Gerçek NARSİST nedir, anlatıyorum.

Vaktim oldukça güncellerim demiştim. Biraz daha biriktirdim. Kimsenin karşılaşmaması, içinde olanlars çıkış olması dileğimle...



Eşitlik yok, bunu unut. Onunkiler ihtiyaç sadece.
Senin ihtiyaçların ise onun onayına tabi.

Tepki vermen için seni kışkırtır. Sonra da bunun için seni suçlar.
O tepki verirse bu muhakkak sizin yüzünüzdendir.

Yalanını yakalarsanız inkar eder, sonra çok sıkışırsa suçu size yıkarak kabul eder, sonra sizi karşı bi suçlamayla vurur en sonunda da öfke patlaması yaşar.

Narsist için 'ben' ve 'beni var eden, benim hizmetkarım' sen vardır.

Ne olduğu gibi görünür ne de göründüğü gibi olur.
Benimki evde beni dövüp kadın şiddeti haberlerine toplumda tepki verirdi. Verdiği tepkileri görseniz bu adam asla sana el sürmez derdiniz.

Siz hastaysanız asla ilgilenmez hatta hasta insan ona hizmet edemeyeceğinden nefret eder. Onun başı ağrır alır bakarsınız ilgilenirsiniz sonra işi bitince kavga çıkarıp sizden kurtulur. Bakmadaydın der.
Dayanamayıp giderseniz de hasta hasta bana neler yaptın der.

Beyin yapısı gerçekten sorunlu olarak sizi görüyor. Tüm kavgaları o çıkartıyor ama gerçekten sizin yüzünüzden olduğuna inanıyor ve kendi küfretmişken sen kavga çıkardın diyor!

Sizinle itme çekme oyunu arar. Kovarak, döverek, bazen sevgi göstererek, yumuşak ve ona tepki veren sinir ucunuza dokunarak bunu yapar.
Neye kırılıyorsanız onla paramparça eder, neye zaafınız varsa onla kendine çeker.

Herkesin duygusunu taklit ederler, onların pek duygusu yoktur.
Kim ne olunca ne tepki veriyor, ne reaksiyon alıyor?
O yüzden bir olayda 'ay canım ya yaralı kedi' derken ötekinde 'gebersin, hayvan değil mi' diyebilir.
Bi gün ışıkta geçen adamı eleştirip ertesi gün ışıkta kendi geçip bir de korna çalanlara küfredebilir.

Her şey sizin yüzünüzdendir. Bunu onlarca kez yazdım. Oniki öğün yiyip tuvaletten çıkamadığında benim yüzümden yemiş olurdu. Sabaha kadar film izler kalkamaza benim yüzümdendi. Öyle bir bağlardı ki; başlarda yerdim. Günah keçisi gibi hissediyorsanız öylesinizdir.

Sizi hem hor görür hem de gitmenizi istemez. Orda durun, öfkelensin, küfretsin, suçlasın, sex yapsın, aile evinden ayrılmaya geçerli bi sebebi olsun illa bi işine yararsınız.

Ona iyi, insan gibi davranır, sevgi ile düzeltmek isterseniz anlamaz. Alt psikolojisi 'benim gibi aşağlık birini seviyorsa benden daha aşağıda bu' der. Halbuki o beslenmek için kendinden üstün birini ister.
'Canım bana küfretme, kırıldım' derseniz bir daha eder, utanmaz.
'Ne diyorsun lan, sen ....' derseniz o an kızar ama ertesi gün sizi elde etmeye uğraşır. (Bu bir örnektir, analiz etmeden denemeyin.)

Genelde okuduğum sese karşı alırı duyarlılar. Kendileri hayvan gibi yaşar ama yemek yemenizden su içmenize, üst kattaki komşuya kadar olası seslere kriz geçirirler. Ben bunu içlerindeki elalem duymasın kaygısına bağlıyorum. Benimki öfkeden deliye döner konu komşu duymasın, o nasıl bir insan anlamasın diye kulağımın içine sessizce küfrederdi.

Her yazı narsist önce kendini düşünür diye başlıyor ama ben buna katılamıyorum. Aksine kendi istekleri yok onun. Duruma göre olmak istediği kişinin kostüm ihtiyacı var. Zaten kendi istekleni görmezden gelmeze bu sorunu olmaz. İnsan huzurlu hayat yaşamak istemez mi?
Önce onayını almak istediği insanların ihtiyacını karşılar ki onlardan aferin alsın.
Onun tek ihtiyacı bi yerden aferin almaktır.
O yüzden annesine küfreder ama koşa koşa ona hediye alır, para verir, patronuna yalakalık eder.
Bu asla eşi/sevgilisi olamaz çünkü siz onun uzvusunuz, zaten onla ve ceptesiniz. Sizi kazanması gerekmiyor.

Öfkesi ona kendini ispatlatır. O neler yapıyordur ve siz hala onlasınızdır. Kendini güçlü hisseder ve narsistliği pekişir.

4 dilde bütün kaynakları, hikayeleri hatmettik. Tek bir narsist gördüm iyileşen.
O da annesi, babası ölünce arkasından işten atılıp arabası çalınınca ben kötü biriyim Allah cezamı veriyor diye KENDİ menfaati için tedaviye gitmiş. 8 yıl sürmüş bu hikayeyi yazacak kadar durumu kabul etmesi ve itirafı şu ki; pişman değil. Karısına yaptıklarına değil çalınan arabasına üzülüyor.
'Hala aynıyım ama daha iyi kontrol edebiliyorum çünkü tanıyorum, internetten araştırıp daha neler yapabileceğimi ve nasıl yakalanmayacağımı biliyorum.' diyor.

Şu bilgi benim için kilit olmuştu. Narsist; adı üstünde bencil, pis, sadakatsiz, hastanın teki. Yaptığı her şey yanlış.
Kendini haklı çıkarması için suçlu biri olmalı ve ona kızmalı.
Yani nefes alsanız kızacak sebep bulamazsa.
Dolayısı ile ay idare edebilir miydim, böyle yapmasam olur muydu diye üzülmeyin.
Hastalığı çaresiz yapan bu.
Sevgiyle anlatsanız yukarda açıkladığım gibi işlemez.
Döverek söverek olmaz, egosu incinir.
Yüzüne vursanız narsistik yarası kanar.
Misilleme yapsanız kinlenir ve sizi yok eder.

Neden iyileşemezler bir de şöyle anlatayım. Utanç ve eziklik duygusu onlarda öfke doğurur. Fiziksel, psikolojik, ekonomik, sözlü şiddetle bunu çıkarırlar aslında. Diyelim ki utanmasın diye aman harikasın, iyisin deyip hatalarını örtüp pohpohladınız; o zaman da ondan altta ve eziksiniz diye sizden nefret eder ve kurtulup kurban rolünü oynayıp kendini terkettirmek için aynı eziyeti eder.
 
İnanamıyorum bu yazılanlara. Kendi hikayemi yazsam birlikte olma sürelerimiz dışında her şey ama her şey aynı. İlk tanıştık beni göklere çıkardı. Böyle bir sevgi ilgi yok. Evet herkese karlı öfkeli fakat beni öyle bir alttan alıyor ki. Beni evliliğe bu şekilde ikna etmişti. Bende ilgi ve sevgi sarhoşu olup kapıldım. Tüm olumsuzlukları görmedim. Nişanlandıktan sonra kendini ele verdi. Yine de ilk sürecin sarhoşluğuyla evlendim. Ve sonra bilindik son. Boşandım. Aynı ya aynı. Sessizlikle cezalandırma, birden ilgiyi kesip soğuk davranma, ayrı yataklarda uyuyarak cezalandırma. Sen kimsin ki öğretmen olmaktan başka ne maharetin var. Eğer kadrolu olmasaydın seninle evlenmezdim. Bana yakışan güzel bir elbise giydiğimde anımda aşağılama. En basit şey bile istediği gibi olmadığında kavga kıyamet sonrasında şiddet. Aramızda geçen en ufak tartışmanın bile taa boşanana kadar kapanmaması. Her konuyu olduk olmadık zamanlarda ısıtıp ısıtıp önüme koyma. Evlenmeden hiç hesaba katmadığı ailesini evlenince başımızın üstüne çıkarma. Sırf beni kıskandırmak için ailesinin tüm fertlerine aşırı ilgi. Ben kıskanınca gidip barista dizi kıskanıyor demesi. Şiddetini haklı çıkarmak için namusuma iftira atma. Bu yüzden dövdüm diye kendini aklamaya çalışma. Onun her türlü gideri maddi olarak karşılanırken benim 15 milyar kyk borcum için defalarca çıkan kavgalar. Onun evlenirken çektiği 90 milyar krediyi düğün altınlarımızla ödedik. Dişine tel taktı 10 bin, yüksek lisans yaptı 10 bin. Tüm maaşımı alıp elimden birde kredi borcum var diye olmadık kavgalar çıkarması. Öyle şeyler yaşıyordum ki artık uyuşmuştum bana normal geliyordu. Boşanınca düşünüyorum o günleri dehşete düşüyorum. Nasıl nasıl yaşanır bunlar. Hipnoz etti sanki beni. Ben narsistmi değil mi bilmiyorum. Terapiye falan gidemedik. Mahkemede de anlaşmalı boşandık diye araştırılacağı bir ortam olmadı
O kadar benzer şeyleri bende yaşıyorum ki okudukça bende korkmaya başlıyorum aslnda eşimin narsist bir kişilik bozukluğu olduğunu düşünüyordum ilk basta sevgiliyken inanılmaz ilgi sevgi pahalı hediyeler altın kolye künye kırmızı güller asla
 
İnanamıyorum bu yazılanlara. Kendi hikayemi yazsam birlikte olma sürelerimiz dışında her şey ama her şey aynı. İlk tanıştık beni göklere çıkardı. Böyle bir sevgi ilgi yok. Evet herkese karlı öfkeli fakat beni öyle bir alttan alıyor ki. Beni evliliğe bu şekilde ikna etmişti. Bende ilgi ve sevgi sarhoşu olup kapıldım. Tüm olumsuzlukları görmedim. Nişanlandıktan sonra kendini ele verdi. Yine de ilk sürecin sarhoşluğuyla evlendim. Ve sonra bilindik son. Boşandım. Aynı ya aynı. Sessizlikle cezalandırma, birden ilgiyi kesip soğuk davranma, ayrı yataklarda uyuyarak cezalandırma. Sen kimsin ki öğretmen olmaktan başka ne maharetin var. Eğer kadrolu olmasaydın seninle evlenmezdim. Bana yakışan güzel bir elbise giydiğimde anımda aşağılama. En basit şey bile istediği gibi olmadığında kavga kıyamet sonrasında şiddet. Aramızda geçen en ufak tartışmanın bile taa boşanana kadar kapanmaması. Her konuyu olduk olmadık zamanlarda ısıtıp ısıtıp önüme koyma. Evlenmeden hiç hesaba katmadığı ailesini evlenince başımızın üstüne çıkarma. Sırf beni kıskandırmak için ailesinin tüm fertlerine aşırı ilgi. Ben kıskanınca gidip barista dizi kıskanıyor demesi. Şiddetini haklı çıkarmak için namusuma iftira atma. Bu yüzden dövdüm diye kendini aklamaya çalışma. Onun her türlü gideri maddi olarak karşılanırken benim 15 milyar kyk borcum için defalarca çıkan kavgalar. Onun evlenirken çektiği 90 milyar krediyi düğün altınlarımızla ödedik. Dişine tel taktı 10 bin, yüksek lisans yaptı 10 bin. Tüm maaşımı alıp elimden birde kredi borcum var diye olmadık kavgalar çıkarması. Öyle şeyler yaşıyordum ki artık uyuşmuştum bana normal geliyordu. Boşanınca düşünüyorum o günleri dehşete düşüyorum. Nasıl nasıl yaşanır bunlar. Hipnoz etti sanki beni. Ben narsistmi değil mi bilmiyorum. Terapiye falan gidemedik. Mahkemede de anlaşmalı boşandık diye araştırılacağı bir ortam
 
İnanamıyorum bu yazılanlara. Kendi hikayemi yazsam birlikte olma sürelerimiz dışında her şey ama her şey aynı. İlk tanıştık beni göklere çıkardı. Böyle bir sevgi ilgi yok. Evet herkese karlı öfkeli fakat beni öyle bir alttan alıyor ki. Beni evliliğe bu şekilde ikna etmişti. Bende ilgi ve sevgi sarhoşu olup kapıldım. Tüm olumsuzlukları görmedim. Nişanlandıktan sonra kendini ele verdi. Yine de ilk sürecin sarhoşluğuyla evlendim. Ve sonra bilindik son. Boşandım. Aynı ya aynı. Sessizlikle cezalandırma, birden ilgiyi kesip soğuk davranma, ayrı yataklarda uyuyarak cezalandırma. Sen kimsin ki öğretmen olmaktan başka ne maharetin var. Eğer kadrolu olmasaydın seninle evlenmezdim. Bana yakışan güzel bir elbise giydiğimde anımda aşağılama. En basit şey bile istediği gibi olmadığında kavga kıyamet sonrasında şiddet. Aramızda geçen en ufak tartışmanın bile taa boşanana kadar kapanmaması. Her konuyu olduk olmadık zamanlarda ısıtıp ısıtıp önüme koyma. Evlenmeden hiç hesaba katmadığı ailesini evlenince başımızın üstüne çıkarma. Sırf beni kıskandırmak için ailesinin tüm fertlerine aşırı ilgi. Ben kıskanınca gidip barista dizi kıskanıyor demesi. Şiddetini haklı çıkarmak için namusuma iftira atma. Bu yüzden dövdüm diye kendini aklamaya çalışma. Onun her türlü gideri maddi olarak karşılanırken benim 15 milyar kyk borcum için defalarca çıkan kavgalar. Onun evlenirken çektiği 90 milyar krediyi düğün altınlarımızla ödedik. Dişine tel taktı 10 bin, yüksek lisans yaptı 10 bin. Tüm maaşımı alıp elimden birde kredi borcum var diye olmadık kavgalar çıkarması. Öyle şeyler yaşıyordum ki artık uyuşmuştum bana normal geliyordu. Boşanınca düşünüyorum o günleri dehşete düşüyorum. Nasıl nasıl yaşanır bunlar. Hipnoz etti sanki beni. Ben narsistmi değil mi bilmiyorum. Terapiye falan gidemedik. Mahkemede de anlaşmalı boşandık diye araştırılacağı bir ortam olmadı
Bende o kadar benzer şeyler yaşadım ki ilk tanıştık sevgililik döneminde inanılmaz sevgi ilgi öyle güzel davraniyordu ki pahalı hediyeler altın kolye bileklik kırmızı güller ama evlendik sanki dünyam başıma yıkıldı asla para vermiyor cimri adamın teki. Kendim çalışmaya başladım o zman da benim parama karışmaya başladı harcama kimseye gönderme gönderince kusmeler yatak ayırma ile cezalandirma asla gunlerce konuşmaz ayrilcam deyince ağlama tamam bir daha yapmicam diye sözler yeminler bir laf söyledim diye çenemi öyle bir sıktı ki 2 gün acısı geçmedi bıraktırmak için elimin altina kova denk geldi onu vurdum diye beni suçladı sen de bana saldirdin diye kızım beşikten düştü adeta cinnet geçirdi düşürdün çocuğu öldürdün diye çok şükür kızıma bisey olmadı tabi ama sen düşürdün diye koluma bir yumruk vurdu kolumu 2 gün kaldıramadım halbuki insan evladını düşürür mu ben düşünmedim kendi aştı desem de hep kendini haklı çıkarmak için sen düşürdün ben o yüzden vurdum dedi para biriktirip araba aldık arabanın direksiyonuna dokunamadim sen kaza yaparsın arabayı bir yere vurursun diye düğünde göz boyamak için birsuru altın yapmış taktı mihir dedi evlendikten sonra zaten ben biriktirdim hepsini dedi her seferinde kavga çıkardı kendime araba alcam dedim kızımın rızkını sana mı yedircem dedi yani eşimin dur durak noktası yok asla karsidakinin kalbi kırılmış üzülmüş dinlemez önceden küsünce dayanamazdim gidip özür dilerdim ama artık takmamaya çalışıyorum bir dönem sırf araba alcam diye bütün gelir gider ayırmıştık bir ekmeğin parasını bile alıyordu benden tabi ben dayanamadim evden gittim ama sonuç yine barıştık ev aldık birikimler ve altinlarla lutfetti beyimiz biriktirdiği altinlari kasasindan çıkardı şimdi de her kavgada o altinlari ben biriktirdim der evin aman bir yerine bisey olmasın der ben bisey almak isteyeyim ne gerek var der bende yoruldum artık bu bencil insandan sinirlenince gözü dönüyor hala şiddet yok onu aştık fakat lafları küsmesi kazancıma karışması hersey beni çok yordu
 
Dayak kısmına kadar geldim , sonrası bende bitti. Bende uç derece narsist biriyle 8 senedir evliyim , gashlightig'lerini , yansıtmalarını yaklaşık 3 senedir farketmiş şekilde yaşıyor evliliğimi sürdürüyorum. Ve farkettiğimden beri beni zerre yaralayamıyor ve bu yaralayamayışı kendisini sinir krizlerine sokuyor.
Arkadaşlar narsistle yaşamak istiyorsanız egoist olacaksınız. Bunun başka bir çözüm yolu yok.
O hakaretler ettikçe bunlar sadece senin beyninin içinde , sen böyle söylüyorsun diye ben öyle olmuyorum ya da sen böyle düşünüyorsun diye ben böyle bir insan değilim şeklinde savunmanızı yapın ve devam edin , o an neyi elestiriyorsa gözlerinin içine bakarak tam tersini söyleyin. Örneğin; sen kendie bakmıyorsun şişkonun tekisin dedi diyelim , vereceğiniz cevao şu, ben kilomla memnunum ve şuanda çok güzelim, bu güzellik seni çıldırtıyor biliyorum, bu düşüncelerle yaşaman çok zor Allah yardımcın olsun.
Örnekleri çoğaltabiliriz..
Ve kırmızı çizginiz olsun , her kavgada altını çizin , benim kırmızı çizgim bir fiske dahi olsa o elin bana kaldırılmasıdır ve bir de aldatma en basit haliyle dahi olsa. Korkmayın, korkutun arkadaşlar, ezilmeyin ezin , çaktırmadan, sinsi sinsi evet , kendinizi geliştirin ve gün gelince yeterince güçlü olduğunuzu hissedince o narsistin karşısına çıktığınızda nasıl kuyruğunu bacaklarının arasına sıkıştırdığını izlemek sizi çok eğlendirecek.
Ve lütfen unutmayın , siz gerçekten çok değerlisiniz.
Kendinizi sevin , işin başı bu..
 
Dayak kısmına kadar geldim , sonrası bende bitti. Bende uç derece narsist biriyle 8 senedir evliyim , gashlightig'lerini , yansıtmalarını yaklaşık 3 senedir farketmiş şekilde yaşıyor evliliğimi sürdürüyorum. Ve farkettiğimden beri beni zerre yaralayamıyor ve bu yaralayamayışı kendisini sinir krizlerine sokuyor.
Arkadaşlar narsistle yaşamak istiyorsanız egoist olacaksınız. Bunun başka bir çözüm yolu yok.
O hakaretler ettikçe bunlar sadece senin beyninin içinde , sen böyle söylüyorsun diye ben öyle olmuyorum ya da sen böyle düşünüyorsun diye ben böyle bir insan değilim şeklinde savunmanızı yapın ve devam edin , o an neyi elestiriyorsa gözlerinin içine bakarak tam tersini söyleyin. Örneğin; sen kendie bakmıyorsun şişkonun tekisin dedi diyelim , vereceğiniz cevao şu, ben kilomla memnunum ve şuanda çok güzelim, bu güzellik seni çıldırtıyor biliyorum, bu düşüncelerle yaşaman çok zor Allah yardımcın olsun.
Örnekleri çoğaltabiliriz..
Ve kırmızı çizginiz olsun , her kavgada altını çizin , benim kırmızı çizgim bir fiske dahi olsa o elin bana kaldırılmasıdır ve bir de aldatma en basit haliyle dahi olsa. Korkmayın, korkutun arkadaşlar, ezilmeyin ezin , çaktırmadan, sinsi sinsi evet , kendinizi geliştirin ve gün gelince yeterince güçlü olduğunuzu hissedince o narsistin karşısına çıktığınızda nasıl kuyruğunu bacaklarının arasına sıkıştırdığını izlemek sizi çok eğlendirecek.
Ve lütfen unutmayın , siz gerçekten çok değerlisiniz.
Kendinizi sevin , işin başı bu..
Aldatacak. Belki yaptı bile.
 
İyi ki yazıyorsunuz arkadaşlar. 🙏Bende mesafeler koyarak başladım.imkanim olsa kesinlikle ayrılırdım.yas aldıkça farklı çerçevelerden bakmaya başladım. Asla arkamda olmayan bir aile sonra inceleyince toz konduramsdigim annemin eşimin erkek versiyonu olduğunu farkettim.esimin babasını rol model aldığını çok eziyet ettiği acidigim destek olduğum kaynanamın evliliğinde baş figüran olduğunu gördüm. Eşimin ailesi ile görüşmuyorum. Çok baskılar yaptı zinhar gorusmeyecegim kırmızı çizgim. Kendi ailemle de mesafe koydum. Narsitlerde hem kendisinin hem de kurbanın ailesi çok önemli.
 
İyi ki yazıyorsunuz arkadaşlar. 🙏Bende mesafeler koyarak başladım.imkanim olsa kesinlikle ayrılırdım.yas aldıkça farklı çerçevelerden bakmaya başladım. Asla arkamda olmayan bir aile sonra inceleyince toz konduramsdigim annemin eşimin erkek versiyonu olduğunu farkettim.esimin babasını rol model aldığını çok eziyet ettiği acidigim destek olduğum kaynanamın evliliğinde baş figüran olduğunu gördüm. Eşimin ailesi ile görüşmuyorum. Çok baskılar yaptı zinhar gorusmeyecegim kırmızı çizgim. Kendi ailemle de mesafe koydum. Narsitlerde hem kendisinin hem de kurbanın ailesi çok önemli.
İmkanımız olsa da sanırım bahaneler üretiyoruz benim imkanım var çalışıyorum kendime de kızıma da bakarım zaten esim küs olduğu zamanlarda hiçbir şeye elini sürmez ben market ev işi hepsini kendim yaparım ama senelerce ailem üzülmesin diye susmusum esimin yaptıklarını bir sorun olarak görmemişim çünkü bana hep söylenen herkesin sorunları var her ailede olur sorun hemen ayrılmak mı gerek oldu. Ben eşime ne zman ayrılmak istiyorum desem sen de ağzında sakız ettin ayrılmayı der bizim ne sorunumuz var ayrılacak kadar der ben hep bu güne kadar kendimi suçladım galiba ben çok kirilganim hiçbir şeye katlanamiyorum hep kendimi sucladim anneme anlatsam sıkıntılarımı aile içinde olan ailede kalır der anlatma herseyi der kardeşime anlatsam ona da anlatma dayanamiyo zaten sana onu da üzüyon senim yüzünden evlilikten soğudu derler orda bile hep ben suçlanırım geçen sene eşimle kavga ettik ayrilcaktim artık yanlarına gittim orda bile ben suclandim neden çıkıp geldin çocukla bi başına ne yapacaksın senin yüzünden dert sahibi olduk elalem ne der herkes duydu bak lafa geliyolar daha neler neler ve eşim özür dilemeye gelince dayanamadim geri döndüm. İmkanım var ama bende bu bahanelerle hep sabrettim kızım babasız kalmasın ailem bsey demesin üzülmesin diye sonuç ne olacak ben de bilmiyorum ama 7 senelik evliyim o kadar çok şey yaşadım ki burada yazanların çocuğu yaşadım küfür hakaret sindirme bir de üste çıkma aldığıma karışır para harcamama karışır hemen parasını ayırır eve bisey almaz çalışmadığım dönemde bana da baskı yapmıştı neden calismiyon iş bulmuyosun diye Allah yardımcımız olsun tez zamanda ben de bu insandan kurtulmak istiyorum
 
İmkanımız olsa da sanırım bahaneler üretiyoruz benim imkanım var çalışıyorum kendime de kızıma da bakarım zaten esim küs olduğu zamanlarda hiçbir şeye elini sürmez ben market ev işi hepsini kendim yaparım ama senelerce ailem üzülmesin diye susmusum esimin yaptıklarını bir sorun olarak görmemişim çünkü bana hep söylenen herkesin sorunları var her ailede olur sorun hemen ayrılmak mı gerek oldu. Ben eşime ne zman ayrılmak istiyorum desem sen de ağzında sakız ettin ayrılmayı der bizim ne sorunumuz var ayrılacak kadar der ben hep bu güne kadar kendimi suçladım galiba ben çok kirilganim hiçbir şeye katlanamiyorum hep kendimi sucladim anneme anlatsam sıkıntılarımı aile içinde olan ailede kalır der anlatma herseyi der kardeşime anlatsam ona da anlatma dayanamiyo zaten sana onu da üzüyon senim yüzünden evlilikten soğudu derler orda bile hep ben suçlanırım geçen sene eşimle kavga ettik ayrilcaktim artık yanlarına gittim orda bile ben suclandim neden çıkıp geldin çocukla bi başına ne yapacaksın senin yüzünden dert sahibi olduk elalem ne der herkes duydu bak lafa geliyolar daha neler neler ve eşim özür dilemeye gelince dayanamadim geri döndüm. İmkanım var ama bende bu bahanelerle hep sabrettim kızım babasız kalmasın ailem bsey demesin üzülmesin diye sonuç ne olacak ben de bilmiyorum ama 7 senelik evliyim o kadar çok şey yaşadım ki burada yazanların çocuğu yaşadım küfür hakaret sindirme bir de üste çıkma aldığıma karışır para harcamama karışır hemen parasını ayırır eve bisey almaz çalışmadığım dönemde bana da baskı yapmıştı neden calismiyon iş bulmuyosun diye Allah yardımcımız olsun tez zamanda ben de bu insandan kurtulmak istiyorum
Açtığınız konudan dolayı sizin sartlsriniz hakkında yazdığınız kadarı ile bilgi sahibiyim aşağı yukarı aynı durum icindeymisiz. ben atlattım sayılırım. Ama yasadiklarima değdi mi degmedi. Bir kere çok üstüme gelmisti ev temizliğinden dolayi.evde televizyon avize telefon aklınıza ne gelirse hepsini teker teker kırıp camdan aşağı attım sonrası hastanede açtım gözümü. O dur budur artık öfkemi kontrol edemiyorum zararida bana oluyor.Bir yaris içine girmek istemiyorum asla da öyle anlaşılmasın yaşımda sizden epeyce büyüktür zaten. Sizin imkanlariniz bende hiç olmadı. Ya da yaratmadim ne bileyim.Aileniz yaptığıni da hiç tasvip etmiyorum bu arada.
 
Açtığınız konudan dolayı sizin sartlsriniz hakkında yazdığınız kadarı ile bilgi sahibiyim aşağı yukarı aynı durum icindeymisiz. ben atlattım sayılırım. Ama yasadiklarima değdi mi degmedi. Bir kere çok üstüme gelmisti ev temizliğinden dolayi.evde televizyon avize telefon aklınıza ne gelirse hepsini teker teker kırıp camdan aşağı attım sonrası hastanede açtım gözümü. O dur budur artık öfkemi kontrol edemiyorum zararida bana oluyor.Bir yaris içine girmek istemiyorum asla da öyle anlaşılmasın yaşımda sizden epeyce büyüktür zaten. Sizin imkanlariniz bende hiç olmadı. Ya da yaratmadim ne bileyim.Aileniz yaptığıni da hiç tasvip etmiyorum bu arada.
Zaten ailem bu güne kadar bana biraz destek olsaydı en azndan neden bunlara izin veriyorsun gözünü aç bi deseydi ne bileyim böyle adamdan çocuk mu yapılır deseydi ben de bi dönüp bakardım aynaya daha nisanlandim eşimin gerçek yüzünü görmeye başladım aslnda düğüne 1 2 hafta kala anne ben ayrılmak istiyorum biz hergun kavga ediyoruz adamin tek derdi para dedim el icine çıkıldı dönülmez Nişan attı mı desinler dedi evlendim sıkıntılar devam ediyo dul mu desinler dedi şimdi kızım var bir de onun da hakkına girmiş gibi hissediyorum kendimi şimdi iyi mi oldu aileme de çok kızıyorum beni bu kadar baskıcı bir ortamda yetistirdikleri için
 
Zaten ailem bu güne kadar bana biraz destek olsaydı en azndan neden bunlara izin veriyorsun gözünü aç bi deseydi ne bileyim böyle adamdan çocuk mu yapılır deseydi ben de bi dönüp bakardım aynaya daha nisanlandim eşimin gerçek yüzünü görmeye başladım aslnda düğüne 1 2 hafta kala anne ben ayrılmak istiyorum biz hergun kavga ediyoruz adamin tek derdi para dedim el icine çıkıldı dönülmez Nişan attı mı desinler dedi evlendim sıkıntılar devam ediyo dul mu desinler dedi şimdi kızım var bir de onun da hakkına girmiş gibi hissediyorum kendimi şimdi iyi mi oldu aileme de çok kızıyorum beni bu kadar baskıcı bir ortamda yetistirdikleri için
Sizinle bana aynı senaryo verilmis sanırım. Nikahimiza ,1 hft vardı anne istemiyorum dedim .evlilik tazminatım işyerinden alacağım ve altınlar Hk planını acikladiki onun tarafından hiçbir şey takılmadı ikinci evliliği idim onun.Annem olmaz artık dayın teyzen biletini almış ne diyeceğim onlara dedi.8 ay sonra kesin boşanma kararı almıştım eve geldim benim odamı oturma odası yapmış annem. Ben sıkıntılanirim anne siz salonda oturursunuz dedim sen boynu bükük geldin çok iyi olsan kocanla gecinirdin öyle herşeye karismayacaksin dedi. Eğer beni görmeye tahammülüm yoksa ben giderim kızım diye ağladı. Abimle babam bana kızdı hıncını niye annenden aliyorsun diye Geri döndüm tekrardan koca evime 🤦🏼‍♀️. Yıllar sonra abime konuyu tekrar anlattığımda bir oda için mi döndün diyor🤷🏼‍♀️. Konu dağıldı mi diye düşündüm de ancak her narsiste maruz kalan kadının arkasında ilgisiz bir aile var.
 
Sizinle bana aynı senaryo verilmis sanırım. Nikahimiza ,1 hft vardı anne istemiyorum dedim .evlilik tazminatım işyerinden alacağım ve altınlar Hk planını acikladiki onun tarafından hiçbir şey takılmadı ikinci evliliği idim onun.Annem olmaz artık dayın teyzen biletini almış ne diyeceğim onlara dedi.8 ay sonra kesin boşanma kararı almıştım eve geldim benim odamı oturma odası yapmış annem. Ben sıkıntılanirim anne siz salonda oturursunuz dedim sen boynu bükük geldin çok iyi olsan kocanla gecinirdin öyle herşeye karismayacaksin dedi. Eğer beni görmeye tahammülüm yoksa ben giderim kızım diye ağladı. Abimle babam bana kızdı hıncını niye annenden aliyorsun diye Geri döndüm tekrardan koca evime 🤦🏼‍♀️. Yıllar sonra abime konuyu tekrar anlattığımda bir oda için mi döndün diyor🤷🏼‍♀️. Konu dağıldı mi diye düşündüm de ancak her narsiste maruz kalan kadının arkasında ilgisiz bir aile var.
Evet öyle malesef zaten küçükken özgüvenimiz elimizden alınmış sanki katlanmak zorundayiz böyle insanlara başka çaremiz yok çünkü onlara göre
 
Zaten ailem bu güne kadar bana biraz destek olsaydı en azndan neden bunlara izin veriyorsun gözünü aç bi deseydi ne bileyim böyle adamdan çocuk mu yapılır deseydi ben de bi dönüp bakardım aynaya daha nisanlandim eşimin gerçek yüzünü görmeye başladım aslnda düğüne 1 2 hafta kala anne ben ayrılmak istiyorum biz hergun kavga ediyoruz adamin tek derdi para dedim el icine çıkıldı dönülmez Nişan attı mı desinler dedi evlendim sıkıntılar devam ediyo dul mu desinler dedi şimdi kızım var bir de onun da hakkına girmiş gibi hissediyorum kendimi şimdi iyi mi oldu aileme de çok kızıyorum beni bu kadar baskıcı bir ortamda yetistirdikleri için
Kimsenin onayına ihtiyacınız yok ki, işiniz var. Ev çekip çevirecek gücünüz var. Haber vermenize bile gerek yok. Yapmayın bunu kendinize
 
Yazınızı okuyacağım ama şuan vaktim yok. Daha sonra okuyabilmem için konuyu sonra nasıl bulabilirim
 
Burada, başka kaynaklarda, çoğu yerde 'Eşim Narsist' söylemini okuyorum.
Yazdıkça güncelleyerek gideceğim, bir anda bitiremem çünkü yazarken bazen benim de ataklarım tutuyor.
Bu teşhisi sonunda bir uzman koyduğu için rahatım. Bu süreç için 1 yıldır şüphem vardı. Sayısız kaynak okudum, araştırdım.

Ne buradaki özelliklerle teşhis koyun ne de yazacağım on şeyden biri yok diye kafanızda onu aklayın. Unutmayın onlarca özelliğin bir kısmı ya da çoğu bozukluk demektir ve bazı farklılıklar gösteriyor olabilir. Narsistliğin de türleri var.


Bölüm 1
Geçenki bir konuda adını hatırlamadığım bir kullanıcı yazmamı istedi. Benim de aklımdaydı.

Ben gerçekten Narsistik Kişilik Bozukluğu olan biri ile sevgili oldum, yetmedi evlendim, boşanma konularım arşivde süreç devam ediyor.

Yazmak için biraz da iyi olmam gerekiyordu. Bilgilenmek isteyen için uzun bir konu olacak.

Birini unutmuş olup kırmamak için isim vermeyeceğim ama çok kullanıcıdan çok yorum okuyarak ben kendimi kurtardım. O yüzden elim, dilim döndüğünce size GERÇEK NARSİSTLİK nedir anlatacağım.

Arkadaşlar durun, NARSİSTİK KİŞİLİK BOZUKLUĞU inanın ki burda açılan konu sayısı oranında değil.
Şunu da gözardı etmemek gerek tabii, hiç teşhis edilmeyen de çok. Ki psikolog arkadaşlar beni düzeltsin ama onlar bile teşhis koyana kadar çok emin olmak istiyor, bu aşamada terapiyi bırakan da çoktur.
Gelelim konuya;

Hiç işaret vermedi mi; 4 yıl sevgililik, 1 yılı aşkın nişanlılık, 5 aylık evlilik.

Başlarda vermedi sanıyordum, vermiş.
Şimdi bu noktada herkesin bir eksikliği var, ben de empat kişilik olduğum ve ilişkilerimde naif yapılı olup bir yandan da sevgiye aç olduğum için anlamamışım.
Nasıl derseniz; ailem ve arkadaşlarım beni hep çok sevdi, çevrem vardı, iyi bir şirkette yöneticiydim, orta üstü denecek gelirim vardı, elim yüzüm düzgün bir tipim, Türk değilim. (Burada kendini övme yok, neden beni seçtiğini anlayacaksınız daha sonra, yoksa salağın tekiymişim.)

Ama ailemde hiç fiziksel sevme, yumuş yumuş sözler görmedim. Bizim aile sevgi dilimiz dostluk, destekler.
Love Booming konusu; bu konu narsistlik ile ilgili tüm kaynaklarda birkaç ay, bir yıl gibi aşırı ilgi, hediye, şatafat gibi geçiyor.

İşin aslı o değil. Love booming sizi elde ettiğinden emin olana kadar. İster inanın ister inanmayın 4 yıl tek kötü söz duymadım. Trafikte sinirlense şahit olduğum için özür dikerdi. 365 günden çarpsanız 1460 gecede 2 kez gece benle konuşmadan uyudu. Sesini duymadan uyuyamam diye.. Bu kısım da aklımızda kalsın, sonradan göreceğiz.
Romantizm benim tarzım değildi ama yüzlerce gece, bu sevgiye alıştım. Yetmezdi de ben uyurken defterler tutardı, her yılın sonunda verirdi.
Şimdi yine gelelim bu 4 yıla, birkaç haftasonu hariç (10'u geçmez) her haftasonu benle olmak ister, iş seyahatine gitse yanına çağırır, kaçamak tatil için gün sayardı.

Bu booming biz nişanlanana kadar sürdü.



Gün içinde en az iki kez arar, çişe gitse haber verirdi.
Evlilik yaklaştıkça 'sürekli telefonda mı konuşacağız, her dakika görüşelim mi' lafları başladı.
Günlük haberleşmeler kesilip, 'ben her yaptığımı sana söylemek zorunda mıyım'lar başladı. Ve tabii yalanlar; işe gidiyorum diye oraya buraya gitmeler.

Başkarda salak ben; 'ben de sana söylemem o zaman' diye ket vurmaya çalıştımsa da sonradan 'söyleme banane' demeye bağladı.

Ben konulara gire gire bunu asla bitiremem.

Maddelere döneyim;

Bendeki model atama sorunu, onun buhranı derken 2 yıl çalışmadı.

Tatil, harcama, araba vs. aklınıza ne gelirse ödedim.

Ben işten ayrıldığım anda (ki bu evliliğe denk geldi) anında gözünde söndüm ve hiçbir maddi/manevi destek görmedim.

Bazı maddeler çakışabilir ama Borderline Kişilik Bozukluğu özelliklerini de taşıdığı için bazı bulgular çakışabilir. Özellik diyorum çünkü herkes bazı kişilik bozukluğu özellikleri taşır. Buna bozukluk demek için çoğunu, sürkeli taşıması gerek.
-Kendisinde ne eksikse sizi onun için hayatında tutar. Yalnız dikkat, sizi asla bunla övmez.

Kendini över. Sadece sizden faydalanmak istiyorsa egonuzu okşar.

Örnek;

Anadil seviyesinde İngilizce biliyorum, kendisi o dönemde kursa gidiyordu. Yanında defalarca telefon görüşmesi yapmama rağmen hiç iyi olduğumu söylemedi. Kendisi işe başlayacakken benim çok iyi olduğumu, kendisiyle pratik yapmamı ve bazı işlerini yapmamı isteyene kadar.



Sonrasındaki süreçte kendisi bir seviyeye gelince İngilizce'den başka bir b*k bildiğin yok diye beni aşağılayacaktı...

Salaklığım burada, işsiz kaldığım arada öyle manipülasyonlar yedim ki dil bilgimi test ettim, onca diploma, sertifika, ödülü şansa aldığıma inanıp internetten al-sat işine başladım. Buraya manipülasyonlarda gireriz.

-Siz, ailesi, arkadaşları ve kimi tanıyorsa onun isteklerini yerine getirdikçe iyidir. Aksi durumda öfkelenir, aşağılar mümkünse zarar verir.
Yalnız bunu yaparken asla belli etmez. Çünkü gerçekten kim olduğu değil, nasıl görünüyor olduğu çok önemlidir.
Asla kimi gerçekten sevdiğini anlamadım sanıyordum, bizim anladığımız gibi bir sevgi ile kimseyi sevmiyormuş ki. Anlamamam normal.
Düşkün olması sevdiğini göstermiyor. Faydası olmadan sevdiği kimse yoktu. Bilenler ikincil faydayı da düşünsün burada..


Of bu kısım çok detaylı, örnekli.. Nasıl anlatsam..
Anne babasını ağzından düşürmez lafta sözde çok düşünür ama sadece bana inat olsun diye onlara para harcar, inatlaşmıyorsa nasıl sömüreceğini düşünürdü. Buraya da yine döneceğiz çünkü bir dönem adeta nefret ediyordu..
Bana gelince de sorsanız beni çok merak eder ama araba ve kendisi evde uyurken ben karda işe taksi ile gittiğimde beni aramaz, paran var mı demezdi.

Ailemin ve arkadaşlarımın yanında çilek canı isterse çalışır deyip yalnızken işsizliğimi aşağılardı.

-Ailesi baskın, amiri otoriter ise veya herhangi bir sebeple sizden önceleri palazlanmadıysa narsistik özelliklerini ortaya çıkaracağı ilk ortam sizseniz o da bu güçten hem haz alacak hem de bunu yadırgayacak. Narsistlik de seviyelere ayrılıyor. Bizimkinin ilk ortamı benmişim.

Bir süre sonra 'nasılsa gerçek yüzünü görmüş ve gitmemiş olduğunuz' için kavga ederken size küfretse 'senin yüzünden küfrettim, konu komşuya rezil olduk' diyecek, sizin gözünüzde kim olduğunu ASLA umursamayacaktır.

Hayır, onun vicdanı yok.
Onun tüm hatalarının sebebi sizsiniz.
Evet buna sığınıp rahatlıyor ve hiç üzülmeden devam ediyor. Sizi kullanabildiği sürece asla peşinizden koşmayacak.

Umut edenler bu noktada ayrılıkla adam etmeyi düşünmeyin, garantiye tekrar aldığında doz korkunç noktalara ulaşacak. Buraya da dönüp size boğazıma dayanan bıçakları anlatacağım..

Bölüm 2

Yorumlar geldikçe bende de anılar güncelleniyor tabii.



Çünkü zamanın sonunda o kadar garip şey yaşıyor ve kimisini normalleştiriyorsunuz ki, çok sonra anlıyorsunuz ne olduğunu.



-Sessiz muamele.
Kavga ettim, konuştum, ağladım, bir gün panik atak geçirdim, bir gün kavga ederken parmağımı kırdı..

Panik atak geçirdiğimde, parmağım kırıldığında beni söylene söylene hastaneye götürüp 'darp raporu almaya mı gidiyorsun, benim gibi birini ne hale getiriyorsun sana inanamıyorum ' , 'sen çok takıntılısın her şeyi takarsan atak geçirirsin' demişti. İnanır mısınız, onu teselli ederken buldum kendimi.

İletişime açık ve herkesle anlaşan biri için bu en dayanılmaz şey ve o bunu çok iyi biliyor!
İşaretler demiştik; ben yapı olarak sorun sevmeyen, çözen biriyim ve daha önceleri gerçek, makul tartışmaları adım atarak bitirmiştim. Şimdi görüyorum ki bunlar sizi tartmak üzerine. Yapınızı çözüyor ve sonra bunu kullanıyor.
Ben avaz avaz ağlarken o TV izleyip kahkaha atar, yemek yerdi.
Denildiği gibi beş karış suratla oturur, arkadaşı arayınca kahkahalar atar ve kapatır kapatmaz moduna dönerdi.



Ben bir tek bu sessiz muameleyi kırabildim. Başardım ve ilkinde 10 gün olmak üzere aynısını yaptım.



Bir evin içi dört duvar, işe gitmiyorum, ekonomik düzlemlerim sapmış sosyalleşmiyorun, eve geliyor ve yatakodasına kapanıyorum. Günlerce gördüğüm tek insan o...

Bunu ısrarla sürdürdüğümde sessiz muameleyi kesti.



Unutmayın narsist işe yaramayan yöntemi de sevmez, başarısız hisseder. Ama sanmayın ki iletişimi öğrendi.

Hiçbi şey yok gibi davrandı sadece.



-Yalan söylemesi. Şimdi görüyorum ki en büyük işaret bu. Evlenene kadar hiç anlamamıştım.
Cunku bir yandan yalandan nefret ettigini soylerdi.
Artik ne oldugunu anlayinca dogrusunu bildigim seyleri sorunca farkettim ki normal insanla gibi yalan soylerken bir huzursuz olma, burnunu kasima, goz temasi kurmama gibi aciklari vermiyor.
Yalani yakalaninca ve artik kiviramaz hale gelince de ofke nobetleri ve hakaretler...
Aldatma cok yayginmis, ben aldatildim mi bilmiyorum, hic yakalamadim.
Ama neden olmasin?

Bölüm 3

Yani icine girdikce karisiyorum... Yansitma

Bunu kac kez, kac sekilde yasadim bilmiyorum ama size soyledigi, caninizi yakan her seyi bir dusunun aslinda ayip diye, agir gelir diye ya da korkuyorsunuz diye ona soyleyemediginiz seyler degil mi?

-Cocuksun sen, el bebek buyumussun, zorluk nedir bilmiyorsun.
-Sen benim icin ne yaptin ki? Yapmasaydin.
-Gercek yuzunu evlenince gosterdin, keske evlenmeseydim.
-Ben ne bicim insanlara karistim.
-Asagiliksin, pisliksin, kotu kalplisin.
-Beceriksizsin, insan iliskilerin sorunlu, takintilsin ve daha nicesi...

Iste calisip, is cikisi onla gorusup veya evlenince evde temizlik, yemek yapip gunde 80 km ise giden gelen ben, evde yatarken soylenen veya gunde 1 saat fazla calissa, trafige takilsa ofkelenen o. Sizce kim zorluk gormeyen?

Gercek yuzunu evlenince gosteren..

Tek bir arkadasi var, 2-3 is arkadasi, iyi gecindigi tek akraba yok... Insan iliskisi sorunlu olan kim?
Ailesini merak edenler eski konularima bakabilir, bir kez "kimlere karistim ben" demedim ama cok dusundum.
Gunun sonunda sizin ona soylemediklerinizi/soyleyemediklerinizi o size soyluyor, evet.

Ofke konusu...

Bu konuda benim icin cok yaralayici.. Istedigini size yaptiramadiginda yani ustunuzdeki kontrolu yitirdiginde resmen deliriyor. Benimki Allah ile aramdaki bag kayboluyor demisti bir kez.
Ailemden degil dayak fiske gormemis insanim fiziksel olarak aramizda 40 kilo var. Bana ilk vurdugunda soka girmistim.
Gunlerce ben bunu gercekten yasadim mi diye uykumdan uyandim.

"Ben seni dovmedim ki cok ustume gelip beni bu hale getirdin, dovsem su an karsimda konusuyor olamazdin" diye beni bunun dayak olmadigina ve sebebin ben olduguma inandirmaya calisti.

Acik soyleyeyim ne kadar egitimli, farkinda ya da bilgili olsaniz da sizin de bazi kisilik zayifliklariniz varsa "ya bir insan acikca bunu inkar etmez, bir dinleyeyim" deyip karisabiliyorsunuz. Bu cok insani..
Sonra boyutlar artti zaten.
Parmak kirma, bicak cekme, yerde surukleme...
Bir gun oyle siddetle beni kaldirip yere atti ki felc oldugumu zannettim.
Her kavgada birakin ozur dilemeyi, dovdugumu mu birine soyleyeceksin bu mu tehditin? diye o beni suclardi da ben kimseye soylemedim ki diye inandirirdim.

Neden, cunku yazik.
Hasta o, ailesi dovmus. Ben iyilestirecektim, istemeden vuruyordu bana... Onun yerinde olmak ister miydim?... Ah kalbim ve salak ben.



Bölüm 4:

Nerede kaldığımı ben bile unutsam da gücümü topladıkça yazacağım.
Yorumlarda bir arkadaşım 'bacağımı kırdı, özür bile dilemedi. Ben kaza dedim herkese' demiş.
Pekçoğu da neden demiş haklı olarak.

Ben o ruh hastası adına özür dilerim senden. Maksat kalbin kırılmasın.

Bu kısım çok garip bir manipülasyon. Öyle çok yerde sizi suçlu olduğunuza inandırıyor ve arada sırada size iyi davrandığı için 'yeterince çabalarsam düzelir' diyorsunuz ki onun yerine utanmaktan, dayak yemekten utanmaktan söyleyemiyorsunuz.
O nokta kıyameti kopartmanız gereken yerken cesaretiniz kırılıyor. Bunu yaparsam her şeyin sonu gelecek kaygısı..
Manipülasyon öyle ezmiş ki sizi değerinizi ona özür diletip 'bak pişman oldu' diye biçmeye çalışıyorsunuz...

Gelelim yeni bir ara başlığa.

Samimiyetsizlik

Her şeyini bilirim sanıyordum. Hem öyle derdi hem de o kadar çok şey anlatırdı ki. Daha ne olabilirdi?

Bunu belki yazdım belki yazmadım bilmiyorum ama LÜTFEN biriyle evlenmeyi aklınızdan geçirdiğiniz an 3 kuşak ailesini, ilişkilerini inceleyin.

Ben dayak nedir bilmedim diyen eşimin annesi kendi ağzı ile 'O çocukken kayınvalideme kızardım, eşim de yanımda olmazdı, çocukları döverdim valla sonraları helallik istedim' dediğinde kanım dondu.

Bana ilk şiddet uyguladığında ağlaya ağlaya helallik istemişti. (Vermedim ama o rahatladı ve uyudu)
Öğretisi buydu çünkü.

Hayatında samimi olduğu tek bir insan dahi yok.

Tüm ilişkileri menfaat. O saplantılıca tutturduğu aile ilişkileri bile.

'Evlendi değişti demesinler diye arıyorum' derdi.

Kuzenler ile tatile giderdik, toplanırdık, yemek yerdik yalnız kaldığımız anda ne kadar şerefsiz olduklarını anlatırdı...

Derin derin nefes alıyorum bazen gerçekten, her birini milyonlarca örnekleyebilirim..

Çabalasam düzelir mi?

Bakın aklınızda narsist şüphesi var ya da yok mesele teşhisin ne olduğu değil. İster hastalık olsun ister olmasın. Size yaptığı bu davranışlar gerçek.

Teşhis etmeye uğraşmayın. Uzmanların bile en zor teşhis ettiği vakalardan biri bu.

Yine de merak edenler için,

Kavga ettim, sakince anlattım, yalvardım, küstüm, nişan attım, evi terkettim, babasıyla konuştum. Her iletişimi denedim.

Yetmedi. Okunabilecek tüm kitapları okudum. Tüm kaynaklardan tedaviyi araştırdım.
Bu aşamada düşünün; tedavisi varsa bile tedavi olup değişen biri olacak.
Siz onu olduğu gibi sevmediniz, sevemezdiniz. Siz katlanabiliyordunuz narsistik özelliklerine. Siz katlandıkça dozu arttı.
İşaretler hep vardı.
Hep hissediyordunuz bir problem olduğunu.

Ben terapiye başladım. 2 yıla yaklaşık zamanda sonuç almaya başladım. En hızlı ilerlemem ondan zihnen ayrıldıktan sonra oldu. Onla birlikte manipüle edilirken iyileşmek mehter takkmına çevirmişti beni..

O terapi alsa? Diyorsunuz.
Başardım, ikna ettim. Parasını bana ödetti başlarda, kabul ettim.
Tek amacı terapisti ikna etmek, rol yapmaktı. Köşeye sıkışınca agresifleşiyor, zaten senin yüzünden bu boş işlere vakit ayırdım diyordu.

Terapi işe yarasa kendi gitti, yaramasa sen ayarladın olsun diyeydi.

Çift terapisi diyeceksiniz, onu da başardım.
Bazen kaptırıp bana anlattığı ya da bir önceki seansta ağzından kaçırdığı şeyi sonraki seansta unutur reddederdi.
Bu da olmadı yani.

Bu rakamları aklınızda tutun sonra hesap yapacağız. Şu anın paritesi ile sanırım terapilere 40.000 lira harcadım.

Eş, dost, aile büyüğü de konuştu. Haftalarca milletin söylediği lafa takar beni rezil ettin derdi.

Herkesin anlayacağı bir hikayeyi öyle çevirirdi ki; karşı komşum ve eşi yani adamın kendisi öz annesinin kötülüğünü anlatır, evliliğini koruması gerektiği için üzülse de görüşmediğini söylerdi. Eşim, bak başaran ailesini koruyor der kendini asla görmezdi.

Terapiler bir yandan gidiyor bense bir yandan ilişki koçlarında taktik arıyordum. Çok bilinen iki ilişki koçu bir de kitapları olup narsistlere diz çöktüren, ilişki koçlarına aynı şeyleri anlatıp duruyordum.
Hele ki birine 2 saat için 25.000 ödedim.
Bu da çöp oldu.

Bunları niye anlatıyorum; ikna edemeyen, imkanı olmayan 'yapsam düzelir miydi' demesin diye.

Eleştirebilirsiniz am kafasında soru olanın kalmasın diye en saçma şeyleri bile yazacağım.
Az buçuk konuyu anlattığım herkes bir fikir veriyordu. 'Benimki de böyle, on senede düzeldi, sende sorun var, ay acaba büyü mü var, nazar mı oldu' diye diye diye..

Falcılar, tarotçular, hocalar derken burda da kaç saat vakit geçirdim bilmiyorum.
Adam o gün eve gülerek geliyor, diyorsun ki hoca işe yaradı. Ya o gün kendince bir menfaati var, sen bilmiyorsun.

Tuzlu suymuş, ritüelmiş, hocaymış inanan için söylüyorum bunlar çalışıyorsa bile 'NORMAL' insanlar için geçerli.

Ben bu işlerin içerisinde tabii ki Allah'a inanırım ve ne zaman 'Allah'ım ya bunu düzelt ya da benim gözümü aç, önüme düşür ki tiksineyim' diye dua edip salmakta buldum çareyi. Sonra gerçekten aslında ben elimi çektiğim için gerçekleri görmeye başladım.
Ben onun hayatında beşinci sırada falanım, yalan söylüyor, menfaati olunca her kötü şeyi yapabiliyor.

Ben astrolojiye ve tarota inanırım bu arada, tarot bence bir fal değil. Bilen elde bir yol gösterici.

Onca kötü olay, tedavi, terapi derken çok etkileyici bir tarot baktırdım. (Reklamdan uzağım, lütfen isim diye dm atmayın.)
O anki hissimle bana denk geldiğine inanıyorum.

'Bu evlilik çoktan bitmiş, sen hep çabalamışsın. Senin çabanla sürünmüş. Sen onun için bir şanstın ama sana eremedikçe sana saldırmış. Sorumluluk alamayan biri, yanlış insan. Neden bunca rezillikte kaybetme psikolojisi ile kazanma bilinçdışına geçiyorsun. Bu hırsından kurtul.' dedi. Doğruydu.
Ben kaybetmiyodum aslında, kendini öyle bir pazarlamıştı ki.
Narsist mağduriyetinin en çok ortaya çıktığı yer burası sanırım.
Bir süre sonra hiçbir doğrudan emin olamıyorsunuz.

Bu deneyimlerin sonucu koca bir sıfır anlayacağınız...

Hayatta keyifle yaptığım her şeyi eleştirirdi.

Yazı yazmayı severdim, masa sallanır ses yaparsa söylenirdi, tedirgin yazardım.

Ondan önce defalarca konserlerine gittiğim şarkıcıların müziklerini bayık bulur, sevmezdi. Yolda açıp dinlemek istediğimde önceleri susar sonra aşağlardı. Artık bir yerden sonra dinlesem sonra lafını çekeceğim diye ben vazgeçtim.

Et değil sebze ve karbonhidrat severim, bunu da eleştirirdi.

Kilo aldığımda eleştirir, çok zayıf olduğumda eleştirirdi.

En çok aklımda kalan aslında tüm sebeplerin kökünde 'SORUMLULUK ALAMAMAK' var.

Bu olayların stresi içerisinde diyabet teşhisi aldım. Tip 1, tip 2'yi karıştırıyorum. Kalıtsal olan değil de şu sonradan gelişen. Stres kaynaklı olduğunu söyledi doktor.

'Her şeyi bu kadar kafana takarsan diyabet olursun tabii' diyerek önce bana sıkıştı. 'Kendisinin yüzünden' olduğunu duymamak için peşinen o saldırdı anlayacağınız.

'Korkma senin yüzünden demiyorum, rahatladın mı' dediğimde gerçekten rahatladı. Ve sonra bana 1 yıl boyunca bu hastalığımın ne olduğunu hiç sormadı. Konusunu bile açmak istemezdi.

2 kez benim arabamla kaza yaptı. 'Canın sağolsun, sana ve insana bir şey olmasın da' dedim.

Kendim, kendi arabamı sürttüğümde iyi miyim diye sormadan sıfır arabayı sürtüp nasıl çirkin halde kullandırırsın bize diye yarım gün söylenmişti..

En ufak istemediği bir şeyi yaptığımda 'bana söz vermiştin, böyle anlaşmıştık' derdi, ben ona aynısını söylediğimde 'şimdi sözümden vazgçetim, nolmuş' der küfürler yağdırırdı.

Defalarca ama defalarca evlilik sorumluluğunun ağırlığından bahsetti. Halbuki ağır bir şey yoktu. Borçsuz evlendik, bir ev parasının yarısı kadar birikimle. İki kişi toplam 7-8 asgari ücret maaş kazanıyorduk, iki de arabamız vardı. Bunu neden söylüyorum dert stres değilmiş. Parayı tek başına yönetmek istediği için böyle bezdirmek istemiş beni. Maaşımı ve birikimimi ona göndermemi istiyordu. Bunu yapmadım.

Benim harcamalarımı didikler, kendisi napar sorsam kavga çıkartırdı.

Detayları benzer olayların teşhisi için yazıyorum ama farkettim ki bitmez.

Toparlamak gerekirse artık farketmek ve uzaklaşmak istiyorsanız ve sonra iyileşmek benim yöntemlerim aşağıda;


Farketmek

Sözlerine değil davranışlarına bakın.

Yalanı ortaya çıktığında ölümüne savunma ve inkar etme şekline bakın, sadece iş ciddiye binerse itiraf edeceğini ama mutlaka sizin yüzünüzden deyip çeteresini tutup ilk fırsatta intikam alacağını unutmayın.

Sizi suçladığı her şeyi sinirlenmeden dikkatle dinleyin. Bunlar aslında aradığınız cevaplar. Yansıtma yaparak kendisinde ne olduğunu söylüyor.

Yansıtma yapan kişi bunun farkında değil, bu bir savunma mekanizması onun beynine göre gerçek bu. O yüzden utanır, anlar, gerçeği o da biliyor sanmayın. Düşünün kişiliği bu gerçeği bilmemek üzerine kurulu. Zaten narsist aslında bu demek.

Sizden fayalandığını unutmayın. İlişki ve evlilik kalıbınıza, insanlığınıza uymasa da bitirmeyi başarana kadar kendinizi koruyun. Hayatınızdaki kötü şeyleri anlatıp koz vermeyin, iyi şeyleri anlatıp faydalandırmayın.

Evliyseniz ailenizi, en çok onları kıskanıyor ve nefret ediyor. Ailemin ona iyi davrandığı sofrasına oturttuğu her günün sonunda bir bahane bulur onlara hakaret ederdi arkalarından. Yüzlerine nasıl sempatik davrandığına şaşırırdım.


Bir şeye hayır dediyseniz bir noktada bezip evet demeyin. İstikrarla sürdürün. Yoksa her seferinde dozu artırır. Sizi çok iyi çözmüştür. Hayır dediğinizde önce küser baktı ki adım atıyorsunuz küsmeyi alet çantasına koyar. Bir dahakine küsmekle istediğini yaptıramazsa döver. O yüzden dozu yukarı çekmeyin.

Dindarmış, yemin etmiş, gözünü kırpmamış farketmez. Tek ayak üstünde yalan söyler. Bizim insani bildiğimiz hiçbir mimik, panikleme vs. onda yok.

Kendinizi kandırmayın. İyileşir diye ummayın. Sizi çok iyi tanıyor demiştim. Uzaklaştığınızı farkettiğinde ajitasyon konuşmaları duyacaksınız. Ben neden böyleyim, ben kötü yetiştirildim, ben böyle öfkeli olmak ister miydim, Allah benim belamı verseydi diye... Yemeyin.

Kendinizden şüphe etmeyin. Siz sıkıştırmıyorsunuz, sizin yüzünüzden size kötü davranmıyor.

Uzaklaşmak

Burası sevgili, nişanlı vs. olanlar için en kolayı.

Hiçbir şey yapamaz! O topluma yarattığı sahte mülayim, anlayışlı, sevimli kişilik yıkılmasın diye sizi tehdit eder sökmezse vicdanınıza oynar, olmazsa tekrar hakaret eder ama tabiri caizse havlayan köpek ısırmaz!

Psikolojik destek alın. Sandığınızdan uzun sürecek. Bildikleriniz, bilmedikleriniz, etkileri, yüzleşmek çok zor...

Evlendikten sonra yalana başladı sanıyordum, kendimi suçlardım sıkıştırıyorum da yalan mı söylüyor diye. Terapide anladım ki baştan beri yalan söylüyormuş.

Ayrılırken, boşanırken medeniyet ummayın. İnsan olsa bu halde olmazdınız zaten. O potansiyel yok.

Ayrılırken size aldığı hediyeyi bile geri isteyecek, yapmaz demeyin. Kıymetli ama maddi ama manevi neyiniz varsa öncesinde ufak ufak kaçırın.

Ona aldığım hediyenin, benden aldığı nakit paranın haddi hesabı yoktur. Ayrılmak istediğimde ilk iş bana aldığı nadir hediyelerini geri istemişti.

Kendi metaya önem verdiği için onla canınızı acıtmak isteyecek. Üzüleceksiniz, onun ilişkinizden çok eşyaya değer vermesine üzüleceksiniz ama o bunu anlamayacak.

İftira atacak, herkese kötüleyecek sizi. Bunun sonu yok. İnsanlar inanır diye korkmayın.


İyileşmek

Bu kısım inanın ki hepsinden zor.

Psikolojik olarak aklınıza iyi anılar hücum edecek. Kötüleri unutmayın. Yazın ve okuyun. Özlediğiniz o değil, baştaki iyi duygular. Ve nasıl bana bunu yapar hazımsızlığı.

Zaten mesele şu bunlar yapısı gereği siz onu çok sevip kıymet verdiğinizde sizi aşağlık buluyor. 'Benim gibi birini bile seviyor' diye. İt gibi davrandığınızda peşinizden koşuyor. Kendi aşağlık kompleksinden dolayı layık olma sendromu var. Anne baba yaranması da bundan.

Onun yüzünden yapamadıklarınızın listesini yapın ve gerçekleştirin. Arının. Benim önerdiğim zaman ilişkinin her yılı için 3 ay. Bu sürelerde iyileşeceksiniz.

Asla bir resmine bakmayıni takip etmeyin, haber almayın. Size ne derse desin tepkisiz kalın.

Duygusal mesajlar atarsa da hakaret ederse de. Onun amacı sizden tepki almak olacak. Küfrettiğinde küfrederseniz 'oh tepki verdi' diyecek.

Onla küs kalmaya dayanamadığınızı biliyorsa önce sessizliği deneyecek.

Bunların hiçbiri ile manipüle olmayın.

Çocuklulara bir yorumum yok, onlara çok üzülüyorum. Çocuğu almak isterse 'iyi olur, al bak da hayatımı yaşayayım' derseniz muhtemelen size bırakır. Hem hayatınızı yaşamayın diye hem de kendisi sorumluluk alamaz diye.
Ama bu sadece gözlemim.
Sadece iyi bildiğim şey şu, derdi konu ne olursa olsun sizi acıtmak. Ne isterseniz tersini yapacaktır.

Sakın ona sonraki hayatınızın iyi olduğunu göstermeyin, kötü olduğunu da bozmak veya faydalanmak için her şeyi yapar.

Çevrenizle bolca zaman geçirin. Mümkünse bir noktadan sonra anlatmayı kesin. Tazelemeyin konuları. İçinden çıkamazsınız yoksa.

Sizin gibi birini bulamayacağını biliyor o evet, bulamazsa geri döner ama siz kendinizi kullandıracak mısınız?

Pişmanlık duygusu onda sizdeki gibi yok.

Beklemeyin. Sürünecek, üzülecek, yalvaracak. Yapacak evet ama menfaati için.

Değerinizi onun sizden özür dilemesi ile biçmeyin.

Hayat güzel.. Her gün 'bugün ne sorun çıkaracak', 'yalan mı söylüyor', 'değer görmüyorum' demek ve tek başına ağlamak çok zor bunu unutmayın.


Benden bu kadar...
Okuyup bir fayda gören olduysa ne mutlu.

Allah hepimizi iyi insanlarla karşılaştırsın ve bu süreçte olanları kolayca kurtarsın.
Tanıdığım tanımadığım herkes için dua ediyorum.
Korkularınızdan arındığınız, kolayca kurtulduğunuz ve sonra her şeyin çok daha iyi olduğu bir hayatınız olsun.
Fransız yapımı Mon amour (Türkçeye Prensim olarak çevrilmiş) diye bir film var, izlemenizi şiddetle öneririm. Vakti zamanında ben de böylesi bir ilişkinin içerisindeydim. Kendi kendime, eğer iyileşirsem kurban keseceğim diyordum, yaptım da :) bir daha asla kimseyi sevemem zannediyordum ama şimdi sevdiğim adamla evliyim, çocuk bekliyoruz ☺️ Bir de bir kitap önereceğim, hani Orhan Pamuk’un Yeni Hayat’ında başlangıç sözü vardır ya, “Bir kitap okudum ve bütün hayatım değişti” diye, işte önereceğim kitap da bende bu etkiyi yaptı. Ünlü bir Amerikalı psikiyatrist yazmış, kitabın adı “Kurtlarla Koşan Kadınlar”, bu kitabı mutlaka ama mutlaka okuyun. Dilerim bir an önce hayatınızın doğal ritmini bulur ve de güzelliklerle karşılaşırsınız 🌺
 
Muhteşem bir yazı gerçekten. Hepsi olmasa da bunların bir kısmını yaşadım ama çok şükür evlenmeden kurtuldum. Şimdi psikolojik olarak rahatlamış hissediyorum. En son benden cevap alamayınca herkese açık Twitter hesabından ajitasyon yapıyordu. Ben çocukluğumu gençliğimi yaşayamadım diye. Çok düşündüm acaba o bir narsist mi diye. Yüzde yüz narsist diyemem ama çok yoğun narsisizm özellikleri taşıyordu. Sessiz kalma, küsme, öfke problemi, ajitasyon en çok bunları kullanırdı silah olarak. Bu insanları düzeltmeye çalışmayın iyileşmezler. En sonunda sizi hasta edip etkisiz hale getirirler. Direkt hayatınızdan çıkarın. Ben öyle yaptım.
 
Öncelikle size çok teşekkür ederim böyle bir yazıyı bizimle paylaştığınız için yaşadıklarınızı tecrübelerimizi paylaştınız ve emin olun birçok insana faydası olacaktır sizi o kadar iyi anlıyorum ki bende benzer şeyler yaşadım sevgililik olarak ama bu teşhisi kendisine konduramasam bile o kadar üzülüyorum ki beni her şeyden soyutlayıp kendi istediği hale getirip sonra dımdızlak bıraktı kendimi değersiz hissettirdi çirkin hissettirdi.. Toplum olarak o kadar ihtiyacımız var ki psikolojik desteğe keşke herkes çocukluktan itibaren yardım alsa ve bu rahatsızlıklar aileden bile kaynaklanıyor olsa da en azından önlem alınabilir başkalarınında hayatları mahvolmaz.. Çok üzüldüm adınıza umarım daha iyisinizdir ve toparlamışsınızdır
 
X