? Peki onu bir bekçi olarak mı kullanacaksınız? Çok hırçın bir köpek mi istiyorsunuz? Ama evde küçük çocuklar var öylemi? Seçiminizi gözden geçirseniz iyi olur? bu ve benzeri birçok eşleştirme yapılabilir. Sonuçta seçim noktasında neyin doğru neyin yanlış olduğuna karar verebilecek olan yalnız sizsiniz.Yavru köpek mi yoksa bir yetişkin mi alacağınızı kararlaştırmanız gerekir. Secereli veya seceresiz bir köpek mi, yoksa bir sokak köpeğimi istiyorsunuz? Size eşlik edecek ve yanınızda bulunmasından zevk alacağınız bir köpek mi alacaksınız? Gereksinimlerini düşündünüz mü? Sonuçta bir canlı edineceksiniz, ihtiyaçları olan, gedirilmesi gereken bir canlı. Bunları düşündünüz mü? Unutmayın bir köpeğe bağlanmak onunla ömür boyu ilgilenmek demektir.

Nasıl Bir Köpek?

Kendi hayat tarzınızı köpeğinizle bağdaştırmanız, gereksinimlerinizi ona göre ayarlamanız söz konusu olabilir. Bu noktada önemli olan köpeğin karakteri ve terbiyesidir. Köpeğin mizacı burada önemli rol oynar. Köpeğin davranışları, çocuklarla iyi geçiniyor olması veya olmaması, av yeteneği, titizliği büyük öneme haizdir.Köpek seçerken soracağınız birçok soru vardır kendinize? Yaşı ne olmalı? Eğitim durumu? Cüssesi ne olmalı? Cinsi ve tabi ki ırkı ne olmalı?...

Yaş önemli bir noktadır. Yavru köpekler özellikle çocuklu evlerde beğeni nedenidir ve çocuğun köpeğe ve köpeğinde çocuğa alışması noktasında yavru köpek alımı tercih sebebi olabilir. Ancak unutulmamalıdır ki yavru bir köpek eğitim alıncaya kadar bir çok yere çişini yapacaktır. Bu onun için normal davranış biçimidir. Daha çok ilgi ve bakıma ihtiyaç duyacaktır.İyi bir refakatçi ve gözcü olması ve eğitimini tamamlamış olması yetişkin bir köpeğin tercih sebepleridir.

Yavru köpekler size daha kolay alışacak ve sizin elinizde büyüyeceği için sahibi tarafından çok iyi tanınacaktır. Yaşlı bir köpek alırken bunların ev köpeği olmasına dikkat edilmeli, temiz, sağlıklı olması tercih edilmeli, sert mizaçlı olup olmadıkları sorulmalıdır. Bu tip köpeklerin uzun süre başıboş bırakılmaları doğru olmaz.

Köpeğin iriliği sorunlar yaratır. Kalacak yer büyük bir sorundur. Apartman dairelerinde beslenmeleri sorun yaratır. Ve tabi ki "ne kadar cüsse o kadar masraf", bu unutulmamalıdır. Cüsseli köpekler çocuklar için pek uygun değildir. Onunla oynamak, gezdirmek hep sorun yaratacaktır. Temizlik ve bakım problemleri olacağı unutulmamalıdır.

Köpeğin yaşam sürecide önem arz etmektedir. Genelde iri yapılı köpekler daha çabuk yaşlanmakta ve ölmektedirler.

Erkek veya dişi olacağına karar vermek köpek sahibinin kendi beğenisiyle ilgili bir noktadır. Bu noktada dişi köpeğin daha çok ilgi istediği ve daha kolay eğitilebildiği ayrıca sahibine daha bağlı olduğu söylenebilir. Dişi köpek iyi bir refakatçıdır. Ancak unutulmamalıdır ki yetişkin bir dişi yılın belirli dönemlerinde kızgınlık gösterecek ve ona karşı erkek hayvanların ilgisi artacaktır. Evden kaçmak isteyenler olabilir. Ayrıca bu dönemde temizlik ihtiyaçlarıda artacaktır. Erkek köpeğinde çiftleşme sürecinde sorun yaratabileceği unutulmamalıdır. Dişi peşinde koşacak ve sahibini zorlayacaktır. Özellikle sert mizaçlı olanlar sahibi ve dişi köpek sahibi için sorun oluşturabilir. Bu tarz çiftleşme isteği problemlerini yenmek için hayvanın kısırlaştırılması yoluna gidilebilir. Ancak bilinçsiz ve zamansız kısırlaştırma köpeğin sağlığını olumsuz etkileyecektir. Bu noktada Veteriner Hekime başvurmak en doğru yoldur.

Secereli Köpek mi?/ Sokak Köpeğimi?

Secereli bir köpek almak isteyebilirsiniz. Sokak köpeği sözcüğü sizin için açlık ve sefaleti ifade ediyor olabilir. Ancak sokak köpeklerinin bir çok noktada secereli saf ırk köpeklere göre üstün özellkileri olduğu unutulmamalıdır. Bunlardan en önemlisi genetiksel ırka özgü hastalıklara safkan köpeklere göre daha az yakalanmalarıdır. Kalıtsal hastalıklar sokak köpekleri için bir sorun teşkil etmez. Bununla birlikte sokaklarda yetişmiş olmaları onları bilinen bir çok hastalığa karşıda aşılama olmaksızın doğal bağışık kılmıştır. Secereli akrabaları ise tamamen size bağımlıdır. Öte yandan sokak köpeklerinin davranışlarını kestirmenin önceden pek mümkün olmadığıda unutulmamalıdır.Secereli köpekler oturtulmuş standartlara uygun köpeklerdir. Köpeğin ırkı hakkında karar verdikten sonra alacağınız yavrunun ileride ki büyüklüğü ve cüssesi, ortalama yaşam süresi ve temel ihtiyaçları hakkında önceden bilgi sahibi olmanız olasıdır.

Tüy önemli bir seçim kriteri olabilir. Uzun tüylü köpeklerin bakım ve temizliğine dikkat edilmesi gerekir. Tarama önem arz etmektedir. Eve tüylerini dökerler.

Yavru Seçimi

Satılan yavrular genellikle en az 1,5 ay yaşlıdır. Çünkü bir yavru ilk bir ay annesine muhtaçtır. Çoğu zaman Pet Shop' ta birçok yavru içinden bir tanesini seçmek zorunda kalırsınız. Bu durumda öncelikle onları gözlemeniz gerekir. En hareketli ve oyuncu olan genellikle en erken yorulan ve yatandır. Sizi görünce diğerlerinden ayrılıp size geleni tercih edebileceğiniz gibi en uysal veya en yaramazını da seçebilirsiniz. Bu seçim tamamen size bağlı olacaktır.

Yavrunun gözleri akmamalı, parlak ve canlı olmalı,

Derisi ve kulakları temiz olmalı ve kokmamalı,

Burum deliklerinde kötü görünümlü bir sıvı bulunmamalı,

Dişleri tamam olmalı, erkeklerde testisler çift olmalı,

Vücut orantısı bulunmalı,

Yavru çok şişman olmamalı,

İshal olmuş olan yavruların tercih edilmemelidir.



"Tercihen yavrunuzu bir Veteriner Hekimden veya onun gözetiminde veya gözetimindeki ya da sahibi olduğu belirli bir Pet Shop tan almanız sizin için en doğru seçim olacaktır. Bu şekilde daha sağlıklı bir yavru edinebilirsiniz."
 

Köpeğiniz için Pratik BilgiLer !

DERI

· Köpeginizi insan sampuanlariyla yikamayiniz.
· Köpeginizi en sik ayda bir kez yikayiniz.
· Kedinizi çok kirlendigi zaman yikayiniz.
· Köpek ve kedinizin dis parazit mücadelesini düzenli olarak veterinerinize yaptiriniz.
· Beslenme konusunda veterinerinize danisiniz.
· Düzenli olarak kedi ve köpeginizi tarayiniz.
· Kedi ve köpeginizi deri problemi olan diger hayvanlardan uzak tutunuz.
· Hayvaninizin derisi ve tüyündeki degisiklikler konusunda veterinerinize danisiniz.
· Hayvaninizin direkt günes isigindan faydalanmasini saglayiniz.

TIRNAK

· Köpeginizi düzenli olarak yürüyüse çikariniz.Tirnaklarinin dogal olarak asinmasi onun için en iyisidir.
· Kedinizin tirnaklarini "törpülemesi"için sert bir zemin saglayiniz, bunu kendiniz hazirlayabilir veya hazir olarak alabilirsiniz.
· Köpeginizi senede en az iki kez parmak aralari dahil tras ettiriniz (uzun tüylü irklar için).
· Her yürüyüstten sonra köpeginizin parmak aralarini ve tirnaklarini kontrol edip temizligini yapiniz.
Bunu yaparken kesinlikle yapay temizlik malzemeleri kullanmayiniz.

KULAK

· Köpeginizin kulaklarinin içine kesinlikle su kaçirmamaya özen gösteriniz.
· Aracinizda giderken köpeginizin açik camdan disari bakmasini engelleyiniz.
· Herhangi bir kulak probleminde veterinerinerinize danismadan müdahalede bulunmayiniz.
· Uzun tüylü irklar için kulak tüylerini kisa kestirmeye özen gösteriniz.
· Cocker gibi uzun ve sarkik kulakli irklar için kesinlikle özel su kaplari edininiz ve kulaginin islanmasini engelleyiniz.
· Köpeginizin beslenmesinde veterinerininize danisiniz.
· Özellikle otluk alanda gezindikten sonra kulagini kontrol ediniz.("pisipisi otlari" vs.)
· Kulak problemi olan hayvanlardan kedi ve köpeginizi uzak tutunuz.
· En çok 6 ayda bir kedi ve köpeginizin kulaklarini veterinerinize kontrol ettriniz.

GÖZ

· Köpeginizin trasinda (uzun tüylü irklar için) göz etrafini iyice açtiiniz.
· Aracinizda giderken köpeginizin açik camdan disari bakmasini engelleyiniz.
· Göz problemleri için veterinerinize danismadan müdahalede bulunmayiniz.

DİŞ

· En çok alti ayda bir düzenli olarak veterinerinize dis kontrolü için gidiniz.
· Kesinlikle uygun olan kuru mamayi kullanmaya özen gösteriniz. · Köpeklerinize sekerli, yumusak, bakteri üremesine uygun, yiyecek vermeyiniz.
· Agiz kokusu olan köpek ve kedinizi hekiminize götürünüz.
 
KöpekLerde Aşı Programı Nasıldır ? Hangi Haftalarda Yapılır ! Hangi AşıLar KullanıLır?

6.HAFTA PUPPY DP ( Karma aşı - 6 haftalık yavru köpekler için )

9.HAFTA DHP+L ( Karma aşı )

12.HAFTA DHP+L ( Karma aşı )

14-15.HAFTA R + DRONCIT ( Kuduz aşısı + Kist ilacı enjectabl )

NOT: Veteriner Hekiminiz bölgenizde risk oluşturan enfeksiyonları göz önünde bulundurarak karma aşı seçimini yapar ve uygular. Gerekli gördüğü aşıları program içine dahil eder ve aşı karnesine işler.
Yavru köpekler için ölümcül olan ve tedavisi güç olan viral enfeksiyonlara karşı aşılama çok önemlidir. Enfeksiyona yakalandıklarında % 90 ölümle sonuçlanır.Aşı programına zamanında başlanıp, programa tam bir uyum içinde devam edildiğinde, dostunuzenfeksiyon riski ortadan kalkmış sağlıklı bir yaşama ilk adımını atmış olacaktır.Aşı programına başlamadan önce yavru köpeklerin anneden geçmesi olası bir parazit enfeksiyonuna karşı parazit tedavileri yapılmış olmalıdır.6-8 haftalıkken aşı programı başlar.6 haftalık köpek yavruları için hassasiyetle hazırlanmış özel karma aşılarla ( Puppy DP ) aşı programına başlamak gerekir. Böylece savunma sistemi antijenlerlekarşılaştığı ilk görevini bünyeyi sarsmadan başarıyla tamamlar ve viral enfeksiyonları tanıyarak antikor üretmeye başlar.Daha sonra vücuttaki antikor titresini belirli bir seviyeye getirmek için 21 gün arayla aynı antijenleri içeren karma aşıların tekrarı yapılır.Ancak 3.tekrarda bağışıklık istenilen düzeye gelir.Daha sonraki haftalarda aşı programı Kuduz aşısı ve Kist ilacı enjeksiyonuyla tamamlanır...

Artık dostunuz, kendisi için hayati risk oluşturan enfeksiyonlara karşı savunma sistemini oluşturmuş olacaktır. Bundan sonra yapılması gereken senelik hatırlatma aşılarıyla bağışıklık seviyesini aynı düzeyde tutmaktır.Veteriner Hekiminizin belirlediği tarihlerde senelik hatırlatma aşılarını aksatmadanmutlaka yaptırmalısınız. Senelik hatırlatma aşıları daha önceki aşı programında yapılan temel aşıların( Karma , Kuduz ) tekrarı ve bölgenizde enfeksiyon riski Veteriner Hekiminiz tarafından belirlenendiğer aşılardan ( Öksürük, Tetanoz, Piroplasmose, Parainfluenza vb. ) ibarettir.Halkımız arasında kist aşısı olarak bilinen DRONCIT ( Bayer ) aşı değil parazit ilacıdır.Enjectabl ve
tablet formları bulunur.DRONCIT 6 haftalık periyotlarla uygulanmalıdır.En uygun kullanım ilk 6 haftada enjeksiyon ( enjectabl form ), sonraki 6.haftada ağızdan ( tablet form ) kullanımıdır. Bu şekilde dostunuz en azından 3 ayda bir Veteriner Hekiminiz tarafından muayene edilerek tam bir sağlık kontrolünden geçmiş olacaktır.

* Her Veteriner Hekim in uyguladığı aşı programı diğerleriyle aynı olmayabilir, biraz farklılıklar söz konusudur.
* Veteriner Hekiminizin uyguladığı aşı programına tam ve eksiksiz uyum, aşı programından istenilen verimin alınması için şarttır.
* Aşı programından önce ve aşı programı sırasında enfeksiyona açık olan yavru köpeğinizi enfeksiyon riski olan bölgelerden uzak tutmalısınız.Kesinlikle aşılı dahi olsa diğer köpeklerle temas ettirmeyiniz.Parklarda dolaştırmayınız.
* Aşı yapıldıktan sonraki hafta içinde kesinlikle banyo yaptırmayınız.
* Aşı dostumuzun vücut ısısının yükselmesine ( ateş ) neden olacaktır.Bu fizyolojik bir olaydır.Kesinlikle Asprin ve benzeri bir ateş düşürücü ilaç vermeyin.Veteriner Hekiminiz önerisi dışında kullanılan bu tip ilaçlar özellikle kedi ve köpekler için toksik etkili olabilir ve zehirlenmeye yol açabilir.Aşırı bir hassasiyet söz konusuysa Veteriner Hekiminize başvurunuz. Aşı sonrası istirahat yeterli olacaktır.
* Aşılamadan sonra aşı bölgesinde oluşan hassasiyet ve deri reaksiyonları için Veteriner Hekiminize danışınız.
*Aynı zamanda iki farklı aşının yapılması fazla yüklenme sonucu istenilen verimi düşüreceğinden tavsiye edilmez.Ancak aşıyla birlikte enjeksiyon tarzında kist ilacı " DRONCIT " uygulanabilir.
 
X