Sagol canim, az once iki kere ozur diledi esim, ben oyle demek istememistim diye. Ancak bu adet gorecek olmanin da getirdigi bir hassasiyet var, aglayip duruyorum iki saattir. Vallahi burasi da olmasa konusacak kimse yok. Anneme anlatsam ya telas yapiyor ya da konuyu kendine cevirip kendinden bahsetmeye basliyor. Kardesimle küsüm, zaten anlamaz da erkek neticede. Cart diye 3 aylik cocugu aldirdilar, ne konusacagim onunla? En yakin kuzenim benim dusuk yaptigim gun hamile oldugunu ogrendi, onunla da konusmak istemiyorum.
Ya sen nasil basa ciktin bu kadar dusuk ve kurtajla? Yani psikolojik olarak diyorum. Uc tane vardi degil mi? Benim hala aklima geldikce gozlerim doluyor. Neyse ben biraz Sasifelek Cikmazi'na bakayim.
Demek boşuna yakın hissetmemişim kendime:)
Benim de bir erkek kardeşim var, kız kardeşim yok.
Anneme anlatma konusunda da aynı şeyleri düşünüyorum seninle..
Nasıl başa çıktım meselesine gelince
Belki de ben de baş edemedim, işte başa gelen çekiliyor, başka bir tarifi yok.
Sabrede sabrede erenlere karışıyorsun işte
Benim sabır imtihanımın baş aktörü eşim zaten
Bir insanın kaderi genel anlamda galiba aynı noktadan gidiyor.
Benimki yalnızlık mesela; benden 14 ay küçük bir erkek kardeşim var ve doğuştan kalp kapağında aralık varmış (kalbi delik denilen olay), annemler sürekli onu İzmir, Ankara, İstanbul hastanelerde gezdirdiler.
7 yaşında ameliyat oldu (şu anda 38 yaşında maşaallah bir sorunu yok) tabi ki ben de ondan 1 yaş büyük olduğumdan olan biteni anlamlandırmam pek kolay olmadı.
Anneannede, amcada şurda burda geçti çocukluğum, hep kardeşim gibi hasta olmak isterdim.
Çünkü annem ve babam hep onunla birlikteydi
Kardeşimin ameliyatı sonrasında da ailemi hiç istemedim, hep anneannemlere kaçardım, ben orda mutluyum derdim ama içten içe ailemin beni bıraktığı zamanların acısını çıkarırdım sanırım.
Erkenden de evlendim, henüz öğrenciyken ev yükü altına girdim.
Eşimin okulunu 8 yılda bitirmesi sebebiyle ilk yıllar ben çalıştım.
Yani evliliğimde de hep hayatın yükünü yalnız çekme psikolojisindeydim.
Sonra eşim iş hayatına atıldı, birden iyi para kazanmaya başladı.
Ev, ikimize de araba, çocukları koleje verdik falan derken bu değişim (aileden maddi anlamda kısıtlı büyümüş kimseleriz) eşimde bir şımarıklığa sebep oldu, kendini dışarı verdi.
Bana karşı, benimle evli olmasını, sanki bana bir lütuf gibi göstermeye başladı.(Açıkça söylemiyordu ama kesinlikle hissettiriyordu)
Geldi mi bir yalnızlık duygusu daha
Ondan kalabalık çocuk olayı sevimli geliyor bana
Gerçi 10 yılda bir çocuk yaparak evde o kalabalık çocuk duygusunu yaşamak da çok zor ama:)
Senin yaptığın gibi birkaç yıl olacak ki araları ev çocuk görsün
Yoksa çok marifetli, evde fır fır dönen, erkenden ev işini bitiren, birçok çocukla başa çıkabilecek yapıda bir kadın değilim, biraz keyfine düşkün biriyim
, uykuyu da severim