• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Kayınpederime başsağlığı dilemek istemiyorum..

ipektuncer

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
23 Mart 2010
2.968
31
116
İstanbul
Merhaba arkadaşlar,

konu açmaya da çekiniyorum aslında, bana başka konulardan sinir olanlara gün doğuyor..
Neyse göze alıyorum bunu..

Sizden fikir almak istediğim konu özetle: K.pederimin annesi vefat etti, baş sağlığı dilemek istemiyorum, ama dilemek zorundayım, nasıl hallederim ben bunu?

Şimdi detaylara giriyorum kısaca..Yani neden böyle hissettiğime..

K.pederim dünyanın en sorumsuz insanı..
Evlenmiş, 1 yaşında bebekleri varken (eşim olur o bebek) karısını evden kovmuş annesinin lafıyla, dolduruşuyla.
Ergenliğe kadar eşimi annesine göstermemiş ve eşimi annesinden öyle bir nefret ettirmiş ki, eşim 30 yaşına kadar annesini görmek istemedi. Benim isteğimle şimdi nadiren de olsa görüşüyorlar.

Sonra bu k.peder yeniden evlenmiş, yeniden oğlu olmuş. Kaynım oluyor bu oğlan.
Tüm ailenin ortak olarak söylediği gerçek: Ailesine hiç ilgi göstermemiş, sorumluluklarını yerine getirmemiş. Benim eşim zaten dede-nine ile büyümüş. Kendisi diğer eşi ve oğlu ile yaşamış, ama onların da maddi-manevi ihtiyaçlarını gidermemiş. Kaynımı okutmamış, k.validemi sürekli en adi şekilde aldatmış vs.

Ne bana ne eltime evlenirken maddi-manevi bir katkısı olmadı. ama lafa gelince "oğullarımı evlendirdim" diye gerinir pek güzel. Hem ben hem eltim, karı-koca çalışarak ev sahibi olduk. Ama k.peder "oğullarımın evini ocağını aldım" der.. Herkes gerçeği bilir, arkasından güler.

Ben hamileyim, 7 ay bitti. 1 defa aramadı, ki ben kaç defa hastanelik oldum, toplamda 20 gün hastanede yattım. Eşimin ailesinden ne gelen oldu, ne giden..

K.pederin kendi öz annesi-babası yaşlılıktan dolayı çeşitli hastalıklar, ameliyatlar geçirdiler. Hepsine benim eşim koşturdu. Hem maddi olarak, hem manevi olarak yetişmeye çalıştı. "Seni onlar büyüttü oğlum" diyerek (k.peder ve k.valide), dede ve nine ile ilgili tüm sorumluluğu eşime bıraktılar. Ne kaynım, ne de bu dede-ninenin öz oğlu olan bu k.peder denilen adam bir kez doktora götürmüş değil bu insanları. Benim bile dedenin elinden tutup Nişantaşı'na profesöre götürüp muayene ettirmişliğim var, tamamen kendi maaşımla, ki bilirsiniz o prof'ların vizit ücretlerini. Ama bu insanların kendi öz oğlu ve kaynım olan torunları ne 1 TL para harcadılar, ne birgün hatırlarını sordular.

Bahsettiğim nine geçenlerde vefat etti..
Son dönemlerinde eşim koşturdu gene, çok yıprandı, bir yandan ben hamileyim.
Durum bu şekilde, daha fazla uzatmayayım. Şimdi kaynımı ve k.pederimi formaliteden de olsa aramam, baş sağlığı dilemem gerekiyor. En azından kendi görgümü, nezaketimi gösterir bu.
Eğer durum yukarıda anlattığım gibi olmasa, evlerini ziyaret ederek başsağlığı dilerdim.
Olay öyle çirkin boyuttaki, eşimi arayıp "ninenin mevlidini okutalım evladım,gerekli erzakları al" deme basitliğini gösteriyorlar. Nedir yahu bu, ailelerinin büyüğü gitmiş. Lafı edilen şeye bakın, konuşulan konuya bakın..:47:
Yapsın eşim.. Ben böyle durumlarda cebimizden 1 TL çıkarsa, yerine 10 TL girceğine net inanıyorum ve örneklerini çok gördüm.
Ama anlayamadığım şu, neticede kaynımda aynı evde büyümüş. Cenazeye gidiyorlar, bizim arabayla. Paşa gibi kuruluyorlar arabaya. Eşim kaç defa depo dolduruyor, bana mısın demiyorlar. Hadi katkıda bulunmuyorlar da, bir teşekkür de etmiyorlar. Cenazenin tüm masrafını zaten eşim karşıladı. Dönüşte de onlardan ayrı geldi, daha kısa kaldı çünkü memlekette. Kaynım dönüş için yol parası istemiş, yolunacak kaz çünkü eşim. Ki bu kaynıma biz ne zaman ziyarete gitsek, evlerindeki tüm elektronik eşyalar salonda, açıkta olur. Gittikleri tatillerin fotoğrafları alakasız bir şekilde sehpada unutuluverilmiş olur.. Biz ilgi göstermeyiz, bakmayız. Biliriz niyeti çünkü.. Ama özellikle kızımı kullanarak "aa canım, baksana resimlerimize" der kaynım. Eltim o derece görgüsüz değil, ama kaynım hakikaten tam cahil. Eltim gelir aksine, "ne işi var bu notebook'un ortalıkta" diye ortalıktan elektronik eşyaları toplar. O bile tepki verir yani kocasına.

Ben böyle şeyleri kendi çevremden ne gördüm ne duydum. Ancak dizilerde, filmlerde olur.

Ne diyorsunuz arkadaşlar, nasıl atlatayım ben bu durumu.. Ziyaret etmemek değersiz olduklarını hissettirir değil mi yeterince? Eşim tabi ziyaret edelim diyor illa ki.. Ben de diyorum ki "madem o ninenin oğlu sendin, onlarda değil sende emeği vardı bu ninenin, o zaman onlar gelsin bize başsağlığına".. Telefon edeyim diyorum yani neticede, ki onu da yapmaya elim gitmiyor. Hamileyim de, stres yapmak istemiyorum. Ne dersiniz..:68:
 
Son düzenleme:
hastalıkta ve ölümde insanların yaptıklarını ettiklerini,karekter ve haksızlıklarını göz önünde bulundurmaksızın gider,şahsın yanında olurum.bu benim prensibimdir.5 dakka 10 dakka da olsa orada varlığımı gösteririm.
sizi çok iyi anlıyorum,stresinizi ve sıkıntınızı.ama bence gidin,baş sağlığınızı dileyin,fazla kalmanıza da gerek yok zaten.bu sizin büyüklüğünüzü gösterir ve hiç birşey kaybetmezsiniz.kendisi değerini anlamazsa bile bu ziyaretin,allah takdir edecektir ve vefat eden teyzeyi de memnun etmiş olacaksınız.
 

oncelikle basiniz sagolsun!
kayininizi zayeret etmenize gerek yok telefonla da halledebilirsiniz.
esinziin ailesiyle anlasmazliklariniz olabilir ama ortada bir vefat olayi var
bi yarim saatligine taziyede bulunabilirsiniz.
tabi sizin karariniz.
 
babaannem öldü herkes toplandı eve oğullar kızlar torunlar yiğenler kimsede birbirine başsağlığı dilemede acı ortaktı sonuçta uzak akrabalar diler başsağlığı ölü evinde zaten herkes bir araya gelir aranmaya gerek kalmaz herkes para katar 7 gün kuran okutulur kurban kesilir yemek verilir birlik olunarak hiç böyle bişey görmedim oyüzden şaşırdım ne yapılır bilmiyorum cenaze evinde birarada değilmiydiniz zaten öyle olması gerekmezmiydi defin olduğunda törende biraraya gelinmedimi kim gömdü peki eğer herşeyi biz yaptık gelmediler diyosanız aramayında
 
Allah bebeğinizi sağlıkla kucağınıza aldırsın. Hayırlı, sağlıklı evladınız olsun inşallah. Ve Allah onu iyi insanlarla karşılaştırsın hep.
Bu durumda hamileliğinizi kullanın. Bu halinizde oraya gitmenin sizi ve bebeğinizi çok etkileyeceğinizi söyleseniz. Sinirlerinizin yıpranacağını
 
Merhaba arkadaşlar,

konu açmaya da çekiniyorum aslında, bana başka konulardan sinir olanlara gün doğuyor..
Neyse göze alıyorum bunu..

Sizden fikir almak istediğim konu özetle: K.pederimin annesi vefat etti, baş sağlığı dilemek istemiyorum, ama dilemek zorundayım, nasıl hallederim ben bunu?

Şimdi detaylara giriyorum kısaca..Yani neden böyle hissettiğime..

K.pederim dünyanın en sorumsuz insanı..
Evlenmiş, 1 yaşında bebekleri varken (eşim olur o bebek) karısını evden kovmuş annesinin lafıyla, dolduruşuyla.
Ergenliğe kadar eşimi annesine göstermemiş ve eşimi annesinden öyle bir nefret ettirmiş ki, eşim 30 yaşına kadar annesini görmek istemedi. Benim isteğimle şimdi nadiren de olsa görüşüyorlar.

Sonra bu k.peder yeniden evlenmiş, yeniden oğlu olmuş. Kaynım oluyor bu oğlan.
Tüm ailenin ortak olarak söylediği gerçek: Ailesine hiç ilgi göstermemiş, sorumluluklarını yerine getirmemiş. Benim eşim zaten dede-nine ile büyümüş. Kendisi diğer eşi ve oğlu ile yaşamış, ama onların da maddi-manevi ihtiyaçlarını gidermemiş. Kaynımı okutmamış, k.validemi sürekli en adi şekilde aldatmış vs.

Ne bana ne eltime evlenirken maddi-manevi bir katkısı olmadı. ama lafa gelince "oğullarımı evlendirdim" diye gerinir pek güzel. Hem ben hem eltim, karı-koca çalışarak ev sahibi olduk. Ama k.peder "oğullarımın evini ocağını aldım" der.. Herkes gerçeği bilir, arkasından güler.

Ben hamileyim, 7 ay bitti. 1 defa aramadı, ki ben kaç defa hastanelik oldum, toplamda 20 gün hastanede yattım. Eşimin ailesinden ne gelen oldu, ne giden..

K.pederin kendi öz annesi-babası yaşlılıktan dolayı çeşitli hastalıklar, ameliyatlar geçirdiler. Hepsine benim eşim koşturdu. Hem maddi olarak, hem manevi olarak yetişmeye çalıştı. "Seni onlar büyüttü oğlum" diyerek (k.peder ve k.valide), dede ve nine ile ilgili tüm sorumluluğu eşime bıraktılar. Ne kaynım, ne de bu dede-ninenin öz oğlu olan bu k.peder denilen adam bir kez doktora götürmüş değil bu insanları. Benim bile dedenin elinden tutup Nişantaşı'na profesöre götürüp muayene ettirmişliğim var, tamamen kendi maaşımla, ki bilirsiniz o prof'ların vizit ücretlerini. Ama bu insanların kendi öz oğlu ve kaynım olan torunları ne 1 TL para harcadılar, ne birgün hatırlarını sordular.

Bahsettiğim nine geçenlerde vefat etti..
Son dönemlerinde eşim koşturdu gene, çok yıprandı, bir yandan ben hamileyim.
Durum bu şekilde, daha fazla uzatmayayım. Şimdi kaynımı ve k.pederimi formaliteden de olsa aramam, baş sağlığı dilemem gerekiyor. En azından kendi görgümü, nezaketimi gösterir bu.
Eğer durum yukarıda anlattığım gibi olmasa, evlerini ziyaret ederek başsağlığı dilerdim.
Olay öyle çirkin boyuttaki, eşimi arayıp "ninenin mevlidini okutalım evladım,gerekli erzakları al" deme basitliğini gösteriyorlar. Nedir yahu bu, ailelerinin büyüğü gitmiş. Lafı edilen şeye bakın, konuşulan konuya bakın..:47:
Yapsın eşim.. Ben böyle durumlarda cebimizden 1 TL çıkarsa, yerine 10 TL girceğine net inanıyorum ve örneklerini çok gördüm.
Ama anlayamadığım şu, neticede kaynımda aynı evde büyümüş. Cenazeye gidiyorlar, bizim arabayla. Paşa gibi kuruluyorlar arabaya. Eşim kaç defa depo dolduruyor, bana mısın demiyorlar. Hadi katkıda bulunmuyorlar da, bir teşekkür de etmiyorlar. Cenazenin tüm masrafını zaten eşim karşıladı. Dönüşte de onlardan ayrı geldi, daha kısa kaldı çünkü memlekette. Kaynım dönüş için yol parası istemiş, yolunacak kaz çünkü eşim. Ki bu kaynıma biz ne zaman ziyarete gitsek, evlerindeki tüm elektronik eşyalar salonda, açıkta olur. Gittikleri tatillerin fotoğrafları alakasız bir şekilde sehpada unutuluverilmiş olur.. Biz ilgi göstermeyiz, bakmayız. Biliriz niyeti çünkü.. Ama özellikle kızımı kullanarak "aa canım, baksana resimlerimize" der kaynım. Eltim o derece görgüsüz değil, ama kaynım hakikaten tam cahil. Eltim gelir aksine, "ne işi var bu notebook'un ortalıkta" diye ortalıktan elektronik eşyaları toplar. O bile tepki verir yani kocasına.

Ben böyle şeyleri kendi çevremden ne gördüm ne duydum. Ancak dizilerde, filmlerde olur.

Ne diyorsunuz arkadaşlar, nasıl atlatayım ben bu durumu.. Ziyaret etmemek değersiz olduklarını hissettirir değil mi yeterince? Eşim tabi ziyaret edelim diyor illa ki.. Ben de diyorum ki "madem o ninenin oğlu sendin, onlarda değil sende emeği vardı bu ninenin, o zaman onlar gelsin bize başsağlığına".. Telefon edeyim diyorum yani neticede, ki onu da yapmaya elim gitmiyor. Hamileyim de, stres yapmak istemiyorum. Ne dersiniz..:68:

Cnm onlar kötü diye sende kötü olmak zorunda değilsin.Bırak herkes yaptığından utansın.Sen allah için yap.Yinede bi başsağlığı dile.Hem hamileymişin de dert etme kendine...
 
Bence her ne şartlarda olursa olsun aranızda yaşanmış tatsız şeylerde olsa sonuçta ortada bir ölü var ve bu durumda gurur kibir etmeksizin üzerinize düşenlerin çoğusunu yapmışsınız son düşeni de yapın başsağlığında bulunun daha sonra farklı durumlar meydana gelecektir tepkinizi o zaman koyarsınız şimdi bu durumda bu tepki hoş olmaz diye düşünüyorum.
 
Her türlü zorunluluğa karşıyım, gelmelisin- gitmelisin-aramalısın.
Gönlünden geçmiyorsa, özellikle de hamilesin canın sıkılacaksa, bazen kendini başkalarından daha çok düşünmek zorunda kalıyorsun.
İçimden gelmeyen, sırf görev olsun diye de birşeyleri bir yere kadar yaparım, bir yerden sonra da eğer o sabrı da bırakmamışlarsa aramam.
 
babaannem öldü herkes toplandı eve oğullar kızlar torunlar yiğenler kimsede birbirine başsağlığı dilemede acı ortaktı sonuçta uzak akrabalar diler başsağlığı ölü evinde zaten herkes bir araya gelir aranmaya gerek kalmaz herkes para katar 7 gün kuran okutulur kurban kesilir yemek verilir birlik olunarak hiç böyle bişey görmedim oyüzden şaşırdım ne yapılır bilmiyorum cenaze evinde birarada değilmiydiniz zaten öyle olması gerekmezmiydi defin olduğunda törende biraraya gelinmedimi kim gömdü peki eğer herşeyi biz yaptık gelmediler diyosanız aramayında

Yorum yapan tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum öncelikle.
umran80, ben hamile olduğum için cenazeye memlekete gidemedim arkadaşım. 1 ay evvel rahatsızlandı nine, ben bu halde kalkıp gittim son kez göreyim diye. Ama dönüşte de hastalandım, gene hastanede yattım. Gitmem hata oldu yani. O nedenle cenazeye katılamadım, eşim gitti ve gereken herşeyi yaptı. Tüm masraflardan tut da, cenazeyi mezara indirmeye kadar.

Eşimin ailesinde "herkesin para katması" gibi bişey yok ne yazık ki, hiç olmadı. Herkesin parası çok kıymetli nedense.. Bizim cebimize bakıyor herkes. Eşim ölüm, hastalık dışında asla keseyi açmaz. Ama bu gibi zaruri hallerde keseyi açınca da, k.validemin gözü döner, ister de ister. En son k.peder hastalandığında eşim gereken herşeyi yaptı. 5000 TL masrafla çıktık hastaneden, k.valide tutturmuş "d.gaz faturamı kim ödeyecek bu ay" diye.. Sanki her ay ben ödüyordum, zaten kendin ödüyordun ve zaten kocan çalışmıyordu be kadın. Yani fırsat bu fırsat diyorlar..Ne koparsak kar, diyorlar.. Basit insanlar..

Çok basitler ya, çok.. Alacağım pirinç, yoğurt ne lazımsa.. Bizzat götüreceğim. Yazık bu teyzeye, büyüttüğü oğlu, torunu yalanmış, gelini olmasa arkasından Kuran bile okutulamayacaktı, diyeceğim. Ama öyle arsızlar ki, götürdüğüm erzağa bakacaklar, sözlerimden etkilenmeyecekler..
 
Offf durup dururken çıkmaza sokuyorlar insanı.

Karnın burnunda, sorunlu bir gebelik yaşıyorsun bir de seni niye geriyorlar ki? Ailenin birbirine başsağlığı dilemesini de gereksiz buluyorum ben. Zaten bi evden çıktı cenaze daha niye gidilsin ki?

Sen eşine kendimi oraya gidecek kadar iyi hissetmiyorum ama telefonla arayıp başsağlığı diledim desen ve gerçekten telefonla arasan yeterli olmaz mı İpek?

 
Merhaba arkadaşlar,

konu açmaya da çekiniyorum aslında, bana başka konulardan sinir olanlara gün doğuyor..
Neyse göze alıyorum bunu..

Sizden fikir almak istediğim konu özetle: K.pederimin annesi vefat etti, baş sağlığı dilemek istemiyorum, ama dilemek zorundayım, nasıl hallederim ben bunu?

Şimdi detaylara giriyorum kısaca..Yani neden böyle hissettiğime..

K.pederim dünyanın en sorumsuz insanı..
Evlenmiş, 1 yaşında bebekleri varken (eşim olur o bebek) karısını evden kovmuş annesinin lafıyla, dolduruşuyla.
Ergenliğe kadar eşimi annesine göstermemiş ve eşimi annesinden öyle bir nefret ettirmiş ki, eşim 30 yaşına kadar annesini görmek istemedi. Benim isteğimle şimdi nadiren de olsa görüşüyorlar.

Sonra bu k.peder yeniden evlenmiş, yeniden oğlu olmuş. Kaynım oluyor bu oğlan.
Tüm ailenin ortak olarak söylediği gerçek: Ailesine hiç ilgi göstermemiş, sorumluluklarını yerine getirmemiş. Benim eşim zaten dede-nine ile büyümüş. Kendisi diğer eşi ve oğlu ile yaşamış, ama onların da maddi-manevi ihtiyaçlarını gidermemiş. Kaynımı okutmamış, k.validemi sürekli en adi şekilde aldatmış vs.

Ne bana ne eltime evlenirken maddi-manevi bir katkısı olmadı. ama lafa gelince "oğullarımı evlendirdim" diye gerinir pek güzel. Hem ben hem eltim, karı-koca çalışarak ev sahibi olduk. Ama k.peder "oğullarımın evini ocağını aldım" der.. Herkes gerçeği bilir, arkasından güler.

Ben hamileyim, 7 ay bitti. 1 defa aramadı, ki ben kaç defa hastanelik oldum, toplamda 20 gün hastanede yattım. Eşimin ailesinden ne gelen oldu, ne giden..

K.pederin kendi öz annesi-babası yaşlılıktan dolayı çeşitli hastalıklar, ameliyatlar geçirdiler. Hepsine benim eşim koşturdu. Hem maddi olarak, hem manevi olarak yetişmeye çalıştı. "Seni onlar büyüttü oğlum" diyerek (k.peder ve k.valide), dede ve nine ile ilgili tüm sorumluluğu eşime bıraktılar. Ne kaynım, ne de bu dede-ninenin öz oğlu olan bu k.peder denilen adam bir kez doktora götürmüş değil bu insanları. Benim bile dedenin elinden tutup Nişantaşı'na profesöre götürüp muayene ettirmişliğim var, tamamen kendi maaşımla, ki bilirsiniz o prof'ların vizit ücretlerini. Ama bu insanların kendi öz oğlu ve kaynım olan torunları ne 1 TL para harcadılar, ne birgün hatırlarını sordular.

Bahsettiğim nine geçenlerde vefat etti..
Son dönemlerinde eşim koşturdu gene, çok yıprandı, bir yandan ben hamileyim.
Durum bu şekilde, daha fazla uzatmayayım. Şimdi kaynımı ve k.pederimi formaliteden de olsa aramam, baş sağlığı dilemem gerekiyor. En azından kendi görgümü, nezaketimi gösterir bu.
Eğer durum yukarıda anlattığım gibi olmasa, evlerini ziyaret ederek başsağlığı dilerdim.
Olay öyle çirkin boyuttaki, eşimi arayıp "ninenin mevlidini okutalım evladım,gerekli erzakları al" deme basitliğini gösteriyorlar. Nedir yahu bu, ailelerinin büyüğü gitmiş. Lafı edilen şeye bakın, konuşulan konuya bakın..:47:
Yapsın eşim.. Ben böyle durumlarda cebimizden 1 TL çıkarsa, yerine 10 TL girceğine net inanıyorum ve örneklerini çok gördüm.
Ama anlayamadığım şu, neticede kaynımda aynı evde büyümüş. Cenazeye gidiyorlar, bizim arabayla. Paşa gibi kuruluyorlar arabaya. Eşim kaç defa depo dolduruyor, bana mısın demiyorlar. Hadi katkıda bulunmuyorlar da, bir teşekkür de etmiyorlar. Cenazenin tüm masrafını zaten eşim karşıladı. Dönüşte de onlardan ayrı geldi, daha kısa kaldı çünkü memlekette. Kaynım dönüş için yol parası istemiş, yolunacak kaz çünkü eşim. Ki bu kaynıma biz ne zaman ziyarete gitsek, evlerindeki tüm elektronik eşyalar salonda, açıkta olur. Gittikleri tatillerin fotoğrafları alakasız bir şekilde sehpada unutuluverilmiş olur.. Biz ilgi göstermeyiz, bakmayız. Biliriz niyeti çünkü.. Ama özellikle kızımı kullanarak "aa canım, baksana resimlerimize" der kaynım. Eltim o derece görgüsüz değil, ama kaynım hakikaten tam cahil. Eltim gelir aksine, "ne işi var bu notebook'un ortalıkta" diye ortalıktan elektronik eşyaları toplar. O bile tepki verir yani kocasına.

Ben böyle şeyleri kendi çevremden ne gördüm ne duydum. Ancak dizilerde, filmlerde olur.

Ne diyorsunuz arkadaşlar, nasıl atlatayım ben bu durumu.. Ziyaret etmemek değersiz olduklarını hissettirir değil mi yeterince? Eşim tabi ziyaret edelim diyor illa ki.. Ben de diyorum ki "madem o ninenin oğlu sendin, onlarda değil sende emeği vardı bu ninenin, o zaman onlar gelsin bize başsağlığına".. Telefon edeyim diyorum yani neticede, ki onu da yapmaya elim gitmiyor. Hamileyim de, stres yapmak istemiyorum. Ne dersiniz..:68:






yaptıgınz her iyiliğin mutlaka bir karşılıgı vardır yapıp edip sonra biz yaptık siz yapmadınz olaylarına girmeyin bence...sonuna kadar haklısınz yasananlar kolay şeyler değil karşınızdaki kişiyi madem cahil olarak görüyosunz sizde onunla aynı seviyeye inmeyin farkınızı gösterin ve bende bassaglıgı dilemelisinz ne olursa olsun bir can gitmiş boşverin medenıyet sizde kalsın..


ayrıcada hamıleymıssınz stres yapmayın bebegınzde etkılenıyo kendınızı dusunmuyosanz onu dusunun biliyorum yasamayan aynı duyguları hissedemez ama lütfen bebişe dikkat güle güle büyütün şimdiden :nazar:
 
Her türlü zorunluluğa karşıyım, gelmelisin- gitmelisin-aramalısın.
Gönlünden geçmiyorsa, özellikle de hamilesin canın sıkılacaksa, bazen kendini başkalarından daha çok düşünmek zorunda kalıyorsun.
İçimden gelmeyen, sırf görev olsun diye de birşeyleri bir yere kadar yaparım, bir yerden sonra da eğer o sabrı da bırakmamışlarsa aramam.

İnan bırakmadılar o sabrı, zerre kadar içimden gelmiyor..
"Yapmalı" oldukları hiç birşeyi yapmadılar şu ana dek.
Doğurdum, hastaneye gelmediler mesela..
Ameliyat oldum, gelmediler. Akşam 10 dk uğradılar yabancı gibi.
Daha neler neler..
Aradım hadi, çıktı adam karşıma, alo dedi.
Ne diycem ya "baba, başınız sağolsun".. Çok tuhaf geliyor.. Ama yapmazsam sonrasında daha mı çok başım ağrır..:26:
Hele diğeri, kaynım olacak erkek müsveddesi..
Asalak gibi kocamın arabasında gitti-geldi, elini cebine atmadı. Cenazede annesinin dibinden ayrılmamış, kadınların içinde oturmuş. Erkeklerin Kuran okuduğu odada sürekli gelip birileri para istediği için. Eşimin parası ile gitmiş-gelmiş olmadı, sonuçta "bizim", "ailemizin" parası ile gitmiş gelmiş oldu.
K.pederin elinde yalandan bir baston, hastayım çalışamıyorum havalarında.
Ben nasıl çalışıyorum, karnım burnumda.. İhtiyaç varsa çalışılıyor demek ki.. Yo kbir güvenin varsa, o zaman yan gelip yatabiliyorsun..
 
iyilik yap denize at derlerya o misal ..... cenazeye saygından dolayı bence maddi giden şeyleri hiç görme elinden gelenide Allah için yapmak ne güzel bişey

benide annanem ve dedem büyüttü diyebilirim Annanem vefat etti şimdi bi dedecim kaldı,başka torunlarınıda büyütmüşler büyütmemişler gibi düşünmemde,benim için içten içe öyle kıymetlilerki anne babam için belki dünyanın öbür ucuna gitmeyi şöle bi düşünürüm ama dedem için düşünmem bile .. o yüzden eşinizde bunu düşünmüyor olabilir o kendine yapılana bi minnet bi son görev olarak düşünüp hareket ediyordur kimin naptığı ne yapmadığı umrunda bile değildir düşünsene ona sahip çıkmışlar sonuçta..onun yerinde ben olsam ve eşim bu tarz konularda bana karşılaştırmalar yapsa inan çok kırılır çok gücenirim .. desteğinim ne istersin ne yapabiliriz falan demesini beklerdim

ama hamile iken yola çıkma olayı tamamen dr ve sana kalmış bir durum sadece sağlığınızı ve huzurunu düşün eşininde gönlünü alarak hallet derim,

başınız sağolsun bu arada
 

İnan bırakmadılar o sabrı, zerre kadar içimden gelmiyor..
"Yapmalı" oldukları hiç birşeyi yapmadılar şu ana dek.
Doğurdum, hastaneye gelmediler mesela..
Ameliyat oldum, gelmediler. Akşam 10 dk uğradılar yabancı gibi.
Daha neler neler..
Aradım hadi, çıktı adam karşıma, alo dedi.
Ne diycem ya "baba, başınız sağolsun".. Çok tuhaf geliyor.. Ama yapmazsam sonrasında daha mı çok başım ağrır..:26:
Hele diğeri, kaynım olacak erkek müsveddesi..
Asalak gibi kocamın arabasında gitti-geldi, elini cebine atmadı. Cenazede annesinin dibinden ayrılmamış, kadınların içinde oturmuş. Erkeklerin Kuran okuduğu odada sürekli gelip birileri para istediği için. Eşimin parası ile gitmiş-gelmiş olmadı, sonuçta "bizim", "ailemizin" parası ile gitmiş gelmiş oldu.
K.pederin elinde yalandan bir baston, hastayım çalışamıyorum havalarında.
Ben nasıl çalışıyorum, karnım burnumda.. İhtiyaç varsa çalışılıyor demek ki.. Yo kbir güvenin varsa, o zaman yan gelip yatabiliyorsun..

Ipek Hanim sorun esinizde o zaman. size de dertlenmek dusuyor.
bu kadar maddiyattan bahsettiniz surekli esinizden para istenilmesinden bahsettiniz.
karsi taraf ister yuzsuzdur,ne bileyim anlayissizdir
esiniz HAYIR diyemiyor mu?
onlar direttikce siz de tepkinizi koyun
bu durumda siz de hatalisiniz.
 
Offf durup dururken çıkmaza sokuyorlar insanı.

Karnın burnunda, sorunlu bir gebelik yaşıyorsun bir de seni niye geriyorlar ki? Ailenin birbirine başsağlığı dilemesini de gereksiz buluyorum ben. Zaten bi evden çıktı cenaze daha niye gidilsin ki?

Sen eşine kendimi oraya gidecek kadar iyi hissetmiyorum ama telefonla arayıp başsağlığı diledim desen ve gerçekten telefonla arasan yeterli olmaz mı İpek?


Tatlım benim, zaten yapacağım şey maksimum telefonla başsağlığı dilemek.
Evine ziyarete asla gitmem.
Başka bir konumda yazmıştım, karar aldım, doğuma kadar gitmeyeceğim o eve. Doğumda gerektiği şekilde davranırlarsa sonrasında icap ettiği sıklıkta giderim. Yok gene vazifelerini yapmazlarsa o zaman sonsuza dek adımımı atmam evlerine, kararlıyım.
Ben cenazede yoktum, cenaze memleketlerinde oldu. Cenaze sonrasında hiç görüşmedim ne k.pederle, ne kaynımla. Öncesinde de görüşmeyeli 1 sene olurya, hadi neyse..
Öyle de uyanıklar ki canım.. Eşim kardeşine kırgındı, konuşmuyordu. Kardeşi cenazeden birkaç gün önce aradı "abi nasılsın, bebiş nasıl" böyle yalaka bi şekilde.

Neden mi.. Çünkü b.anne yoğun bakımdaydı, belliydi vefat haberi geleceği. Bekleniyordu, biliniyordu.
Eşimin arabamızla gideceği de 2x2=4 idi..
Kaynım için cenazeye gitmenin en masrafsız hali, eşimin poposuna takılıp asalak gibi gitmekti, bu nedenle birkaç gün öncesinden telefon açıp barıştı eşimle.
 
ipekcim 7 aylık hamilesin, hiç bişey şu anda senden ve bebeğinden önemli değil. eşin telefonla babasıyla konuşurken iki dk sen de başınız sağolsun diyebilirsin ama bence zaten yapmanız gerekeni fazlasıyla yapmışsınız siz. telefon etmek de eksik kalsın yani. sanki cenazanin tek sahibi sizmişsiniz gibi zaten ailece gereken eforu sarfetmişsiniz. vicdanın rahat olsun bence bir evlat olarak üzerine düşeni yapmışsın.
diğer taraftan eşinin bu kadar iyi niyetli olması çok güzel ama bi noktada da kullanılmaya geliyor. yolunacak kaz gözüyle görüyorlar.aynı benim eşim yani, kardeşi eşim ameliyat olduğunda bile arayıp geçmiş olsun demedi, o halde eşimden ve benden kredi kartımızı isteyebildi. ben tepki göstermesem eşim belki de gönderecekti kartını. limiti varmış gibi. bence bu konuda bişeyler yapmalısın canım, sen karnın burnunda çalışacaksın birileri otlanacak, oh ne ala memleket:20:
 
Tatlım benim, zaten yapacağım şey maksimum telefonla başsağlığı dilemek.
Evine ziyarete asla gitmem.
Başka bir konumda yazmıştım, karar aldım, doğuma kadar gitmeyeceğim o eve. Doğumda gerektiği şekilde davranırlarsa sonrasında icap ettiği sıklıkta giderim. Yok gene vazifelerini yapmazlarsa o zaman sonsuza dek adımımı atmam evlerine, kararlıyım.
Ben cenazede yoktum, cenaze memleketlerinde oldu. Cenaze sonrasında hiç görüşmedim ne k.pederle, ne kaynımla. Öncesinde de görüşmeyeli 1 sene olurya, hadi neyse..
Öyle de uyanıklar ki canım.. Eşim kardeşine kırgındı, konuşmuyordu. Kardeşi cenazeden birkaç gün önce aradı "abi nasılsın, bebiş nasıl" böyle yalaka bi şekilde.

Neden mi.. Çünkü b.anne yoğun bakımdaydı, belliydi vefat haberi geleceği. Bekleniyordu, biliniyordu.
Eşimin arabamızla gideceği de 2x2=4 idi..
Kaynım için cenazeye gitmenin en masrafsız hali, eşimin poposuna takılıp asalak gibi gitmekti, bu nedenle birkaç gün öncesinden telefon açıp barıştı eşimle.

Hesaplara bakar mısın? Kırk yıl düşünsem aklıma gelmez yemin ederim. ne acayip insanlar var şu dünyada.
 
canım öncelikle başın sağolsun...
mekanı cennet olsun nede olsa esını o buyutmus..
onun hatırı var dıyorum ama malesef nınenın hatırı var kayınpeder ve kaynının degıl...

ama sen yınede bır telefon et basın sagolsun de..
cok ta stress yapma canım sende kendını ve evladını dusun bıraz onlar gıbı yap.
bak oyle olanlar cok sanslı oluyorlar hersey bedava yasayıp gıdıyorlar ıste.
gamsız olacaksın bu hayatta onu anladım bende ...

bır telefon et yeter bence soguk bır sekılde yeterde artar bıle bencede...
 
ortaya çıkan en ufak sorunda maziden günümüze gelen tüm sorunları birleştirip bir sorun yumağı elde etmek, öncelikle sizin canınızı sıkacaktır.. sonra başkalarının..

doğum, ölüm, düğün.. bunlar düşmanların dahi dost olacağı büyük günlerdir. kötüden emsal olmaz.. başkalarının yaptığı düşüncesizliklere kısasa kısas mantığıyla hareket etmek, sizin o insanların derekesine düşmeniz demek olacaktır..

derim ben..
 
Hamileliğin riskliyse gitme derim Hamilelikteki stres ve sıkıntı doğacak bebeği çok etkiliyor benimde büyük oğlumda hep stres içinde geçti çocuk çok asabi diğer hamileliğim çok rahattı oda çok mülayim kendinize dikkat edin Kocanız anladığım kadarıyla çok mülayim kimseyi kırmak üzmek istemiyor ama etrafındaki asalakları göremeyecek kadar da temiz duygulu Hayır demeyi bilirse bu iş çözümlenecek ama diyebilirse tabi
 
Back