- 3 Ekim 2020
- 27
- 31
- Konu Sahibi RedMoonshine
- #1
Merhabalar,
yine ben, bu aralar agir bunalimdayim. Bütün hafta sonu esimle tartistik.
Aslinda cok uzun konu, kisa tutmaya calisacagim.
Esimle 1 sene ve 3 aydir birlikte yasiyoruz. Birlikte yasamadan önce herkesin kendi evi, düzeni vardi.
Birlikte yasamaya basladigimizda eski evimdeydik (esim benim evime yerlesti) ve hicbir sikinti yasamadik. Mayis ayinda baska bir sehire tasindik ve bastan hersey sorunluydu. Ev sahibiyle sikintiliyiz, adam evdeki tadilatlari yaptirmiyor, gecistiriyor vs. Evi de asla ama asla sevemedim, kabullenemedim ve kendimi de hic rahat, mutlu ve huzurlu hissetmiyorum. Baska evlere baktim ama maalesef olmadi, bu evi tutmaya mecbur kaldik (is basi yapmam gerekiyordu yakin zamanda). Evimizin konumu cok harika, kirasi da gayet uygun, aslinda cok büyük sans bizim icin ama gel gelelim ben asla mutlu degilim.
Hafta sonum kötü gecti. Esimle hic konusmadik, konustuysakta daha cok tartistik. Sacma sapan nedenlerden dolayi aslinda (her zaman oldugu gibi).
Cumartesi günü alisverise gittik eve geldik, yemek hazirliyoruz, dolaptan bisey indirmesini rica ettim..kendisi bulasiklari makineye yerlestiriyor, bana bakip „he“ dedi ve bulasiklari yerlestirmeye devam etti, ben de „simdi devam edersen daha cok beklerim, gel bi dk indir iste, ben de yemegi hazirlayayim“ dedim..kendisi yine bulasiklari yerlestirmeye devam ediyor. Sinirlendim kizdim, gelip indirdi bana verdi. Aramiz orda bozuldu. Neyse masayi hazirliyorum filan, bu hala uyusuk uyusuk ortaligi toparliyor, ben de acliktan ölüyorum, sofraya oturdum.
Bu bi geldi, ben neden sofraya oturmusum, neden ona yer vermemisim vs vs…ben de „seni bekleyecek olursam acimdan ölürüm, sen de biraz hizli hareket et“ dedim. Gergin gergin yemek yedik. Konusmak istedi sofra da, ben de ters cevap vererek geri cevirdim.
Aksam online oyunda sesli olarak birisiyle konustu. Kendisinin sesi cok gürdür, resmen evi inletti. Ben uyanikken sorun degilde aksam saat olmus 11, ben de yaticam. Yanina gidip ‚“yaticam simdi, biraz daha kisik sesle konusabilir misin, böyle uyuyamam“ dedim, kendisi bana bakip „sen uyursun yaa“ dedi, tekrarlayinca, „tamam kisik sesle konusmaya calisacagim“ dedi. CALISACAGIM…yani yapabilirim ama yapmak istemiyorum der gibi. Sinir oldum, bisey demedim, gittim yattim…(kendisi inancsiz insandir, ben elhamdullilah müslümanim) yüksek sesle konustugu icin oyun arkadasiyla „allahu ekber, allahu ekber, bu ne yaaa“ diye dalga gecerek bahsettigini duydum. Sinirlerim artik iyice catladi. Mesaj attim „saygisiz olman bi bana, benim inancli biri oldugumu biliyorsun, ben senin biseye inanmadigina saygi duyuyorum, sen neden benim inancima saygi duymuyorsun, seni taniyamiyorum artik, farkli bi insan oldun“ dedim. Geldi yanima, ne demeye calisiyorsun, bir oyuncu adini „Allahuekber“ koymus, biz onunla dalga gectik diyor. Asla inanmadim.
Pazar günü de bütün gün konusmadik. Aksam üstü yemek yapmis, bana da bi tabak getirdi (sevmedigim yemek), ben de „ben yemem, al tabagi“ dedim.
Aradan biraz zaman gecince bu yine mutfaga girdi, sonra yanik kokusu gelmeye basladi. Oyun oynarken yemegi yakmis. Ben de migren hastasiyim, kokulara karsi asiri mi asiri hassasim (ister temizlik malzemesi olsun, ister parfüm, direkt basim günlerce agrir migrenimi tetikledigi icin, bunu ona defalarca anlattim, ilaclari banyoya boca etme, basim agriyor, odalara siniyor koku diye).
Ben de artik catladim ve bagirdim ona, yemek pisirken oyun mi oynar insan, yemegin basinda durman lazim, tabi yanar, bütün evi kokuttun bu saatte, yanik kokusu tekrar nasil cikacak diye epey kizdim.
Kendisi birden döküldü, ben neden yemek yapmiyormusum, neden banyoda saclarimin icinde dus almasi gerekiyormus (giderde toplanan saclarimi her dustan sonra temizlerim, bazen fön yaptiktan sonra 2-3 sac teli ucup küvete yapisir), neden buzdolabindaki tarihi gecen seyleri atmiyormusum, neden cöpleri atmiyormusum, haftalardir neden saklama kaplarini toplamamisim (30 parcalik saklama kabi seti aldim, cok fazla parca oldugu icin ve bulasik makinesine plastik atmadigim icin elimde yikamam gerekiyor), vs vs.
Ben de kendisine su sekil cevap verdim:
„Sen iki ay kadar issiz ve bütün gün evdeydin, kac kere evi süpürdün? kac kere sofra kuruluydu ben eve geldigimde? Ben aksam isten geldikten sonra yemegi hep ben yaptim senin bütün gün evde olmana ragmen. Camasirlar camasir telinde 3 gün dururken, asla aklina gelmedi toplamak. Hic bir gün banyoyu temizledin mi? dustan sonra yerdeki havlunu bile almaya üseniyorsun, islak islak birakiyorsun. Gelip bana mi laf atiyorsun sen simdi? Cöp atmak senin tek görevin, bu eve tasindigimizdan beri bi kez bile cöp atmadim ben, sen atiyorsun diye, simdi cöpüde mi ben üsteleneyim? Pis saygisiz, ben senin hizmetcin degilim“.
Artik catlayacam, cidden. Kendisinin yeme hastaligi var…biraksan 7/24 yer. Sürekli yiyor, günde 2 kutu dondurma bitirdigini bilirim, sürekli ama sürekli buzdolabinin karsisinda, acip acip sincap gibi biseyler ariyor. Gecen ay tam tamina 600€ harcadik mutfak masraflarina…düsünebiliyormusunuz? 2 kisi ve 600€ (almanyada yasayanlar bu hesabi daha iyi anlayacaktir, ki söyle bi örnek vereyim, tek kisi ayda tas catlasa 200€ harcar). Doldum tastam yeter, kendime bisey alirim, dolaba yerlestiririm, canim ceker yemek isterim, bi bakarim ki coktan yalamis yutmus. Ya düsünsenize…bonbonlari bile kitir kitir yiyor, emmek yok, resmen yiyor. Gecen bi poset bonbonlari tek oturusla bitirdiginde az kalsin cinnet gecirecektim.
Defalarca konustum anlattim ama yok yok degismiyor. Asla degismiyor.
Olmaz böyle, ben böyle bir iliski istemiyorum, ayrilmayi düsünüyorum diyorum kabul etmiyor. Kabul etmez tabi benim gibi salak zor bulunur.
Cok uzun oldu, kusura bakmayin ama doldum tastim yeminle, kendimi yirtasim geliyor. Hakkinizi helal edin, icimi dökmem gerekiyordu.
yine ben, bu aralar agir bunalimdayim. Bütün hafta sonu esimle tartistik.
Aslinda cok uzun konu, kisa tutmaya calisacagim.
Esimle 1 sene ve 3 aydir birlikte yasiyoruz. Birlikte yasamadan önce herkesin kendi evi, düzeni vardi.
Birlikte yasamaya basladigimizda eski evimdeydik (esim benim evime yerlesti) ve hicbir sikinti yasamadik. Mayis ayinda baska bir sehire tasindik ve bastan hersey sorunluydu. Ev sahibiyle sikintiliyiz, adam evdeki tadilatlari yaptirmiyor, gecistiriyor vs. Evi de asla ama asla sevemedim, kabullenemedim ve kendimi de hic rahat, mutlu ve huzurlu hissetmiyorum. Baska evlere baktim ama maalesef olmadi, bu evi tutmaya mecbur kaldik (is basi yapmam gerekiyordu yakin zamanda). Evimizin konumu cok harika, kirasi da gayet uygun, aslinda cok büyük sans bizim icin ama gel gelelim ben asla mutlu degilim.
Hafta sonum kötü gecti. Esimle hic konusmadik, konustuysakta daha cok tartistik. Sacma sapan nedenlerden dolayi aslinda (her zaman oldugu gibi).
Cumartesi günü alisverise gittik eve geldik, yemek hazirliyoruz, dolaptan bisey indirmesini rica ettim..kendisi bulasiklari makineye yerlestiriyor, bana bakip „he“ dedi ve bulasiklari yerlestirmeye devam etti, ben de „simdi devam edersen daha cok beklerim, gel bi dk indir iste, ben de yemegi hazirlayayim“ dedim..kendisi yine bulasiklari yerlestirmeye devam ediyor. Sinirlendim kizdim, gelip indirdi bana verdi. Aramiz orda bozuldu. Neyse masayi hazirliyorum filan, bu hala uyusuk uyusuk ortaligi toparliyor, ben de acliktan ölüyorum, sofraya oturdum.
Bu bi geldi, ben neden sofraya oturmusum, neden ona yer vermemisim vs vs…ben de „seni bekleyecek olursam acimdan ölürüm, sen de biraz hizli hareket et“ dedim. Gergin gergin yemek yedik. Konusmak istedi sofra da, ben de ters cevap vererek geri cevirdim.
Aksam online oyunda sesli olarak birisiyle konustu. Kendisinin sesi cok gürdür, resmen evi inletti. Ben uyanikken sorun degilde aksam saat olmus 11, ben de yaticam. Yanina gidip ‚“yaticam simdi, biraz daha kisik sesle konusabilir misin, böyle uyuyamam“ dedim, kendisi bana bakip „sen uyursun yaa“ dedi, tekrarlayinca, „tamam kisik sesle konusmaya calisacagim“ dedi. CALISACAGIM…yani yapabilirim ama yapmak istemiyorum der gibi. Sinir oldum, bisey demedim, gittim yattim…(kendisi inancsiz insandir, ben elhamdullilah müslümanim) yüksek sesle konustugu icin oyun arkadasiyla „allahu ekber, allahu ekber, bu ne yaaa“ diye dalga gecerek bahsettigini duydum. Sinirlerim artik iyice catladi. Mesaj attim „saygisiz olman bi bana, benim inancli biri oldugumu biliyorsun, ben senin biseye inanmadigina saygi duyuyorum, sen neden benim inancima saygi duymuyorsun, seni taniyamiyorum artik, farkli bi insan oldun“ dedim. Geldi yanima, ne demeye calisiyorsun, bir oyuncu adini „Allahuekber“ koymus, biz onunla dalga gectik diyor. Asla inanmadim.
Pazar günü de bütün gün konusmadik. Aksam üstü yemek yapmis, bana da bi tabak getirdi (sevmedigim yemek), ben de „ben yemem, al tabagi“ dedim.
Aradan biraz zaman gecince bu yine mutfaga girdi, sonra yanik kokusu gelmeye basladi. Oyun oynarken yemegi yakmis. Ben de migren hastasiyim, kokulara karsi asiri mi asiri hassasim (ister temizlik malzemesi olsun, ister parfüm, direkt basim günlerce agrir migrenimi tetikledigi icin, bunu ona defalarca anlattim, ilaclari banyoya boca etme, basim agriyor, odalara siniyor koku diye).
Ben de artik catladim ve bagirdim ona, yemek pisirken oyun mi oynar insan, yemegin basinda durman lazim, tabi yanar, bütün evi kokuttun bu saatte, yanik kokusu tekrar nasil cikacak diye epey kizdim.
Kendisi birden döküldü, ben neden yemek yapmiyormusum, neden banyoda saclarimin icinde dus almasi gerekiyormus (giderde toplanan saclarimi her dustan sonra temizlerim, bazen fön yaptiktan sonra 2-3 sac teli ucup küvete yapisir), neden buzdolabindaki tarihi gecen seyleri atmiyormusum, neden cöpleri atmiyormusum, haftalardir neden saklama kaplarini toplamamisim (30 parcalik saklama kabi seti aldim, cok fazla parca oldugu icin ve bulasik makinesine plastik atmadigim icin elimde yikamam gerekiyor), vs vs.
Ben de kendisine su sekil cevap verdim:
„Sen iki ay kadar issiz ve bütün gün evdeydin, kac kere evi süpürdün? kac kere sofra kuruluydu ben eve geldigimde? Ben aksam isten geldikten sonra yemegi hep ben yaptim senin bütün gün evde olmana ragmen. Camasirlar camasir telinde 3 gün dururken, asla aklina gelmedi toplamak. Hic bir gün banyoyu temizledin mi? dustan sonra yerdeki havlunu bile almaya üseniyorsun, islak islak birakiyorsun. Gelip bana mi laf atiyorsun sen simdi? Cöp atmak senin tek görevin, bu eve tasindigimizdan beri bi kez bile cöp atmadim ben, sen atiyorsun diye, simdi cöpüde mi ben üsteleneyim? Pis saygisiz, ben senin hizmetcin degilim“.
Artik catlayacam, cidden. Kendisinin yeme hastaligi var…biraksan 7/24 yer. Sürekli yiyor, günde 2 kutu dondurma bitirdigini bilirim, sürekli ama sürekli buzdolabinin karsisinda, acip acip sincap gibi biseyler ariyor. Gecen ay tam tamina 600€ harcadik mutfak masraflarina…düsünebiliyormusunuz? 2 kisi ve 600€ (almanyada yasayanlar bu hesabi daha iyi anlayacaktir, ki söyle bi örnek vereyim, tek kisi ayda tas catlasa 200€ harcar). Doldum tastam yeter, kendime bisey alirim, dolaba yerlestiririm, canim ceker yemek isterim, bi bakarim ki coktan yalamis yutmus. Ya düsünsenize…bonbonlari bile kitir kitir yiyor, emmek yok, resmen yiyor. Gecen bi poset bonbonlari tek oturusla bitirdiginde az kalsin cinnet gecirecektim.
Defalarca konustum anlattim ama yok yok degismiyor. Asla degismiyor.
Olmaz böyle, ben böyle bir iliski istemiyorum, ayrilmayi düsünüyorum diyorum kabul etmiyor. Kabul etmez tabi benim gibi salak zor bulunur.
Cok uzun oldu, kusura bakmayin ama doldum tastim yeminle, kendimi yirtasim geliyor. Hakkinizi helal edin, icimi dökmem gerekiyordu.