Günün Sözü ?

Hayalim ; Bi çocuğa ne kadar seviyorsun dediğinde , açıp elini iki yana işte bu kadar , derken ki o 'masum' sevgiyi bulmaktı !
 
Arkadaş el uzatıp seni yerden kaldırandır, Dost ise onuda aşağı çekeceğini bildiği halde sen daha düşerken el uzatandır.
 
Yüzyıllardır oynanmasına rağmen hiçbir seyirci;Sahneye fırlayıp Romeo'nun zehirli iksiri içmesine engel olmamıştır.Sonunda geminin batacağı bilindiği halde Titanic defalarca izlenmiştir.Bitecektir korkusuyla aşktan kaçarsan hayattan hiçbir tat alamzsın....Çünkü: Romeo ölmeli, Titanic batmalı ama Aşk herşeye rağmen yaşanmalı
 
Sükut eyledim, ''Kahrı var'' dediler.
Biraz söyledim, ''Zehri'' var dediler.
Sustum, kahrından susuyor dediler;
Biraz konuştum, zehrini kusuyor dediler...
 
Anladım ki insanlar
susanı korkak
görmezden geleni aptal
affetmeyi bileni çantada keklik sanıyorlar
Oysa ki Biz istediğimiz kadar hayatımızdalar
göz yumduğumuz kadar dürüst Ve sustuğumuz kadar insanlar
 
Herkes çekildi kendine, son sigaralar son çaylar da içildi. Bak, görüyormusun ? bir bir sönüyor evlerin ışıkları. Uykusuna yenik düşmüş bedenler uyumaklı şimdi. Ya hala oturanlar ? Sarmışmıdır gecenin hüznü onları ? Hadi gelde bekletme beni yalnızlığım, herkes çekildi kendine...
 
Benim Hayatımı Yargılamadan önce ..
Benim ayakkabılarımı giy ve benim geçtiğim yollardan,
Sokaklardan,
dağ ve ovalardan geç .
Hüznü,
......acıyı ve neşeyi tad...
Benim geçtiğim senelerden geç,
Benim takıldığım taşlara takıl,
yeniden ayağa kalk ve aynı yolu tekrar git,
Benim gittiğim gibi !!

Ancak ondan sonra,
Beni yargılayabilirsin !!
 
Yaşam daima sana senin verdiklerini geri verir.
Yaşam davranışlarımızın aynasıdır.
Daha fazla sevgi istediğin zaman daha çok sev!
Daha fazla şefkat istediğinde,daha şefkatli ol!
Saygı istiyorsan insanlara daha çok saygı duy.
......İnsanların sabırlı olmasını istiyorsan,sen sabırlı olmayı öğren.
Bu kural yaşamımızın bir parçasıdır,herkes için her zaman geçerlidir.
Yaşam bir tesadüf değil, yaptıklarımızın bir aynada yansımasıdır.
 
‎''acısı olmayan aşk tarifin varmı üstad'' Hangi beyazlıkla yüreğini akladın? Ben veremezken seninle yaşananların hesabını kendime, sen kendini kendi gözünde nasıl bağışladın? Zamanın sihirli silgisini hangi elinle yokladın? Sahi hep parmaklarımın arasındaydı parmakların... Hangi vakit becerdin de iki ayrı yüzü, iki yüzlülüğü avuçladın?
 
Hapşırmak istiyorum dünyaya , belki o zaman suratına tükürmeye tenezzül etmediğim kişilerde nasiplenir..!!!
 
Kadınlar, üzüm suyu gibidir, sizin göstereceğiniz ilgi ve emeğe göre karşılık vererek, Şaraba ya da, Sirkeye dönüşebilir...
 
Bir gün diyorum.. Bir gün gelecek ve uyαnıncα ilk αklımα gelen sen değil, sıcak bir çay olacak.
 
Ayrılığın hakkını ver,
Anlamsız kıl bütün yaşanmışlığı..
Kalmayı beceremedin bari gitmesini öğren .
Ne bileyim vur sırtımdan mesela..?
Adı 'Ayrılık' olsun ,
......Gidişlerden gidiş beğen
Yeter ki gitmeler senin olsun .
Çok oluyorsun böyle gitmek mi olur ; her gidişin de kendini bende unutuyorsun..
 
Canımı çok yakan şeyler olur; ama yine de susarım, tükenirim.Buna izin de veririm aslında. Salaklığımdan mı? Hayır!Ben kimseye ”git!” de demem, diyemem. O kişi vazgeçilmez olduğundan mı ? Hayır. Ona o kadar şeye rağmen, o kadar değer veririm ki, her gün yaptıklarına utansın diye. Ama bir gün öyle bir giderim ki,
- kaybedeceğim hiçbir şey olmaz...
 
Hayatın en hüzünlü anı ,
mevsimine kapıldığın kişinin bahçesinde açabilecek bir çiçek olmadığını anladığın andır.
 
X