Hayalleri Gerçekleştirmenin Büyüsü (Kuantum)

iyi geceler
uzun bi aradan sonra tekrar merhabaaaa
uzun ara dedim ama sürekli yazıları okudum sadece yazmaya güç bulamadım
kuantum başlığıyla ve burdaki arkadaşların sayesinde öğrendiklerimle olumlamalara başladım ve her şey çok güzel gidiyodu .........
veee o beklediğim insan karşıma çıktı sonunda herşey güzel gidiyordu ama ne olduysa oldu ve bitti
burayı sürekli takip ettim ama yazmaya bu yüzde güç bulamadım
kk dan tanıdığım arkadaşım saolsun msn den sürekli görüştük bana moral verdi onunda sayesinde şimdi yeniden başladım olumlamalara
inanıyorum ki güzel günler bize doğru geliyorrrrrr :lepi:
 
devamlı o işi istiyorum hatta oradan gelip geçerken kendime ait odayı bie seçtim opuyorumnanaktan
biliyorum o iş benim olacak
 
evvettt Hayyal ' immkaydirigubbakcemile2
biraz sabırsızıs sanırım,istediklerimiz biz yatıp kalkana kadar olsun istiyoruz..ben de dahill...ama belemek,beklerken de kendimizi geliştirmek gerek; işte bunu atlyıoruz çoğunlukla...
 

Sen işe kavuştun ben aşka... sempatiksalakcinni
Tabii benimki kısa süreliğine oldu :hulya:
Bekle de bekle...
Neyse ne diyoruz iyi düşün... İyi olsun. kaydirigubbakcemile5
Bir söz okudum geçenlerde...
Bir kitaptan alıntı.
Bakın ne diyor:
Tehlikeler karşısında önlem almak gerektiğinde, bazen negatif düşünmek gerekebilir. Fakat negatif düşünmeyi bir alışkanlık haline getirmek, bizi tehlikelerden korumak yerine, tehlikeye atıyor.’
 
aşkı buldun evet ama kısa süreli değil...hergün yaşayıp tüketmekte var değil miiyerimseniben
ama sen her vuslata erdiğinde bambaşka bir aşık olacaksın:asigim:

pozitif olmak aslında bi nevi olayları kendi lehimize çevirmek ...sürekli öyle kalamasakta ,zor olduğunu düşünsekte neler düşünürsek onlarla yaşıyoruz sonuçta..a.s.
 

kaydirigubbakcemile3
Dimi...
Yok zaten çok moralliyim ya... :asigim:
İşe güce canım sıkılıyor sadece... -tatlicadiarzu-
Onu da def ettim, gitti içimden. kaydirigubbakcemile3
İyi düşünüp hep iyiye varmak istiyoruz ama hep mümkün değil bu işte...akannehir
Olana şükür deyip devam edebilmek çabalamakta marifet...
Yoksa hayatı hep güzel gidiyor dediklerimiz hep olumluya ulaşanlar mı?
Sanmıyorum... :1ninca:
 

:lepi::lepi::lepi:
 
Bu başlık altına yazanların yaşlarını bilmiyorum ama tahminimce ortalamanın az üzerindeyim yaş olarak burdakilere göre.
Birkaç bişey yazmak istiyorum belki okuyan birilerine iyi gelir.
Olumlu düşünce dediğimiz şey, panolara istediğin evin, ilişkinin, işin resmini yapıştırmak, deliler gibi düşünmek, yoğunlaşmak değildir. Eger olumlu düşünce kendi içinizden gelmiyorsa, zorla kendinizi olumlu düşünmeye sevk ediyorsanız önce sizi olumlu düşünmekten alıkoyan duyguları temizlemek gerekir. O kök duygular temizlenmedikçe de ne kadar pano yapıştırırsak yapalım bir sonuç elde edemeyiz.
Mesela bizi deli gbii aramasını istediğimiz biri var karşımızda. Belli bir süre ilişkimiz olmus ve bazı sebeplerden bitmiş. Muhtemelen sucu kendi davranış şekillerimizde arıyoruz ve kafamızda binbir kere düşünüp gereksiz hareketlerimizi buluyoruz. Geçmiş tecrübelerimizden, bazen yaşımızın gecmesinden dolayı duydugumuz korkudan kişinin üzerine fazlaca düşüp onu kendimizden uzaklaştırıyoruz. Gercek iletisişmde fazlaca düşmek dedigimiz şey kendini açmaktır ve bu davranıs aslında sizden biri gercekten hoslanıyorsa uzerine dusuyosunuz diye uzaklasmaz sizden. biz o anda aslında ona su mesajı veriyoruz '' seni kaybetmekten oyle korkuyorum kı, bı dakıka bıle ayrı kalamıyorum habersiz, o yuzden de hayatımın ortasına senı yerlestırdım, sana yogunlasıyorum, benım senden baska dayanagım yok'' dıyoruz. o bilincaltında anlıyor bu durumu. uzaklasıyor o zaman. '' ben bu kadının yogun enerjısıne karsılık veremem, ona yetısemem '' dıyor ve kendını uzaklastırıyor.

ama kadın kendıne enerjısını yonlendırebılecegı, beslenebılecegı bır alan yarattıgında, onlarla hasır nesır oldugunda, ve karsındakını hayatına gırmıs bır lutuf olarak algılamadıgında objektıf olur ve sezarın hakkını sezara verir. biz mutsuzsak eger kımse bızı mutlu edemez. bırlıktelıklerın amacı mutsuzlugu mutluluga donusturmek degıldır, mutluluga mutluluk katmaktır.

eger bız yarımsak, eksiksek, careyı baskasında arıyorsak, kendımızden bu kadar nefret edıyorsak neden bı baskası gelsın kı bızı mutlu etmek ıcın? boyle bır rıskı nıye alsın? bızı nıye sevsın? kımse kımsenın yarasına merhem olmuyor kısaca, yarana merhem olan da sensın. baska yara acan da sensın, onu temızleyen de.

bir de hayatta herkesin ruhu parmak izi gibi farklı, en yakın arksınız evlenmıs olabılır ( benımkıler oyle ), komsunuzun sızın yasındakı kızının 2. cocugu dogmus olabılır, bı suru bı suru ınsan sızın gozunuzde sızden onde olmus olabılır,

ama cark herkes ıcın ayrı dönüyor...bunu unutmamalı...
 

yazı çok güzeldi.
devamı gelsiin isterdim.
çok teşekkürler.
 
Benim henuz 50 mesajim olmadi icin gelene mesajlaar uzulerek cvp yazamıyorum, o yuzden de burdan yazmak istedim:



inanın ben de o kadar kafa patlattım ki bunlara, hayatımın ceyregi boyle gecti sanırım. hep baskalari daha mutluydu, hep herkesin hayati sıkıntı olsa bile iyiydi, ben kotuydum, ben sanssizdim, tanri beni sevmiyodu, iyi bisey olsa bile kisa surerdi ... vs vs.

Sonra cok derin bi depresyonda oldugumu anladım, oyleki bu depresyon yasadigim 27 yil boyunca surmustu, bir iluzyondu, anladim ki profesyonel bir yardima ihtiyacım var. etrafimdakilerden guzelim, onlardan akıllıyım, derinim, daha iyi iliski kuruyorum, daha samimiyim. gorunur de her sey normal. dusmanim filan yok. sonra neyi anladim biliyo musunuz, en buyuk dusmanim kendimim. kendimi hicbiseye layık bulmuyorum. kendimi sevmiyorum. deger vermiyorum. ve deger gormeyi bekliyorum. icimde surekli hic kimsenin beni anlamadgina dair saplantili bir dusunce var. hep bir mucize bekliyorum. yasim olmus 28, benim icin en uygun isi bana altin tabakta sunacaklarini saniyorum. hayalimdeki erkek tam da filmlerdeki gibi beni ilk gordugu andan itibaren pesimden kosacak saniyorum. bekliyorum. tabi bu arada yeteneklerimin coook altinda bir iste calistigimi ve bana deger vermicek erkekleri hayatima cektigimi belirtmeme gerek yok sanirim.

neyse, siz hazır oldugunuzda, gercekten artik bunlardan kurtulmak istediginizde yardım geliyor bi sekilde. bu bazen bi arkadas, bazen bir kitap yada danisman olabiliyor. herkesin bu eşiği atlatma stili farklı. ama genel olarak kizginligi, kırgınlıgı, uzuntuyu biraz hafifletebilmek icin bi iki sey soylemek isterim, yaparsaniz faydasini gorebilirisniz.

eger caninizi yakan biri varsa, ona mektup yazar gibi fikirlerinizi kagida akitin. senin allah belani versin, bana bunu nasil yaptin da diyebilirsiniz, cok ozur diliyorum lutfen geri don de. kufur de edebilriisniz, sana asigim da diyebilirisniz. mantik yok. istenilen her sey soylenilebilir. kizginligi iyice akittiktan sonra duygular yavasca kendini sakinlige birakacaktir. ama iyice akitin. kac sayfa oldufgu onemli degil. sakin olmaya baslarken onun size ne yapmasını istediginizi gozunuzde canlandirarak yazmaya devam edin. dizlerinin uzerine cok, bana yalvaracaksin, benden af dileyeceksin gibi...
sonra bunlari da ıyıce yazdiktan sonra iyice rahatlamis olacaksiniz, bu sefer de onla ne yasamak istediginizi yazin. yazin ki aksin, evren duysun, dahasi siz kendinizi duyun. amac dua ettiginizde icinizde karsidaki kisiyle ilgili ofke sahibi olmamamniz. ofkeli bi sekilde edilen dualar kabul olmaz. tanriyi rakip gordugumuzu gosterir.
bu egzersizi mumkunse bi meditasyon cd si edinip zihinde hayal ederek, o kisi karsidaymis gibi kullanarak ta yapabilirisniz. gozunuzu kapayin,, iyice gevseyin ve onunla sesli bi sekilde konusun. iyice akittiktan snra tum duygulari, o karsidaymis gibi sadece '' sevgi '' iletin. konusmadan. sessiz sessiz.
rahatlarsiniz. karsidakini de rahatlatirsiniz. inanın kendini kastigin surece o kisi bizim onu dusundugumuzu algiliyor bilincaltindan, onla besleniyor. biz ne zaman rahat birakirsak o zaman biseyler oluyor.

gun icin de akliniza geldiginde '' kendimi kabul ediyorum, hayatimdaki olumsuzluklari iptal ediyorum, sevmeye ve sevilmeye hazırım, acıgim, her seyin en iyisini hak ediyorum '' seklinde olumlamalar yapabilirisniz. ilk onceleri komik ve sacma gorunur ama gun gelir ki beden artik bunlarla mutlu oluyor, zihin yenileniyor.

bir de mumkunse olumsuzluklari kiz arklarimizla paylasmayalim. hepimizin muhtesem arkadaslari var eminim, ama paylastikca olumsuzluklar buyuyor, onun yerine yazalim.

meditasyon cdsi olarak meditation cdleri filan satiliyor, kuslar, dalga sesleri, cicekler, bocekler. baya keyifli. yaptiklarinizi birine anlatmak ta gerekmiyor. insanlara komik gorunur cunku cevremizdeki insanlar olumsuzlugu daha kabul edilebilir buluyor. aci icimizde sıkıntılı ama guvenilir bir alan yarattigi icin hemen onun soguk kollarina siginiveriyoruz oysa boyle bisey yok...
 
ne istesem ne istesem diye düsünürken...gözlerim yukardaki bannerya takildi...evet, istedigim bu dedim

daha iri ve dik gögüsler
 
opaque666 yazdıklarını okudum.. hepsi de tecrübe ile elde edilmiş bilgiler olduğu hemen çok açık.. benim sanırım kendimle ilgili şöyle bir problemim var, kendimi dışarıya kapattım. dışarı derken insanlar olarak algılanmasın bu aksine onlarla çok mutluyum eğleniyorum iyi vakit geçiriyorum ama farkındayım ki hiçbirşeyin artık yüreğime girip bir his bırakmasına bir iz bırakmasına izin vermiyorum. en basitinden dua dahi etmiyorum.. içimden bile.. birşey istemiyorum birşey beklemiyorum..
baya bir zamandır böyleyim bunu da bir türlü aşamıyorum aşamadıkça da kendimi iyi hissedemiyorum nedense..
 

muhtemelen bu '' birşey istemiyorum birşey beklemiyorum '' bir hayal krikligindan sonra yasanmistir. iliskiyle ilgili de olabilir, işle de, aileyle de. nadasa bırakmışsın kendini. iyileşme yolundan tam da bir onceki adım. hicbisey acitmaz canini, her seyi olaganustu bi sakinlikle kabul edersin. duygular korelmis gibidir. hatta bu donemde insanlarla iliskiler super bile olur. insanlar full tatmin yaşarlar seninle ilişkilerinde. sen de keyif alırsın. yüzeyde.

bunların temelinde yukardakine guvensizlik yatıyor. kisi bu olumsuzlukları yaşarken, artık her seyı bosverdıgınde '' hanı zaten yok ki, nerdeki, olsaydı boyle mi olurdu '' diye ona da inanmayıp, tanrıyla tum alisverisini kesiyor. evrene guvenmiyor, evrenin onun icn guzel firsatlar yaratacagina ( ki geçmişte de mutlaka yaratmıştır ) inanmıyor. tanrı pazarlıgı sevmiyor. o yüzden tanrı o. her birimizin içinde de ondan parça var. ona guvenmediginde dolayısıyla kendine de guvenmiyorsn. o yuzden de insan bosvermisligi seciyor.

bu cok mesakatli bir is. kendine tekrar guvenmek insanlara guvenmekten cok daha zor. yipratici, yorucu ve aci dolu bir surec. ve islerin yoluna girmesi hemen olmuyor. evrenin kendisinin ayrı bi algılayış bicimi var, isleri bizim icin en iyi sekilde sıraya sokuyor zaten. ona guvenmek lazım. kendi sisteminde teker teker yoluna koyuyor. dualar da önemli. sabah edilen dualar, aksam yatmadan edilen dualar. zihin alfa konumuna indiginden o saatlerde edilen dualar daha kolay kabul gorur. yalnız dua baskasinin kotulugu cın yapılmamalıdır, '' herkesin en yuksek hayrı ile sonuclansın dileklerim '' diye bitirilebilir mesela dualar. sonra da dilek her ne ise unutulur ve normal hayat normal şekilde yasanmaya devam edilir... gerisi gelir zaten.
 
öyle güzel açıklamışsın ki tam tarif etmişsin..

işte burası tam olarak böyle.. hayal kırıklığından çok olgunlaşmak için verdiğim bir takım imtihanlar demeliyim sanırım.. onları da kabullendım artık herşeyi oluruna bıraktım eski hırslı tuttuğunu koparmaya çalışan biri olarak göremiyorum kendimi. birşey isterken görmüyorum ya da hiç. herkes kadar heycanlı herkes kadar mutluyum işte.. herkesten biriyim kısaca.. eskiden çok özel olduğumu sanırdım.. artık çok sıradan ve öylesine görüyorum kendimi.. beni tanımak isteyenlere de olabildiğince böyle gösteriyorum kendimi..
neden böyle oldu bilmiyorum bu zinciri nasıl kırıcam onu dahi bilmiyorum.. kırmak istiyor muyum ona da emin değilim.. normal olmadığımı hissediyorum bu yüzden bişeyler yapmalıyım diyorum o kadar.. bu durumda kendimi normal hissetsem onun için bile bir çaba göstermeyeceğimi biliyorum.
 
Son düzenleme:
opaque666

gerçekten çok güzel şeyler paylaştın bir kaç gündür,beğenerek okuyorum..tecrübelerin çok güzel şeyler kattı bize diye düşünüyorum.tam da bahsettiğin şeyleri yaşamış biri olarak...bende bazı konularda cidden koyverdim gitti..ne yapsam da olmuyor diyorum en iyisi düşünmemek,uzak kalmak vs..işte ne kadar baaşrabiliyorsak...çünkü gün içinde yada yaşarken o kadar çok yüzüne yüzüne vuran duygular,hareketler var ki..gerl de kaç kaçabilirsen yada düşünmebilmiyorumkismile
 
Canımızı yakan biri için mektup yazar gibi duygularımızı kağıda aktarmak benim de çok sevdiğim bir yöntemdir rahatlamak adına. Daha önce de yapmışlığım vardır. Ama çok yoğunlaştığım söylenemez.
Hafta sonu bir kez daha deneyeceğim. :))

Benim de duygularım bir ara körelmişti resmen. Artık öyle değil. Gerçekten hissedebiliyorum bir şeyleri. :) O hissizlik kayboldu. Sanırım iyileştim ben.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…