ideal kiloya ulaşabilmek ve bu kiloyu korumakiçin gerçekten yeme şeklimiz yaşam tarzımız olabilir mi? Yasakların olmadığı, rejimin asla bozulmadığı bir sistemin var olduğunu bilseydiniz ne yapardınız?
Dünyamızda her iki kişiden birinin sorunu olan fazla kilo probleminin çözümü için kafamızı nereye çevirsek mucize çözüm önerileri ile karşılaşıyoruz.
Sabahları kaynatılıp içilen maydonoz- lahana suları, bir kaç meyva ve baharatın karışımı ile oluşturulan büyülü metabolizma içecekleri, bir haftada 4-5 kilo verdiren diyetler, hiç yan etkisi olmayan! bitkisel destekler ...
Bir çoğu bilimsel temele dayanmayan bu çözümler çoğu zaman hepimiz için belki de can simidi edası ile tutunduğumz bir dal oluyor. Şehir efsanesi hızı ile kulaktan kulağa yayılan bu çözüm önerilerini büyük bir umutla belirli bir zaman dilimi için uyguluyoruz. Kısa vadede bir sonuç alsak bile uzun vadede verdiğimiz kiloları fazlası ile geri alıyoruz. Bir müddet sonra arayışlar tekrar başlıyor. Bu sefer de başka başlıklar altında yine aynı tarz uygulamalardan medet umarak herşeye silbaştan tekrar başlıyoruz ve bir süre sonra tekrar aynı hayalkırıklığı hayatımıza bir kez daha giriyor. Kaybettiğimiz zamana mı yanalım, bozulan metabolizmamıza yanalım, harcadığımız paraya mı yanalım yoksa kaybettiğimiz umuda mı yanalım...
Eğer hayatınız ya rejimdeyim ya değilim şeklinde ikiye ayrılıyorsa, herkes pilav-börek-tatlı yerken siz haşlanmış sebze yiyorsanız, davetlerde ikram edilen güzelim yiyecekleri canınız çok istemesine rağmen diyetteyim diye geri çeviriyorsanız biliniz ki yanlış yol üzerindesiniz.
İşte size kalıcı kilo kontrolü için yaşam tarzı haline getirebileceğiniz yeme önerileri:
1) Yiyeceklerin porsiyon büyüklüğü konusunda dikkatli olun. Yemeğin en lezzetli kısmı ilk üç lokmadır. Sonraki lokmalar dilimizdeki tat algılayacalarını doyuma ulaştırır. Dolayısı ile biz yemeğe ilk lokmalardaki lezzet duygusu ile devam ederiz.. Eğer yemeği lezzeti için yiyorsak bu üç lokma yeterli olacaktır.
2) Çeşidi bol miktarı az tutun, içeceğe önem verin. Örneğin bir davettesiniz tabağınıza iki dilim börek, bir dilim kek, iki kaşık kısır-patates salatası yerine yarım dilim börek, yarım dilim kek, yarımşar kaşık diğer ikramlıklardan koyabilirsiniz. İkramlıkların yanında şekersiz içecek miktarını bol tutabilirsiniz. Akşam yemeğinde de, sebze yemeği-yoğurt yerseniz hem hiç kimse diyet yaptığınızı anlamaz hem de çok rahat kilo verirsiniz.
3) Acıktığınızda vücudunuza cevap verin. Acıkmak tıpkı uykumuzun gelmesi gibi fizyolojik bir ihtiyaçtır. Bu fizyolojik ihtiyacı asla ertelememek gerekir. Ancak acıktığımızda aklımıza gelen ilk şey olan börek, açma, kurabiye gibi karbonhidrat ve yağ oranı yüksek besinler yerine süt-yoğurt-ayran ve beraberinde meyva yemek daha akıllıca seçimler olur. Böylelikle ana öğünlerde sevdiğimiz yiyeceklere daha fazla yer verebiliriz.
4) Seçimlerinizde dikkatli olun, yağdan kaçın. Dünya üzerindeki en yüksek kalorili yiyecek yağdır. Yağ oranı yüksek yiyeceklerin enerji bombası olduğunu unutmayın, yiyeceklerdeki gizli yağlara karşı uyanık olun. Örneğin canınız simit yemek istediğinde sokak simidini tercih edin. Kebapçıya gittiğinizde kıyma kebaplar yerine parça etli kebapları yemeniz daha az enerji almanıza neden olur. Kızartmalardan, kremalardan, şarküteriden uzak durmaya çalışın.
5) Hareket edin ve sabredin. Kilolarınızı bir günde almadığınızı ve bunu bir günde veremeyeceğinizi bilin. Mucize formullerin hem metabolizmanıza zarar vereceğini hem de sizi kısır kilo döngüsüne sokacağının farkında olun ve bunlardan uzak durun.