Elinizdeki verilere bakarak kesin “şu”dur diyemeyiz. Özentilik olabilir, popüler olma çabası olabilir, arkadaş çevresi etkiliyor olabilir, hemcinslerinden tiksinmesine sebebiyet verecek bir olay yaşamış olabilir, biseksüel olabilir, hatta gay de olabilir.
Buna çok benzer bir durumu aynı yaşlarda uzaktan bir akrabam yaşadı. Kızın lise sonlara doğru arkadaş çevresi tamamen değişti, tarzı tümüyle değişti bambaşka biri oldu hem karakter hem görüntü itibariyle. Uzun bir aradan sonra sokakta görünce tanımadım düşünün.
Bütün arkadaşları LGBT bireylerden oluşuyordu, kendini biseksüel olarak tanımlıyordu, aynı kardeşiniz gibi çekincesi yoktu sosyal medyada hep o tarz hesapları/bireyleri takip ediyordu. Çoğu kişi de biliyordu durumu.
Sonra psikologla görüşmüştü ailesinin isteğiyle ve kızın aslında çok küçükken Alzheimer hastası aklı yerinde olmadan bir aile büyüğü tarafından istismara uğradığı (cinsel organını açıp gösteriyor çocuğun yanında, fiziksel istismar yok) ve kızın bu sebeple erkek cinsel organından tiksindiği ve travma kaynaklı biseksüelliğe yöneldiği ortaya çıkıyor. Sonra tekrar düşünceleri değişti sanırım. En son erkek arkadaşı olduğunu duymuştum.
Yani bu konuların arkasında çok farklı sebepler olabiliyor. Biz homofobik olmasak da yaşadığımız ülke ve toplum aşırı homofobik, bu yüzden endişelerinizi anlıyorum. Bir de bazıları aksini savunsa da ben son yıllarda LGBT'nin gerçekten popüler kültür öğesi haline geldiğini düşünüyorum. Özellikle ergenler arasında öyle olmasa dahi popüler ya da farklı hissetmek uğruna öyleyim diyen çocuklar var. Sosyal medyada sadece LGBT hesapları takip etmek de bunun bir işareti bence. Hani bir insanın 20 arkadaşı olur 5'i LGBT'dir okey. Ama 20 arkadaşın 20'si de LGBT olunca insan ?? oluyor.
Sizin yerinizde olsam kardeşimi karşıma alır, onda bazı değişimler fark ettiğimi (meyve sebze olayını açmayın utandırmaya gerek yok) ve benimle her şeyi konuşabileceğini sakince anlatırdım. Olayın aslını öğrenmeye çalışırdım. Gerçekten (ama gerçekten!) eşcinsel veya biseksüelse de kabullenip ona mutlu olduğu yolu açmaya -belki başka bir şehirde veya yurtdışında- yardımcı olmaktan başka bir çare yok. Kızıp bağırmak, saymak sövmek, reddetmek olayları daha kötü hale götürür, yine siz üzülürsünüz.