- 13 Eylül 2014
- 1.320
- 2.521
- 138
- Konu Sahibi redvelvetcupcake
-
- #61
Söylediği her şey ile kendisi küçük düşmüş farkında değil
Kahvedeki aromayı bilmeyen kitaptan anlamayan kültür sanat seviyesi sıfır cahil kültürsüz biri gibi geldi gözüme
İnsan kendine niye bu kadar hakaret eder ki
Ben olsam yine bir gün "ay ben onu bilmem anlamam" derse, kendini sürekli neden eziyorsun? Diye sorardım
Söylediği her şey ile kendisi küçük düşmüş farkında değil
Kahvedeki aromayı bilmeyen kitaptan anlamayan kültür sanat seviyesi sıfır cahil kültürsüz biri gibi geldi gözüme
İnsan kendine niye bu kadar hakaret eder ki
Ben olsam yine bir gün "ay ben onu bilmem anlamam" derse, kendini sürekli neden eziyorsun? Diye sorardım
Tek adı var "çekememezlik"
Yıllar evvel ilk iş hayatına atıldığımda aynısı Başıma geldi ama ben malesef "ay beni bir şey sanıyor, zengin züppesi vs, öyle olmadığımı ispatlayayım" diyr safça kızla orta yol bulmaya çalışmıştım. Hatayı kendi yaşam biçimimde ya da beni tanımadan ismime soyismini takılmış aslında onun da bir suçu yokmuş gibi davrandım.
Değmezmiş. Seni çekemiyor. Neden benim ve her yaptığım hakkında yorum yapıyorsun? Benimle bu kadar meşgul olman senin akıl ve ruh sağlığına zarar verir de bir gün.
Ve o sana kahve getiriyor mu? Benimki asla getirmezdi, hiçmetçisi miyim dermiş arkamdan. Ama ben ona kahve taşırdım sütü az şekeri çok hep Lafı olurdu... Sen sakın bu hatalara düşme.
Kızının motor Gelişimi, yaratıcılığı ve müzik kulağını geliştiriyorsun, bu da harika:) ben de on aylık kızımı TV'den uzak tutuyorum diye eleştiri alıyorum ama çok cahilce. Ve çekemediklerinden..
Kompleksli ve ezik insan kendi ezikliğini perdelemek için karşısındakini küçümser, sürekli laf sokar ve alttan alttan iğneler.
Eski eşim aklıma geldi, oda böyleydi :))))
Rahat olun, ne güzel bu genç yaşta hem doktora tamamlamak üzeresiniz hem de bebeğiniz var. O kıskanmasın da kim kıskansın sizi yaaa :)))
Bayanmı bu kisi. Kıskançlık ve kompleks diyorum vee elestirilerin altında ğizli hayranlık yatar diyorium
Dışardan bakan biri olarak sizin yaptığınız hatayı şöyle değerlendirdim ben:Onda benimle istediğin gibi konuşabilirsin izlenimi uyandırmışsınız.Sonuçta yeni tanıştığınız biri ne olursa olsun cümlelerini doğru seçmeli.Siz onu ilk lafında uyarmamışsınız o da istediğimi söyleyebilirim diye devam etmiş bu tür ithamlarına.Üstelik bunu başkalarının yanında da yapmış.
Bence hiç vakit kaybetmeden konuşmalısınız.Evet sizden farklı şekilde yaşam tarzı,ailesi vs. olabilir.Ama bu ona saçma sapan sözcükler kullanma cürreti vermez.Huzurlu bi çalışma ortamı için kırmadan-ki hiç kıracak bir insana benzemiyorsunuz-etraflıca konuşmalısınız.
Bahsettigin kisinin ogrencilerine acidim. Bizde de birkac manyak hoca vardi, onlar da derste insanlarin ingilizce kelimeleri telaffuzuyla alay ederlerdi mesela... O ögrenci bir daha derse katilmak ister mi? Hayir.
Bence onun emri altinda falan olmadigniz icin sukredin zira kendisi baya manyakmis. Zengin zuppe dediginde agzinin payini vermedin mi peki? Resmen hakaret etmis. Sen de onun laflarinin altinda kalma yani. Herkes bidi bidi bir suru sey soyleyip birbirine karisiyor, ben de yapistiriyorum cevabi mesela. O dilden anliyorlar...
Herkese anladigi dilden konusacagiz mecbur. Senin baska sekilde anlatmandan anlamamis kendisi. İlla laf soyle bana diyor.Ciddi anlamda bir tepki vermedim bugüne kadar.
En büyük hatam bu oldu. Genelde alttan alırım, gülerek geçiştiririm falan daha çok yüz buldu.
Ben olsam bu kadar silik ve ezik biri nasıl bu konuma gelir ki der kapıyı çarpar odadan çıkarım...Ciddi anlamda bir tepki vermedim bugüne kadar.
En büyük hatam bu oldu. Genelde alttan alırım, gülerek geçiştiririm falan daha çok yüz buldu.
Acaba artık karşı tarafa bıkkınlık verme pahasına okuduğunuz kitaplardan,gittiğiniz oyunlardan ya da ne bileyim kızınızı nasıl eğittiğinizden bahsediyor olabilir misiniz?Arkadaş da rahatsızlığını belli etmek adına bilerek abartılı bi tavır sergiliyor olabilir mi diye düşünmedim değil.
Böyle değilse evet var bir çekememezlik.
Herkese anladigi dilden konusacagiz mecbur. Senin baska sekilde anlatmandan anlamamis kendisi. İlla laf soyle bana diyor.
Ben olsam bu kadar silik ve ezik biri nasıl bu konuma gelir ki der kapıyı çarpar odadan çıkarım...
Halk dilinde buna KISKANCLIK diyoruz haaa bide FESATLIK biraz ayni kapiya cikiyor amaUzun süredir bu konuyu açmayı düşünüyorum aslında ancak yeni fırsat buldum. Farklı bakış açıları görüp, bahsedeceğim arkadaşımın neler hissettiğini anlayabilmeyi umuyorum. Karşımdakini anlarsam, neler yapabileceğimi daha iyi planlarım. Hem benim hatalarım varsa da görmek ve düzeltmek isterim.
Konuya geçecek olursam; 25 yaşında evli ve bir kız çocuğu annesiyim. Bir üniversitede araştırma görevlisiyim, doktoramın tez aşamasındayım. Bu seneye kadar çok sevdiğim bir oda arkadaşım vardı. Bu sene doktorasını bitirdi doktora sonrası araştırması için yurtdışına gitti. Yerine yeni bir araştırma görevlisi arkadaş başladı. İlk günlerde soğuktu, zamanla bana alıştı ama sanırım beni kabullenemedi. Kendisinden farklı mı görüyor bilmiyorum ancak öyle olduğunu düşünüyorum çünkü her fırsatta seçimlerim ve hobilerim ile dalga geçiyor. Bunu da çok net bir şekilde yapıyor, ima yolu ile değil.
Birkaç örnek vermem gerekirse...
Bir arkadaşım, ben ve oda arkadaşım kahve içiyoruz bahçede, diğer arkadaş yurtdışına tatile gidecekti dedi ki redvelvetcupcake sen gitmiştin oraya nasıldı? Ben de anlattım biraz, hem orada benim çok sevdiğim bir sergi ve müze vardı ondan bahsettim. Ne tür bir sergi? dedi, ben de bahsettim biraz. Sonra sevdiğim bir ressamla ilgili bir bilgi geldi aklıma ve onu da ekledim. Oda arkadaşım da hemen atıldı 'İşte redvelvetcupcake de başladı hemen entel dantel konuşmaya, ben onun dediklerini hiç anlamıyorum, resimden müzikten falan hiç anlamam, anlayanı da sevmem' diyerek güldü. Bu kişi daha önce benim kitap okumayı sevmem konusu hakkında 'Ben en son ortaokulda falan kitap okumuştum, hiç işim olmaz romanla' demişti.
Başka bir gün kızımın yanıma gelmesi gerekti ama mesai saatlerinin dışında, diğer çalışma arkadaşlarım da kızımı çok sever yine ilgileniyorlardı kızımla. Ben yanlarından ayrılırken kızımın kucağında olduğu arkadaşıma dedim ki 'Canım bu ara müzik yapmaya hevesli, müzik falan derse eline kalem verirsin masaya ritm yapar'. Oda arkadaşım hemen atıldı yine 'Ne gerek var, ben senin gibi anneleri anlamıyorum, aç tabletten youtube' dan izlesin videosunu neden çocuk kalemle oynasın'. Bu arada ben kızımın televizyon izlemesine, tablet-telefon ile oynamasına izin vermiyorum, daha önce konusu geçmişti sanırım ona laf çarpıttı.
Yine bir gün kahve almaya gidecektim, sen de ister misin diye sordum oda arkadaşıma. Evet dedi. 'Nasıl olsun kahven, aroma falan koydurayım mı?' dedim. 'Ben öyle şeyler bilmem, onları senin gibi zengin züppeleri bilir, normal sütlü kahve olsun işte' dedi. Ben zengin züppesi lafından sonra dondum kaldım zaten. O zamana kadar kendisi hakkında kötü düşünmemiştim ama artık şok oldum. Aynı gün yoğunluktan öğle yemeğine çıkamadım, diğer arkadaşlarla yemek söyledik, gelmesini bekliyoruz. Yemeklerden bahsediyorduk, bana döndü dedi ki 'Senin gibiler anca boğazda balık falan yer'.
Herkes şaşırdı, daha sonra diğer arkadaşlar bana neden böyle dedi diye sordular ama cevabım yok çünkü gerçekten bilmiyorum. Aramızda hiçbir şey geçmedi olumsuz olarak, sadece beni olduğum gibi kabullenemedi bir türlü. Her şeyimle dalga geçiyor ama aklınıza gelebilecek her şeyle. Eşimle tiyatro gittik birkaç gün önce, onu bile dalga konusu yaptı. Kızıma alışveriş yapmıştım, onun poşetlerini gördü, onunla da dalga geçti yani tam olarak anlatabiliyor muyum bilmiyorum nasıl davrandığını ama genel olarak düşüncesi bu: Redvelvetcupcake' in yaptığı, dediği her şeyi küçümseyeyim, dalga geçeyim'.
Ben bu kişi ile uzun bir süre daha sürekli bir arada olmak zorundayım. Dediklerini kişisel algılamamaya çalışıyorum ama yalnızca neden böyle düşündüğünü, davrandığını anlamaya çalışıyorum. Ben lisanstan beri aynı üniversitedeyim ve hep bu şekildeydim yani yaptıklarımda, davranışlarımda bir değişiklik yok. Bu kişiye karşı nasıl davranacağımı bilmiyorum ama hayatımdan ruh emici insanları çıkarmaya çalıştıkça yenisi geliyor ve beni yoruyor. Bu sebeple bu kişiyi anlamak istiyorum.
uzak durun kesinllikle,esinizide uzak tutun!bu tipler cok tehlikeli olabiliyorlar canim..Böyle mi diye düşündüm ben de ama ben kendim hakkında konuşmayı seven bir insan değilim aslında, konu açılırsa fikrimi belirtirim. Hatta bu davranışlarından rahatsız olmaya başladığımdan beri doğru düzgün konuşmamaya gayret ediyorum. Diyalogları da o yüzden yazdım, genel olarak konuşulan bir konuda bile benim dediğimi cımbızla çekiyor. Mesela tiyatro konusunu da şöyle öğrendi, kargo gelmişti kampüse ağır olduğu için eşimi çağırdım tiyatroya gideceğimiz gün zaten kampüse gelecekti beraber gidecektik, kargoyu odadan arabaya götürmesini rica ettim ben de. Eşim geldi odaya girdi aldı kargoyu 'Canım ben arabada bekliyorum, sen çıkabilecek misin trafik vardır oyuna geç kalmayalım' dedi. Ben de şimdi çıkıyorum dedim. Eşim çıktıktan sonra bu arkadaş 'Ne oyunu?' dedi, tiyatroya gidiyoruz dedim söyledim ismini. 'Ayy hiç güleceğim yoktu, tiyatroya da mı gidiyorsun sen ?' dedi. Olay aynen böyle oldu, ne bir eksik ne bir fazla.
uzak durun kesinllikle,esinizide uzak tutun!bu tipler cok tehlikeli olabiliyorlar canim..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?