- 31 Ağustos 2012
- 4.145
- 6.666
- 448
- Konu Sahibi davetsizkullanici
-
- #1
İyi geceler hanımlar, zaman zaman buraya konu açmışlığım önerilerden/fikirlerden yararlanmışlığım var. Daha önce açtığım konularda, facebook üzerinden birisiyle tanıştığımı, bir süre konuşup görüşmeye karar verdiğimizi anlatmıştım. İsmi A olsun, ben 20 kendisi 24 yaşında. Nitekim görüştük, konuştuk, hoş sohbet ettik. Lise ve üniversite yıllarında gençliğin verdiği istekle cinsel hayatının aktif olduğunu laf arasında söylemişti. Geçmişini 1 saniye olsun ne kendi kendime sıkıntı yarattım ne de sözlerimle ona rahatsız olduğumu düşündürecek bir laf ettim. Ki ne yalan söyleyeyim biraz da erkeğin doymuşu makbul geliyor bana, yanlış mıyım bilemiyorum. (kısa bir süre konuşmadık ama tekrar konuşmaya devam ettik.)
Doymuşu makbul diyorum ama bu arkadaş sanki hala doymamış gibi, normal muhabbeti bile cinsel içerikli muhabbete çevirmeye çalışıyor. Tersleyince ''ben abaza değilim, senden kızlığını isteyen yok'' gibi saçma sapan kendini savunduğunu sanan sözler sarf ediyor.O muhabbeti açmaya çalıştıkça tersledim, yapım ve karakterim gereği zaten birine yaranmak için çizgimden çıkan bir insan değilim, hele ki karşı cinse yaranmak için bu muhabbetler midemi bulandırıyor. Lafta da olsa onun istediği muhabbetleri yapmadım ve zamanla benden uzaklaştığını fark ettim. Zaman zaman beni kırmamak adına benim istediğim gibi davranmaya çalıştı ancak bunlar çok fazla uzun sürmedi.
Konuşmalarımız git gide azaldı, artık bana bir şeyler hissetmediğini düşünmeye başlamıştım. Söylediği laflardan, hareketlerinden artık duygusal bir şey beklemeyi bırakmıştım. Telefon konuşmalarımızda ne zaman muhabbeti açılsa ''esraab bence ikimizde aynı şeyleri hissediyoruz sana karşı boş değilim amaa..'' aması vardı işte , amaa istekleri vardı. Doymak bilmeyen isteği. Ne kendisinin cinsel muhabbet isteği bitti ne de benim terslemelerim. Deeerken, dün akşam telefon konuşmamızda ikimizde birbirimize patladık. Yaklaşık 10-15 dakika konuştuk konuyu sonuca bağlamadan kapatmak zorunda kaldık. İşyerinde olduğu için rahat konuşamıyordu.
Bir kaç saat sonra whatsapptan konuşmaya başladık. Açık açık konuşalım dedik. Bana karşı bir şeyler hissettiğini, ama isteklerini gençliğine vermemi, benimle sevgili olup bir anlık heves için beni üzmek, aldatmak istemediğini söyledi. Sonuna da ''sana gel birlikte olalım diyemem bunu hak etmiyorsun'' diye ekledi. Aylardır duymak istediğim tek cümle buydu. Aramızdaki ara ara sıcaklık ara ara soğukluk beni allak pullak etmişti. Nedense bu lafı duyunca üstümden bir yük kalktı. Amaa aklımdaki ''sevseydi bazı isteklerinden ödün verebilirdi'' diyede düşünmeden de edemedim. Erkek güdüsüyle düşünemediğin için çok fazla üstünde durmadım söylenen cümlelere baktım. Herneyse o cümleyi duyunca 'arkadaşça' konuşmak isterse istediği zaman yazabileceğini söyledim. Kendimi ilk tanıştığımızdaki gibi mahkeme duvarı misali bir hale soktum. Bu sefer ben uzaklaştıkça ağzımdan onu sevip sevmediğime dair laf almaya çalıştı. Hoşlanıyordum ama aramızda çokta tutkulu bir bağ yoktu. Sevgiyi çok hafife aldığını düşündüğüm için lafı 'sevmiyorum'a getirdim. Ben bile inanamadım ama bir anda duygusal tribe girdi. Havada canımlar, cicimler, bebeğimler uçuşuyordu. Her zaman yaptığım şeyi yaptım ve kibarca tersledim terslememe rağmen adam cevaben 'hayatım'la bitirdi cümlesini. Bundan sonraki görüşmelerimizde veya konuşmalarımızda nasıl tavır sergilemeliyim aslında pek kestiremiyorum. Çok mu sert olmalıyım? Yoksa çok mu kuralcı? En mantıklı olanı yapmak istiyorum çünkü çocukça yapılan ilk harekette gevşemesini istemiyorum.
Sanırım burada okuduğum hayatlar ve yaşanmışlıklardan ders çıkarmışım. Yaşıtım kızların isteyerek-istemeyerek bir erkek için kendilerini ve hayatlarını benim deyimimle 'kararttıklarını' çoğu kez okudum. Kendimi o konulardaki insanların yerine koyduğumda gerçekten derinden sarsılmıştım ki beni küçük düşürecek muhabbetleri açan erkeklerle arama bir duvar örmüşüm. Ama iyi ki de örmüşüm. Ya yaranmak için şu aktif olan cinsel hayatına ben de katılsaydım? Hadi katıldık ya terk edilseydim ? Verilmiş sadakam varmış..
Son olarak diyeceğim şu ki; Kimselere yaranmak için kendi kurallarınızdan aslaaa çıkmayın kızlaarrr. Okuduğunuz için teşekkür ederim
Doymuşu makbul diyorum ama bu arkadaş sanki hala doymamış gibi, normal muhabbeti bile cinsel içerikli muhabbete çevirmeye çalışıyor. Tersleyince ''ben abaza değilim, senden kızlığını isteyen yok'' gibi saçma sapan kendini savunduğunu sanan sözler sarf ediyor.O muhabbeti açmaya çalıştıkça tersledim, yapım ve karakterim gereği zaten birine yaranmak için çizgimden çıkan bir insan değilim, hele ki karşı cinse yaranmak için bu muhabbetler midemi bulandırıyor. Lafta da olsa onun istediği muhabbetleri yapmadım ve zamanla benden uzaklaştığını fark ettim. Zaman zaman beni kırmamak adına benim istediğim gibi davranmaya çalıştı ancak bunlar çok fazla uzun sürmedi.
Konuşmalarımız git gide azaldı, artık bana bir şeyler hissetmediğini düşünmeye başlamıştım. Söylediği laflardan, hareketlerinden artık duygusal bir şey beklemeyi bırakmıştım. Telefon konuşmalarımızda ne zaman muhabbeti açılsa ''esraab bence ikimizde aynı şeyleri hissediyoruz sana karşı boş değilim amaa..'' aması vardı işte , amaa istekleri vardı. Doymak bilmeyen isteği. Ne kendisinin cinsel muhabbet isteği bitti ne de benim terslemelerim. Deeerken, dün akşam telefon konuşmamızda ikimizde birbirimize patladık. Yaklaşık 10-15 dakika konuştuk konuyu sonuca bağlamadan kapatmak zorunda kaldık. İşyerinde olduğu için rahat konuşamıyordu.
Bir kaç saat sonra whatsapptan konuşmaya başladık. Açık açık konuşalım dedik. Bana karşı bir şeyler hissettiğini, ama isteklerini gençliğine vermemi, benimle sevgili olup bir anlık heves için beni üzmek, aldatmak istemediğini söyledi. Sonuna da ''sana gel birlikte olalım diyemem bunu hak etmiyorsun'' diye ekledi. Aylardır duymak istediğim tek cümle buydu. Aramızdaki ara ara sıcaklık ara ara soğukluk beni allak pullak etmişti. Nedense bu lafı duyunca üstümden bir yük kalktı. Amaa aklımdaki ''sevseydi bazı isteklerinden ödün verebilirdi'' diyede düşünmeden de edemedim. Erkek güdüsüyle düşünemediğin için çok fazla üstünde durmadım söylenen cümlelere baktım. Herneyse o cümleyi duyunca 'arkadaşça' konuşmak isterse istediği zaman yazabileceğini söyledim. Kendimi ilk tanıştığımızdaki gibi mahkeme duvarı misali bir hale soktum. Bu sefer ben uzaklaştıkça ağzımdan onu sevip sevmediğime dair laf almaya çalıştı. Hoşlanıyordum ama aramızda çokta tutkulu bir bağ yoktu. Sevgiyi çok hafife aldığını düşündüğüm için lafı 'sevmiyorum'a getirdim. Ben bile inanamadım ama bir anda duygusal tribe girdi. Havada canımlar, cicimler, bebeğimler uçuşuyordu. Her zaman yaptığım şeyi yaptım ve kibarca tersledim
Sanırım burada okuduğum hayatlar ve yaşanmışlıklardan ders çıkarmışım. Yaşıtım kızların isteyerek-istemeyerek bir erkek için kendilerini ve hayatlarını benim deyimimle 'kararttıklarını' çoğu kez okudum. Kendimi o konulardaki insanların yerine koyduğumda gerçekten derinden sarsılmıştım ki beni küçük düşürecek muhabbetleri açan erkeklerle arama bir duvar örmüşüm. Ama iyi ki de örmüşüm. Ya yaranmak için şu aktif olan cinsel hayatına ben de katılsaydım? Hadi katıldık ya terk edilseydim ? Verilmiş sadakam varmış..
Son olarak diyeceğim şu ki; Kimselere yaranmak için kendi kurallarınızdan aslaaa çıkmayın kızlaarrr. Okuduğunuz için teşekkür ederim