• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

İşi Bırakma İsteği

valla böyle bir konuyu yorumlarıyla tek tek okumak isterdim sadece göz gezdirebildim bazı yorumlara, bende de var 2 çocuk büyük 10 yaşında ufaklık 10 aylık annem bakıyor şuan ,sonrasında kreşe vereceğim ,muhtemelen seneye olur bu,benimde 20 yıllık bir çalışma hayatım var benim tek artım zorlada olsa bir ev aldık benim zorlamalarımla ,eşime kalsa özel sektörde işimizin garantisi yok diye 10 yıl hiç birşeye dokunmadan geçti ,en sonunda pes etti şuan çocuklarıma bırakabileceğim bir ev aldık biz çok sıkıntı çektik onlar çekmesin kafasındayız,kredi borcunu bitirmek amaç ,sizde çalışıyorum ama ortada bir şey yok diyorsunuz ,20 yıl az bir zaman değil neden bir girişim içinde bulunmadınız?kiradasınız sanırım, amaç olmazsa araç hiç bir işe yaramaz,benimde işim ile ilgili çok şükür bir sıkıntım yok lakin eşimin var işten çıkartılma olursa evin bütün yükü bana kalacak ,hayat müşterek ,evet benimde çevremde çalışmayıp herşeye sahip birsürü insan var ama inan hiç umurumda değil benim hedeflerim var ,4 yıl sonra primlerim doluyor ,emekliliğim var,çocuklarımın daha rahat büyüyeceği her türlü masraflarını karşılayabilecek anneleri var,doğum iznimde bile ev kabus gibi geldi tek güzel şey çocuklarımın yanında olmaktı ,hergün ev işi tv,ortalık topla,yemek yap e ben bunları çalışırkende yapıyorum,bir düzenim var sonuçta ne biliyim uzun lafın kısası yerinizde olsam asla işimi bırakmazdım belkide işinize ,htiyacı olan yerinizde olmak isteyen çok insan var bunu düşünün önce, çocuklar aynı yaşta kalmayacak büyüyünce anne iyiki işten ayrılıp yanımda kaldın demiyorlar,bana şunu al bana bunu al,sürekli isteklerle geliyorlar.

:KK24:

:nazar:
 
sanki beni yazmışsınız aynı düşünce ve gelgitler bende de var hem de uzun zamandır ama memurum ben aynen kiradayım
çok duygusala bağlayınca ve çalışmayanlara ve dinlenen gününü serbest planlayan insanlara bakınca özenmemek elde değil ama onlar da bize imreniyor son zamnlarda insanlada gnel bir memnuniyetsizlik hakim.çalışmanın artılarını gözünün önüne getir ara ara izin al evinde vakit geçir kendine ruhuna vakit ayır iyi geliyor bunlar naçizane
 
Ben de evliliğimde sizin üstlendiginiz sekilde bir misyon yüklemiştim kendime.Tek derdim kiradan kurtulup ev almakti.Ama beyimizin öyle tasasi yoktu pek.İş değişikliği yapti maas yönünden tatmin yasamaya baslayinca "isten cikabilirsin hayatimizi yasayalım bana da fazlasiyla vakit ayirmis olursun" diyince cazip gelmedi değil.Hem iş hem ev yoruyordu.Ama işimde istediğim yere gelmeme ramak kala bunu yapmak istemedim ciddi anlamda emek verdigim yerden vazgeçmek istemedim..
İşimden değil ama eşimden ayrıldım sonrasinda farkli sebeplerden.Bir kaç ay önce terfi aldım olabileceğim en iyi yerdeyim şuan.
En büyük iyiki'mdir işim.Mutlaka zorluyordur ama ilerde sizin de en büyük iyikiniz olacaktir biraz daha sabir olur mu? :KK66:
 
Şanslısınız o zaman.
Ben 08:30 - 17:20 gibi veriyorum.
Bizimkisi özel.
Keşke yakınımda devlet olsa, dediğiniz gibi masrafımız azalır.

Nasip kısmet.
Şimdi sanırım tekrar bakıcı bulma yoluna gideceğim.
Ekstra masraf olacak ama napalım.
Annem idareten bakıyor sonuçta, maksat bizim yükümüz biraz hafiflesin ve sakin kafa ile yeni birini bulalım.
Benim eski sitedede alt komşum öğretmendi zaten yarim gün çalişiyordu birde annesi hergün sabahtan gelip akşam kocasi gelene kadar hem çocuklara bakip hem büyuk çocugu okula birakip hemde evin işini yapiyordu ama kadin öyle azimliydiki bunlari yaparken bi görseniz annesi değil yardimcisi sanirdiniz. Bence maaşinin yarisini annesine veriyordu öyle tahmin ediyorum yoksa kimsenin annesi bu dünyada öyle canla başla çalişmaz:)
 
Merhabalar hanımlar,
Yine bir derdim var, yine kafam karman çurman.
Son zamanlarda zaten olanlar, yaşananlar, beni çok kötü etkilediğinden.
Sağlıklı düşünemiyorum.

2 tane oğlum var, biri 2 yaşına girecek, diğeri de 5 yaşına.
Çalışıyorum, yıllardan beri çalışıyorum, 21-22 senelik bir iş hayatım var.
O kadar yorgun hissediyorum ki son zamanlarda kendimi.
Hem psikolojikman hem de bedenen.

İşi bırakmayı düşündüren sebeplerim çok.
Şu anda ufak oğluma bir bakıcı bulmak gibi bir arayışımın olmaması başta geliyor.
Önceki bakıcıdan ağzım yandı, ondan öncekinden de sorunlar yaşamıştık.
Annem şu an (şimdilik) idare ediyor bizi, ancak annem tam sağlıklı değil bana göre.
Benim için eve her gittiğim gün bir kaos, ne kendi düzenim var ne temizliğim ve ben takıntılı bir insanım.
Annem sağolsun her zaman açığımı kapatmaya çalışmıştır, elinden geldiğince.
Ancak ona da yüklenmek istemiyorum, bakıcı buluruz umuduyla annem idare ediyor şu an.
Fakat ben yeni birine güvenebileceğimi sanmıyorum, çocuğumu da yabancı ellere teslim etmek istemiyorum.
En büyük iş bırakma nedenim bu.
Hem çocuğum bensiz büyüyor diye üzülmem, hem de artık annemin idare edebileceğini düşünmemem.

Diğer yandan büyük oğlum kreşe gidiyor zaten.
Eğer işi bırakırsam, bir süre daha kreşe gidecek ve belki maddi anlamda yetersiz olacağımızdan onu artık kreşe gönderemeyeceğiz.
Kreş oğluma çok iyi geldi, her anlamda gelişimini görüyorum.
Bu beni sevindiriyor ve onu bu eğitimden mahrum bırakacak olmak beni üzüyor.

Kirada oturuyoruz.
Yakın zamanda ev alma planlarımız yok.
Kredilerin durumları ortada, emlak fiyatları aldı başını gidiyor zaten.
Sanırım kendi evimizin sahibi olmak hayal gibi birşey şu an bizim için.
İlerde ne gösterir zaman bilinmez tabii.
Kirada olmasaydık zaten bu kadar düşünmezdim işi bırakmalı mıyım diye.

Bir diğer neden ise, etrafıma bakıyorum, ömrü boyunca hiç çalışmamış kadınlar var.
Bunu eksi olarak söylemiyorum, hiç çalışma hayatı olmamış ancak ne kadar maddi sıkıntı yaşasalarsa bir şekilde çorbalarını kaynatmış aileler var.
Misal eşimin abisi çalışmıyor, eltim çalışmıyor, 1 tane çocukları var, hatta 1 tane köpekleri var.
Tencereleri nasıl kaynıyor benim de aklım almıyor gerçekten.
Hiç bir şeylerinden mahrum değiller.
Koltuklarını yeni kaplattı mesela, eşinin ve kendisinin elinde akıllı telefon mevcut, çocuklarında İpad var.
Filan gibi.
Eşimin ailesi (anne-babası) onları destekliyor farkındayım ve gerçekten gözüm yok Allah daha çok versin daha çok desteklesinler.
Ama benim zoruma giden ben yıllarca çalışarak birşeyleri edindim ve hiç hazır verilen birşeyim olmadı.
Şimdi bakıyorum da, herkes ne kadar yardımsever, bir tek bize karşı öyle değiller.
Karnım burnumda işe geldiğim günler geliyor aklıma ve eşimin abisinin bu kadar umarsızca çalışmamasını görüyorum, bazen diyorum elin delisi ben miyim?
Niye bu kadar kaygılanıyorum? Neden bu kadar kafaya takıyorum?
Evimin hanımı olmak varken neden bu kadar kendimi hırpalıyorum?

Son zamanlardaki derdim bu.
Sağlıklı düşünemiyorum ve moralim çok bozuk.
İşler zaten sakin, malum son yaşananlar piyasadaki bir çok firmayı etkiledi.
Ancak benim yerim sağlam, bana çık diyen yok, olumsuz bir konu yok iş hayatımda.
Kişisel hayatım beni yoruyor ve artık iş hayatını kaldıramaz hale geliyorum sanırım.
Bu yorgunluk hem bedenimde fiziki olarak hissediyorum hem de ruhumda.
Ne enerjim var, ne de bir tebessüm suratımda.
Hayatımdan bezgin bir şekilde yaşıyormuşum gibiyim.
Her gün yataktan kendimi kazıyarak çıkartıyorum ki bu böyle değildi 5-6 ay öncesine kadar.

Çalışmadan gününü tamamlayan insanları gözümün önüne getirdikçe çalışmak zor gelmeye başladı sanırım bana.
Çocuklarımın hayatlarından çaldığımı, eşime yeterince özeni gösteremediğimi düşünmeye başladım iyiden iyiye.
Evime düzenimi verebilecekken, yıllardan beri (çocuklar oldu olalı) benim haricimde herkesin benim evimde düzeni var (bakıcı, annem, kayınvalide).
Kendim haricinde herkes bir şekilde evime düzen sağladı bir ben sağlayamadım gibi hissediyorum.
Sanki evimi, özümseyemeyerek yaşıyorum.

Duygularımı dile getirmek benim için zor gerçekten.
Sanırım bir psikolog yardımı bile almayı düşüneceğim.
Kafam o kadar karışık ve yoğun.


Okuyan arkadaşlara teşekkür ederim, umarım anlamışsınızdır anlatmak istediğimi.
Bazen ben bile kendimi anlayamıyorum çünkü.
İşi bırakmak istemekte haklı mıyım?
Sizce herşeyi göze alıp, maddi sorunlar ile karşılaşmayı bile göze alıp evimde çocuklarımın başında olmalı mıyım?

Eşim bu konuda kararı tamamen bana bıraktı.
Bana dediği tek şey "gün 1 den beri çalışmak veya çalışmamak konusunda özgürsün, bu tamamen senin tercihin, hangi eş istemez ki karısı sıcacık evinde otursun, çocuklarını büyütsün... maddi sorunlar yaşarız, yaşamayız değil ama benim de adam olup evime bakmam lazım..."
İşiniz ile ilgili bi sıkıntınız Yok biraz tükenmişlik sendromu sizinki. Bende 12 yıldır çalışıyorum ve ara ara düşünüyorum böyle şeyler..sonra geçiyor..
Küçüğü de kreşe yazdırın. Benimki 28aylık başladı kreşe çok da faydasını gördük. Büyüğünü de asla kreşten almayın.
Siz evde ne kadar eğitim verebilirsiniz ki onlara.
Çalışmaya da alışmışsınız. İlk 1ay çok cazip gelecek evde olmak ama sonra çoook sıkılacaksınız.
Bırakmayın işinizi,evinde oturan kadınları da hiç düşünmeyin..bence onlar da sizin yerinizde olmak istiyor..
İzin alın olmadı 1hafta 2hafta biraz kafa dağıtın...
 
Illa paraya cok ihtiyaciniz varsa evden yapabileceginiz isler bulursunuz kendinize. Az kazanirsiniz ama mutlu olursunuz. Kendinizi bu kadar yipratmaya ne gerek var. Cocuklarinizin paradan cok sizin duzgun psikolojinize ve sevginize ihtiyaci var unutmayin.
 
İş yerinizde ciddi boyutta sorun yoksa sakın bırakmayın derim. Hele ki ekonominin nereye gittiği belli değilken çok risk alırsınız. Ülkemizde eğitim masrafları malum, mal mülk bir yere kadar çocuklarımızın asıl ihtiyacı iyi bir eğitim almaları. Eşinizin ailesi sonsuz değil, öbür tarafa istedikleri kadar para yardırsınlar hazıra dağ bile dayanmaz, ilerde rahat eden ve kimseye muhtaç olmayan taraf siz olacaksınız. Psikolojik yardım alırsanız kendinizi daha iyi hissedeceksiniz çünkü anladığım kadarıyla asıl sorun sizin kendinizle ilgili. Anne olarak da kendinizi yetersiz hissetmeyin; asıl çalışarak, üreterek ve ekonomik özgürlüğünün ne kadar önemli olduğunu gösterdiğiniz için ilerde çocuklarınız size minnettar olacaktır.
 
Sevgili konu sahibi durumu ve yapacaklarınızi o kadar güzel belirtmişsiniz ki.Ama bence bir de kendiniz için zaman dilimi olusturun.Yarım saat bile olsa sadece size ait olan sessiz bir zaman dilimi.
Ben kısa sürede toparlayacaginiza hakketiginiz huzura ve berekete kavusacaginiza inanıyorum...
 
Psikolojik destek ve tatile ihtiyacınız var. Şuanki ruh halinden kurtulsanız bugünkü isteğinizi yersiz bulursunuz.
Maddi anlamda sıkıntıya düşecek olmanız hergün evde olup bunları kafaya takacak daha çok zamanınız olacağı anlamına gelir. Bence iyi düşünün.
Kendinizden eminseniz ertelemeyin tabii.
 
Çocuklarım küçükken ,psikolojim iyi değilken aynı hislere sahiptim.Bence evdekilere imreniyorsunuz .Eğer sosyal biri iseniz sıkılmayacağınızı düşünüyorsanız bırakın.Ama evde sürekli aynı işler sizi yıpratabilir .
 
Merhabalar hanımlar,
Yine bir derdim var, yine kafam karman çurman.
Son zamanlarda zaten olanlar, yaşananlar, beni çok kötü etkilediğinden.
Sağlıklı düşünemiyorum.

2 tane oğlum var, biri 2 yaşına girecek, diğeri de 5 yaşına.
Çalışıyorum, yıllardan beri çalışıyorum, 21-22 senelik bir iş hayatım var.
O kadar yorgun hissediyorum ki son zamanlarda kendimi.
Hem psikolojikman hem de bedenen.

İşi bırakmayı düşündüren sebeplerim çok.
Şu anda ufak oğluma bir bakıcı bulmak gibi bir arayışımın olmaması başta geliyor.
Önceki bakıcıdan ağzım yandı, ondan öncekinden de sorunlar yaşamıştık.
Annem şu an (şimdilik) idare ediyor bizi, ancak annem tam sağlıklı değil bana göre.
Benim için eve her gittiğim gün bir kaos, ne kendi düzenim var ne temizliğim ve ben takıntılı bir insanım.
Annem sağolsun her zaman açığımı kapatmaya çalışmıştır, elinden geldiğince.
Ancak ona da yüklenmek istemiyorum, bakıcı buluruz umuduyla annem idare ediyor şu an.
Fakat ben yeni birine güvenebileceğimi sanmıyorum, çocuğumu da yabancı ellere teslim etmek istemiyorum.
En büyük iş bırakma nedenim bu.
Hem çocuğum bensiz büyüyor diye üzülmem, hem de artık annemin idare edebileceğini düşünmemem.

Diğer yandan büyük oğlum kreşe gidiyor zaten.
Eğer işi bırakırsam, bir süre daha kreşe gidecek ve belki maddi anlamda yetersiz olacağımızdan onu artık kreşe gönderemeyeceğiz.
Kreş oğluma çok iyi geldi, her anlamda gelişimini görüyorum.
Bu beni sevindiriyor ve onu bu eğitimden mahrum bırakacak olmak beni üzüyor.

Kirada oturuyoruz.
Yakın zamanda ev alma planlarımız yok.
Kredilerin durumları ortada, emlak fiyatları aldı başını gidiyor zaten.
Sanırım kendi evimizin sahibi olmak hayal gibi birşey şu an bizim için.
İlerde ne gösterir zaman bilinmez tabii.
Kirada olmasaydık zaten bu kadar düşünmezdim işi bırakmalı mıyım diye.

Bir diğer neden ise, etrafıma bakıyorum, ömrü boyunca hiç çalışmamış kadınlar var.
Bunu eksi olarak söylemiyorum, hiç çalışma hayatı olmamış ancak ne kadar maddi sıkıntı yaşasalarsa bir şekilde çorbalarını kaynatmış aileler var.
Misal eşimin abisi çalışmıyor, eltim çalışmıyor, 1 tane çocukları var, hatta 1 tane köpekleri var.
Tencereleri nasıl kaynıyor benim de aklım almıyor gerçekten.
Hiç bir şeylerinden mahrum değiller.
Koltuklarını yeni kaplattı mesela, eşinin ve kendisinin elinde akıllı telefon mevcut, çocuklarında İpad var.
Filan gibi.
Eşimin ailesi (anne-babası) onları destekliyor farkındayım ve gerçekten gözüm yok Allah daha çok versin daha çok desteklesinler.
Ama benim zoruma giden ben yıllarca çalışarak birşeyleri edindim ve hiç hazır verilen birşeyim olmadı.
Şimdi bakıyorum da, herkes ne kadar yardımsever, bir tek bize karşı öyle değiller.
Karnım burnumda işe geldiğim günler geliyor aklıma ve eşimin abisinin bu kadar umarsızca çalışmamasını görüyorum, bazen diyorum elin delisi ben miyim?
Niye bu kadar kaygılanıyorum? Neden bu kadar kafaya takıyorum?
Evimin hanımı olmak varken neden bu kadar kendimi hırpalıyorum?

Son zamanlardaki derdim bu.
Sağlıklı düşünemiyorum ve moralim çok bozuk.
İşler zaten sakin, malum son yaşananlar piyasadaki bir çok firmayı etkiledi.
Ancak benim yerim sağlam, bana çık diyen yok, olumsuz bir konu yok iş hayatımda.
Kişisel hayatım beni yoruyor ve artık iş hayatını kaldıramaz hale geliyorum sanırım.
Bu yorgunluk hem bedenimde fiziki olarak hissediyorum hem de ruhumda.
Ne enerjim var, ne de bir tebessüm suratımda.
Hayatımdan bezgin bir şekilde yaşıyormuşum gibiyim.
Her gün yataktan kendimi kazıyarak çıkartıyorum ki bu böyle değildi 5-6 ay öncesine kadar.

Çalışmadan gününü tamamlayan insanları gözümün önüne getirdikçe çalışmak zor gelmeye başladı sanırım bana.
Çocuklarımın hayatlarından çaldığımı, eşime yeterince özeni gösteremediğimi düşünmeye başladım iyiden iyiye.
Evime düzenimi verebilecekken, yıllardan beri (çocuklar oldu olalı) benim haricimde herkesin benim evimde düzeni var (bakıcı, annem, kayınvalide).
Kendim haricinde herkes bir şekilde evime düzen sağladı bir ben sağlayamadım gibi hissediyorum.
Sanki evimi, özümseyemeyerek yaşıyorum.

Duygularımı dile getirmek benim için zor gerçekten.
Sanırım bir psikolog yardımı bile almayı düşüneceğim.
Kafam o kadar karışık ve yoğun.


Okuyan arkadaşlara teşekkür ederim, umarım anlamışsınızdır anlatmak istediğimi.
Bazen ben bile kendimi anlayamıyorum çünkü.
İşi bırakmak istemekte haklı mıyım?
Sizce herşeyi göze alıp, maddi sorunlar ile karşılaşmayı bile göze alıp evimde çocuklarımın başında olmalı mıyım?

Eşim bu konuda kararı tamamen bana bıraktı.
Bana dediği tek şey "gün 1 den beri çalışmak veya çalışmamak konusunda özgürsün, bu tamamen senin tercihin, hangi eş istemez ki karısı sıcacık evinde otursun, çocuklarını büyütsün... maddi sorunlar yaşarız, yaşamayız değil ama benim de adam olup evime bakmam lazım..."

Bence işi bırakmayın.
Şu an işi bırakmak için iyi bir zaman değil keza sizin 2 çocuğunuz var.
Hani iş yerinde bir sıkıntı olsa anlayacağım ama işinizle ilgili bir problem yokmuş.
Bence hafta sonu için eşinizle programlar yapın, mesela 1 Ocak Salı gününe geliyor, eğer imkanınız var ise Pazartesi gününü de alıp yakında bir yerlere gidin 3-4 gün kafa dinleyin, gezin, sinemaya gidin..
Hep aynı mekanlardan (ev-iş; iş-ev) bir süre uzaklaşınca moraliniz yerine gelebilir.
Bu arada ne kadar yardım edilse bile tek başına asgari ücret ile çoğu şeyden kısmadan ev geçindirildiğini düşünmüyorum.
Akrabalarınız size öyle yansıtıyordur ama ben çok refah durumda olduklarını düşünmüyorum.
Bir de tencere kaynaması olayı da evet her gün makarna yersen tencere kaynar da iki küçük çocuk her gün makarna yiyerek büyür mü bunu düşünmek lazım. Acaba akrabanız düşünüyor mu bunu merak ettim..:KK12:
Yani bence ani karar vermeyin..
3-4 gün yeni bir yere gidin, iyi gelebilir..:super:
 
Evet iş hayatım ile bir sıkıntım yok, çalıştığım ortam düzgün.
Sorunlu bir çalışma ortamım olmadığından acaba doğru karar mı veriyorum diye düşünüyorum.
Ancak aşırı yorgun bünyem.
Sabahları kalkmak ayrı sorun, çocukların ihtiyaçlarına koşturmaktan, gece saat 12:00'den evvel yatamıyoruz.
Bu da haliyle beni yoruyor.

Eltim çalışmıyor ben niye çalışıyor derdinde değilim.
Ben onu bir örnek olarak verdim.
Çalışmadan insanlar bir şekilde hayatlarını idame ettiriyorlar, ancak ben neden yıllardır kendimi hırpalıyorum demek istedim.
Eltim değil bu X biri de olabilirdi.
Yakınımda olan bir örnek olduğu için o şekilde belirttim.

Kısaca bu kadar kendimi yıpratmaya ve çocuklarımın düzeni dışında kalmaya değer mi?
Asıl derdim ve sıkıntım bu sanırım.
Benim çocuğum filan yok ama hergun 12 de yatıp uykumu alamasam ben de kendimi kazıyarak çıkardım yataktan.
Cocuklar cok küçükler 9.30 10 da yatmamalılar mesela uyku eğitimiyle belki çözersiniz bu sorunu.
Evin düzeni derken ne ki yani ev işi nankör zaten sabah yapın aksama gene aynı.
Üstelik kimse de size ssk veya para ödemeyecek bunun için.
Hani deseniz ki biri 1 biri 3 yaşında falan gene diyeceğim ki size ihtiyaçları var.
Ama zaten kreş yaşı gelmiş ikisininde.
Öbürü zaten seneye okula başlayacak.
Madem balıkçıdan ağzınız yandı 2 yaşında olan da kreşe gidebilir mesela.

Ha ama ben olsam ücretsiz izne ayrılma gibi bi şansım varsa onu denerdim 6 ay kadar.
O da yoksa bi süre rapor alir dinlenir oyle kararimi verirdim.
Bir de benim gördüğüm ev hanımları da hep yorgun zaten ve kendilerini mutsuz hissediyorlar genelde.
 
Mesleğiniz nedir? Ücretsiz izin alabilecek konumdaysanız değerlendirin. Özelde çalışıyorsanız ve işiniz buna uygunsa işvereninize yarım mesai daha az maaş teklif edebilirsiniz..
 
Canim ücretsiz izindeyim.Eşimin ek kredi kartı bende ve gün içinde yaptığım harcamayı soran biri değildir eşim.Oglenleri eve kendim ve bebeğim için yemek söylememi tembihler filan.Ama ben bu adamdan harçlık isteyemiyorum.Gucume gidiyor.Resmen onun teklif etmesi için bekliyorum.Belli bir yasa kadar çalışmış insanin eşi de olsa başkasından para istemesi zor oluyor.
Doğru diyon canım gerçekten de zor oluyo. Ben de hep kendi paramdan harcıyorum iki sene ücretsiz izinde olcam ama para ver diyemem yani kendimi biliyorum yıllardır aralıksız çalıştım. Bence konu sahibi bize de yardım ederler diyo ama kabul edemez
 
Bence işi bırakmalısınız kendiniz için belli ki yorulmuşsunuz. Herşeyde vardır bi hayır derler ya belki de bakıcı sorunlarının da olması da buna işarettir.

Diğer bir konu aklıma takıldı benim oğlunuzun kreş eğitimi ile ilgili... Emin’im o kreşten daha çok eğitim verebilirsiniz hem oğlunuz size doymuş olur hem siz oğlunuza. Şuan bir çok eğitici oyunlar oyuncaklar var onlardan alabilirsiniz kreşe verdiğiniz parayla onlardan alabilirsiniz evde ki diğer ufaklıkta faydalanır... haa tabi ki de eve kapanın demiyorum yaşadığınız yer büyük ise anne çocuk etkinlikleri var bu oyun evlerinde onları tavsiye ederim hafta da bir iki defa götürebilirsiniz. Benim 16 aylık oğlum var o etkinliklere götürmeye çalışıyorum sırf biraz açılsın iki arkadaşı olsun diye.
 
Merhabalar hanımlar,
Yine bir derdim var, yine kafam karman çurman.
Son zamanlarda zaten olanlar, yaşananlar, beni çok kötü etkilediğinden.
Sağlıklı düşünemiyorum.

2 tane oğlum var, biri 2 yaşına girecek, diğeri de 5 yaşına.
Çalışıyorum, yıllardan beri çalışıyorum, 21-22 senelik bir iş hayatım var.
O kadar yorgun hissediyorum ki son zamanlarda kendimi.
Hem psikolojikman hem de bedenen.

İşi bırakmayı düşündüren sebeplerim çok.
Şu anda ufak oğluma bir bakıcı bulmak gibi bir arayışımın olmaması başta geliyor.
Önceki bakıcıdan ağzım yandı, ondan öncekinden de sorunlar yaşamıştık.
Annem şu an (şimdilik) idare ediyor bizi, ancak annem tam sağlıklı değil bana göre.
Benim için eve her gittiğim gün bir kaos, ne kendi düzenim var ne temizliğim ve ben takıntılı bir insanım.
Annem sağolsun her zaman açığımı kapatmaya çalışmıştır, elinden geldiğince.
Ancak ona da yüklenmek istemiyorum, bakıcı buluruz umuduyla annem idare ediyor şu an.
Fakat ben yeni birine güvenebileceğimi sanmıyorum, çocuğumu da yabancı ellere teslim etmek istemiyorum.
En büyük iş bırakma nedenim bu.
Hem çocuğum bensiz büyüyor diye üzülmem, hem de artık annemin idare edebileceğini düşünmemem.

Diğer yandan büyük oğlum kreşe gidiyor zaten.
Eğer işi bırakırsam, bir süre daha kreşe gidecek ve belki maddi anlamda yetersiz olacağımızdan onu artık kreşe gönderemeyeceğiz.
Kreş oğluma çok iyi geldi, her anlamda gelişimini görüyorum.
Bu beni sevindiriyor ve onu bu eğitimden mahrum bırakacak olmak beni üzüyor.

Kirada oturuyoruz.
Yakın zamanda ev alma planlarımız yok.
Kredilerin durumları ortada, emlak fiyatları aldı başını gidiyor zaten.
Sanırım kendi evimizin sahibi olmak hayal gibi birşey şu an bizim için.
İlerde ne gösterir zaman bilinmez tabii.
Kirada olmasaydık zaten bu kadar düşünmezdim işi bırakmalı mıyım diye.

Bir diğer neden ise, etrafıma bakıyorum, ömrü boyunca hiç çalışmamış kadınlar var.
Bunu eksi olarak söylemiyorum, hiç çalışma hayatı olmamış ancak ne kadar maddi sıkıntı yaşasalarsa bir şekilde çorbalarını kaynatmış aileler var.
Misal eşimin abisi çalışmıyor, eltim çalışmıyor, 1 tane çocukları var, hatta 1 tane köpekleri var.
Tencereleri nasıl kaynıyor benim de aklım almıyor gerçekten.
Hiç bir şeylerinden mahrum değiller.
Koltuklarını yeni kaplattı mesela, eşinin ve kendisinin elinde akıllı telefon mevcut, çocuklarında İpad var.
Filan gibi.
Eşimin ailesi (anne-babası) onları destekliyor farkındayım ve gerçekten gözüm yok Allah daha çok versin daha çok desteklesinler.
Ama benim zoruma giden ben yıllarca çalışarak birşeyleri edindim ve hiç hazır verilen birşeyim olmadı.
Şimdi bakıyorum da, herkes ne kadar yardımsever, bir tek bize karşı öyle değiller.
Karnım burnumda işe geldiğim günler geliyor aklıma ve eşimin abisinin bu kadar umarsızca çalışmamasını görüyorum, bazen diyorum elin delisi ben miyim?
Niye bu kadar kaygılanıyorum? Neden bu kadar kafaya takıyorum?
Evimin hanımı olmak varken neden bu kadar kendimi hırpalıyorum?

Son zamanlardaki derdim bu.
Sağlıklı düşünemiyorum ve moralim çok bozuk.
İşler zaten sakin, malum son yaşananlar piyasadaki bir çok firmayı etkiledi.
Ancak benim yerim sağlam, bana çık diyen yok, olumsuz bir konu yok iş hayatımda.
Kişisel hayatım beni yoruyor ve artık iş hayatını kaldıramaz hale geliyorum sanırım.
Bu yorgunluk hem bedenimde fiziki olarak hissediyorum hem de ruhumda.
Ne enerjim var, ne de bir tebessüm suratımda.
Hayatımdan bezgin bir şekilde yaşıyormuşum gibiyim.
Her gün yataktan kendimi kazıyarak çıkartıyorum ki bu böyle değildi 5-6 ay öncesine kadar.

Çalışmadan gününü tamamlayan insanları gözümün önüne getirdikçe çalışmak zor gelmeye başladı sanırım bana.
Çocuklarımın hayatlarından çaldığımı, eşime yeterince özeni gösteremediğimi düşünmeye başladım iyiden iyiye.
Evime düzenimi verebilecekken, yıllardan beri (çocuklar oldu olalı) benim haricimde herkesin benim evimde düzeni var (bakıcı, annem, kayınvalide).
Kendim haricinde herkes bir şekilde evime düzen sağladı bir ben sağlayamadım gibi hissediyorum.
Sanki evimi, özümseyemeyerek yaşıyorum.

Duygularımı dile getirmek benim için zor gerçekten.
Sanırım bir psikolog yardımı bile almayı düşüneceğim.
Kafam o kadar karışık ve yoğun.


Okuyan arkadaşlara teşekkür ederim, umarım anlamışsınızdır anlatmak istediğimi.
Bazen ben bile kendimi anlayamıyorum çünkü.
İşi bırakmak istemekte haklı mıyım?
Sizce herşeyi göze alıp, maddi sorunlar ile karşılaşmayı bile göze alıp evimde çocuklarımın başında olmalı mıyım?

Eşim bu konuda kararı tamamen bana bıraktı.
Bana dediği tek şey "gün 1 den beri çalışmak veya çalışmamak konusunda özgürsün, bu tamamen senin tercihin, hangi eş istemez ki karısı sıcacık evinde otursun, çocuklarını büyütsün... maddi sorunlar yaşarız, yaşamayız değil ama benim de adam olup evime bakmam lazım..."
Canım benim çalışma saatlerini azaltsan olmuyormu ben mesela haftada 25 saat çalışıyorum 2 oğlum var onları okula bırakıyorum ve Office geçiyorum 8 gibi orda oluyorum 13:30 da tekrar çocukları alıp eve dönüyorum,böyle çok rahat.
 
Kaç yaşindasiniz?
20 yillik çalişmiş olmak ve yaş insani gercekten yorar .
Ben sizi anliyorum ,bu aralar ayni düşünce inçindeyim.
Çaliştiğim işe yarasa bari,abuk subuk giderlere gidiyor .
Biz hep ev ve iş arasi mekik dokuyoruz.
Güzel havada herkes park gezerken biz kapali işyerindeyiz.
Bende 23 senedir çalişiyorum.
 
SouvveniR SouvveniR neye karar verdin?
Ben benzer hisleri ilk çocuğum 1 yaşındayken ise gittiğimde yaşamıştım.Hayatimdaki en büyük pismanligim bu malesef,ne olursa olsun ikincide ise ara vereceğim gerekirse ikinciyi düşünmeyeceğim diye kendime siz vermiştim ve tuttum sözümü. 2yildir evdeyim,büyüğü 6yasina girecek anaokuluna gidiyor.Kucugu de 2 yaşına girecek. 24 saat evde olmak iş hayatından daha zor ama değer,hiç pişman değilim. Is her zaman bulunur.
 
valla böyle bir konuyu yorumlarıyla tek tek okumak isterdim sadece göz gezdirebildim bazı yorumlara, bende de var 2 çocuk büyük 10 yaşında ufaklık 10 aylık annem bakıyor şuan ,sonrasında kreşe vereceğim ,muhtemelen seneye olur bu,benimde 20 yıllık bir çalışma hayatım var benim tek artım zorlada olsa bir ev aldık benim zorlamalarımla ,eşime kalsa özel sektörde işimizin garantisi yok diye 10 yıl hiç birşeye dokunmadan geçti ,en sonunda pes etti şuan çocuklarıma bırakabileceğim bir ev aldık biz çok sıkıntı çektik onlar çekmesin kafasındayız,kredi borcunu bitirmek amaç ,sizde çalışıyorum ama ortada bir şey yok diyorsunuz ,20 yıl az bir zaman değil neden bir girişim içinde bulunmadınız?kiradasınız sanırım, amaç olmazsa araç hiç bir işe yaramaz,benimde işim ile ilgili çok şükür bir sıkıntım yok lakin eşimin var işten çıkartılma olursa evin bütün yükü bana kalacak ,hayat müşterek ,evet benimde çevremde çalışmayıp herşeye sahip birsürü insan var ama inan hiç umurumda değil benim hedeflerim var ,4 yıl sonra primlerim doluyor ,emekliliğim var,çocuklarımın daha rahat büyüyeceği her türlü masraflarını karşılayabilecek anneleri var,doğum iznimde bile ev kabus gibi geldi tek güzel şey çocuklarımın yanında olmaktı ,hergün ev işi tv,ortalık topla,yemek yap e ben bunları çalışırkende yapıyorum,bir düzenim var sonuçta ne biliyim uzun lafın kısası yerinizde olsam asla işimi bırakmazdım belkide işinize ,htiyacı olan yerinizde olmak isteyen çok insan var bunu düşünün önce, çocuklar aynı yaşta kalmayacak büyüyünce anne iyiki işten ayrılıp yanımda kaldın demiyorlar,bana şunu al bana bunu al,sürekli isteklerle geliyorlar.

Tabii ki katılıyorum, çocukların istekleri ve ihtiyaçları bitmiyor o ayrı konu.
Çalışınca da (farklı çalışma arkadaşlarımdan duyduğum) "bana mı sordun ki çalışmak için, bence çalışmasanda olur" diyen çocuklarda var. (yaşları erdiğinde).
Yani bu çok göreceli bir kavram bana göre.
İnsanların öncelikleri ile alakalı.

Tabii ki bir kadın çalışmalı ben her zaman bunu savundum.
Zaten eski yorumlarıma denk gelen kadınların bir çoğu da bunu biliyor.
Sadece benim şu anda bulunduğum psikolojik durum ve fizyolojik durumlar beni etkiliyor.
Kafamı toparlamakta çok zorlandım ama her zaman dedim gibi iyi ki KK var En Büyük KK

Hanımlar bu anlamda kafamı baya bir toparlamama yardımcı oldular.
Boşuna demiyorlar "bir elin nesi var, iki elin sesi var" diye.
Tek maaş ile İstanbul gibi bir şehirde geçim zor.
Bugün eşimin aldığı maaş ile, ege kasabasında yaşıyor olsak, gayet gül gibi geçiniriz.
Benim çalışmama bile gerek kalmaz.
Ancak İstanbul, gelen para gidiyor malesef.

Ben evlendiğimiz zaman ev almayı istedim, ancak eşim beni dinlemediği için, bir ev sahibi olamadık.
O zamanki zamanda 150.000 TL sıfır daire alabilecekken ve faizlerde daha mantıklı boyuttayken, şimdi aynı evi 400.000 - 500.000 TL civarı satıyorlar.
Yani bu konuda yaram derin, ancak tek başına insan karar verip uygulayamıyor evliliklerde malesef.

20 sene çalışma hayatımın içerisinde en güzel yaptığım şey annemi emekli etmek oldu.
Onu bekarken yaptım, evlenmeden 3 sene evvelinde, annemi garanti altına almam gerekiyordu.
Onun için bütün birikmiş neyim var neyim yok anneme verdim, ama hiç pişman değilim.
Helal hoş olsun, annem mutlu ya, annem kimseye muhtaç değil ya, bu çok önemli benim için.

Aslında düşünmemi gerektirecek çok birşey yok.
Çalışmaya devam etmem en mantıklısı.
Buradaki yorumlardan zaten bu net olarak anlaşılıyor, herkes hem fikir.
Benim de biraz olsun "insan sözü dinlemem" gerkir değil mi.

Herkese çok teşekkür ederim desteklerinden dolayı...
 
SouvveniR SouvveniR neye karar verdin?
Ben benzer hisleri ilk çocuğum 1 yaşındayken ise gittiğimde yaşamıştım.Hayatimdaki en büyük pismanligim bu malesef,ne olursa olsun ikincide ise ara vereceğim gerekirse ikinciyi düşünmeyeceğim diye kendime siz vermiştim ve tuttum sözümü. 2yildir evdeyim,büyüğü 6yasina girecek anaokuluna gidiyor.Kucugu de 2 yaşına girecek. 24 saat evde olmak iş hayatından daha zor ama değer,hiç pişman değilim. Is her zaman bulunur.

Ne mutlu size.
Sizin adınıza gerçekten çok sevindim.
Benim de hayalim aslında evde oturup çocuklarımın başında olmak.
Evet dediğiniz gibi ev daha çok yoruyor çünkü evdeyken bütün işleri gözünüz görüyor.
Çalışırken hayatın yoğunluğu gereği insan haftasonunun 1 gününe ayırıyoruz ev işini.
Sil süpür toz al hop bitti iş.
En çıkmaz zamanda da bir temizlik için destek aldınmı, parana geçiyor sözün.

Ancak ev hanımı öyle olmuyor.
Sabahtan akşama evdeki ne var ne yok hepsini toparla.
Her güne ayrı bir iş ekleniyor haliyle ve hele 2 çocukla.
Tahmin edebiliyorum o yüzden.
Ama benim için bu huzur veren birşey, külfet değil yani.
Sizin de dediğiniz gibi, "ama değer!"

Ben çalışmaya devam etmeye karar verdim.
Bunun etken unsurları var tabii ki.
Çocuklarımın en güzel zamanlarını kaçırıyor olmam hala içimi burkuyor o ayrı.
Büyüyünce zaten bana ihtiyaçları yok, okulları olacak, arkadaşları olacak, işteymişim evdeymişim onlar için önem taşımayacak, "anne gitme bugün işe" diye ardımdan ağlamayacaklar, kapıdan çıkarken es kaza uyandıklarında ben kaçmak zorunda kalmayacağım zaten....
Asıl konu buydu zaten.
Bütün yaşadığım son zamanki zorlukların üzerine de bu düşüncelerin eklenmesiydi.
Niye çalışıyorum u sorgulamamdı.

Nitekim, eğer ben bugün çalıştığım işi bırakırsam, yarın aynı pozisyonda, şartlarda, rahatlıkta bir iş bulabilir miyim?
Sorusu havada kaldı benim için.
Bunun hiç bir zaman garantisi yok.
Çünkü değişken bir hayat içerisindeyiz.
Bir gün var olan şartlar ertesi gün varolmayabilir.
Bu yüzden dişimi sıkmaya karar verdim.

Hayırlısı Allah'tan.
İnşallah bir gün benim de hiç çalışmamı gerektirmeyecek bir hayatım olur.
Hiç parayı düşünmek zorunda olmayacağım bir hayatım olur.
 
Back