- 24 Temmuz 2010
- 870
- 86
- 73
Merhaba kızlar. Konum biraz uzun olabilir kusura bakmayın şimdiden.
Babam ve annem yıllardır İstanbul'da yaşıyorlar. Abim doğduktan hemen sonra gelmişler ben İstanbul'da doğmuşum. Yıllar yılı bilirim babam kazandığı tüm parayı ne eve arabaya ne başka birşeye harcadı. Hep bizim eğitimimiz için uğraştı didindi. 25 yıldır İstanbul'da olmalarına rağmen bir dikili ağaçları yok hiç biryerde. Yıllarca uğraştılar sıkıntılar çektiler. Ben akademisyen oldum abim de güzel bir üniversiteden mezun olup bir şirkette müdür yardımcısı oldu.
Ben işe başlayınca hayatlarında ilk defa birşey istediler kendileri için. Biz ev istiyoruz artık dediler. Başımızla beraber dedik. Abimi çektim köşeye ne yapalım diye. Birşey söylemedi. Abi bak dedim yıllardır kız arkadaşın var. Evlenmek istiyorsan önce seni evlendirelim. Yoksa bu borca girersek sen evlenemezsin. Yok acelem yok benim dedi. İstersen İstanbul'dan ev alırız yarın bir gün evlenince sen o eve taşınırsın, annem babam benimle yaşar dedim. Önce olur filan dedi sonra ona da yok dedi. Bu kez bizimkiler de bizim köydeki evimiz eski ahşap evlerden çöktü çökecek onu yenileyelim madem yeni ev yapalım biz köye çekilelim dediler. Onu da dedim abime ben karışmam dedi. Abi dedim bak kararsızsan acele etmeyelim bi sene daha bekleyelim hem para atarız biraz köşeye duruma göre karar veririz ne yapacağımıza. Yok işte ben bilmem ne isterseniz onu yapın filan demeye başladı.
En son artık ben babamlarla konuştum köye ev yapalım dediler. Krediyi çekmeden kırk kere aradım abi bak sen ne dersen onu yapcam. Ne istersen öyle olsun. Büyük borca gircez bak yapmayın dersen kımıldamam dediysem de yok dinletemedim. Biz de babamla yarı yarıya borcu bölüştük. Babamın emekli maaşının tamamı benim de maaşımın yarısı kredi borçlarına gitmeye başladı. Elhamdülillah evimiz geçen ay bitti. Çok güzel bir ev oldu. Borcumuzun da 8-9 ayı ödendi önümüzde 4 sene filan kaldı borçların bitmesi için.
Geçen ay abim bizimkilerden habersiz biriktirdiği parayla gidip kız arkadaşına tek taş yüzük alıp evlenme teklif etmiş. Etsin o kızcağız herşeyin en güzelini hakediyor tabi ki asla onda değiliz. Ama sonra kıza biz seni istemeye gelcez filan demiş. Eve gelip bunu bizimkilere anlatınca ortalık karışmış haliyle. Biz borçlardan faturaları bile öderken zorlanıyoruz şu an. Ben Ankara'da ayrı onlar İstanbul'da ayrı..Kız da yüzüğü takınca haliyle aileyle konuşmak zorunda klamış durumu. Normalde kızın ailesi de kız da abime hep b,z bekleriz yeter ki sen kendini toparla daha zaten küçüksünüz derken yaptığı o saçma hareketten sonra sürekli sıkıştırmaya başladılar. Hadi gelin artık diye. Bizimkiler değil kız istemeye gitmek yanıma gelirken yol parasını çıkaramıyorlar ama...
Sonra abim başladı sürekli köye ölü yatırım yaptınız bilmem ne diye annemin canını sıkmaya. Babam emekli olup ev borcuna girince yeniden çalışmaya başladı, 900 tl daha kazanıyor fazladan. Sonra daha yeni öğrendim ki, abim başlamış o işten kzandığı para az daha iyi bir iş bulsun diye annemi sıkıştırmaya. Bunları öğrenince deliye döndüm. Üniversite mezunu gencecik adam kendine bakmıyorda, o yaşta adama gitsin daha iyi iş busun diyor oturduğu yerden. Madem o kadar kolay kendi değiştirsin işini. Borca giren ben ve babam. MAddi sıkıntıyı çeken biz. Paşam sadece evin kirasını ödüyor ortalığı birbirine katmış.
Tamam hiç birşey yapmadı değil. Ben öğrenciyken babam iflas etti. O dükkanın borçlarının yarısını abim ödedi ama toplamda zaten 8bin gibi bir borç vardı. Diğer yarısını babam kendi kapattı. O arada işte benim harç paralarmı vesaire hep o ödedi. Allah razı olsun yine. Ama şimdi tutup yıllardır evin kahrını ben çekiyorum bilmem ne die konuşmaya başlamış. Babamın karşısına geçip senin yüzünden onca parayı köye gömdük filan demiş. Adam ağlaya ağlaya annemi aradı. Koca 55 yaşında adam ağlamış ya. Ben bunca sene hep yettim hereşeye artık yetemiyorum diye.
Çıkın Ankara'ya yanıma gelin burda yaşayalım o ne hali varsa görsün diyorum. Anne baba yüreği biz olmazsak nasıl altından kalkacak düğünün diyolar. Siz olmadan altından kalkamayacaksa evlenmesin zaten o sorumluluğu kaldırabilmesi lazım diyorum..Ama kıyamıyorlar.. Ayrıca annem babam ona düğün yapmak zorunda değiller bunu bir türlü anlatamıyorum. Madem çok istiyor kendi başına iş yapıyor herşeyi kendi halletsin diyorum yok..
Bizim orada kıza miras verilmez hiç. Yapılan ev babamın adına yapıldı o ev de ona kalacak hala neyin peşinde annemi babamı bu kadar üzüyor hiç birşey anlamadım.
Kızlar çok sinirlendim. Arayıp sayıp sövüp kapatmak istiyorum. Akıl verin ne yapayım, nasıl bir tutum izleyeyim...
Babam ve annem yıllardır İstanbul'da yaşıyorlar. Abim doğduktan hemen sonra gelmişler ben İstanbul'da doğmuşum. Yıllar yılı bilirim babam kazandığı tüm parayı ne eve arabaya ne başka birşeye harcadı. Hep bizim eğitimimiz için uğraştı didindi. 25 yıldır İstanbul'da olmalarına rağmen bir dikili ağaçları yok hiç biryerde. Yıllarca uğraştılar sıkıntılar çektiler. Ben akademisyen oldum abim de güzel bir üniversiteden mezun olup bir şirkette müdür yardımcısı oldu.
Ben işe başlayınca hayatlarında ilk defa birşey istediler kendileri için. Biz ev istiyoruz artık dediler. Başımızla beraber dedik. Abimi çektim köşeye ne yapalım diye. Birşey söylemedi. Abi bak dedim yıllardır kız arkadaşın var. Evlenmek istiyorsan önce seni evlendirelim. Yoksa bu borca girersek sen evlenemezsin. Yok acelem yok benim dedi. İstersen İstanbul'dan ev alırız yarın bir gün evlenince sen o eve taşınırsın, annem babam benimle yaşar dedim. Önce olur filan dedi sonra ona da yok dedi. Bu kez bizimkiler de bizim köydeki evimiz eski ahşap evlerden çöktü çökecek onu yenileyelim madem yeni ev yapalım biz köye çekilelim dediler. Onu da dedim abime ben karışmam dedi. Abi dedim bak kararsızsan acele etmeyelim bi sene daha bekleyelim hem para atarız biraz köşeye duruma göre karar veririz ne yapacağımıza. Yok işte ben bilmem ne isterseniz onu yapın filan demeye başladı.
En son artık ben babamlarla konuştum köye ev yapalım dediler. Krediyi çekmeden kırk kere aradım abi bak sen ne dersen onu yapcam. Ne istersen öyle olsun. Büyük borca gircez bak yapmayın dersen kımıldamam dediysem de yok dinletemedim. Biz de babamla yarı yarıya borcu bölüştük. Babamın emekli maaşının tamamı benim de maaşımın yarısı kredi borçlarına gitmeye başladı. Elhamdülillah evimiz geçen ay bitti. Çok güzel bir ev oldu. Borcumuzun da 8-9 ayı ödendi önümüzde 4 sene filan kaldı borçların bitmesi için.
Geçen ay abim bizimkilerden habersiz biriktirdiği parayla gidip kız arkadaşına tek taş yüzük alıp evlenme teklif etmiş. Etsin o kızcağız herşeyin en güzelini hakediyor tabi ki asla onda değiliz. Ama sonra kıza biz seni istemeye gelcez filan demiş. Eve gelip bunu bizimkilere anlatınca ortalık karışmış haliyle. Biz borçlardan faturaları bile öderken zorlanıyoruz şu an. Ben Ankara'da ayrı onlar İstanbul'da ayrı..Kız da yüzüğü takınca haliyle aileyle konuşmak zorunda klamış durumu. Normalde kızın ailesi de kız da abime hep b,z bekleriz yeter ki sen kendini toparla daha zaten küçüksünüz derken yaptığı o saçma hareketten sonra sürekli sıkıştırmaya başladılar. Hadi gelin artık diye. Bizimkiler değil kız istemeye gitmek yanıma gelirken yol parasını çıkaramıyorlar ama...
Sonra abim başladı sürekli köye ölü yatırım yaptınız bilmem ne diye annemin canını sıkmaya. Babam emekli olup ev borcuna girince yeniden çalışmaya başladı, 900 tl daha kazanıyor fazladan. Sonra daha yeni öğrendim ki, abim başlamış o işten kzandığı para az daha iyi bir iş bulsun diye annemi sıkıştırmaya. Bunları öğrenince deliye döndüm. Üniversite mezunu gencecik adam kendine bakmıyorda, o yaşta adama gitsin daha iyi iş busun diyor oturduğu yerden. Madem o kadar kolay kendi değiştirsin işini. Borca giren ben ve babam. MAddi sıkıntıyı çeken biz. Paşam sadece evin kirasını ödüyor ortalığı birbirine katmış.
Tamam hiç birşey yapmadı değil. Ben öğrenciyken babam iflas etti. O dükkanın borçlarının yarısını abim ödedi ama toplamda zaten 8bin gibi bir borç vardı. Diğer yarısını babam kendi kapattı. O arada işte benim harç paralarmı vesaire hep o ödedi. Allah razı olsun yine. Ama şimdi tutup yıllardır evin kahrını ben çekiyorum bilmem ne die konuşmaya başlamış. Babamın karşısına geçip senin yüzünden onca parayı köye gömdük filan demiş. Adam ağlaya ağlaya annemi aradı. Koca 55 yaşında adam ağlamış ya. Ben bunca sene hep yettim hereşeye artık yetemiyorum diye.
Çıkın Ankara'ya yanıma gelin burda yaşayalım o ne hali varsa görsün diyorum. Anne baba yüreği biz olmazsak nasıl altından kalkacak düğünün diyolar. Siz olmadan altından kalkamayacaksa evlenmesin zaten o sorumluluğu kaldırabilmesi lazım diyorum..Ama kıyamıyorlar.. Ayrıca annem babam ona düğün yapmak zorunda değiller bunu bir türlü anlatamıyorum. Madem çok istiyor kendi başına iş yapıyor herşeyi kendi halletsin diyorum yok..
Bizim orada kıza miras verilmez hiç. Yapılan ev babamın adına yapıldı o ev de ona kalacak hala neyin peşinde annemi babamı bu kadar üzüyor hiç birşey anlamadım.
Kızlar çok sinirlendim. Arayıp sayıp sövüp kapatmak istiyorum. Akıl verin ne yapayım, nasıl bir tutum izleyeyim...