G gunces çok mutlu oldum, çok teşekkür ederim
Bir kaç ay önce instagramda takip ettiğim ve bakış açısı, yorumları bana değişik gelen biri vardı. Nacizane hayatta tek bir tekniğin işe yaradığını düşünmüyorum. Her bir teknik başka bir bakış açısı yaratıyor. Aradım, teknik hakkında ve ücretiyle ilgili bilgi istedim. Yalnız konuşurken oyle çok "hı hı" demişim ki ;
-Mide gastrit probleminiz var mı dedi
Evet, dedim ama nasıl yani diye de devam ettim, anlayamadım çünkü. Anlattı bişeyler. O günden beri birini dinlerken daha çok dikkat ediyorum. Sonra konuşmanın bir yerinde " sesiniz çok güzel geliyor" dedi. Oralı olmadan konuşmaya devam ediyorum.. Durdu;
-Bir dakika, teşekkür etmediniz dedi
+Ne konuda?
-Size güzel birşey söyledim ama ne kabul ettiniz ne teşekkür ettiniz. Almayla ilgili ne problemniz var dedi.
Almayla ilgili ne problemim var?
Sanki bir balyoz inmiş kafama gibi öyle ağır geldi ki bu soru.
10 dakika konuştuk sanırım. Ama o 10 dakika bile kendimle ilgili aslında görmezden geldiğim büyük bir şeyi fark etmemi sağladı. Almak da zorlanıyorum, biri iltifat ettiğinde ya duymazdan geliyorum mahcubiyetten ya da aman önemli değilmiş gibi görmezden geliyorum. Alıp kabul etmiyorum. Kadınlığımı da böyle yapıyorum. Hep bol şeyler giyerek, bedenimi saklayarak, yargılayarak. Hesap ödenecekse hemen koşarım kasaya, ilk benim cüzdanımdan çıkar para. Bilgiyi paylaşmakla, paramı paylaşmakla, zamanımı paylaşmakla ilgili sorun yok hayatımda. Ama iş biri bana birşey vermeye çalıştığında değişiyor. Ben birinin sevgisini alıp kabul etmekle de çatışıyorum. Enteresan değil mi?
Bugün neden yazdım bunları bilmiyorum sanırım şuan bunları birilerinin duymaya ihtiyacı var.
Bir de ilk erkek arkadaşımı öyle çok özlüyorum ki. Sabah sanki kokusuyla uyanmışım gibi hissettim. Sevdiğinin yüzünü ellerinin arasına alıp sevmek de bir ütopya oldu. Ah!
Bunun bana hediyesi nedir?
Güzel bir gün ve hava mis. Dilerim daha güzel ve keyifle geçsin.
Sevgiler efendim..
Bir kaç ay önce instagramda takip ettiğim ve bakış açısı, yorumları bana değişik gelen biri vardı. Nacizane hayatta tek bir tekniğin işe yaradığını düşünmüyorum. Her bir teknik başka bir bakış açısı yaratıyor. Aradım, teknik hakkında ve ücretiyle ilgili bilgi istedim. Yalnız konuşurken oyle çok "hı hı" demişim ki ;
-Mide gastrit probleminiz var mı dedi
Evet, dedim ama nasıl yani diye de devam ettim, anlayamadım çünkü. Anlattı bişeyler. O günden beri birini dinlerken daha çok dikkat ediyorum. Sonra konuşmanın bir yerinde " sesiniz çok güzel geliyor" dedi. Oralı olmadan konuşmaya devam ediyorum.. Durdu;
-Bir dakika, teşekkür etmediniz dedi
+Ne konuda?
-Size güzel birşey söyledim ama ne kabul ettiniz ne teşekkür ettiniz. Almayla ilgili ne problemniz var dedi.
Almayla ilgili ne problemim var?
Sanki bir balyoz inmiş kafama gibi öyle ağır geldi ki bu soru.
10 dakika konuştuk sanırım. Ama o 10 dakika bile kendimle ilgili aslında görmezden geldiğim büyük bir şeyi fark etmemi sağladı. Almak da zorlanıyorum, biri iltifat ettiğinde ya duymazdan geliyorum mahcubiyetten ya da aman önemli değilmiş gibi görmezden geliyorum. Alıp kabul etmiyorum. Kadınlığımı da böyle yapıyorum. Hep bol şeyler giyerek, bedenimi saklayarak, yargılayarak. Hesap ödenecekse hemen koşarım kasaya, ilk benim cüzdanımdan çıkar para. Bilgiyi paylaşmakla, paramı paylaşmakla, zamanımı paylaşmakla ilgili sorun yok hayatımda. Ama iş biri bana birşey vermeye çalıştığında değişiyor. Ben birinin sevgisini alıp kabul etmekle de çatışıyorum. Enteresan değil mi?
Bugün neden yazdım bunları bilmiyorum sanırım şuan bunları birilerinin duymaya ihtiyacı var.
Bir de ilk erkek arkadaşımı öyle çok özlüyorum ki. Sabah sanki kokusuyla uyanmışım gibi hissettim. Sevdiğinin yüzünü ellerinin arasına alıp sevmek de bir ütopya oldu. Ah!
Bunun bana hediyesi nedir?
Güzel bir gün ve hava mis. Dilerim daha güzel ve keyifle geçsin.
Sevgiler efendim..