Hani Hayat Müşterekti?

Ama sebep bu olay değil ki. Bu olay sadece bahane. İçinde size karşı nefret mi sevgisizlik mi tahammülsüzlük mü bilmiyorum ama bir bahane olsa da küssem olay çıkarsam demiş de fırsatını bulmuş gibi. Bir yıl erken değil mi diyorsunuz da bunun zamanı olur mu? Düzelecek adam siz adım atmışken iter mi, durduk yere boşanalim diye tehdit eder mi? Nice yıllık kaç evlilik hikâyesi okudum burada hep " keşke o ilk işarette ayrilsaydim" diye yazmışlar. İçinizdeki tüm güzellikler sönünce, yaşama azminiz azalınca mı atacaksınız bu adımı? Ayrılıp ayrılma meselesi de degil aslında ama hadi düzeldiniz gibi oldu. Yüzde yüz güvenebilecek misiniz? Rahatça dertleşebilecek çocuğunuzun babası yapabilecek misiniz?
Kesinlikle katılıyorum. Konunun başından beri yazıyorum bu adam sevmiyor sevmiyor. Konu sahibi çok pozitif biri, eşinin gerçekten alınıp küstüğünü zannediyor. Halbuki adamın içinden sevgi, ilgi göstermek gelmiyor ki. O yüzden bahaneler türetip habire küsüyor, arkadaşlarıyla vakit geçiriyor, yatakları ayırıyor… Sevmiyor çünkü karısını. Bu evliliğe zaman vermek hiçbir şeyi değiştirmeyecek.
 
Kesinlikle sanki gençliğim güzel ve enerjik zamanlarımı elimden alıyor gibi geliyor. İçimden bir ses git o boşanma kağıdını sen koy önüne diyor. Ama şu sebeplere bir bakın böyle şeyden ayrılmak olur mu? Çocuk çoluk zaten olmaz. Bir yılda bu eşiğe gelmek beni çok üzüyor. Evet zamanım kayboluyor ama 1 yıl boşanmak için çok erken değil mi? Gerçekten düşünmek beynimi ağrıtıyor. İşte bu yüzden anlatmak istemedim. Bu mantıksız olayın üstüne düşünmek bile istemiyorum. Böyle geçsin birazda zaman diyorum. Okuldan dolayı öyle yoğunum ki tatildeki kadar da etkilenmiyorum düşünmeyince.
Neden bir yıl olmadan boşananlara ilişki konusunda başarısızlık sertifikası falan mı veriliyor?
Olmuyorsa olmuyordur yani.
Tabii siz iki sene dolsun bari çekilecek çilem varmış sonra ne çekmişim be ne güçlüymüşüm be diye anlatacaksanız çekin yani.
Burda görüyorum çünkü boşanan veya boşanmayı düşünenler şöyle oldu şunları yaptı veya yapmadı diye anlatıp ama ben sabrettim diye anlatıyor madalyalık olaymış gibi ya. Olay sanki sonuna kadar dayanmakmış gibi anlaşılıyor.
Olay o değil yani.
Olay seni kullanmaya, senin alanına girmeye, seni saçmasapan olay veya insanlarla muhatap etmeye girdiği an uyarmak ama üstüne devam ediyorsa orda bırakabilmek.
Esas güç bu.
Üç sene beş sene beklemek değil yani.
Bu adamdan cacık olmaz yani işini gücünü yapmayı bırakın çirkefliğini görün ve beceriksiz adamı aldığınız yere bırakın derim
 
Ama sebep bu olay değil ki. Bu olay sadece bahane. İçinde size karşı nefret mi sevgisizlik mi tahammülsüzlük mü bilmiyorum ama bir bahane olsa da küssem olay çıkarsam demiş de fırsatını bulmuş gibi. Bir yıl erken değil mi diyorsunuz da bunun zamanı olur mu? Düzelecek adam siz adım atmışken iter mi, durduk yere boşanalim diye tehdit eder mi? Nice yıllık kaç evlilik hikâyesi okudum burada hep " keşke o ilk işarette ayrilsaydim" diye yazmışlar. İçinizdeki tüm güzellikler sönünce, yaşama azminiz azalınca mı atacaksınız bu adımı? Ayrılıp ayrılma meselesi de degil aslında ama hadi düzeldiniz gibi oldu. Yüzde yüz güvenebilecek misiniz? Rahatça dertleşebilecek çocuğunuzun babası yapabilecek misiniz?
Birçok mesaj yazılmış hepsini emojiledim okudum. Dediğiniz bütün ihtimaller olabilir tabi. Ev işini kabul etmek zorunda kalması, sevmiyor olması veya içten içe bana kurulu olması…

Geçen gün konuştuğumuzda sen istiyorsun ki senin peşinde dolanayım( gönül almak için) yani istediğimi de biliyor aklınca buna beni alıştırmak istemiyor. Benim için boşanma lafını kullanmak ne kadar zor çünkü seni seviyorum kıyamıyorum o yüzden gidip bir adım atıp aileme söyleyemiyorum ddiyor. Dedim ben 6 yıllık ilişkimizde bir kere ayrılalım demedim bir yıllık evliliğimizde hiç boşanalım demedim. Gerçekten seven insan bunu ağzına almaya korkar. Söylemeye cesaretin varsa yapmaya da cesaretin olsun.

hizuran hizuran yüzde yüz güvenme ihtimalim çok uzakta gibi. Yoğun bir stres altındayım her şey yolunda iken bile. Her an ne olacakta başa saracağız demekten. Benim sinir krizi geçirmemin sebebi bu zaten ne kadar çabalarsak( o da son olaydan sonra çabaladı) çabalayalım yine aynı kısır döngüye girmek. Yine başarısızlık hissi yine aynada ağlayan yüzüm. Bunu kendime yapmayacağım diyorum her seferinde aynı son.

Aslında bu konu için ayrı bir başlık açmadım. Değer bulmadım çünkü bunu konuşmak dün gecemi mahvetti. Bu sabahımı şuan mahvediyor ve okula gitmek zorundayım. Konuşmamak ve akışta kalmak daha iyi geliyor arkadaşlar.
 
Ben 16 yıllık evliyim.Ikimizde çalışıyoruz eve kim gec gelecekse hemen haber eder ben geç geleceğim yemeğinizi yiyin beni bekleyip aç kalmayın diye.esim tanker şoförü bazen uzun yola gidiyor benim bazen toplantilarim uzayabiliyor.Dogal olan şey bu.Bu ilgi alaka degilki.Belki yolda başıma bir iş geldi gec gelinecekse haber verilmesi gerekir.Kayinvalidem ile altüst otururuz yarım saat geciksem hemen arar kızım gelmedin bisey mi oldu diye veya esim gecikince bana sorarlar gelmedi diye çünkü tanker sürerken telefon kullanmamayi tercih ediyor esim.Yola çıkmadan hesaplar ne zaman geleceğini.Uzun süredir bu işle meşgul olduğu için tahminleri doğru çıkıyor.Konu ne olursa olsun yatak ayırma ne kadar doğru bilemiyorum annemde kayinvalidem de ne olursa olsun yatak ayırmayın demişti evlenirken.Küs bile olsak aynı yatakta yatarız.16 yıldır ayrı yattigimiz sadece hastaysak birbirimize bulastirmayalim cocuklarada geçmesin diyedir.Kim hastaysa o tek kişi bir odada karantinada kalır.Eger götü yemiyorsa bosanalim ailelere söyleyelim demeyecek bence sizi sindirmeye çalışıyor.Sizin onu sevdiğinizi bildiği için tüm isteklerine boyun egdirmeye çalışıyor gb geldi.Yada şu ev işi ve maaş konusunda hıncını alıyor gb.Kusura bakmayın lutfen.
 
anlatmak istemedim bakın konu ne: ben okulda yemek yemiyorum. O da bunu biliyor(okulda yemek çıkmıyor) Telefonda konuştuk ve alınması gerekenleri söyledim. Tamam dedi. Bende sıcak tüketilmesi gereken şeyler yapmıştım yemeğe. Neyse ben çok acıktım kulagım zilde gözüm kapıda birazdan gelecek diye atıştırmadım. Neyse bu gecikmeye başladı. Bende haber vermeyince beklemeye devam ettim. Tabi aç olduğum için gerildim. Sonra yine bekledim gelmeyince aradım aradım. Annemlerdeyim birazdan çıkıyorum dedi. Benim ailesi ile bir sorunum yok isterse orada kalabilir orada yemek yiyebilir. Bende onları onlarda beni severler. Neden haber vermedin seni bekliyordum dedim. Babam aradı geçerken uğradım dedi. Akşamda arkadaşları ile çıkacak ki arkadaşları ile oturduğu yer ailesine çok yakın yine çıkabilir. Neyse ben açım birde sinirim bozuldu gerildim. Geldi eve bende sofrayı kurmuştum. TV izliyordum. Elimde değil yüzüme yansıdı tabi. Vay efendim ben neden surat asmışım. Bende bir açıklama bir kusura bakma bekliyorum eşek başı değilim ya hani. yok neden iki lokma bir şey atmamışım ağzıma çok açsam. Gelecek diye beklemekten o aklıma gelmedi birazdan gelir yeriz diye. O eve geldiğinde suratım asık olmayacakmış bunda ne varmış vırt zırt. Allah aşkıma burada ne var şimdi ya yatak ayıracak boşanacak kadar şaka gibi değil mi?

Neyse gece ben kanepede uyuya kalmıştım. Kalkıp beni yatırdı öptü falan neyse bende yumuşadı diye düşündüm. Sabah uyanınca bir hamle yaptım barışmak için karşılık vermedi( ben ona sarıldım büyütmeyelim diye o sarılmadı) bu benim o kadar gururuma dokundu ki bunda ne vardı diye bir küçük sinir krizi geçirdim ve elimi incittim. Günlerce elim mordu. Yani şunu başka biri yazsa gülerim ya deli mi bunlar diye🤦🏻‍♀️

Şimdi de ayrı takılıyoruz bu haftasonu ili hafta olacak yine. Diyorum neyi bekliyorsun söyle ailene ne olacaksa olsun onu da yapmıyor gönlümü zaten almıyor ben alıyorum karşılık vermiyor e oturup konuşmuyor. Yani böyle evliliğin…
Şu arkadaşla çıkma meselesi de sıkıcı bence.
Bu kadar yeni evliyken mıç mıç olmanız gerekiyor mu?
 
Ben 16 yıllık evliyim.Ikimizde çalışıyoruz eve kim gec gelecekse hemen haber eder ben geç geleceğim yemeğinizi yiyin beni bekleyip aç kalmayın diye.esim tanker şoförü bazen uzun yola gidiyor benim bazen toplantilarim uzayabiliyor.Dogal olan şey bu.Bu ilgi alaka degilki.Belki yolda başıma bir iş geldi gec gelinecekse haber verilmesi gerekir.Kayinvalidem ile altüst otururuz yarım saat geciksem hemen arar kızım gelmedin bisey mi oldu diye veya esim gecikince bana sorarlar gelmedi diye çünkü tanker sürerken telefon kullanmamayi tercih ediyor esim.Yola çıkmadan hesaplar ne zaman geleceğini.Uzun süredir bu işle meşgul olduğu için tahminleri doğru çıkıyor.Konu ne olursa olsun yatak ayırma ne kadar doğru bilemiyorum annemde kayinvalidem de ne olursa olsun yatak ayırmayın demişti evlenirken.Küs bile olsak aynı yatakta yatarız.16 yıldır ayrı yattigimiz sadece hastaysak birbirimize bulastirmayalim cocuklarada geçmesin diyedir.Kim hastaysa o tek kişi bir odada karantinada kalır.Eger götü yemiyorsa bosanalim ailelere söyleyelim demeyecek bence
Şu arkadaşla çıkma meselesi de sıkıcı bence.
Bu kadar yeni evliyken mıç mıç olmanız gerekiyor mu?
Hiç öyle bir dönemimiz olmadı desem
 
Probis bütün mesajları okumaya çalıştım. Benim konum daha dramatikti ama söylediklerinin çoğunu yaşadım.
Ağlaya ağlaya aynı kısır döngüye girmek, güven almaya çalışmak ne zor bilirim..
Ben sadece şunu demeye geldim; terapiye çok umut bağlama.
Çift terapisi aldık, bireysel de aldı.
Genelde çift terapilerinde bireyseli de tavsiye edecek doktor. Kabul eder mi?
Benimki terapiyi haklılığını ispat aracı olarak kullandı. Köşeye sıkışınca da bıraktı. Ki kabul etse bile en az 1 yıl sürer. Değişim de kişiye kötü hissettiren bi şey. En son bi konu açtım; birini değiştirmek mümkün mü? Bi okumanı öneririm. Nişandan beri 2 sene terapi, kitap, eğitim Allah ne verdiyse vardığım yer burası oldu.
 
Hiç öyle bir dönemimiz olmadı desem
Ben düşük tansiyon hastasıyım bir kere 3-7 düşmüştü hakkın rahmetine kavusuyordum allahtan hastane yakinindayim arkadaşlarım müdahale etti hemen.esimde uzun yola gittiği için.Aslinda kayinvalidem öyle alistirmis kaynımda aynıdır gec geleceği zaman hem annesini hem eşini arar işler uzadı gec geleceğim diye.Benim büyük kız kursu uzadığı zaman kayinvalidem hemen beni arar kız gelmedi diye benim bilgim yoksa kızımı arar niye geciktin diye.Dunyanin binbir turlu hali var.Gezeceksek veya başka planımız varsa haber ederiz telaslanmasin diye.Eve vaktinde giren insanlar olduğumuz için bazen telaş edebiliyor yaşlı sonuçta.Haa gezmemize etmemize karışmaz ama bazen telaslanabiliyor.Kayinvalidem eşimi, kaynimi ve kayinpederimi herhangi bir planları isleri yoksa yemek saati evde olmaya alistirmis hep.sonra çıkacaklarsa çıksınlar.Eger haber edilmediyse beklediği sonrada fırça cekmisligi olmuş zamanında.O yüzden koşa koşa eve gelirler 🤣🤣Alt katta anası var sıkıyorsa gelmesin.🤣🤣
 
Konuna her yazdığımda senin içini kararttığımı düşünüyorum ama gene de düşüncemi yazmadam edemedim. Kesinlikle seni kırmak üzmek için yazmıyorum ama dışardan senin anlattıklarını baz alarak konuşmam gerekirse bence sizin ilişkinizin7 temel dinamiklerinde bir yanlış var. Bunun için kesinlikle profesyonel yardım almanız gerekiyor yoksa bu durum sana boşa geçen yıllar ve bozulan ruh sağlığı olarak geri dönecek. Eşinin seninle evliliğe ve ilişkiye bakışında asıl problem aslında. Önceki konunda da bu olayda da bu o kadar belli ki. Sen çok büyük aşktı, böyleydi falan demiştin ama dışardan görünen eşin kendini senin için bir nimet olarak görmesi aslında. Aklınca seni kendi yokluğu ve umursamazlığı ile terbiye etmeye çalışır gibi, önceki olayda da böyleydi şimdi de böyle. Bu çok insanı değersizleştiren bir tavır. Ben burada diğer kadınlarada söylüyorum, eğer şiddet ya da ihanet durumu yoksa ki; onun sonu bana göre zaten boşanma , kadın ya da erkeğin yatak ayırmasının anlamı, sen benim için zerre önemli değilsin, istediğim olmazsa seni arkamda bırakmak umrumda olmaz demek. Tamam yatınca sarılıp uyumak zorunda değilsiniz ama yatak ayırmak bir insanı aşağlamak ve önemsememek. Bunu çift terapistleride söylüyor zaten.
Bence eşinizin sizle evliliğinden beklentileri ve menfaatleri farklıydı. Daha önceki duruşunuzla onun bir kalesini yıktınız ve bu onda size karşı bir tahammülsüzlük yaratmış bana kalırsa. Bu olayın yaşama nedenin altında geçen yaşananlar yatıyor.
Bence ikinizide evlilikten beklediği farklıymış. Siz hayatı ve sorumluluğu paylaşmayı, beraber yürümeyi hayal etmişsiniz, eşiniz ise sizle evlenerek hayatını maddi manevi kolaylaştırmayı ve bekar dönemindeki hayatından kopmamayı. Yani adam istemiş ki çalışan karım olsun ama ev sorumluluğunuda üstlensin, ben haftanın iki üç günü gece yarılarına kadar arkadaşlarla takılayım, sesi çıkmasın ve eve geldiğimde de yüzü gülsün ve gönlümü hoş etsin. Şimdi siz onun beklentilerini karşılamayı hem bıraktınız hemde birşeyler sizde talep etmeye başladınız ve bu onun size karşı tahammülünü zorluyor. Yani aslında kafasının bir yerinde hep şu var ev işlerini bende yapacaksam, rahatık bozulacaksa neden evlendim. Ancak bu düşüncesinin çevresince kabul görmeyeceğini bildiği için emin olun asla gidip dava falan açamaz. Siz ilişkinizde bu güne kadar hep maddi manevi veren taraf olmuşsunuz, adamın yapması gereken en ufak şeyi bile nimet olarak görmüşsünüz. Onca yaşanan olaydan sonra eşinizin size yaptığı ufak bir jesti bile bıraya atıp mutlu olacak kadar verici ve kanaatkar kadınsınız. Bence bu yüzden eşinizin sizi kaybetme korkusu yok, sizin kendisinden vazgeçemeyeceğinizi düşünüyor zira bu güne kadar en ufak jest ve fedakarlıkları içi7n bile mutlu olup, kanaatkar davranmışsınız çünkü. Şu an sizin talepleriniz onu boğmaya başladı, zira onun kafasında istediği siz bu değilsiniz, o yüzden bu halleri. O sizden hep almaya alışmış ve vermek zor geliyor. Bence umursamayın artık sinir krizi geçirecek ne var, yaşayın hayatınızı, umursamayın, siz umursadıkça o doğru yolda olduğunu düşünecek çünkü. Psilolojik destek aldığınınızı söylemiştiniz, bıraktıysanız devam edin, bir uzmanla konuşmalısınız bence. Sizi gerçekte tanımasamda pozitif kanaatkar ve iyi bir insan olduğunuz çok belli yazdıklarınızdan. Bir veli olarak böyle bir insanın bir eğitimci olmasına ayrıca memnun oldum ancak kendinizi değmeyecek şeyler için çok fazla yıpratıyorsunuz. Bu dünyaya bir defa geliyoruz, bırakın artık didiklemeyin, tavrınız net olsun, sizi istemeyen oysa ne yapacağını biliyor. Kendi hayatınıza psikolojinize odaklanın, bundan sonra önceliğiniz kendiniz olsun, sizi arama zahmetinde bile bulunmayan bir adam için aç kalmanız asıl saçma olan. Sizin evlilik anlayışınızı ve hayallerinizi tahmin ediyorum ancak eşinizde o kumaş yok görün bunu. Ya beklentilerinizi düşürüp, öne kendinizi koyacaksınız ya da bu evliliği sonlandıracaksınız. Bence bir süre önce ne istediğinizi anlayana kadar destek alıp, kenara çekilmekte fayda var.
 
Bu parçalı bulutlu halleriniz bile onun egosunu besleyen şeyler. Çekilin kenara, umursamayın, bu işler böyle ben böyleyim artık, eski saf aşığı ellerinle öldürünce ben de kokmasın diye gömdüm, al bu da helvası deyin, zıkkımlansın. Sizin değil, onun içine öküz otursun.
 
Konuna her yazdığımda senin içini kararttığımı düşünüyorum ama gene de düşüncemi yazmadam edemedim. Kesinlikle seni kırmak üzmek için yazmıyorum ama dışardan senin anlattıklarını baz alarak konuşmam gerekirse bence sizin ilişkinizin7 temel dinamiklerinde bir yanlış var. Bunun için kesinlikle profesyonel yardım almanız gerekiyor yoksa bu durum sana boşa geçen yıllar ve bozulan ruh sağlığı olarak geri dönecek. Eşinin seninle evliliğe ve ilişkiye bakışında asıl problem aslında. Önceki konunda da bu olayda da bu o kadar belli ki. Sen çok büyük aşktı, böyleydi falan demiştin ama dışardan görünen eşin kendini senin için bir nimet olarak görmesi aslında. Aklınca seni kendi yokluğu ve umursamazlığı ile terbiye etmeye çalışır gibi, önceki olayda da böyleydi şimdi de böyle. Bu çok insanı değersizleştiren bir tavır. Ben burada diğer kadınlarada söylüyorum, eğer şiddet ya da ihanet durumu yoksa ki; onun sonu bana göre zaten boşanma , kadın ya da erkeğin yatak ayırmasının anlamı, sen benim için zerre önemli değilsin, istediğim olmazsa seni arkamda bırakmak umrumda olmaz demek. Tamam yatınca sarılıp uyumak zorunda değilsiniz ama yatak ayırmak bir insanı aşağlamak ve önemsememek. Bunu çift terapistleride söylüyor zaten.
Bence eşinizin sizle evliliğinden beklentileri ve menfaatleri farklıydı. Daha önceki duruşunuzla onun bir kalesini yıktınız ve bu onda size karşı bir tahammülsüzlük yaratmış bana kalırsa. Bu olayın yaşama nedenin altında geçen yaşananlar yatıyor.
Bence ikinizide evlilikten beklediği farklıymış. Siz hayatı ve sorumluluğu paylaşmayı, beraber yürümeyi hayal etmişsiniz, eşiniz ise sizle evlenerek hayatını maddi manevi kolaylaştırmayı ve bekar dönemindeki hayatından kopmamayı. Yani adam istemiş ki çalışan karım olsun ama ev sorumluluğunuda üstlensin, ben haftanın iki üç günü gece yarılarına kadar arkadaşlarla takılayım, sesi çıkmasın ve eve geldiğimde de yüzü gülsün ve gönlümü hoş etsin. Şimdi siz onun beklentilerini karşılamayı hem bıraktınız hemde birşeyler sizde talep etmeye başladınız ve bu onun size karşı tahammülünü zorluyor. Yani aslında kafasının bir yerinde hep şu var ev işlerini bende yapacaksam, rahatık bozulacaksa neden evlendim. Ancak bu düşüncesinin çevresince kabul görmeyeceğini bildiği için emin olun asla gidip dava falan açamaz. Siz ilişkinizde bu güne kadar hep maddi manevi veren taraf olmuşsunuz, adamın yapması gereken en ufak şeyi bile nimet olarak görmüşsünüz. Onca yaşanan olaydan sonra eşinizin size yaptığı ufak bir jesti bile bıraya atıp mutlu olacak kadar verici ve kanaatkar kadınsınız. Bence bu yüzden eşinizin sizi kaybetme korkusu yok, sizin kendisinden vazgeçemeyeceğinizi düşünüyor zira bu güne kadar en ufak jest ve fedakarlıkları içi7n bile mutlu olup, kanaatkar davranmışsınız çünkü. Şu an sizin talepleriniz onu boğmaya başladı, zira onun kafasında istediği siz bu değilsiniz, o yüzden bu halleri. O sizden hep almaya alışmış ve vermek zor geliyor. Bence umursamayın artık sinir krizi geçirecek ne var, yaşayın hayatınızı, umursamayın, siz umursadıkça o doğru yolda olduğunu düşünecek çünkü. Psilolojik destek aldığınınızı söylemiştiniz, bıraktıysanız devam edin, bir uzmanla konuşmalısınız bence. Sizi gerçekte tanımasamda pozitif kanaatkar ve iyi bir insan olduğunuz çok belli yazdıklarınızdan. Bir veli olarak böyle bir insanın bir eğitimci olmasına ayrıca memnun oldum ancak kendinizi değmeyecek şeyler için çok fazla yıpratıyorsunuz. Bu dünyaya bir defa geliyoruz, bırakın artık didiklemeyin, tavrınız net olsun, sizi istemeyen oysa ne yapacağını biliyor. Kendi hayatınıza psikolojinize odaklanın, bundan sonra önceliğiniz kendiniz olsun, sizi arama zahmetinde bile bulunmayan bir adam için aç kalmanız asıl saçma olan. Sizin evlilik anlayışınızı ve hayallerinizi tahmin ediyorum ancak eşinizde o kumaş yok görün bunu. Ya beklentilerinizi düşürüp, öne kendinizi koyacaksınız ya da bu evliliği sonlandıracaksınız. Bence bir süre önce ne istediğinizi anlayana kadar destek alıp, kenara çekilmekte fayda var.
İlk cümleyi okudum ve devamını okumakta kararasızım. İşler kötü gidince yazıyorsunuz ama düzeldiğinde de yazın lütfen. Ben konumu takibi bıraktınız sanmıştım.Okuldan çıkınca okuyacağım şuan kendimi üzmemem gereken bir yerdeyim
 
Bu parçalı bulutlu halleriniz bile onun egosunu besleyen şeyler. Çekilin kenara, umursamayın, bu işler böyle ben böyleyim artık, eski saf aşığı ellerinle öldürünce ben de kokmasın diye gömdüm, al bu da helvası deyin, zıkkımlansın. Sizin değil, onun içine öküz otursun.
Çalışınca bu çok kolay oluyor. Evraktan başımı kaldıramıyorum zaten
 
Siz cok naif ve dusunceli bir kadinsiniz ama esiniz bu kadar dusunceli degil. Evliligin nimetlerinden yararlanip, bekar hayati yasamak istiyor. En bastaki tavrida boyleydi. Eve cift maas giriyor, hayat standarti yukseliyor, ev işi yapmiyor sizden bekliyor-du, arkadaslariyla kafasina gore takiliyordu. Simdi ise isler istedigi gibi yurumedigi icin yatagini ayirarak size ceza vermeye calisiyor. Paranizi eskisi gibi paylasmiyorsunuz, ev islerini tek basiniza yürütmüyorsunuz bunlar esinizi hircinlasririyor. Evlilik boyle birsey degil. Karsilikli fedakarlik yapmazsan yürümüyor. Siz bir erkek icin ideal eş-tiniz. Ufak bir hediyeyle guzel sozle mutlu olan idare edilmesi kolay, ayin 10unda maasi takir takır yatan ve maasini paylasmaktan kacinmayan bir eş. Simdi herseyden elinizi cektiginiz icin sarsildi. Adamin ustune dusmeyin, terapi icin israr etmeyin. Evlilikten beklentisi cok farkli, eger istiyorsa kendisi teklif etsin ve duzeltmeye calissin.
 
Bu başlığı başkasi açsa idi 40 kere bosanin kocanız sizi sevmiyor denirdi ; ama sizin ince ruhunuz suradan gayet net yansıdığı için kiyamayip çözüm yolu arıyoruz. Keşke insanlar değişse ... Malesef değişmiyor . Hayata aynı pencereden bakmadığımiz insanlar gün geliyor yine başa sariyor ve biz yasadigimiz üç beş mutlu ana umut bağlıyoruz. Boşanmak için bir yıl çok erken demiştiniz, inanın 6 yılın sonunda da değişen bişey olmuyor. Sadece omuzlarımda daha fazla yük ve daha fazla sesim çıkıyor . İnanın çok yorucu anlamak istemeyene habire kendinizi açıklamak. Şuan ben de bir eşikten geçiyorum ama içim çok rahat çünkü kaybedecek bir şeyim yok .
 
Evliliğimizin ilk yılında saçmasapan tartışmalarımız olmuştu ve ben sözde tavır koyduğumu sanarak yastığımı alıp salonda yatmıştım. 2 gün böyle geçince bana boşanma lafını açmıştı bende yol senin git söyle ailene demiştim sonra bi şekilde barışmıştık bir zaman sonra yine bir kavgada bana boşanma lafını kullandı ve ben öyle mi? diyip evden gittim. Bildiğin gittim yani o lafı ikinci kez kullanması ağzına sakız yapması ağırıma gitmişti. Her yerden engelledim 10gün boyunca nasıl süründüğünü ben bilirim. Sonrasında kavga etmeye trip atmaya bile korktu. Senin eşin de nasılsa orda olduğunu gitmeyeceğini sonunda bi şekilde barışacağınızı biliyor ondan bu kadar rahat. Boşan boşanma diyemem sadece ona bi ön boşanma sahnesi yaşatsan bunların bi oyun olmadığını idrak eder gibi geliyor.
 
X