Günün Sözü ?

$etkileyici-mesajlar.jpg
.............
 
Kapına geldim.
Ve ben , ben olmaktan vazgeçtim.
Sen yeter ki "kim o" de.
Kim olmamı istiyorsan , o olmaya geldim...

- Mevlana
 
'' Hep geçer diyorlar ya olric.. Sence geçer mi ?


-Geçer elbet efendim; bazısı teğet geçer, bazısı deler geçer, bazısı deşer geçer, bazısı parçalar geçer. Ama mutlaka geçer ... ''


Oğuz Atay
 
Yoruldum patron.
Yollarda yağmurdaki bir serçe kadar yalnız olmaktan yoruldum.
Yanımda hiç arkadaş olmamasından yoruldum.
Nereye gideceğimizi,nereden geldiğimizi söylecek biri.
En çok da insanların birbirine kötü davranmasından yoruldum!

- Yeşil Yol
 
HAYATTAN NE ÖĞRENDİM?
Sonsuz bir karanlığın içinden doğdum. Işığı gördüm, korktum.
Ağladım.
Zamanla ışıkta yaşamayı öğrendim.
Karanlığı gördüm, korktum.
Gün geldi sonsuz karanlığa uğurladım sevdiklerimi…
Ağladım.
* * *
Yaşamayı öğrendim.
Doğumun, hayatin bitmeye başladığı an olduğunu;
aradaki bölümün, ölümden çalınan zamanlar olduğunu öğrendim.
* * *
Zamanı öğrendim.
Yarıştım onunla…
Zamanla yarışılmayacağını, zamanla barışılacağını,
zamanla öğrendim…
* * *
İnsani öğrendim.
Sonra insanların içinde iyiler ve kötüler olduğunu…
Sonra da her insanin içinde iyilik ve kötülük
bulunduğunu öğrendim.
* * *
Sevmeyi öğrendim.
Sonra güvenmeyi…
Sonra da güvenin sevgiden daha kalıcı
olduğunu,
sevginin güvenin sağlam zemini üzerine kurulduğunu
öğrendim.
* * *
İnsan tenini öğrendim.
Sonra tenin altında bir ruh bulunduğunu…
Sonra da ruhun aslında tenin üstünde olduğunu
öğrendim.
* * *
Evreni öğrendim.
Sonra evreni aydınlatmanın yollarını öğrendim.
Sonunda evreni aydınlatabilmek için önce çevreni
aydınlatabilmek gerektiğini öğrendim.
* * *
Ekmeği öğrendim.
Sonra barış için ekmeğin bolca üretilmesi gerektiğini…
Sonra da ekmeği hakça üleşmenin,
bolca üretmek kadar önemli olduğunu öğrendim.
* * *
Okumayı öğrendim.
Kendime yazıyı öğrettim sonra…
Ve bir süre sonra yazı, kendimi öğretti bana…
* * *
Gitmeyi öğrendim.
Sonra dayanamayıp dönmeyi…
Daha da sonra kendime rağmen gitmeyi…
* * *
Dünyaya tek başına meydan okumayı öğrendim genç yaşta…
Sonra kalabalıklarla birlikte yürümek gerektiği fikrine vardım.
Sonra da asil yürüyüşün
kalabalıklara karşı olması gerektiğine aydım.
* * *
Düşünmeyi öğrendim.
Sonra kalıplar içinde düşünmeyi öğrendim.
Sonra sağlıklı düşünmenin
kalıpları yıkarak düşünmek olduğunu öğrendim.
* * *
Namusun önemini öğrendim evde…
Sonra yoksundan namus beklemenin namussuzluk olduğunu;
gerçek namusun, günah elinin altındayken, günaha el sürmemek olduğunu
öğrendim.
* * *
Gerçeği öğrendim bir gün…
Ve gerçeğin acı olduğunu…
Sonra dozunda acının,
yemeğe olduğu kadar hayata da lezzet kattığını öğrendim.
* * *
Her canlının ölümü tadacağını,
ama sadece bazılarının hayatı tadacağını
öğrendim.


HZ.MEVLANA
 
Kabullenmeli insan unutulduğunu, kopan bir uçurtmanın ipini hala birilerinin tutması neyi geri getirir ki?


Kahraman Tazeoğlu
 
- Fatıma (r.a.) ve O’nu mezara doğru uzatırken
Hz. Ali (r.a.) öyle ağlıyordu ki gözlerinden akan sicim gibi yaşlar Fatıma (r.a.)'nın yeni kefenini ıslatıyordu.
Hz. Ali (r.a.) şöyle söyleniyordu;

"Habibun leyse ya’diluhu habibun.. Vema lisivahu fikalbi nasibun.. Habîbun rabâ ayniayni vecismî vean kalbi la yağibu."

"Sevgilim" diyordu Fatma’sına.. 'Sevgilim..!
Senin sevgini karşılayacak bir sevgi daha yoktur..
Doğrusu Senden gayrısı için şu yürekte bir nasip de olmayacaktır, her ne kadar gözlerimden ve vücudumdan uzaklaşsan da kalbimdesin sürekli ve her dem……

Sonra toprağı atacaklardı Fatma’nın üstüne.. Toprağa bulaşmış ellerini çırparken Hz. Ali (r.a.) şöyle diyecekti
"Doğrusu dünyada tek bir isteğim kaldı Fatıma...
Babana ve Sana ulaşacağım günü bekliyorum ...
 
Sabır; ağrıları dindiren acı bir ot
gibidir.
Hem can yakar hem de tedavi
eder..
- Hz. Mevlana
 
İbrahim! Diye çağırdı Hacer..
Dönüp baksaydı kalacaktı İbrahim,
Gidemeyecekti..
Devam etti yürümeye.."
İşte o günden beri bakanlar hep kalanlar oldu..
 
"Kalk, silkelen, kendine gel. Umutsuzluğa sarılma. Umutsuzluk şeytandan, ümit etmek ise Allah'tandır."
Şems-i Tebrizi
 
Iyilesir mi sence? Insanin icindeki yaralar, görünmez olanlar hani. Görmüyoruz ki onlari, dikis atilmiyor ki onlara. Kabuk tutup tutmadiklarini bilmiyoruz ki..
 
Icimde oyle bir sizi varki, Dudaklarima ulasamayacak kadar derinde, Gozlerimden akmayacak kadar islak, Icimde kalmayacak kadar HAKSIZ...
 
X