İŞ HAYATINDA NASIL 'BİLGİN' GÖZÜKÜLÜR?

evet aynen öyle bende aynı fikirdeyim
fakat o ayar nasıl olacak işte orda tıkanıyorum
Herkes yerini bilmeli, ben burda çaycımızla abla kardeş gibiyim ama asla böyle şeyler yapmaz yerine göre davranır. Bu birazda karşı tarafın eksikliğiyle, bilgisizliğiyle alakalı bir durum.
Size getirmediğini fark ettiğinizde, eksik saydınız sanırım bende buradayım diyebilirdiniz.
 
yeni tanıştığım insanlarla bir problem yaşamıyorum
ne oluyorsa iş hayatımda oluyor
yaaaa sanırım ben mesleğe ilk başladığımda, onun yerine geçeceğimden korkup, beni sürekli ezen, küçümseyen biri vardı. patron beni takdir ettikçe o daha da hırçınlaşıp üstüme saldırırdı pislik kadın
acaba onun mu etkisi ki buuu
 
ne güzel. umarım bende öyle olabilitim
örnekleri aklımın bir köşesine kazıyorummm
ha bu arada daha varsa alabiliriiim
 
işte bu söylediğiniz keşke o an gelse aklıma
gelse bile bana bi cevap verir apışıp kalırım diye susardım belki
fena biri çünkü
 
Olabilir onun etkisi devam ediyodur belki ama alıştırma bence sürekli senin üstüne bişey yıkmalarına bi iki yapma bakalım değişir belki.
 
Her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır.
Bana da önce 'hanim' derler ama yanimda bir gün geçiren hemen 'canim,cicim' moduna geçer :)
Hatta bu sene yanıma bir genc verdiler, bana yardımcı olsun diye. Gün sonunda telsizden 'yengenc abla, yengenc abla' diye anons geçmişti. Ben de 'yengenc abla dinlemede,tamam' demiştim, ne diyim
İşlerimi profesyonelce değil sevgi çemberinde tamamlarim genelde en son bir haftalık bir festival duzenlemistik, temizlikçisinden elektrikcisine, stand görevlisine... Herkesle samimiyet kurdugumdan her işimi kolaylaştırirlardilar. Çıkmayan koltuk lekesi için normalde 'çiktigi kadar' ovalarlarken benim için deri koltuk fisfisi aldılar, stand sahibi sponsor bizden kaynaklı büyük bir sıkıntı yaşandığında sinirli sinirli söylese hakkiyken önce hal hatrimi sorup, gülüşüp sonra ''ya bizim bilmemneyde sorun olmus' diye cümleye girdi falan...
Hatta yurtdışından gelen çok ağır misafirlerimiz vardı, herkes el pençe divan dururken ben, benim alanımdaki arkadasla o kadar iyi anlaştım ki festivalden sonra gezdirdim, vapura bindik falan. Hala hep konuşuruz, yazin yine gelecek,gorusucez
Yani işler bey hanım demeden de ilerleyebiliyor. Ben de uyuz oluyorum çok ciddi olan iş arkadaşlarına. Özellikle bizim sektörde.
Bence adamın ne dediğini çok da kafaya takma. Sonuçta ilk izlenimleri öyle olsa bile kısa süre sonra seni görüp gerçek seni tanıyorlar.
O cayci da baktın senin siparişini getirmemiş, odadan çikarken 'benim kahvem de şekerli olsun' diye kendini hatırlatabilirdin. Böyle küçük şeyler için hiç canını sıkma. Hem belki de daha genç göründüğün iicn deneyimsiz sanmışlardir seni, bir de böyle düşün
 
evet aynen dediğiniz gibi öyle çok var ki etrafımda bahsettiğiniz tiplerden
ee öyle insanları gördükçe de kendime yazık ediyorum diyorum
Aynen öyle. Kendi mevkisini kullanarak insanları ezen karakterleri sevmem ama sizden altta olan insanların da sizi yok saymasına izin vermeyin. Yeri geldiğinde kimisine haddini bildirmek gerekiyor malesef. O şekilde davraninca inanın daha çok saygı görürsünüz. Ama dediğim gibi karakter meselesi ben de sizin gibiyimdir kimseyi kırmak istemem , küçük görüyor gibi davranmak istemem ondan dolayı da karşıdaki kişilerin abartip ezmeye çalıştığı olabiliyor. O zaman işte haddini bildirince herkes düzeliyor , saygı duymaya başlıyor.
 
Olabilir onun etkisi devam ediyodur belki ama alıştırma bence sürekli senin üstüne bişey yıkmalarına bi iki yapma bakalım değişir belki.
bugün arkadaşın biri tokasını masamda unutmuş. bana 'masanda mı kalmış tokam getirir misin' diye seslendi. evet masamda alabilirsin dedim. götürmemi bekledi herhall, ama götürmeyince kendi gelip tripli tripli bir alışı vardı ki görmeniz lazım
anlamıyorum ya hiçbir zaman insanların ayagına gitmemişimdir, herhangi bir alışma durumu da olamaz yani.
sadece kırmak istemiyorum karşımdakini
ama bu iyi niyeti her yere çekiyolar işte
 
Ben de aynı sizin gibiydim çünkü her iş ortamında yaşı en küçük ben oldum. Hala da öyle ama birseyleri değiştirdim. Bizde aile terbiyesi olarak büyüklere mutlak şekilde söz soylememe, ne diyorlarsa yapılabilecek birseyse mutlaka yapmak gerektiği, yapamayacaksak da bunu en kibar şekilde hatta uzulerek ifade etmek öğretildi
Ama iş hayatında bu işler böyle yürümüyormus. Bunun için işin açığı önce herkesten daha iyi oldugumdan emin olmam gerekti. Yüksek lisansim var ama ekstra hukuk okumaya başladım. Bu bana çok büyük güven verdi. Bir de anne oldum o ara kendimi daha da güçlü hissetmeye basladim. Yani sebepleri bunlar mıdır bilmem ama ben bunlara bağlıyorum.

Mesela ciddi anlamda beni ezmeye çalışan yaşı büyük biri vardi. Bir kaç kez de bana haksızlık yapmıştı ama sonrasında hiç bir haksızlığına laf atmasına cevapsız kalmadım. İş yerlerinde insanlar birbirini tartiyor. Ben ogretmenim bir öğretmen bana öğrenci gibi muamele ettiğinde cevabimi veriyorum saygısızlık etmiyorum ama asla içimde de tutmuyorum. Biri ortak sınavı yanlış hazırlamış beni de zorda bırakmıştı bu kez de böyle olsun demedim. Böyle bir hata olmamaliydi dedim. Sesimi çıkarttım.
Kimsenin sizi ayak işlerine kullanmasına izin vermeyin. Yapamam kusura bakmayın deyin mutlaka. Kirilirsa kırılsın. Kimse kimsenin işini yapmaz. Ha biri yardım isterse tabi ki yardım ediyorum ama her işi üstüme almıyorum. Eskiden millet işini bırakıp giderdi ben de paşa paşa yapardım ama artık o kişi yanımda ise yani işinin peşine kosuyorsa yardım ediyorum.
Bı nöbet sırasında aynı katta durdugumuz hocaya ders boslugum olmadığı ve yemek yemeye fırsat bulamadigim için 10 dk inip gelebilir miyim dedim, yok dedi kadın ya. Ben de ondan sonra onun hiç bir isteğini yerine getirmedim. Yani gıcık tıp oldum biraz :)) ama muhabbet ederim hocalarla. Kimseye ozelimi anlatmam. Kimseden birşey istemem öğretmenlikte en iyi olmak için çaba sarfederim. Çoğu kez de çok sukur takdir ediliyorum. Öğretmenler odası garip yerdir vesselam :)
Çok uzattım kusura bakma. Ama sen gibi arayis içindeydim.. ben bu yollardan geçtim. Şimdi durumdan memnunum şükür .
 
ya ben böyle insanlara iyi niyetli yaklaşınca bana sizde olduğu gibi sevecen davranmıyorlar ki
aksine iyi davrandıklarım her defasında görmezden geliyor vs
mesela o koltuk örneğinde ben olmuş olsam benimkini en sona atar üstün körü yaparlardı
anlamıyorum ya nerde yanlış yapıyorum
 
Demek istediğim de buydu, karşıya iyi niyet gösterince seni kullanmak istiyorlar bu gibi durumlarda " tokanizi gelip kendiniz alabilirsiniz, ayağınıza kadar istemek yakışıyor mu hepimizin işi gücü var çalışıyoruz burda" derdim ben mesela. Tabi karşımdaki samimi arkadaşımsa yaklasimim farklı olurdu ama sadece iş arkadaşım olan birine bu şekilde yaklasirdim.
 


Cayci ile sıkintim oldu mesela cagirdim ve dedim ki ben güleryuzluyum diye mi oluyor bunlar farkli bir dille mi konusmak gefekiyor hayir yani iyilikten maraz doguyorsa ben de ust birimlere ileteyim durumu dedim odanin balkonunda sigaea icme durumuydu ve bu yasakti..

O toplanti da ben de çay alayim lütfen diye söyler bakislarimla "sen hayirdir" bakisi atardim.

Bu biraz zaman alir ama yapabilirsiniz
 
Bende malesef iş hayatında aynı senin gibiyim .
Değiştiremiyorum da kendimi ne yazık ki ...
 
Işiniz olmayan birşeyi yapmamakla başlayın derim. Siz aman ne olacak elime mi yapışır diyerek gayet iyi niyetli bir şekilde o isteneni yaparken,karşınızdaki bunu sizin yapmak zorunda olduğunuz birşeymişçesine istemekten çekinmez.
Çaycı örneğinde olduğu gibi.
Bir dahaki sefere "sizin vermeniz daha uygun olur,yada veremem kendiniz verin"diyerek uzaklaşın. Mesafenizi de koruyun.
Sizden başkasına bunu yapmıyordur eminim,terslenme riskini göze almaz ama siz yumuşak yüzlü hayır demeyen biriyseniz sizi kestirmiştir gözüne.
Genel anlamda da duruşunuz bu şekilde olsun. Mesafeli bir şekilde hayır demeyi öğrenin. Kimsenin işini yapmayın.
 
Genel olarak mesafeli dururum, herkesle samimi olmam, herkesle her şeyi konuşmam, şaka ve goygoy yapmam, üslerime hanım/bey derim(etrafımda abla, abi, usta diyen çok olduğu halde). Statüsü hemen hemen aynı olana sadece ismiyle hitap ederim..
Ama birinin "şunu götürür müsün?" ricasını geri çevirmem. Aynı katta olduğum yere bir şey vermek basitlik değildir. İyilik saygınlığı zedelemez..
Hatta bazen ben teklif ederim ver ben bırakırım diye. Gerçekten de elime yapışmaz..

İş konusunda biraz daha atik olarak bilirkişi gibi görünebilirsin. Daha fazla söz sahibi olmaya ve iş takibini kontrol altında tutarak başarabilirsin.
Emin ol zamanla tavırlarına da yansıyacaktır.

Mesela giyim de bu konuda etkilidir. Spor giyiniyorsan da işyerinde pek ciddiye alınmaz..
 
Merhaba, benim annem gibi o da pratiktir isi gercekten bilir ama cok endiseli heyecablidir. Bu yuzden bilse de bilmiyor gibi gorunur. Ben de biraz öyleyim
Özgüven eksikligi olabilir. Ve ayrıca bizim ulkede nazik, kibar olani birşey bilmiyor sanan cok vsr. Kaba davranışı, baskasina suratsiz davranmayi guc saniyorlar hala.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…