Güncelleme Yorumlarınız için teşekkür ederim ama hepinize teşekkür etmiyorum. :)
Hatalı olduğum yer ilk hadsizlikte bunun önünü almalıydım. Bazı durumlar yazarak aktarılamıyor ama bir arkadaşın yazdığı gibi bunun adı mobbingti.
Başka market demişsiniz helal kesim et için o markete gidiyorum.
Diğer en yakın markete ancak arabayla gidebilirim.
Eşime de aldıramıyorum çünkü iş saatiyle market kapanma saati çakışıyor.
Bana geçimsiz demişsiniz aşk olsun aynı adamla 8 senedir geçiniyorum. (Belki de o beni idare ediyordur?
)
Aslında asi bir kadın değilim. Bu olayı en yakınımla ve o kasiyer kadını bilen eşimle paylaştım. O da normalde bu tepkiyi vermeyeceğimi içinde bulunduğum dönemden dolayı olduğunu söyledi.
Haklıyken kendi kendimi üzdüm gerdim.
Ama küçük bir olay da olsa kendimde törpülemem gereken yanlar olduğunu tekrar hatırladım ve cici kararlar aldım.
Şimdi kavga dövüş aldığım kıymadan yaptığım köfteyi bebeğime yedireceğim. Hoşça kalın...
Merhaba, bugün başımdan geçen bir olayı yazacağım. Maalesef etrafımda konuşup rahatlayabileceğim bir kız arkadaşım yok ben de burada konu açmaya karar verdim. Sohbet gibi olur hem.
Yurt dışında yaşıyorum bebeğim de 8 aylık. Her gün onunla yürüyüşe çıkmaya çalışıyorum. Yakınımızda da marketler var. Birisi Türk marketi. Özellikle dışarı çıktığımda günlük alışveriş yapıyorum hem taze almak için hem de hava soğuk olduğu için markete girip biraz reyon bakmayı seviyorum.
Neyse, Türk marketinde bir teyze var kasada. Yaklaşık 1 senedir bu markete uğruyorum. Hiç istemesem de daha çok bu kadının kasasına denk geliyorum. İstemememin sebebi, bu kadın her gidişimde ama her gidişimde muhakkak bir şey söylüyor. Hepsi de çocuğumla ilgili. Önce kız mı erkek mi demeler başladı. Bu kısımlarda sorun yok ama ben hiç hoşlanmıyorum gereksiz diyaloğa girmekten. Yine de kadın yaşlı olduğu için saygısızlık olmasın diye hep güleryüzle konuşmaya çalışıyorum.
Eşimle gidiyorum eşim de hiç hoşlanmadığını söylüyor. Neden dediğimde kadının öyle bir tavrı hareketi var ki, yani orası market değil de bizim evimiz bu da bize müdehale ediyor. Eşim bunu söylediğinde ona muhalefet olmuştum ama daha sonra her markete gittiğimde bu kadın dozajı arttırdı. Önce bebeğim huysuzlandığı bir gün sen çok kalın giydirmişsin diye beni eleştirmeye başladı. Burası Almanya hava -5 derece... Çocuğumun uykusu geldi diyorum gülümseyerek ama sinirden çatlayarak yok yok sen kalın giyrdirmişsin diyor. Bir sonraki gidişimde çocuğuma laf atıyor benim bebeğim de buna gülüyor bana dönüp diyor ki sen hiç konuşmuyor musun bu çocukla bak sese aç ilgiye aç... Haspinallah çekip çıkıyorum bunlar devamlı oluyor kadın beni sinir etmeden konuşmadan çıkarmıyor. Sadecebana değil herkese konuşuyor ama bana özellikle sinir edecek cümleler kuruyor.
En son dün ana kucağındayken bebeğim girdik markete. Kasada bu bana diyor ki yanlış anlama ama bebeğin kalça çıkığı olmuş olabilir. Ne diyorsun sen ya? dedim. Bacakları sarkmıyormuş bu da kırık yaparmış. Kabanımın önünü açtım bak dedim bacakları sarkıyor. Hayır sarkmıyor diyor. Şizofren gibi. Hayır ben haklıyım sarkmıyor diyor. Şok oldum. Görmüyor musun diyorum oğlumun bacağını gösteriyorum. Hayır diyor yanlış bu.
Neyse fişi falan almadım cevap vermeden çıktım ama suratımdan anladı.
Bugün de bebeğime kıyma çektirmek için gittim. Yine kasada o. Market tıklım tıklım.
Ben tek kelime etmedim hallo hallo bu kadar.
Bana diyor ki dün seni sinirlendirdim galba.
Evet sinirlendirdin dedim.
Ama neden sinirlendin ki ben yanlış bir şey söylemedim diyor.
Diyorum ki hayır senin dediğin şekilde taşımıyorum çocuğumu sana gösterdiğim halde tavrını değiştirmedin ayrıca dün gergindim zaten dedim.
Ben senin nasıl bir gün geçirdiğini nerden bileyim diyor.
Bakın dedim sorun bu değil sorun ben sinirli gergin mutsuz mutlu olabilirim ama sizinle diyaloğa girmek istemiyorum dün zaten tavrımla belli ettim kesinlikle samimiyet istemiyorum. Ne hakla benimle durmadan konuşup sinirlerimi bozuyorsunuz dedim.
Kesinlikle samimiyet istemiyorum buraya et kıyma almak için geliyorum yoksa gelmeyeceğim tavırlardan çok rahatsızım belli de ediyorum dedim.
Bana diyor ki ben oruçluyum sen kalbinin ekmeğini ye inşallah.
Ya dedim sen bir de bana laf mı sokuyorsun, ne haddine, alışveriş yapıyorum bir de üstüne laf mı yiyorum, sen kalbimi nerden bileceksin ona da mı dil uzattın dedim. Artık son lafından sonra gerçekten çok sinirlendim.
Bunlar olurken de tüm market sessiz kasalar susmuş herkes bizi dinliyor. Bağırmıyoruz birbirimize ama sesler gergin ve biraz yüksek.
Bunun son lafından sonra ben marketin içine girip kasaptaki beyefendilerle konuştum onlardan devamlı alışveriş yapıyorum çünkü.
Bu marketin sahibi kim çağırır mısınız dedim.
Adam şansıma tuvalette miydi neydi bekleyecek de halim yoktu çok kötü hissediyordum.
Orada çalışan herkese size söylüyorum siz iletirsiniz buraya alışveriş yapmaya geliyorum her seferinde bu kadının anlamsız cümlelerine maruz kalıyorum durmadan çocuğumla alakalı bir şeyler söylüyor artık yeter dedim. Herkes işine baksın. Söyleyin bu marketin sahibine bir daha girmiyorum da. Biraz kurumsallık öğrenin beni germeye ne hakkınız var bir de bana laf söylüyor dedim.
Kimin kalbinin nasıl olduğunu et almaya geldiğim yerdeki kasiyer mi söyleyecek bana bu nedir Allah aşkına dedim.
Çıktım ordan.
Oradan çıkıp Alman marketine girdim.
Herkes resmi gayet mesafeli dozajında müşteriyle ilgililer.
Biz niye böyleyiz.
Hayır o da değil ben zaten kavgacı sinirli bir insanım. Kendimi törpülemeye çalışıyorum. Ama bazı hassas noktalar var mesela çocuğum.
Benim okumadığım kitap kalmadı izlemediğim doktor kalmadı. Bütün gece bebeğime süt yoğurt peynir yapmışım, yedi yirmi dört ona nasıl iyi anne olsam diyorum. Annemden kaynanamdan görmediğim muameleyi bu kadın yapmaya çalışıyor bana.
Objektif bakıp yorumlar mısınız lütfen, haksız mıyım ben?