Herkese merhaba, konum biraz uzun olacak bunun için herkesten özür dilerim. Okuyup bana yol gösterirseniz çok mutlu olurum. En baştan başlamak istiyorum. Ben çocukluğumdan beri birileri (özellikle bu arkadaş çevre) beni sevsin diye çırpınan birisiyim. Bunda belki de annemin biz çocukken çalışması sürekli yalnız olmam etkiliydi. Maddi durumumuz iyi değildi gerci hala iyi değil. Annem hep zor şartlar altında çalıştı (bulaşıkçılık yaptı, apartman temizledi vs). Babam maalesef çalışmayan aylak adamın biri. Sürekli annemin sırtından geçindi.
İlkokulda çok fazla öğretmenimin ve akranlarımın zorbalığına uğradım. Mesela ilkokul öğretmenim sürekli beni küçümsüyordu. Annemi köylü olarak görüyor eğitimsiz aciz olmakla suçluyordu. Bir okuma metni okunacağı zaman ben okumak istediğimde bana okutmak istemiyordu. Okumam ile alay ediyor sürekli beni dövüyor ve yüzüme tükürüyordu. Oysa şimdi düşününce benim okumam gayet iyiydi. Fakat ailemin sınıftaki diğer arkadaşlarımın ailelerine kıyasla durumunun kötü olması ve annemin çalıştığı için bizimle fazla ilgilenememesi öğretmenimde bir önyargı oluşturmuştu. Ama bu önyargı küçücük bir çocuğa karşı nasıl olur onu hiç bilmiyorum. Çünkü çok ağır hakaretler ediyordu. Okulda bit yaygını olsa hep benden biliyordu. Küçücük bir çocuk olarak o zamanlar tüm bunlara çok üzülsem de annem çalıştığı için sırf annem üzülmesin diye anneme hiç anlatmıyordum. Arkadaşlarımda öğretmenimin etkisinde kalarak sürekli benimle alay ediyor sanki vebalıymışım gibi benimle arkadaş olmak istemiyorlardı. Aileleri de küçümseyerek bakıyordu. Şimdi bunlar aklıma geldikçe o kadar çok üzülüyorum ki. Ortaokula geçince bu zorbalıktan kurtuldum. Ortaokuldaki tüm hocalarım çok iyilerdi. Hepsi benim potansiyelimi fark ediyordu ve okulda bir yardım olsun bir şey olsun gizliden hep benim faydalanmamı sağladılar. Annem çalıştığı için ve durumumuz iyi olmadığı için benimle hep ilgilendiler, desteklediler. İlkokulda aynı sınıfta olduğum arkadaşlarım iyi bir lise kazanamazken ben dereceye girdim ve çok iyi bir liseye yerleştim. İyi bir liseye yerleşince çok ders çalıştım ve iyi bir üniversiteyi kazandım ve bitirdim. Aynı zamanda master yaptım. Eğitim hayatımda hep başarılı biri oldum. Lakin insani ilişkilerde hep bir özgüven problemi yaşadım.
Çocukluktan beri her şeye fazla anlam yüklüyorum olayları gözümde büyütüyorum. aşırı hassas ve kaybetme korkusu yaşayan biriyim. Bir arkadaşımla bir sorun yaşadığımda sorun ben de olmadığı halde binbir özür diliyorum. Çok fazla peşine düşüyorum beni affetsin diye. Kimseyle kırgın olmak istemiyorum. Kendi kendime kuruyorum. Kendimi herhangi bir olayda savunamıyorum. Arkadaşlarım beni sünepe biri olarak görüyor. Bunu hissediyorum. Sadece arkadaşlarım değil yakın çevremde öyle. Bunun sonucunda da çok üzülüyorum. Bir sorunum olduğunda üzüldüğümde hep ailemin desteği ile aşıyorum. Ama kalıcı olarak bu huylarımdan kurtulamıyorum. İlla birkaç ay sonra yine aklıma hiç yokken eski olaylar düşünceler geliyor ve hayatı kendime belli bir süre zehir ediyorum. Annem dışında kimsemiz yok. Sürekli anneme bir şey olursa endişesi yaşıyorum. Şu an bile kendimi çaresiz ve bitkin hissediyorum.
Yaşım 27. Güzel sayılabilecek biriyim. evlenmeyi asla düşünmüyorum. Çünkü ailem ve çevremde gördüğüm evlilikler beni hep olumsuz etkiledi. Bu yüzden kendimi eğitimime verdim. Şu an doktora yapıyorum. İyi bir işte çalışıyordum. Ancak son zamanlarda yaşadığım olumsuz düşünceler ve sürekli kaygı bozukluğu sorunu yüzünden çok severek yaptığım işimden maalesef ayrıldım. Şu an herhangi bir işim yok. Tüm makale ve bildiri çalışmalarımı yarıda bıraktım. Uzun bir süredir tamamlamak için açıp bakmıyorum bile. Çünkü ruhen birkaç aydır iyi değilim. Aileminde geliri olmadığı için tüm birikimim bitti sayılır. Evimiz kira Aileme ben bakıyorum. Bir yerden ayağa kalkıp kendime gelmem gerekiyor fakat o gücü kendimde bulamıyorum. Beynimdeki düşünceler asla peşimi bırakmıyor.
Psikiyatristten birkaç seans destek aldım. Fakat seans ücretinin fazla olması ve maddi durumumun buna el vermemesi nedeniyle gitmeyi bıraktım. İnanın ne yapacağımı bilmiyorum. Bu düşüncelerden kurtulmak istiyorum. Yani artık pısırık birisi olmak istemiyorum. Bunun için çabalıyorum. Ama en sonunda yine kendimi yine aynı yerde buluyorum. En çokta aileme üzülüyorum. Bazen onları hak etmediğimi düşünüyorum. Kısacası ne yapacağım inanın bilmiyorum. Tavsiyelerinize ihtiyacım var.
İlkokulda çok fazla öğretmenimin ve akranlarımın zorbalığına uğradım. Mesela ilkokul öğretmenim sürekli beni küçümsüyordu. Annemi köylü olarak görüyor eğitimsiz aciz olmakla suçluyordu. Bir okuma metni okunacağı zaman ben okumak istediğimde bana okutmak istemiyordu. Okumam ile alay ediyor sürekli beni dövüyor ve yüzüme tükürüyordu. Oysa şimdi düşününce benim okumam gayet iyiydi. Fakat ailemin sınıftaki diğer arkadaşlarımın ailelerine kıyasla durumunun kötü olması ve annemin çalıştığı için bizimle fazla ilgilenememesi öğretmenimde bir önyargı oluşturmuştu. Ama bu önyargı küçücük bir çocuğa karşı nasıl olur onu hiç bilmiyorum. Çünkü çok ağır hakaretler ediyordu. Okulda bit yaygını olsa hep benden biliyordu. Küçücük bir çocuk olarak o zamanlar tüm bunlara çok üzülsem de annem çalıştığı için sırf annem üzülmesin diye anneme hiç anlatmıyordum. Arkadaşlarımda öğretmenimin etkisinde kalarak sürekli benimle alay ediyor sanki vebalıymışım gibi benimle arkadaş olmak istemiyorlardı. Aileleri de küçümseyerek bakıyordu. Şimdi bunlar aklıma geldikçe o kadar çok üzülüyorum ki. Ortaokula geçince bu zorbalıktan kurtuldum. Ortaokuldaki tüm hocalarım çok iyilerdi. Hepsi benim potansiyelimi fark ediyordu ve okulda bir yardım olsun bir şey olsun gizliden hep benim faydalanmamı sağladılar. Annem çalıştığı için ve durumumuz iyi olmadığı için benimle hep ilgilendiler, desteklediler. İlkokulda aynı sınıfta olduğum arkadaşlarım iyi bir lise kazanamazken ben dereceye girdim ve çok iyi bir liseye yerleştim. İyi bir liseye yerleşince çok ders çalıştım ve iyi bir üniversiteyi kazandım ve bitirdim. Aynı zamanda master yaptım. Eğitim hayatımda hep başarılı biri oldum. Lakin insani ilişkilerde hep bir özgüven problemi yaşadım.
Çocukluktan beri her şeye fazla anlam yüklüyorum olayları gözümde büyütüyorum. aşırı hassas ve kaybetme korkusu yaşayan biriyim. Bir arkadaşımla bir sorun yaşadığımda sorun ben de olmadığı halde binbir özür diliyorum. Çok fazla peşine düşüyorum beni affetsin diye. Kimseyle kırgın olmak istemiyorum. Kendi kendime kuruyorum. Kendimi herhangi bir olayda savunamıyorum. Arkadaşlarım beni sünepe biri olarak görüyor. Bunu hissediyorum. Sadece arkadaşlarım değil yakın çevremde öyle. Bunun sonucunda da çok üzülüyorum. Bir sorunum olduğunda üzüldüğümde hep ailemin desteği ile aşıyorum. Ama kalıcı olarak bu huylarımdan kurtulamıyorum. İlla birkaç ay sonra yine aklıma hiç yokken eski olaylar düşünceler geliyor ve hayatı kendime belli bir süre zehir ediyorum. Annem dışında kimsemiz yok. Sürekli anneme bir şey olursa endişesi yaşıyorum. Şu an bile kendimi çaresiz ve bitkin hissediyorum.
Yaşım 27. Güzel sayılabilecek biriyim. evlenmeyi asla düşünmüyorum. Çünkü ailem ve çevremde gördüğüm evlilikler beni hep olumsuz etkiledi. Bu yüzden kendimi eğitimime verdim. Şu an doktora yapıyorum. İyi bir işte çalışıyordum. Ancak son zamanlarda yaşadığım olumsuz düşünceler ve sürekli kaygı bozukluğu sorunu yüzünden çok severek yaptığım işimden maalesef ayrıldım. Şu an herhangi bir işim yok. Tüm makale ve bildiri çalışmalarımı yarıda bıraktım. Uzun bir süredir tamamlamak için açıp bakmıyorum bile. Çünkü ruhen birkaç aydır iyi değilim. Aileminde geliri olmadığı için tüm birikimim bitti sayılır. Evimiz kira
Psikiyatristten birkaç seans destek aldım. Fakat seans ücretinin fazla olması ve maddi durumumun buna el vermemesi nedeniyle gitmeyi bıraktım. İnanın ne yapacağımı bilmiyorum. Bu düşüncelerden kurtulmak istiyorum. Yani artık pısırık birisi olmak istemiyorum. Bunun için çabalıyorum. Ama en sonunda yine kendimi yine aynı yerde buluyorum. En çokta aileme üzülüyorum. Bazen onları hak etmediğimi düşünüyorum. Kısacası ne yapacağım inanın bilmiyorum. Tavsiyelerinize ihtiyacım var.
Son düzenleme: