Kardeşimin geleceği


dürüst olmak gerekirse açıktan bitirmek biraz daha kolay olıuyor.örgün öğretim daha disiplinlidir ve zordur.bir de hemen düşmezler diploma peşine.iş hayatına atılırlar.biraz zaman geçer.mesleğe adapte olurlar.etraflarına bakarlar.herkes diplomalı falan.akılları baslarına gelir.zaten kendileri isterler bu diplomayı.istedikleri için de oturur çalışrlar.
 
Ah bu deli çağlar bizler kpss ile bile bi yerlere gelebilmekte zorlanıyoruz neyse..

Belki ilgilenebileceği bi meslek vardır, öncelikli olarak o mesleği bulup ona yönlendirmek gerek..
 

öylemi dersiniz...
bakalim daha bu sene basladi liseye hem devamsizligi fazla yani 1 kac gun daha gitmese kalacak devamsizliktan,
zayifida cok fazla...
bu devamsizlik icin yapabilecek birseyimiz varmi peki :44::44:
 
bana kalırsa açıktan bitirme konusunu hiç açmayın çocukların yanında iyi bir şey sanıyorlar da açık lise bitebilen bi lise değil. meslek lisesinden tasdikname ile ayrılan çocuğu açık liseye aldıklarını da sanmam çıraklık eğitime gider illa bir yere gidecekse.
 

bakın tasdiknamesi verilen çocuk(2sene sınıfta kalırsa olur bu) örgün öğretimden mahrum bırakılır.açık liseye gitme hakkı vardır.çıraklık eğitimi ve açık lise beraber yürüyebilen şeylerdir.
 
Benim de seninkine benzeyen bir kardeşim var. Lise 2 de 90 gün devamsızlıkla okuldan atıldı. Şuan 23 yaşında her sene açık liseye yazılıyor ( fakat hayalinde) Hiç kimsenin emrinde çalışmıyor. Şuan babamla çalışıyor ama ona birşey olsa açlıktan ölür diye düşünüyorum.
 
Açık Lise konusunda ben arkadaşımızdan farklı düşünüyorum. Eğer çocuk örgün eğitimde başarılı olamıyorsa ve okulda da problem çıkaran bir çocuksa kesinlikle açık liseye gitmeli. Bu arda bir işte çalışmalı ve kendine sermaye olacak parayı kazanmaya çalışmalı. Örgün eğitim akademik anlamda başarısız olan çocuklar için zaman kaybıdır.
 
Son düzenleme:
öylemi dersiniz...
bakalim daha bu sene basladi liseye hem devamsizligi fazla yani 1 kac gun daha gitmese kalacak devamsizliktan,
zayifida cok fazla...
bu devamsizlik icin yapabilecek birseyimiz varmi peki :44::44:

ilk senesi ise ve okulda terör estiren bir tip deilse hemen okuldan almayın ,en azından örgün hakkını sonuna dek kullansın ama lütfen başıboş bırakmayın ...
devamsızlık derken? nasıl yaptı bunları evdemiydi yoksa okula diye çıkıp başka diyarlarda mı gezdi? bakın öyle sorunlar var ki okumasa da olur yeterki belaya bulaşmasın dersiniz.o yüzden okula diye çıkıp okula gitmeyen bir kardeşiniz varsa öncelikle bu sorunu çözün.başına bin bir türlü iş alabilir bu çocuk.
yönetmeliğe gelince;devamsızlık hakkı ise özürsüz 20gündür.bu zamanı aşarsa sınıfını tekrar eder.yaptırımı budur.
 

yok zaten almayi düsünmüyoruz ama simdiden fikir edinmek icin sordum size...
bazilarinda evdeydi ama okuldan kagit gelmeyene kadar bilmiyorduk bu kadar cok oldugunu 16 gunu geckin devamsizligi var...
aslinda mülayim bi cocuktur oyle teror estiren tiplerden degil ama arkadaslarina uyuyor galiba bazen ders bos die girmemisler derse arkadan ögretmen gelmis yok yazilmislar...
kimisindede kacmislar okuldan galiba
 
baktım şimdi açık liseye alıyorlarmış öğrenim hakkını tamamlayanları.

çocuk örgün öğretimin dışına çıktığı zaman tamamen disiplini kaybediyor, öğrenim hakkını tamamlamadan örgün öğretimden almak bence yanlış çünkü çocuk kendini dışlanmış ve işe yaramaz hissediyor. girdiği işte de yaşadığı hayatta da mutlu olmuyor, yetersiz olduğunu kabulleniyor. bir öğrencim bu nedenle intihar etti neyse ki kurtardılar. çocuk iki yıllıktı ve ilk yazılılardna sonra babası gelip notlarına baktığında durumun değişmediğini farketti. çocuğa seni okuldan alacağım demiş, bir hafta kadar çocuğun sesi çıkmadı mum gibi durdu sınıfta sonra duyduk ki akşam evde ilaç içip intihara kalkışmış sebebi de ertesi gün babası okula gelip kaydını alacağını söylemesiymiş.

ayrıca o yaşlarda okulda olan çocuk güvendedir, içki içemez, sigara içemez, internete gidemez, bilardoya gidemez, örgün eğitimin dışına çıktığı an kontrolü kaybetmesi an meselesi haline gelir. siz sanıyor musunuz ki okuldan alıp sanayiye verilen her çocuk çalışma ve para kazanma sorumluluğunu alıp okulunu da açıktan bitirmeye gayret ediyor?

şöyle düşünün bir de kendi lise yıllarınıza dönerek, derste öğretmen size fizik anlatıyor siz dinliyorsunuz ödev veriyor yapıyorsunuz tekrar ediyorsunuz yeri geliyor arkadaşınıza sorup ona anlattırıyorsunuz ve bi şekilde o dersi geçecek kadar anlayıp geçiyorsunuz. e bu çocuk okulda zaten başarısız nasıl evde kendi kendine çalışıp öğrenmesini bekliyoruz o zaman?

ben kesinlikle her öğrenci için tüm imkanların tüm hakların sonuna kadar kullanılması taraftarıyım. en fazla okul değiştirilebilir çocuk arkadaşlarından ve o ortamdan uzaklaşsın diye. okuldan almak geçici bir çözüm olur.
 

bana mı yazıldı tam olarak anlayamadım.eğer üstüme alınıp yazdıysam affola,amacım sadece tecrübem ve bilgim dahilinde sorunlu gençlerin ailelerine yardımcı olmak.
ben demiyorum ki bir dönem zayıflarla dolu karne getirdi okula gitmedi diye okuldan alın gitsin. normal koşullarda tek sorun tembellikse öğrenim hakkını kullansın. ama bu arada boş durmasın veliler.mümkün olduğunca ilgilenilsin.hakkı bitince zaten mecbur alacaklar.
ama bazı istisnai durumlaar var. çocuk okulda terör estiriyor,öğretmenlere ders işletmiyor,başkasının da günahına giriyor. üstelik okula gönderildiği için tepkili..geçenlerde bir öğrencimiz biber gazı getirmiş koridorda sıktı. bayılanlar,istifra edenler ..vs.hayat durdu okulda.
çocukla konusmaya çalısıyoruz. ben okula gelmek istemiyorum.zorla gönderilirsem böyle yaparım diyor ve bu çocugun ilk senesi.bu tazr sorunlar yoksa bence de aklı basına gelir diye çocuğu okuldan almamakta fayda var.ama tehlikeli durumlarda,bir de okullarda sistem gereği yaptırımlar düşük oldugundan sorunlu olan öğrenciler yıldız oluyor.dersine çalışanın da aklına giriyor. tek kendisini değil başka çocukları da ipe götürüyor ki bence en vahim olan da bu.
 
benım kardesımde boyle ne yazıkkı onun ıcın gercekten uzuluyorum...ama hata onu sımartan anne ve babamda hatalarının cezalarınıda cok guzel cekecekler bn cok soyledım ama hep bna kızdılar smdı kendı hallerıe bıraktım hıcc mı hıc tınlamıyorum ne hallerı varsa gorurler umarım
 

işte okuldan kaçıp nereye gitti?
genellikle okuldan kaçıp tekin yerlere gitmezler. Allah korusun her türlü tehlike var. öncelikle bunun önünü kesin. bir de biz okulda her devamsızlıkta mesaj atarrız.veli bilir. telefon numaranız güncel değilse gidin güncelletin. her devamsızlığında bilmek istiyoruz diyin.

1sene kalıp aklı başına gelen ikinci sene teşekkür getiren,teknik sınıflara yerleşen çocuklarım da var. umarım böyle olur.ama ikinci sene iyice zıvanadan çıkan çocuklarım da var.
bir öğrencim hep söyler.okumayacağım demiş.dersler kötü. babam garsonluk yaptırmış bir süre.tıpış tıpş döndü okula. gecen sene kaldı ama bu sene teşekkür aldı.
siz de ikinci dönem de bir düzelme olmazsa yaz tatilinde bir işe verebilirsiniz ama mutlu olmayacağı,ustanın azıcık aksi olduğu bir yer olursa iyi olur.ya ömür boyu bu iş,ya da oturp ders çalışacaksın dersiniz.bir musibet bin nasihattan daha iyidir.
tüm bunlara ragmen olmazsa,örgün hakkı bittiğinde verirsiniz çıraklığa. canınızı sıkmayın herkes okuyacak diye bir kaide yok.lise diplomasını da hakeden alsın.birgün aklı basına gelirse,eksikliğini hissederse açık liseye kendi gider kaydını yaptırır ve oturur çalışır. açık lise de sizn zorlamanızla olmaz zaten.kendi isteyecek ki olsun.
 
bir öğrenciye endeksli yazıyormuşuz gibi oldu ama yorumlarım tüm sıkıntı çekenler için 3 aşağı 5 yukarı aynıdır.
benim çok üzüldüğüm bir konu bu sorumsuz gençler,öğretmen olarak emeklerinzin sürekli çöpe gittiğni görmek öyle üzücü ki...beni daha iyi diğer öğretmen arkadaslar anlar. onların da aynı hassasiyette yazdıgını görüyorum.
 
aynı sorun benim yeğenimdede var okulu istemiyor ve sevmiyor onun b.sayar alışkanlığı yok zaten oturduğu yerden saatlerce durabilecek bir kapasitede yok. lise 1 i 2sene okudu lise 2ye geçti ama 2dersten borçlu yine dersleri çok kötü.
ortaokulda bir öğretmeni dikkat dağınıklığı olduğunu puzzle yaptırmamızı önerdi aldık kendimiz yaptık hemen sıkıldı. ama siz bu yöntemi kullanabilirsiniz en azından b.sayar bağımlılığından kurtarabilirsiniz. bence sizinki yardım almadan b.sayardan kurtulamaz,
böyle giderse b.sayarda başka çevresi ve arkadaşı olmaz o zamanda iyice bunalıma girer. hayatın b.sayarda ibaret olamadığını her insanın hayatın belli bölümlerinde belli görevleri olduğunu ve ömür boyu böyle süreceğini anlatmaya çalışın. şu onda onun görevi
okumak okula gitmek, okul bitecek askerlik olacak, askerlik bitecek işi olacak, evlenecek çoluk çocuğa karışacak onlara bakmak görevi olacak hayat böyle bir şey. şu anda okuduğu için harçlık alabiliyor fakat birkaçsene sonra anne babadan para isteyemeyecek yaşa gelecek o zaman ne yapacak. geleceği işin şimdiden çaba harcamak zorunda gelecekte birgün gelecek ve o zaman hiçte uzak değil. keşke mes lisesine yazdırmasaydınız okulu sevmeyen bir çocuğu sabahtan akşama kadar olan bir okula yazdırmamlıydınız. mes lis ri sayısal ağırlıklı olur ve dersler daha fazla ve zordur. normal lisede sosyal bölümde zorlanmadan okuyabilirdi. yarım gün olacağı için sıkılmazdı belki. okulu sevdirmeye çalışın okuldaki arkadaşlığı ömrü boyunca birdaha bulamayacağına orda yapılan muzipliklerin
hep hatırlanacağını arkadaşlarla yapılan kakari kikilerin hiç unutulmadığını okumazsa bu ortamdan uzak kalacağını hatırlatın. ama bunları nasihat gibi değil sohbet havasında satır aralarında empoze etmeğe çalışın. herkes okuyacak diye birşey yok tabiiki ama bizler istiyoruz
ki okumayanlar başkalarının çocuklarından çıksın bizimkiler okusun. doğan cücenoğlunun bu konuda yazıları ve kitapları var. mesala gazetede bir röpartajı çıkmıştı. çocuklara nasihat ederek değil sohbetle yaklaşın diye. mesela bir söyleşide çocuğa soruyor şu anda gözlerini kapa ve açtığında 20 yıl sonrası nerde ve ne yaptığını bana söyle diyor. çocuk gözlerini açıyor yaşını nerde yaşadığı nerde çalıştığını evli olup olmadığını soruyor çocuk bunlara 20 yıl sonrasında gibi cevap veriyor. newyorta olduğunu kariyer sahibi olduğunu vb. cevaplar veriyor sohbetin sonunda çocuk 20 yıl sonraki için verdiği cevapların gerçekleştirmesi için çalışöası gerektiğinin farkına varıyor. bizimkilerin tek çaresi açık lise yada akşam lisesi olacak gibi ihşallah ünv. tede açılırlar.
 
size değil genel olarak yazmıştım zira başka bir arkadaş da açık liseye verilmeli falan yazmış bu şekilde düşünmediğimi ifade ettim sadece konu sahibine fikir olması açısından.

son olarak herkes okuyacak diye bir şey yok kısmına da katılmadığımı belirterek bu konuda son yorumumu yapmış olayım. elbette ki herkes okumuyor ya da okuyamıyor yine de ben bunu bir öğretmen olarak söylemem söyleyemem. size geçen günlerde itüsözlükte okuduğum bir yazı ile veda edeyim bir öğretmenin duruşunun nasıl olması gerektiğini çok güzel açıklayan bi yazı olmuş çok beğenmiştim okuyunca gözlerim dolmuştu :)

[h=1]yoksullukla yetişen bireylerin unutulmazları

zengin mühitlerden gelen öğretmenimin söylediği (orta okul son sınıf karne günü):
[/h]

  • - hepiniz doktor, mühendis, avukat olmak zorunda değilsiniz. ailenizin sizi liseden sonra okutacak durumu yok. bu toplumun araba tamircilerine, çöpçülere, manavada ihtiyacı var. mutlaka okumak zorunda değilsiniz. yaşınız çok küçük şimdi bir tamirhaneye girseniz ilerde çok iyi bir tamirci olabilirsiniz.

    doğudan kendi imkanlarıyla okuyan bir öğretmenin söylediği (yine aynı gün)

    -hırs, öfke çok güçlü bir duygudur. hatta ve hatta bana göre sevginin bile önündedir. eğer içinizdeki fakirliğe öfkeleniyorsanız o zaman okumak için hırslanın. bu ülkede çobanlıktan memleket yönetmiş insanlar var. bu ülkede kilometrelerce yolu hergün yürüyerek doktor olmuş insanlar var. şimdi siz düşünün. dünyaya gece konduda gözünüzü açtınız ve artık ailenizin değil sizin bir karar vermeniz gerekiyor. ben okuyacak mıyım? ben bu sefalletten 8 yıl daha sabredip sebat edip okuyup, gerekirse yemek paramla kitap alıp annemin babamın karşısına bir mühendis olarak, bir doktor olarak, bir öğretmen olarak bir subay olarak duracak mıyım? aranızdaki çakmak çakmak bakan çocuklarıma sesleniyorum. onlar hayatları boyunca bu anı hatırlayacaklar. çünkü bana yapılan bu konuşmayı unutmadım. hayatınızın geri kalanı bir araba boyacısında elleriniz nasırdan tutulmaz hale gelene kadar çalışacak mısınız? yoksa sadece 8 yıl, bunun 3 yılı lise, 1 yılı üniversite sınavına hazırlık, 4 yılı üniversite okuyup bizim bunca emeklerimizi haklı çıkaracak mısınız?
 

bu yazıyı katılıyorum fakat çocuklara bunları bir türlü anlatamıyoruz. sorunda bu zaten anlatamamız. ne çocuklar var emanet aldığı ünv. hazırlık kitapları ile hazırlanıp ünv dereceyle kazanan, hem çalışıp hem ünv hazırlanan ve başarılı olan çocuklar var. bizimkilerin yedikleri önünde yemedikleri arkasında yeterki okusunlar başarılı olsunlar bizim çektiklerimizi çekmesinler diye uğraşıyoruz fakat bir yerlerde yanlış yapıyoruz. yada bir arkadaşın yazdığı gibi çocuğun içinde olacak olmayınca olmuyor. fakat ilerde pişman olacaklar pişmanlıklarını yaşamadan akılları başlarına gelsin istiyoruz ama beceremiyoruz. çünkü zamanında bizede okumanın faydalarını anlatırken ne diyor bu ya diye düşünüyorduk fakat şimdi bizim pişmanlıklarımızı yaşamasınlar istiyoruz.
 
yorum yazan herkesten ayrı ayrı özür diliyorum bir takım sebeplerden dolayı bir süre nete giremedim. meslek edindirme kurslarını gördüğüm gün araştırmıştım bulunduğumuz şehrin küçük bir yer olmasından kaynaklı olacak ki sadece beden işçisi üzerine eğitim veriliyor bir de oto tamircisi birine zaten yaşı tutmuyor diğerini de istemiyor. başka kurslara baktım ama lise diploması istiyor birçoğu herhangi bir ortaöğretim kurumundan mezun olmuş olmak gerekiyor kursa kayıt yaptırabilmek için.anne ve babamın çok ilgili olduklarını söyleyemem yani çalış et falan diyorlar da öyle özellikle işin peşine düşüp hocalarla görüşmek için gitmediler hiç okula ama bu kardeşime özel bir durum değil benim ve abimin okul zamanında da böyle davrandılar özellikle görüşmeye falan gitmediler toplantılara giderlerdi sadece.toplantıya da babam değil sadece annem gider.babam pek ilgilenmez gereksiz görüyor böyle şeyleri. şu an tatil malum okula gittim ama sadece idari yetkililer var öğretmenleriyle görüşemedim bu hafta sonu ben İstanbul'a dönüyorum maalesef hocalarıyla görüşemedim yani. arkadaşlarının da aldığı bu karar da etkisi olduğunu düşünüyorum birkaç arkadaşı okulu bıraktı o da ondan sonra bırakmak istedi.anneme de siz başka anne-babalar gibi olamazsınız işte X de okulu bıraktı onun anne babası canın sağ olsun demişler siz beni zorla çalıştırıyorsunuz falan demiş. şimdi babamın iş yerinde garson olarak çalışıyor gece 02:30da falan geliyor eve ama hayatından memnun şu an rahatsız değil okula tercih ederim bu durumu diyor.böyle işte arkadaşlar fena bir durum teşekkür ediyorum tekrardan
 

haklisiniz ailemle konusup su numara guncelleme isini halletmeliyim 1 ders bile yok yazilsa haberimiz olsun...
ikinci dönem insALLAH düzelir,cok isterim okumasini ama dediginiz gibi herkes okuyacak diye birsey yok bakalim bu donem neler olacak soz verdi calisacam diye ama ne olur bilemiyorum,
bu zamana kadar verdiginiz tum cevaplar icin cok tessekur ederim ALLAH RAZI OLSUN
 
bilgisayar bağımlısı ise kardeşinizi doktora götürmelisiniz,bu konuda yardım ediyorlar,bir yerde okumuştum sizde araştırın derim ben .her çocuk okuyacak gibi bir şey yok,babanızın kıyaslama yapması çok yanlış,o çucuğu okuldan daha çok soğutur,başka yöntemler bulun ,internete sınır koyun dcem ama bu seferde cafelerden toplucaksınız..siz dediğim gibi bbu alanla ilgili araştırmalar yapıp kardeşinizii götürün doktorA.Umarım iyi olur,okuluna devam eder.satış danışmaınnda bile en az lise mezunu aranıyor..
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…