ilişkimdeki minik bir sorun

ben 10 senelik evliyim 32 de evlendim.Dışarda tek olduğumda telefonu duymazsam eşimin tekrar arayıp neden telefona bakmadın demesinden bile rahatsız olup uyardım da yapmıyor artık.yetişkin insanlarız 18 den sonra kendi kendimize bakabiliriz kazalara belalara karşı da kendimiz önlem alabiliriz.Ben bu kadar denetlenmekten asla hoşlanmazdım şu an evde ayrı ayrı tv programları izliyoruz ayrı odalarda mesela .ilişki veya evlilik demek yapışık hayat demek değil biz biriz de bu demek değil.Herkes farklı insan farklı zevkleri hobileri farklı uyku zamanları iş zamanları var .
olması gereken bu, haklısınız
 
Sizin gibi bir kuzenim var. Sevgilisine içtiği sudan tutun, attığı adıma kadar her şeyi en ince ayrıntısına kadar anlatıyor. Bence çok sinir bozucu.
 
Öncelikle siz, "şunu yapınca kırılıyor, bunu yapınca garipsiyor" endisezinden bir kurtulun. Sevgilinize cam bebek gibi davranırsanız hicbiseyi cozemezsiniz, yaşadığınız şey çok net bir sınır ihlali. Konuyu bian önce konusmalisiniz, büyük ihtimal yokusa sürecektir. Arayıp uyandırma dediğinizde "ben korkar uyandırın" demesi çok sinir bozucu mesela. Kendi korkularinin üzerine sizin ozgurlugunuzu koyamıyor. O ne derse desin sizin tavrınız net olmalı, neyi yapmak istemiyorsanız kendisine tebliğ etmelisiniz. Her yaptığım hareketi sana rapor etmiycem, gece bütün gün ne yaptım diye ayrıntısıyla anlatmiycam, kitap okusaydin film izleseydin niye boş boş oturdun diyosa canım boş oturmak istedi, gibi onu tatmin etmeyen cevaplar vermelisiniz. Bir süre sonra bu şekilde bişey ogrenemeyecegini görüp sormaktan vazgeçer bence
 
Ben bu detaylı dusunemezdim herhalde.

"Herseyi dakikayla, saatle yapmiyorum robot gibi yatma kalkma saatim yok, market 10 dakika mesafe olabilir ama yolda birini gormus 2 sohbet etmiş olabilirim nebileyim baska biyere de ugramiş olabilirim zirt pirt panikle karsilaşmam beni sıkıyor artık" derim yani.
 
Öncelikle siz, "şunu yapınca kırılıyor, bunu yapınca garipsiyor" endisezinden bir kurtulun. Sevgilinize cam bebek gibi davranırsanız hicbiseyi cozemezsiniz, yaşadığınız şey çok net bir sınır ihlali. Konuyu bian önce konusmalisiniz, büyük ihtimal yokusa sürecektir. Arayıp uyandırma dediğinizde "ben korkar uyandırın" demesi çok sinir bozucu mesela. Kendi korkularinin üzerine sizin ozgurlugunuzu koyamıyor. O ne derse desin sizin tavrınız net olmalı, neyi yapmak istemiyorsanız kendisine tebliğ etmelisiniz. Her yaptığım hareketi sana rapor etmiycem, gece bütün gün ne yaptım diye ayrıntısıyla anlatmiycam, kitap okusaydin film izleseydin niye boş boş oturdun diyosa canım boş oturmak istedi, gibi onu tatmin etmeyen cevaplar vermelisiniz. Bir süre sonra bu şekilde bişey ogrenemeyecegini görüp sormaktan vazgeçer bence
her seferinde tatmin ettiğim merakını giderdigim için ileriye gittik bu kadar ama artık yavaş yavaş da olsa durumu düzelteceğim
 
her seferinde tatmin ettiğim merakını giderdigim için ileriye gittik bu kadar ama artık yavaş yavaş da olsa durumu düzelteceğim

Açıkça konuşmadan bunu yaparsanız ondan ayrılmak istediğinizi düşünebilir ki böyle bi adamın aklina gelecek ilk seçenek bu olur, eğer sizi kaçırıp elinizi ayağınızı bağlayıp ondan ayrılmanız için baskı yaptıklarını dusunmezse tabii
 
Ben şu an daraldım. Cidden boğazımda birinin eli var sanki.

Yani eşime sadece bana ulaşamayacağı bi durumda haber veririm. Gün içinde nereye gittim, kime uğradım, ne aldım ne yaptım bilmez. Hatta telefonumu evde ya da sessizde unuttuğum olur. Sorun olmaz.

Bazen çocuklar uyur, ikimiz de kulaklıklarımızı alır ayrı ayrı takılırız. Farklı insanlarız ve farklı hobilerimiz var. Biribirimizden ayrı dışarı da çıkarız. Bazen beraber bir şey yapmak istersek ona göre aktivite seçeriz. Herkesin kendi alanı olmalı. Bu alan olmadan boğulur insan.

Minik değil, çok ciddi sorunlarınız var. Bence çok ciddi düşünmelisiniz bunun üstüne.
 
Sizinkine benzer şeyleri ben de ilişkimin ilk senesinde yaşadım. Erkek arkadaşımın abisi hafif derecede zihinsel engelli, annesi çocukluğu boyunca abisiyle ilgilenmekten sevgilime çok da vakit ayıramamış. Babası zaten ilgisiz birisiymiş ve genç yaşında kanserden vefat etmiş. Sonuç olarak erkek arkadaşım sorunlu bağlanma örüntüleri sergileyen, sevilmemekten veya birilerini kaybetmekten çok korkan birisi haline gelmiş. Erkek arkadaşınızın bu tarz yaşantıları var mı? Yani böyle bir kişilik geliştirmesine neden olanilecek yaşantılar?

Sizin bahsettiğiniz kontrolcülük benim erkek arkadaşımda yoktu. Ancak anksiyete fazlasıyla vardı. Ne yaptığıma karışmazdı, neden boş boş yattın kitap oku vs demezdi yani. ancak sürekli evdeyim, işteyim, geldim, gittim, otobüse bindim vs dememi isterdi. Kontrolden çok anksiyete nedeniyle. Haber alamayınca anlamsız bir endişeye kapılırdı. Ve sürekli benimle konuşmak bir şeyler paylaşmak isterdi, bana yapışık gibi :KK70: bunun doğru olmadığını, normal olmadığını, ilişkimizi zedelediğini benimle veya bir başkasıyla da olsa bu tavrının hep sorun yaratacağını oturup güzelce konuştuk. Ben psikolojisinin normal olmadığını düşündüğüm için onu bu kadar idare ettim, başka türlü olsa, kontrolcü eleştirel birisi olsa asla çekmezdim. Şimdi kendisi bir süredir terapi alıyor. Bir de işsizdi iş buldu onun da faydası oldu. Çok çok ilerleme kaydetti. Sorunlu bağlanma stili ve anlamsız kaygıları üzerine çalışıyorlar. " geldim gittim bindinm indim" vs mesajları bitti, endişeleri hafifledi, bana yapışık gibi halleri geçti, nasıl mutluyum anlatamam:KK70:
 
Sizinkine benzer şeyleri ben de ilişkimin ilk senesinde yaşadım. Erkek arkadaşımın abisi hafif derecede zihinsel engelli, annesi çocukluğu boyunca abisiyle ilgilenmekten sevgilime çok da vakit ayıramamış. Babası zaten ilgisiz birisiymiş ve genç yaşında kanserden vefat etmiş. Sonuç olarak erkek arkadaşım sorunlu bağlanma örüntüleri sergileyen, sevilmemekten veya birilerini kaybetmekten çok korkan birisi haline gelmiş. Erkek arkadaşınızın bu tarz yaşantıları var mı? Yani böyle bir kişilik geliştirmesine neden olanilecek yaşantılar?

Sizin bahsettiğiniz kontrolcülük benim erkek arkadaşımda yoktu. Ancak anksiyete fazlasıyla vardı. Ne yaptığıma karışmazdı, neden boş boş yattın kitap oku vs demezdi yani. ancak sürekli evdeyim, işteyim, geldim, gittim, otobüse bindim vs dememi isterdi. Kontrolden çok anksiyete nedeniyle. Haber alamayınca anlamsız bir endişeye kapılırdı. Ve sürekli benimle konuşmak bir şeyler paylaşmak isterdi, bana yapışık gibi :KK70: bunun doğru olmadığını, normal olmadığını, ilişkimizi zedelediğini benimle veya bir başkasıyla da olsa bu tavrının hep sorun yaratacağını oturup güzelce konuştuk. Ben psikolojisinin normal olmadığını düşündüğüm için onu bu kadar idare ettim, başka türlü olsa, kontrolcü eleştirel birisi olsa asla çekmezdim. Şimdi kendisi bir süredir terapi alıyor. Bir de işsizdi iş buldu onun da faydası oldu. Çok çok ilerleme kaydetti. Sorunlu bağlanma stili ve anlamsız kaygıları üzerine çalışıyorlar. " geldim gittim bindinm indim" vs mesajları bitti, endişeleri hafifledi, bana yapışık gibi halleri geçti, nasıl mutluyum anlatamam:KK70:
Tebrik ettim sizi, ne kadar mantıklı bir şekilde yaklaşmışsınız duruma.. Sağlıksız durumu tespit edip tedavisine yönlendirmişsiniz erkek arkadaşınızı ve onun hayatında da son derece olumlu değişimlere sebep olmuşsunuz. Bravo valla :)
 
Tebrik ettim sizi, ne kadar mantıklı bir şekilde yaklaşmışsınız duruma.. Sağlıksız durumu tespit edip tedavisine yönlendirmişsiniz erkek arkadaşınızı ve onun hayatında da son derece olumlu değişimlere sebep olmuşsunuz. Bravo valla :)
Çok teşekkür ederimm, günümü güzelleştirdiniz:)
 
Kaygı bozukluğu var ve bu minik bir problem değil. Hayatının her dk sını hesap vermek asla bana göre değil. Özellikle kafa dinlemeyi özlüyorsan orda sıkıntı vardır. Bu işin daha evliliği çoluğu çocuğu var kafayı yersin valla tedavi olsun mutlaka devam edeceksiniz. Sizle veya başkasıyla çok sorun yaşar böyle
 
Sizinkine benzer şeyleri ben de ilişkimin ilk senesinde yaşadım. Erkek arkadaşımın abisi hafif derecede zihinsel engelli, annesi çocukluğu boyunca abisiyle ilgilenmekten sevgilime çok da vakit ayıramamış. Babası zaten ilgisiz birisiymiş ve genç yaşında kanserden vefat etmiş. Sonuç olarak erkek arkadaşım sorunlu bağlanma örüntüleri sergileyen, sevilmemekten veya birilerini kaybetmekten çok korkan birisi haline gelmiş. Erkek arkadaşınızın bu tarz yaşantıları var mı? Yani böyle bir kişilik geliştirmesine neden olanilecek yaşantılar?

Sizin bahsettiğiniz kontrolcülük benim erkek arkadaşımda yoktu. Ancak anksiyete fazlasıyla vardı. Ne yaptığıma karışmazdı, neden boş boş yattın kitap oku vs demezdi yani. ancak sürekli evdeyim, işteyim, geldim, gittim, otobüse bindim vs dememi isterdi. Kontrolden çok anksiyete nedeniyle. Haber alamayınca anlamsız bir endişeye kapılırdı. Ve sürekli benimle konuşmak bir şeyler paylaşmak isterdi, bana yapışık gibi :KK70: bunun doğru olmadığını, normal olmadığını, ilişkimizi zedelediğini benimle veya bir başkasıyla da olsa bu tavrının hep sorun yaratacağını oturup güzelce konuştuk. Ben psikolojisinin normal olmadığını düşündüğüm için onu bu kadar idare ettim, başka türlü olsa, kontrolcü eleştirel birisi olsa asla çekmezdim. Şimdi kendisi bir süredir terapi alıyor. Bir de işsizdi iş buldu onun da faydası oldu. Çok çok ilerleme kaydetti. Sorunlu bağlanma stili ve anlamsız kaygıları üzerine çalışıyorlar. " geldim gittim bindinm indim" vs mesajları bitti, endişeleri hafifledi, bana yapışık gibi halleri geçti, nasıl mutluyum anlatamam:KK70:
sizin gibi yaklaşıp konuşup halletmem lazım o mutluluğa ve rahatlamaya benim de çok ihtiyacım var 😶
 
Ben seni çok sakin ve yapıcı gördüm. Ama bunu bu şekilde çözemezsin diye düşünüyorum. Bunu ancak cinnet çözer.
 
dert olup olmadığından emin değilim ancak bazı şeyleri paylaşmak istiyorum sizinle. uzun olursa kusura bakmayın kendi kendime iç dökeceğim :)
bir buçuk yıllık ilişkimde başta beni rahatsız etmeyen ancak şu sıralar erkek arkadaşımdan kaçmama bile sebep olacak bir sorun var: sürekli her durumu, her yaptığımı ve yapmadığımı rapor vermek. başlarda bu benim için problem değildi. benim kadar sevgilim de neler yaptığını bana sürekli söyler. dürüst olduğu için çok da mutluyum aslında. biz şimdi uzak mesafe ilişkisi yaşıyoruz 6 aydır. önceleri böyle değildi aynı şehirdeydik. dışarı çıkabildiğim, arkadaşlarımla görüşebildiğim ve sevgilimle de görüşebildiğim için çok problem gibi gelmiyordu bu durum bana. ancak korona sürecinin başından beri sürekli evdeyim ve yaptığım şeyler hiç değişmiyor :) dolayısıyla "oturdum, yattım, kalktım"a kadar rapor vermek bana külfet gibi geliyor.
ben kendi kendine vakit geçirmeye aşık biriyim. ancak hayatıma girdiğinden beri bunu hiç yapamıyorum. yanındayken de değilken de. herkesten uzak 2 saat geçirmeyi ne kadar özlediğimi fark ettim. aynı şehirdeyken kendi başıma dışarı çıkıp işlerimi halletmek istediğimde bir bahaneyle mutlaka yanımda geliyordu mesela. arada sırada yalnız kalmak istediğimi bildiği halde kendi kendime vakit geçirmek pek mümkün olmadı benim için. şimdi yanında değilim ama durum aynı. kendime ayırdığım o vakitte oturup kitap okumak, film, dizi izlemek ya da boş boş yatıp tavana bakma eylemlerinde yine bir elimde telefon oluyor.. o sırada ne yaptığımı yazıyorum. ya da bir mucize oldu ve kendime ayırdığım 2 saate saygı duydu diyelim, sonrasında mutlaka neler yaptığımı anlatıyorum. bir ara tek başıma film dahi izleyemiyordum birlikte açıyorduk. son zamanlarda sinava çalıştığı için bana katilamiyor neyse ki.. ben arada kendime göre bir şeyler seyretmek istiyordum belki boş boş şeyler izlicem ama yok olmuyor..kendim açıp haber vermeden izlediğimde biraz kırıldığını hissediyordum.
fazla evhamlı biri. dışarıya tek çıkmamı istememe sebeplerinden biri de bu. başıma bir şey geleceğinden çok korkuyor. bir süre önce öğlen 12'ye kadar uyumuştum bir gün. 12.20 gibi beni arayıp uyandırdı. başıma bir şey geldi sanmış. gece geç uyudum bir daha böyle olursa uyandırma dedim. ben korkarım uyandırırım dedi. geç uyuduğum günlerde ya geceden yazıyorum ya da 11'de uyanıp haber verip tekrar uyuyorum.
markete gidiyorum örneğin. ev ile market arasının gidiş dönüş 10 dakika olduğunu biliyor ve 10 dakika sonra döndüm yazmazsam kafasında kurmaya başlıyor. arıyor mesajlar atiyor. cidden başıma bir şey geldiğini düşünüp korkuyor. yarım saat benden haber almazsa kafasında türlü türlü senaryolar kurar mesela. bu huyundan dolayı da ne yaparsam yapayım sürekli haber verme halinde oluyorum. açıkçası bu durumdan yoruldum.
onu çok seviyorum gerçekten. bir kısmınız ayrıl diyecek bence ama ayrılmak istemiyorum, bu sorunu çözmek istiyorum. kendimi sürekli kontrol ediliyor gibi hissediyorum. nasıl konuşmalıyım, konuyu nasıl açmalıyım bilmiyorum. önerilerinize ihtiyacım var.
Eski sevgilimi anlattın sanki🙄Çok sevmeme rağmen ayrılınca nasıl ipini koparmış deli danalara dönmüştüm😂Âllahtan tam tersi,özgürlükçü bir adamla evlendim de mutlu mesut yaşıyoruz.Tam tersi karakterlersiniz sanki ve sevgilinin güven gibi bir problemi de olabilir.Bunun uzun mesafe ilişkisiyle de alakası yok bence.Evlilikte -ki düşünüyosanız tabi-herkesin bir özel alanı olması şart.Onu başaramayan çiftler inan bana hayatı kendilerine zehir ediyolar.Eğer hiç konuşmadıysanız bu konuyu, üzülecek kırılacak demeden uygun bir dille konuşman en doğrusu.
 
Ben seni çok sakin ve yapıcı gördüm. Ama bunu bu şekilde çözemezsin diye düşünüyorum. Bunu ancak cinnet çözer.
teşekkür ederim öyle dusunduyseniz
benim için çok değerli ve kalbini kırmak istemediğim için bugüne kadar sesimi çıkarmadım ancak daha fazla sessiz kalmayacağım bunu ogrendim. kendi sınırlarımı göstermem gerek. rahatsız olduğumu bilmediği sürece böyle davranmaya devam edecek belki de daha kötü olacak
 
X