- 15 Aralık 2010
- 3.490
- 125
- 113
iyi akşamlar kızlar,
bilen bilir,2 aydır nişanlıyım.görücü usulü nişanlandık ama birbirimizi çok sevdik,nişan öncesinde çok fazla zaman geçirerek birbirimizden emin olmaya çalıştık ve sonunda,birbirimiz için doğru insanlar olduğumuzu,yüreklerimizin aynı olduğunu,bir ömrü beraberce geçirmek istediğimizi,olacak yavrularımızın birlikte olmasını,derdimizi,sevincimizi birlikte yaşamak istediğimizi anladık ve evlilik yolunda bir adım atarak nişanlandık.
6 7 aydır tanıyorum nişanlımı.bu süre içinde sık sık beni görmeye geldi(başka bi şehirde çalışıyor).bol bol vakit geçirdik,bana değerli olduğumu hissettiren tek kişiydi o belkide...
adeta gözümün içine bakıyor,beni asla bilerek üzmüyor.bana kızdığında acıısını canımı yakarak geçirmiyor,beni hep seviyor...
öyle şanslıyımki...
sorun nerede diyeceksiniz.sorunda değil aslında ama 2 haftadır içim buruk.
biz 5 ay sonra evleneceğiz Allah'ın izniyle.o yüzden eşya işlerini acele halletmemiz gerekti.bundan 3 ay evvel nişanlım beni aradı '' bitanem bi tanıdığın dükkanındayım,beyaz eşyalarda güzel bi indirim yapacak eğer alırsam,buzdolabı,çamaşır makinesi,bulaşık makinesi.markası ve modelide X netten bakın annemle onaylarsanız alayım'' dedi.annemle baktık ve almasını söyledim.ben beyaz eşyalardan hiç anlamam o yüzden çok önemsemedim,önemli olan oydu,bitanem...onunla geçireceğim ömür,aynı evi aynı hayatı paylaşmak...(halada öyle)
tabi aradan 3 ay geçti o konu kapandı.nişanlım beni görmeye geldi.gezdik eğlendik derken büyük bi markete grdik,teknolojik aletler satılan.gezerken öylesine beyaz eşyaların orayada gittik.
gelişigüzel bi sohbet sırasında nişanlım 'A(erkek kardeşi) da beyaz eşyalarını düzdü geçen B(kaynımın sevgilisi) ile beraber bakıp almışlar' dedi.
kaynımla sevgilisi nişanlı değiller ve kaç defa istemelerine rağmen kızın ailesi vermedi kaynıma(kaynım subay,eltim doktor.yakıştıramıyorlar).
yani işleri olmuyor bir türlü...
içim burkuldu birden,kesinlikle iğnelemek için değil,bazen insanın içinden bi düşünce geçer,ansızın diline yansırya?aynı öyleydi...şöyle dedim 'ne güzel değil mi aşkım? beraber seçip almışlar onca engele rağmen....''
çok masumca demiş olacağımki nişanlım üzüldü,gözlerimin içine baktı: (
''bitanem benim,ben sana göstermiştim değil mi?bakmıştın değil mi?beğenmiştin değil mi?fırsat olmadığı için beraber alamadık biz ama söz fırın ve ocağımızı yalnız ikimiz seçerek alacağız''dedi.
çok sorun değildi aslında.sadece bi an için kaynım ve eltimi kıskandım galiba: (
başka bir konuda: ben tesettürlüyüm o yüzden düğünü çalgılı istememiştim.benim hep hayalimdi ya ilahili bi düğünüm olsun ya da şık bi nikah....
fakat nişanlım ve ailesi hiç istemedi bunu.oyun oynamayı çok seviyorlar,düğünde yas tutar gibi mi duracağız,oyunlu olmalı dediler.gönüllleri hoş olsun diye kabul ettim istemeye istemeye...
derken geçen hafta konusu açıldı,düğün arabamızı konuştuk,ben gayet hevesli:''bitanem şöyle nostaljik olsun,eski bi model araba olsun mu,pembe veya kırmızı renkli?: ) ne güzel olur değil mi: )?'' bunu derken bile mutluluğum yüzüme yansıyordu.nişanlımda ''aşkım bizim düğün arabamız olmak isteyen o kadar çok kişi var ki.hem eski araba fikrini ne senin ailen ne de benim ailem kabul eder,boşver,güzel bi araba ayarlanır'' dedi...
haklıydı.ikimizinde ailesi böyle değişikliklere(gelinle damadın fikrine) önem vermezdi....herşey klasik olmalıydı,sabit olmalıydı,geleneklere uygun olmalıydı(!) değil mi?
üzüldüm ve şöyle dedim...''bizim en mutlu günümüz fakat,ikimizin dışında herkesin istediği oluyor...galiba hep içimde bişeyler ukte kalacak...: ( ''
sonra o da çok üzüldü,ben üzüldüm diye.kıyamam ona ben.baktım üzülüyor hemen kapadım konuyu: ''neyse aşkım boşver,o da olur,arabasız kalmıyoruz sonuçta: ) '' diyerek ortamı yumuşattım ve unutmuş gibi yaptım bi daha da hiç hissettirmedim ona.
düğün davetiyelerimi konuşurkende aynısı oldu.ben:''aşkım karkatürlü,orijinal bişeyler olsun,konuklarımızında çok hoşuna gidecek hep saklayacakları,onlara tebessüm ettirecek bişay olsun'' dedim.
bitanemde:''ben klasik bişeyler olsun diye düşünmüştüm ama...neyse bitanem geldiğimde alırken bakarız,seçenek çok'' diyerek kibarca onada cık dedi..
uzun oldu kızlar...anlayacağınız,bitanemle kuracağım yuva için,o yuvaya giden yolda hep tatminkar davranmaya çalışıyorum....fakat içimde çok şey ukte kaldı...
hayallerimdeki gibi olmadı hiçbirşey.hayalimdekindende güzel olan tek şey BİTANECİK HAYAT ARKADAŞIM...tek avuntum o.bu yüzden bu tür şeyleri olabildiğince takmamaya çalışıyorum.
çünkü nişanlım gözümün içine bakıyor,öyle iyiki...ve onu öyle çok seviyorumki...
hayallerimdeki gibi evlenemeyeceğim belki ama hayalimdende iyi bi eşim olacak Allah nasip ederse,onu bana verdiği için Allah'a her gün şükrediyorum.
peki sizce doğru olan bu mu?
yoksa insan bi kezde olsa yaşayacağı şey için herşeyin içine sinmesi için mücadele mi etmeli?
siz nasıl yaptınız...fedakarlık yaptınız mı?ya da görmezden geldiniz mi?
yoksa ben bunu bir kere yaşayacağım deyip,bu konuda katı mı oldunuz?
hadi konuşalım bunu biraz?
bilen bilir,2 aydır nişanlıyım.görücü usulü nişanlandık ama birbirimizi çok sevdik,nişan öncesinde çok fazla zaman geçirerek birbirimizden emin olmaya çalıştık ve sonunda,birbirimiz için doğru insanlar olduğumuzu,yüreklerimizin aynı olduğunu,bir ömrü beraberce geçirmek istediğimizi,olacak yavrularımızın birlikte olmasını,derdimizi,sevincimizi birlikte yaşamak istediğimizi anladık ve evlilik yolunda bir adım atarak nişanlandık.
6 7 aydır tanıyorum nişanlımı.bu süre içinde sık sık beni görmeye geldi(başka bi şehirde çalışıyor).bol bol vakit geçirdik,bana değerli olduğumu hissettiren tek kişiydi o belkide...
adeta gözümün içine bakıyor,beni asla bilerek üzmüyor.bana kızdığında acıısını canımı yakarak geçirmiyor,beni hep seviyor...
öyle şanslıyımki...
sorun nerede diyeceksiniz.sorunda değil aslında ama 2 haftadır içim buruk.
biz 5 ay sonra evleneceğiz Allah'ın izniyle.o yüzden eşya işlerini acele halletmemiz gerekti.bundan 3 ay evvel nişanlım beni aradı '' bitanem bi tanıdığın dükkanındayım,beyaz eşyalarda güzel bi indirim yapacak eğer alırsam,buzdolabı,çamaşır makinesi,bulaşık makinesi.markası ve modelide X netten bakın annemle onaylarsanız alayım'' dedi.annemle baktık ve almasını söyledim.ben beyaz eşyalardan hiç anlamam o yüzden çok önemsemedim,önemli olan oydu,bitanem...onunla geçireceğim ömür,aynı evi aynı hayatı paylaşmak...(halada öyle)
tabi aradan 3 ay geçti o konu kapandı.nişanlım beni görmeye geldi.gezdik eğlendik derken büyük bi markete grdik,teknolojik aletler satılan.gezerken öylesine beyaz eşyaların orayada gittik.
gelişigüzel bi sohbet sırasında nişanlım 'A(erkek kardeşi) da beyaz eşyalarını düzdü geçen B(kaynımın sevgilisi) ile beraber bakıp almışlar' dedi.
kaynımla sevgilisi nişanlı değiller ve kaç defa istemelerine rağmen kızın ailesi vermedi kaynıma(kaynım subay,eltim doktor.yakıştıramıyorlar).
yani işleri olmuyor bir türlü...
içim burkuldu birden,kesinlikle iğnelemek için değil,bazen insanın içinden bi düşünce geçer,ansızın diline yansırya?aynı öyleydi...şöyle dedim 'ne güzel değil mi aşkım? beraber seçip almışlar onca engele rağmen....''
çok masumca demiş olacağımki nişanlım üzüldü,gözlerimin içine baktı: (
''bitanem benim,ben sana göstermiştim değil mi?bakmıştın değil mi?beğenmiştin değil mi?fırsat olmadığı için beraber alamadık biz ama söz fırın ve ocağımızı yalnız ikimiz seçerek alacağız''dedi.
çok sorun değildi aslında.sadece bi an için kaynım ve eltimi kıskandım galiba: (
başka bir konuda: ben tesettürlüyüm o yüzden düğünü çalgılı istememiştim.benim hep hayalimdi ya ilahili bi düğünüm olsun ya da şık bi nikah....
fakat nişanlım ve ailesi hiç istemedi bunu.oyun oynamayı çok seviyorlar,düğünde yas tutar gibi mi duracağız,oyunlu olmalı dediler.gönüllleri hoş olsun diye kabul ettim istemeye istemeye...
derken geçen hafta konusu açıldı,düğün arabamızı konuştuk,ben gayet hevesli:''bitanem şöyle nostaljik olsun,eski bi model araba olsun mu,pembe veya kırmızı renkli?: ) ne güzel olur değil mi: )?'' bunu derken bile mutluluğum yüzüme yansıyordu.nişanlımda ''aşkım bizim düğün arabamız olmak isteyen o kadar çok kişi var ki.hem eski araba fikrini ne senin ailen ne de benim ailem kabul eder,boşver,güzel bi araba ayarlanır'' dedi...
haklıydı.ikimizinde ailesi böyle değişikliklere(gelinle damadın fikrine) önem vermezdi....herşey klasik olmalıydı,sabit olmalıydı,geleneklere uygun olmalıydı(!) değil mi?
üzüldüm ve şöyle dedim...''bizim en mutlu günümüz fakat,ikimizin dışında herkesin istediği oluyor...galiba hep içimde bişeyler ukte kalacak...: ( ''
sonra o da çok üzüldü,ben üzüldüm diye.kıyamam ona ben.baktım üzülüyor hemen kapadım konuyu: ''neyse aşkım boşver,o da olur,arabasız kalmıyoruz sonuçta: ) '' diyerek ortamı yumuşattım ve unutmuş gibi yaptım bi daha da hiç hissettirmedim ona.
düğün davetiyelerimi konuşurkende aynısı oldu.ben:''aşkım karkatürlü,orijinal bişeyler olsun,konuklarımızında çok hoşuna gidecek hep saklayacakları,onlara tebessüm ettirecek bişay olsun'' dedim.
bitanemde:''ben klasik bişeyler olsun diye düşünmüştüm ama...neyse bitanem geldiğimde alırken bakarız,seçenek çok'' diyerek kibarca onada cık dedi..
uzun oldu kızlar...anlayacağınız,bitanemle kuracağım yuva için,o yuvaya giden yolda hep tatminkar davranmaya çalışıyorum....fakat içimde çok şey ukte kaldı...
hayallerimdeki gibi olmadı hiçbirşey.hayalimdekindende güzel olan tek şey BİTANECİK HAYAT ARKADAŞIM...tek avuntum o.bu yüzden bu tür şeyleri olabildiğince takmamaya çalışıyorum.
çünkü nişanlım gözümün içine bakıyor,öyle iyiki...ve onu öyle çok seviyorumki...
hayallerimdeki gibi evlenemeyeceğim belki ama hayalimdende iyi bi eşim olacak Allah nasip ederse,onu bana verdiği için Allah'a her gün şükrediyorum.
peki sizce doğru olan bu mu?
yoksa insan bi kezde olsa yaşayacağı şey için herşeyin içine sinmesi için mücadele mi etmeli?
siz nasıl yaptınız...fedakarlık yaptınız mı?ya da görmezden geldiniz mi?
yoksa ben bunu bir kere yaşayacağım deyip,bu konuda katı mı oldunuz?
hadi konuşalım bunu biraz?