Kahramanmaras///46

nesutcum öncelikle ayaklarını sıcak tut, hani edkiden sıcak su torbaları vardı ya böbreklerine doğruda onu koyup ısıt azıcık kendini. Bak bi de şunları buldum senin için, tekrar geçmiş olsun bitanem, kendine dikkat et olur mu?a.s.
- Adaçayı bir miktar kurutulup 1 litre suda kaynatılırak içildiğinde böbrek ve mesane rahatsızlıklarına iyi gelir.

- Anason tohumları toz haline getirilip, üzüm şırasına karıştırılarak içildiğinde böbrek taşlarını düşürür.

- Armut, böbrekleri çalıştırır.

- Arpanın suda kaynatılarak elde edilen sıvısı böbrek ve safrakesesi taşlarının sebebiyet verdiği ağrılara, karaciğer ve dalak hastalıklarına iyi gelir.

- Andız otu üzüm şırasının içinde bir ay bekletilip içilirse böbrek, mesane ve safra kesesi taşlarının oluşumunu önler.

- Domates, pırasa, armut ve üzüm safra ve böbrek taşlarına iyi gelir. Domates, sıcak aylarda bol miktarda yenilirse, böbrek ve kan dolaşımını rahatlatır. Domatesten tam olarak yararlabilmek için daima çiğ yemelidir.

- Hint safranı kökü ve çalısı kaynatılarak içildiğinde karaciğer ve safrakesesi rahatsızlıklarını giderir.

nesutayi .!.:

bombaaa banada yemek yap aşkım beni nazlatıp tuzluyor ama olsun ben senden istiyom.yaaa ben böbreklerimin ağrısından duramıyorum.ne yapsamsa biraz rahatlasam diyorum mahvetti beni yaa bildiğiniz bişi yokmu

Genişletmek için tıkla...

canım kendini ve ayaklarını sıcak tutman lazım. onun tek ilacı bu. tabii dr. da şart.

[/IMG]

nesutayi .!.:

betül ablam çok şükür sen beni anladın.buraları sadece gören bilir yaa daha geçenlerde asker aracına suikast düzenlemişler.mayın allahtan tam zamanında patlamamış ciğerlerime bişi olmamış çok şükür.allah erlerimizi başımızdan eksik etmesin acılarını göstermesin terörüde yerle bir etsin inşallah

Genişletmek için tıkla...

allah onları esirgeye.

çok teşekkür ederim canlarım zaten çorapsız gezmiyorum böbreklerimi sıcak tutsun diye yünlü bir bezlede sardım inşallah geçer.nane kekik kaynattı aşkım onları içtim.kaloriferlerde yanıyor artık.başak çarem yok mecbur evde olan bitkilerle idare edicem inşallah.pazartesiye eğer adet olmazsam dra gidicem maraşa.oğluşumun okulu olmasa 1 hafta kalırdım.2 gün içinde bütün hastalıklarımı göstermem lazım

canım ben böbrek ağrısını bilirim. aman gülüm hiç ihmal etme. 15 gün hastanede çektiğimi bir allah bir ben biliyorum. hele böbrek çok önemli. allah etmeye.

canlarım hepinize iyi geceler. öpüyorum sizleri.

[/IMG]

iyi geceler herkese, Allah rahatlık versinŞeniz

sizede iyi geceler canlarım allah rahatlık versin

[/IMG]

kıslar nerdesiniz. öğlen olmuş yoksunuz. ablanız yürüyüp geldi. acık yattı ve sizleri ziyarete geldi. hadi yine size günaydın diyeyim.

[/IMG]

kıslar toplanın artık. ben geldim.

Tünaydınlar ve herkese hayırlı cumalara.s.

Bugün biraz keyifsizim. Çatık kaşlı, sönük gözlü, yüzü düşmüş ve mutsuz bir hatunum. Kaşlarımın ortasına sanki balyozla vurmuşlarda baş ağrısından duramıyorum. Ne zaman eşimle tartışsam böyle hissediyorum herkesten herşeyden kaçasım geliyor önce yatağımı ayırıyorum sonra hüznü kucaklıyorum, ertesi günde ne çalışmak istiyorum ne de bir ses duymak.. Öğlen saati bir kaçış oluyor sanki benim için.. Maskemi takıp yüzüme yalancı bir gülümsemeyle santraldeki oparatörlerle selamlaşıp atıyorum dışarı kendimi güneşli bir İstanbul gününde.. neresi olursa..(gerçi yakınlarda da çok seçenek yok ya..) Bugün yanımızdaki üniversitenin kafesine gittim adalara bakarak yapma çiçeklerin arasında sakince bir kenarda masada oturdum Canım hiç bir şey istemiyordu ama neşe katsın diye azıcık tiramisu ve çay istedim ince belli bardakta.. Yan masalardan birinde penye minicik elbiseli sarı uzun saçlı bol makyajlı basit gözüken bayanın karşısında yaşça bayağı büyük belliki müdürü falan ve aptalca kahkahalarla gülmeleri beni son derece irite etti ortamdan ama yine de kendimle başbaşa üzgün üzgün çayımı yudumlayıp beyin fırtınası yapmama engel olamadılar. Buralarda böyle tiplerden çok fazla var çevreleri umurlarında değil, ya satışçılar ya tanıtımcı ama öncelikle sergileyiciler tabii bayanlar için itici erkekler için son derecede çekiciler:1no2: Allah saklasın böyle tiplerin şerrinden eşlerimizi, Allah korusunda hiç karşılaştırmasın dedim içimden ve kendi dünyama döndüm...

Bilemiyorum neydi yanlış olan Saçma sapan şeylerle eşim neden akşam kalbimi kırdı anlamıyorum. senağlama Her ne söylerse söylesin kendince haklı olduğunu düşünüyor anında tepki verince ne dedim ki ne yaptım ki diyorklava: Belli bir yaşa ve olgunluğa erişince kaldıramıyor insan işte, olmuyor. Fakat nedense benim hemen akabinde hiç bir problem yokmuş gibi davranmamı istiyor. Neden benim kalbim incinmedimi az önce, duyduğum şeyler doğru muydu değil miydi? Veya sebebin ne olursa olsun ben bunları haketmediğim halde nasıl söyledin ve nasıl normale dönmesini hemen istersin? diye sessizce kızıyorum ona ama sonuç SIFIR! Geçti unut mantığı hakim hepyasakkelime

Toplumumuzda ne yazık ki kadınlar çok duygusal mantığıyla, her şeyi büyütüyorlar fazla dır dır edip kocalarını yoruyorlar mantığıyla yaklaşılmasının sonucu bunlar. Daha doğar doğmaz erkeklerin kafasına bu enjekte ediliyor. Saçma sebebe gelince çalışırken borç öderken bir şeyler alırken her şey ortak hatta ondan daha çok yorulan benim ama ben evle ilgili mutfakla ilgili onu şöyle yaparız bunu da alırız falan gibi bir şey söyledim Durduk yerde EEEE herşeyide bana söyleme bıktım yaa, vır vır vır aklına ne geliyosa anlatıyosun bana söylüyosun bir şeyleride ben bilmiymmm dedi Ben de -yaaa öyle mi işten gelip ben yorulayım koşturayım uğraşayım karnın doyup ayaklarını uzatıp sen otur azıcık bir şeyi beraber yapalım deyince de bir şeyide bana söylemeden yap de- dedim Tabi bu da başladı sen yapar mısın bu evin karısı yok, kapasitesi olmadığı için burda yaşamıyo falan dedi. Tabi senin kapasiten yok lafı tepemi attırdı Allah korusun işten falan çıksam demek ki demediğin kalmıycak dedim Sen laf istedin ben de söyledim hakettin dedi. Çok üzüldüm her türlü fedakarlık, koşturmadan sonra kapasitesi olmayan bir kadın ilan edildim ya pes Oturma odasında uyudum sabah kızdı hemen yatağını ayırıyosun işine gelmedi mi dedi dalga geçerek üstüne bir de( Bir de pışpışlıycak mıydım hem suçlu hem güçlüsün di mi dedim Gülerek hem Evvveeet ne yaptım ki hem suçlu hem de güçlüyüm deyip gitti
İşte bu kadar basit ve yıpratıcı hareketler günümü altüst etti, değer mi bunca şeye bilmiyorum?:uhm:

bomba .!.:

canım benim kocacımda aynısı.kavga ederken adeta yarış giriyoruz.kim kimi daha çok kıracak diye.geri heömende barışmak istiyor.ben o lafları altta kalmamak için söyledim diyor.ama ben hemen unutamamki.biraz zamana ihtiyacım olacak.onlara kalırsa kavgadan sonra hemen her şeyi unutup hiç bir şey olmamış gibi davranmamızı bekliyorlar

Genişletmek için tıkla...

Bu kadar olur hayatım sanki bizi anlatmışsınkaydirigubbakcemile5 Demek ki bu adamların hemen hemen hepsi aynı istisnalar dışında:teselli:

Haklısın galiba hayatım çocuk gibiler resmen. Hayatı ne kadar basit görüyorlar kırarım yıkarım bir daha toparlarım lego gibi:)) O da zaten az önce aradı "Hala küs müsün ben onları seni üzmek için mahsustan söyledim, unut hepsini" dedi tabi pek yüz vermedim Biz bayanlarda "Dal rüzgarı affeder, ama kırılmıştır bir kere..." mantığı hakimdir ya o misalklava:

ŞenizOkuduğumda hoşuma gitti ve İlayda'dan muhteşem bir yazı alıntıladım sizler için, zira o bahsedilen kitaplardan evlenmeden önce bana da hediye edilmişti ve o zaman çok etkilenmiştim. Sonrasında yaşananların gerçeklerle bire-bir aynı olmadığını yani anlatılan yapmacıklıklardan uzak, realist paylaşımlar olduğunu anladım tabi:))) Hep böyle sevgi sözcükleri duymamız dileğiyle...

"SENİ SEVİYORUM, ÇÜNKÜ...

Narkoz verilmiş gibi uyuşturan, anlık hayallere daldıran, bittiğinde ise verdiği mutluluktan ziyade mutsuzluğu tetikleyen, gerçek hayattan uzak pembe cümlelerden oluşan yazıları, kitapları sever misiniz? Ben sevmiyorum. Olmayacak, yaşanmayacak, yaşanması realiteyle karşılaştırıldığında milyonda bir ihtimal olan hayatları, aşkları, peri masalı türü şeylerle zaman geçirmeyi, beyni doldurup yormayı gereksiz buluyorum. İşin daha da tuhafı okurken romantik olunacak anda gülüyorum. Güldüklerime sevgilimin bana gönderdiği bazı mesajlarda dahil. O bir başak erkeği olup tuvalete bile mantıkla giden bir adam ve genel karakteri mantık+espri olduğundan öyle pek edebi sözcükler söylemez. Anlayacağınız kendileri biraz ağır abidir. Bu yüzden romantik anların senkronunu pek tutturamayız. Birimizden biri kelimeleri cımbızlar ve o anı mutlaka geyiğe sardırırız.

Sizce de süslü cümleler doğallığı bozmuyor mu? Sevdiğim adamdan o an içinden ne geçiyorsa onları ‘Ömürce’ söylemesini istiyorum. Mesela, “Sensizlik beni ağlatıyor” demesi, belki bensizliğin acısını kanıtlamak içindir ancak inanamam, çünkü o asla ağlamaz, ağlasa göstermez ve bunu da asla dile getirmez. Anca “Seni manyaklar gibi seviyorum”, “Seni acayip özledim be aşkım” türü şeyler derse ya da şişenin dibini (bir yılı devirdiğimiz nişanlılığımızda bu halini yeni gördüm ve bu halini mantıklı haline bin kere tercih ediyorum) görüp o an ararsa ve mantığını kullanmadığı bu durumda her ne söylerse onlar gerçek ve tamamdır, çünkü bu, odur…

Peki sizler ne dersiniz sevdiğinize? Realiteden uzaklaşmadan, yapmacıklığa girmeden, hayatın her yüzünü gözönünde bulundurarak, çağımızda yaşanan sevgileri hangi kelimelerle ifade edersiniz? İşte buyrun, pembeleşmeye çalışmadan birkaç tanesini ben ediyorum. Bilmem, belki size de kılavuz olur.

- Seni seviyorum, çünkü…
Aşkı gerçek anlamda iliklerime kadar yaşatıyorsun.
- Seni seviyorum, çünkü…
Eğilip bükülmeyen, namuslu, saygı duyabileceğim sağlam bir karaktere sahipsin.
- Seni seviyorum, çünkü…
Kirlenmiş toplumda aşkımdan başka bir beklentin olmadı.
- Seni seviyorum, çünkü…
Kalbimi benden alabilecek kadar kararlı oldun.
- Seni seviyorum, çünkü…
Sevgililiğimizi o an unutarak sıkılmadan saatlerce sohbet edebildiğim, hayatı, dünyayı kısacası her şeyi paylaşabildiğim, en iyi arkadaşım olmayı da başarabildin.
- Seni seviyorum, çünkü…
İlişkimiz kadın-erkek-sevgili muhabbetini koruyarak bir üst seviyeye daha çıktı, sevgiliye dahi anlatılmayacak kadar özel sırlarımı, mutsuz anlarımı paylaşacak rahatlığı vererek dostum da oldun.
- Seni seviyorum, çünkü…
Özgüvenini ilişkimizde ustaca kullanarak özgürlüğümü kısıtlamadan sevmeyi becerebiliyorsun.
- Seni seviyorum, çünkü…
Beni güldürüyorsun. Üstelik güldürürken aynı anda sinir de edip grafiği monotonlaştırmıyorsun.
- Seni seviyorum, çünkü…
Pek çok duygu gibi aidiyet duygusunu da bu kadar yoğun ilk defa yaşatıyorsun.
- Seni seviyorum, çünkü…
Devam eden hayatıma girdin. Seni tanımaya başladıkça seninle yarım hayata değil, yeni, sıfır kilometre bir hayata başlayacak kadar değerli olduğunu gösterdin.
- Seni seviyorum, çünkü…
Her zor durumun altından tek başına, yardımsız kalkmaya becerebilen, herkese karşı dik duruşunu koruyan yapınla hayranlık beslettin.
- Seni seviyorum, çünkü…
Fiziksel ve ruhsal bir şablonum yokken, aradığım olduğunu seni tanıyınca anladım.
- Seni seviyorum, çünkü…
Bu kalpte bölünme olmadan sadece sen varolabilecek kadar büyüksün.
- Seni Çok Seviyorum, çünkü…
Sevgilim, arkadaşım, dostum, sırdaşım, akıl hocam, sığınabileceğim bir liman, bazen bir ağabey, bazen bir baba, en önemlisi eşim olmayı hak edecek bir insan olduğunu gösterdin…

Her şeyde doğallıktan, gerçeklikten, dobralıktan yanayım. Aşkın içinde bile argo olabilir, yeter ki yapay olmasın, yeter ki içten gelip denilenleri yalınca anlatabilsin… Sevdiğinize süslü cümleler bulmaktan vazgeçin, siz olun kafidir…" a.s.

ben geldim hepiniz kaçmışsınız.nightcım üzme kendini bomba bacum çok haklı çok şükür bizim hiç böyle tartışmalarımız olmaz.tartışırken bile birbirimizi kırmamaya çok dikkat ederiz. hatta bomba bize çok gülerdi siz şimdi kavgamı ediyorsunuz diye.aslında felsefe şu olmalı hem kadında hem erkekte bakacağın yüze s.....ma.biz bunu uyguluyoruz.birimiz kızarsa ki genelde hep ben kızıyorum diğerimiz ya susuyor ya kaçıyor.erkekler bir tarla gibidir suyunu gübresini vermezsen bakımını yapmayıp kendi haline bırakırsan ne bağ olur ne bahçe.hiçbir erkek mükemmel değildir erkeği mükemmel yapan kadındır.erkeği küserek cezalandıramazsın umurasamayarak ona en büyük cezayı verirsin