çıkıyorum ben arkadaşlar. kalbim sıkışacak oluor böyle yazılar okuyunca
hiçbir şey değişmeyecek işte boşa çene tüketiyoruz
Allah vicdan versin ne diyim
Birkaç izlenimimi daha yazıyım unutmadan.Öncelikle sokaktaki halk acayip destekci gözüküyor,bugün bindiğim 6 kişilik Kadıköy dolmuşunda iki yaşlı amcayla iki raybanlı normalde apolitik tayfaya daha yakın gözüken genç kız harıl harıl taksime nasıl gidebileceklerini tartışıyordu,şöförde eyleme destek veriyordu, vapurlar zaten tıklım tıklım, kadıköy-eminönü motorundan atılan sloganlarla ıslıklara da yol boyu tersane işçilerinden el sallamalarıyla destek geldi. Akp'nin tüm icraatlarını çok seven ve yüksek oy oranına ulaşmasını sağlayan kitlenin gerçekliğine hep inansam da ilk defa nerdeler ki diye kuşkuya düştüm.
Taksimde ise İstiklal caddesi, taksim meydanı ve gezi parkıyla daha aşağı taraflar arasında çok ciddi bir fark var. İstiklal tarafı daha laylaylom, en favori slogan Tayyip istifa ve bir de Şerefine Tayyip, ara sokakların tamamı ellerinde içkileriyle sokakta oturup beklenmedik zaferi kutlayan insanlarla dolu, bazıları ironik olarak ayran getirmişler, çocuklu aileler, taraftar grupları, orta yaşlı teyzelerde ellerinde bayraklarla arada slogan atıp, arada vandalizme uğrayan binaların üstündeki yaratıcı sloganları fotoğraflıyorlar. SAldırıya uğrayan binalar genelde bankalar ve ilk eylem sırasında insanları içeri almayıp kepenk kapatan firmalar. Diğer yerler açık satışlarına devam ediyor. Yalnız gezi parkı dışındaki yerlerde etraf leş gibi kimse zahmet edip yediği içtiği atığı toparlamaya uğraşmamış , bugünkü eylemi bir zafer kutlaması bir şölen olarak düşünüyorlar bol bol marş okunuyor hatta bir ara havai fişek gösterileri dahi vardı. Muhtemelen pazar gününden sonra bu güruh buralarda olmayacak artık.
Taksim meydanı bana göre müthişti, tonla farklı görüşte siyasi oluşum yan yana bayrak açmış durumda, Bdpliler halay çekerken Mhpliler hemen yanlarında bayraklarıyla, Halk evleri, TGB hatta Gökkuşağı derneği hepsi bir arada, sorun yaşamadan yanyana durabiliyorlar. Yalnız iki özel arabayı hurdaya döndürdüler orda arada sırada da trafik levhalarını sökmeye uğraşıyorlar , o nedensiz şiddete anında çevreden tepki gelse de yine de hoş olmayan hareketler. Bir de bana enterasan gelen birşekilde bu vandalizmi ulusalcılar yapıyor gibi, çünkü parçalanan arabalara sprey boyayla tc tarzı şeyler yazılıyor genelde, ya da birileri onların yaptığını düşündürmek istiyor bilemiyorum.
Gezi parkı ve aşağı taraflardaki insanlarsa çok endişeli, adım başı birileri sizi acilen beşiktaşa inmeniz ya da kalıp parkı beklemeniz gerektiğine çünkü polis panzerlerinin yolda olduğuna ikna etmeye çalışıyor.Haber duyulur duyulmaz parka çıkan bütün sokaklara 10-15 metrede bir Avrupa tarzı barikatlar kuruluyor el birliğiyle. İnsanlar park Beşiktaş arası durmadan koşturup duruyorlar polisin saldırıp tüm eyleme bir nokta koymasına engel olabilmek için. Acayip bir dayanışma var burada. Küçük arkadaş grupları 5 dakka içinde, gazdan korunma yolları, eylemin ilerleyiş biçimi, alınan yeni haberler üzerine kritik yapılan 10-15 kişilik büyük gruplar haline geliyor, ve genel olarak taksimdeki vandalizmden en çok onlar rahatsızlar, direnişi amacından saptırdığını düşünüyorlar. Buradaki insanlar için bu eylem artık parktan çok daha fazlasını ifade ediyor. Taksime polis sokmamak demek artık halkın tepeden inmeci zihniyetten bıkması ve ona karşı koyabilecek gücü bulması demek ve büyük zorluklarla elde ettikleri bu statüyü kaybetmeleri demek.
Çok gereksiz uzunlukta bir yazı oldu ve asıl anlatmak istediklerimi anlatamadım şuan farkındayım ama son olarak kullanılan portakal gazıyla ilgili birşeyler söylemek istiyorum, eylemde ya da rastgele geçerken maruz kalabilenler olabilir diye asla su kullanmayın, kimsenin içirmesine izin vermeyin, bu gaz suyla etkileşime giriyor çünkü, yüzünüzü yıkadığınızda da yanma yapıyor hatta, bir de bepantenle de etkileşime giriyormuş gaza maruz kalınca neden kullanırsınız bilmiyorum ama beşiktaştaki gönüllü internlerden biri özellikle söyledi kullanmayın diye, tek ihtiyacınız elma sirkeli bir pamuk, gazın etkisini oldukça hafifletiyor.
İkinci olarak twitterda gaza maruz kalan lensler eriyip göze yapışıyor insanların gözleri çıkıyor tarzı iletiler görüyorum, bu gerçek değil, aksine lens benim gözümdeki yanma ve sulanmayı minimuma indiriyor, havayla teması kestiği için buna inanmayın o yüzden.
Şimdi sorum şu başbakanın istifası mı isteniyor ?
evet ise ;
yerine kim başbakan olacak ?
Hayır ise ; istenen nedir ?
gelelim ikinci soruya ;
hükümetin mi istifası isteniyor ?
evet ise ; %52 gibi bir oranla (hile hurda artık ne derseniz) seçilmiş hükümet böyle istifa etmeli mi ?
Hükümet istifa ederse hükümet kurma yetkisi hangi partiye verilmeli ?
akp dışında bir partiye verilirse demokrasi diyip duruyoruz demokrasi çiğnenmiş olur mu olmaz mı ?
bu sorular içimde dönüp duruyor ...
Ben artık eylemceilerinin çoğunluğunun amacının iyi olduğunu düşünmüyorum.
Eki Görüntüle 726167
Bu nedir Allah aşkına?
Eki Görüntüle 726168
bizler Cumhuriyeti böyle mi kurtarıyoruz? Demokrasiyi böyle mi sağlıyoruz?
ne yazık ki taksimde değilim, ama yüreğim orda. ne sağcıyım ne de solcu, sadece çocuğunu özgürce büyütmek isteyen ve çocuğuna yeterli eğitimi verecek kapasitede bi anneyim, müslüman olmak için tayyipe ihtiyacım yok. ve inanıyorum ki bu akşam herşey daha da güzel olacak. lütfen herkes elinden geleni yapsın, bu dikta rejimine bizden başka kimse dur diyemez, dökülelim yollara...
inşallah daha iyi biri çıkarda tüm bu dertlerden kurtuluruz o zaman. akp gitse bile ben diğer partilerden bir cacık olacağını düşünmüyorum. başbakan gündemin sürekli bunlarla meşgul edilmesini istemediği için yayın yasağı getirmiş. ne derece doğru orası tartışılır ama şu bir gerçek ki kanalların bu konular ile reyting savaşına girdiği aşina. şehit haberleri bile 1,2 kere söylendikten sonra gündemi meşgul etmeyecekmiş. çünkü sabah programları bunu çok iyi kullanıp drama yapıp kötü niyetli kullanıp millete duygu sömürüsü yapıyorlardı. bir kere duyduktan sonra haberi yetmez mi herkes yine duasını eder günlerce bunu medyada paylaşmak neden ? niyetleri ne sence... ben akp dört dörtlük demiyorum daha iyisi varsa o çıksın ona verelim oyumuzu.
kızılayda ankarada joplu saldırı kesinlikle olmadı , biber gazı sıkıldı dağılmıyorlar insanlar evlerinde mahsur kaldı, yakıp yıkıyorlar, kuzenim dershaneden evine gidemedi eşimin yanına sığındı. nedir bu ya her şeyin bir adabı var, her yer savaş alanına döndü ben bu durumlara çok üzülüyorum. benim herkesin görüşüne saygım var ama yalan yanlış anlatanları kınıyorum!!! ben hiç siyaset paylaşmadım , konuşmadım çünkü gerçekten bunu üslupluca tartışamayanlar var, karşı tarafın düşüncesine saygı duymayanlar . ama artık bende dünden beri doldum bu yalan yanlış haberlerden.
şaka mısın sen neden türbanlı olduğunu belirtme ihtiyacı hissediyor sun......orda şiddet gören bir kadın.......kesinlikle... bugün eşim kendini medeni sanan , laik sanan bir sürü kişi görmüş. bir kız varmış türbanlı ona saldırmışlar başından alıp
çiğneyeceklermiş. kim veriyor ise ona bu hakkı ama kendi lehine küçücük bir ters hareket görse hemen bağırır hakkınız yok der falan.
ama kendinin herşeye hakkı vardır. karşı tarafın ne yaptığına , nasıl yaşadığına saygı duymaz , kendi gibi
düşünmüyor diye görgüsüz , cahil , barbar ilan eder lafa gelince çok medenidir okumuştur. çok okumuş cahiller var
ülkemizde . en kral işi bıraktım kuzularım için çok iyi de okullarda okudum. keşke sadece bunlarla bitse iş.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?