- 6 Şubat 2010
- 1.378
- 1.946
-
- Konu Sahibi zeynepthevideographer
- #61
Ankaradayım, kesinlikle çoğu erkek bu kafada. Eğitimli eğitimsiz farketmiyor.Ankara ve Eskişehir de gelişmiş şehir ve eşimin memleketi bunlardan biri. Oranın insanı da gayet bu kafada evet.
Evliliğimin bir senesi makarna haşlamayı bile bilmiyordum nerdeyse, bir salatalık soymam dakikalar alırdı. Ben o zaman hem öğrenciydim hem özel derse gidiyordum eşim ise öğlen eve geliyordu. 1 sene yemek ve sonrasında çay yanına yenecek keki tatlıyı bile o yaptı. Ben dersten gelince mutfak masasına güzel bir Amerikan servis üstüne 2-3 çeşit yemeği önüme koyardı kalkmadan çayı koyardı. Bi gün kayınpeder vb geldi yine yemeği o yapmıştı (kremalı ıspanak yatağında tavuk hiç unutmam) kayınpederim de çok beğendi kızım nasıl yaptın diye sordu (çünkü kayınpeder de severdi mutfağı) ben de yapmadım diyemedim ıspanağı pişirdim üstüne tavuk koydum dedim ama iki gün eşimle güldük. Sonraki sene eşime böyle ayıp oluyo yarın öbür gün çocuk olsa ne yedireceğim bilmiyorum dedim İsmek e yemek kursuna yazıldım. O gün pişirdikkemden eve getirdim iyi de yapsam kötü de yapsam yedi eşim. Kurs bitmeden pratik kazanmıştım baya. 15 senelik evliyim eşim şimdi keyfi girer mutfağa (mangal vb için) hatta hep der ben beceremiyorum sen daha iyi yaparsın diye. Sadece misafir gelecekse pilavı ona yaptırırım daha kararlı yapıyo diye. Kızım 13 yaşına girecek bir kere aman ne yiyeceğiz demedim. Dolapta ne varsa hemen bi çorba olmadı buzluğa attığım köftelerden çıkarırım, genelde sabah erken yemeği pişirip evden çıkarım( 4 sene önceye kadar çalışıyordum eve gelince yemeğin hazır olması bi nimet). Ara ara yolda kermes vb görürsem sarma, mantı, içli köfte vb alırım hazır olsun misafire diye. Bunların hepsini şu yüzden anlattım ilk sene eşim bana sizin eşiniz gibi konuşsaydı soğurdum herhalde yemek olayından. Mevbur kalmadan kendi isteğimle yapmak istedim yoksa sorumluluk yine eşimde olurdu. Tek sıkıntı o zaman aşırı derli toplu yemek yapan adam artık mutfağı savaş alanı gibi bırakıyor şu an girmemesi daha hayrıma. Geçen 3 yılda 4 kere ağır covid oldum hepsinde odanın kapısına kadar çorba vb getirdi olmadı sipariş etti. 1 seneden fazladır her pazar yemek listesi yapıp ona gösteriyorum (yoksa hep hamur işi ya da et istiyo çocuklar da dengesiz beslenmesin diye) beğenmediğin gün varsa ya makarna haşla ya dışarıdan ye kendin diyorum. Bazen o gün ısrarla akşam dışarıdan söyleyelim diyor (karnıbahar filan varsa). Hiç bilmediğiniz için siz de ufak ufak başlayın hatta beraber girin mutfağa. Mideniz almıyorsa kokuları malzeme hazırlarken yardım edersiniz ne bileyim akşamdan fasülye ıslatma (hatta buzluğa atın ıslatıp bir kiloyu hep hazır olur) salatalık malzemeleri yıkayıp kaplarda mıahafaza etme, pirinci yıkayıp suya bırakma, patates soyma vb. O gelince de malzeme hazır benim midem almıyor dersiniz tık tık hazır malzeme ile yapar o da. Bi de borç konusunda kendinizi zorlamayın 10 küsür sene sadece evliyken çalıştım sonra 4 sene önce yoruldum bırakacağım dedim ben sana çalış demedim ki diyor. Kredi bitene kadar kendimi boşuna sıkmışım sanırım. Çok uzun yazmışım kusura bakmayın. Evliliğin ilk seneleri otorite kurma, iddialaşma inatlaşma ile geçebilir. Karşılıklı olarak dengelemeye çalışın birbiriniziSelamlar, ciddi şekilde kararsız kaldığım ve artık doğruyu yanlıştan ayırt edemediğim için soruyorum. Fikirleriniz önemli. Ben 27 yaşındayım. Evlenene kadar hiç yemek yapmadım. 3 yıl önce evlendim. Eşim iyi biri. İç Anadolu'nun bir şehrinden. Neyse, eşimin aşırı borcu olduğu için çalışmam gerekiyor. Aslında hiç çalışmak istemiyorum. Çok yoruluyorum. Haliyle zamanım ve enerjim pek kalmıyor. Bazen yemek yapabiliyorum. Ama genelde basit şeylerle gecistiriyoruz. Ya da eşim yapiyor. Bugün bir vesileyle konusu açıldı. Bana şunları söyledi: sende adet, gelenek falan yok. Hepsini yok sayıyorsun. Kadın erkek rollerin çok karışık. Sen borç ödemek zorunda değilsin(zorundayım çünkü o mutsuz olunca evde huzur bırakmıyor) ama yemek yapmak zorundasın. Evi toplamak zorundasın, bunlar senin görevin. Ev kızı gibi yetişmemişsin. Bir evi çekip çeviremiyorsun. Bu halinle iyi anne olabilecek misin? Yemek yapmayan anne olur mu? Bak dayilarima hangisi yemek yapıyor. Ben sana fazla müsamaha gösteriyorum falan filan...
Bana göre ise bunlar görev gibi olmamalı. Ben o mutlu olsun diye elimden geleni yapmalıyım, o da aynı şekilde ben mutlu olayım diye yapmalı. Bu ara hamile olduğum için de biraz fazla saldım doğrudur. Düşük tehlikem var. Ben uzandım eşim yemek yaptı hep. Acaba abartıyor muyum? Ne yapmalıyım?
Siz eşinizi seviyor musunuz yoksa hamile olduğunuz için mi bu evliliği devam ettiriyorsunuz anlayamadım.Çocuk için yanlışlıkla oldu demişsiniz.Sanki evliliği bitirme düşünceniz varmış gibi geldi.Yanılıyorda olabilirim.Selamlar, ciddi şekilde kararsız kaldığım ve artık doğruyu yanlıştan ayırt edemediğim için soruyorum. Fikirleriniz önemli. Ben 27 yaşındayım. Evlenene kadar hiç yemek yapmadım. 3 yıl önce evlendim. Eşim iyi biri. İç Anadolu'nun bir şehrinden. Neyse, aşırı borcumuz olduğu için çalışmam gerekiyor. Aslında hiç çalışmak istemiyorum. Çok yoruluyorum. Haliyle zamanım ve enerjim pek kalmıyor. Bazen yemek yapabiliyorum. Ama genelde basit şeylerle gecistiriyoruz. Ya da eşim yapiyor. Bugün bir vesileyle konusu açıldı. Bana şunları söyledi: sende adet, gelenek falan yok. Hepsini yok sayıyorsun. Kadın erkek rollerin çok karışık. Sen borç ödemek zorunda değilsin(zorundayım çünkü o mutsuz olunca evde huzur bırakmıyor) ama yemek yapmak zorundasın. Evi toplamak zorundasın, bunlar senin görevin. Ev kızı gibi yetişmemişsin. Bir evi çekip çeviremiyorsun. Bu halinle iyi anne olabilecek misin? Yemek yapmayan anne olur mu? Bak dayilarima hangisi yemek yapıyor. Ben sana fazla müsamaha gösteriyorum falan filan...
Bana göre ise bunlar görev gibi olmamalı. Ben o mutlu olsun diye elimden geleni yapmalıyım, o da aynı şekilde ben mutlu olayım diye yapmalı. Bu ara hamile olduğum için de biraz fazla saldım doğrudur. Düşük tehlikem var. Ben uzandım eşim yemek yaptı hep. Acaba abartıyor muyum? Ne yapmalıyım?
Not: Herkesin sorduğu evlenmeden önce konuşmadınız mı? Konuştuk. Standart birini istemediğini, zeki, eğitimli ve sadık birini istediğini, bunun da tam olarak ben olduğumu, ev işi yapma yükümlülüğümün bile olmadığını söylerdi. Sanırım bana olan sevgisi azaldığı için bunlar gözüne batıyor. Bana karşı merhametsiz duruşu son 5 ayda falan yavaş yavaş başladı. Bebeğim de yanlışlikla oldu. Korunma yönteminin yetersizliği. Şu an bunları yüzüne saymamamın tek nedeni var, kavga anında sinir krizi gibi bir şey geçiriyorum. Nefes alamıyorum, kaslarım kilitleniyor. Bu durumu yaşamak istemiyorum. Kalbi atan bebegime zarar vermek istemiyorum.
Canım, öncelikle bence iş bölümü her iki kişi de çalışıyorsa mutlaka olmalı.Selamlar, ciddi şekilde kararsız kaldığım ve artık doğruyu yanlıştan ayırt edemediğim için soruyorum. Fikirleriniz önemli. Ben 27 yaşındayım. Evlenene kadar hiç yemek yapmadım. 3 yıl önce evlendim. Eşim iyi biri. İç Anadolu'nun bir şehrinden. Neyse, aşırı borcumuz olduğu için çalışmam gerekiyor. Aslında hiç çalışmak istemiyorum. Çok yoruluyorum. Haliyle zamanım ve enerjim pek kalmıyor. Bazen yemek yapabiliyorum. Ama genelde basit şeylerle gecistiriyoruz. Ya da eşim yapiyor. Bugün bir vesileyle konusu açıldı. Bana şunları söyledi: sende adet, gelenek falan yok. Hepsini yok sayıyorsun. Kadın erkek rollerin çok karışık. Sen borç ödemek zorunda değilsin(zorundayım çünkü o mutsuz olunca evde huzur bırakmıyor) ama yemek yapmak zorundasın. Evi toplamak zorundasın, bunlar senin görevin. Ev kızı gibi yetişmemişsin. Bir evi çekip çeviremiyorsun. Bu halinle iyi anne olabilecek misin? Yemek yapmayan anne olur mu? Bak dayilarima hangisi yemek yapıyor. Ben sana fazla müsamaha gösteriyorum falan filan...
Bana göre ise bunlar görev gibi olmamalı. Ben o mutlu olsun diye elimden geleni yapmalıyım, o da aynı şekilde ben mutlu olayım diye yapmalı. Bu ara hamile olduğum için de biraz fazla saldım doğrudur. Düşük tehlikem var. Ben uzandım eşim yemek yaptı hep. Acaba abartıyor muyum? Ne yapmalıyım?
Not: Herkesin sorduğu evlenmeden önce konuşmadınız mı? Konuştuk. Standart birini istemediğini, zeki, eğitimli ve sadık birini istediğini, bunun da tam olarak ben olduğumu, ev işi yapma yükümlülüğümün bile olmadığını söylerdi. Sanırım bana olan sevgisi azaldığı için bunlar gözüne batıyor. Bana karşı merhametsiz duruşu son 5 ayda falan yavaş yavaş başladı. Bebeğim de yanlışlikla oldu. Korunma yönteminin yetersizliği. Şu an bunları yüzüne saymamamın tek nedeni var, kavga anında sinir krizi gibi bir şey geçiriyorum. Nefes alamıyorum, kaslarım kilitleniyor. Bu durumu yaşamak istemiyorum. Kalbi atan bebegime zarar vermek istemiyorum.
Ya ne alakası var her şeyden bir şey çıkarıyorsunuz. Kadın kadının en büyük düşmanı ya.Siz eşinizi seviyor musunuz yoksa hamile olduğunuz için mi bu evliliği devam ettiriyorsunuz anlayamadım.Çocuk için yanlışlıkla oldu demişsiniz.Sanki evliliği bitirme düşünceniz varmış gibi geldi.Yanılıyorda olabilirim.
Yanlış anlamayın boşan falan demiyorum sadece o düşünceniz var gibi geldi.Eşinizi çokta sevmiyorsunuz sanki
Hayır, o ara kendi işimi kurmaya çalışıyordum. Batınca maaşlı işe girdim.Evlenirken halihazırda çalışıyor muydunuz?
Ben evliliğimizin çocuğa hazır olduğunu düşünmüyordum. Kendime de güvenmiyordum. Depresif bir kişiliğim olduğu için her çocuk sağlıklı bir anneyi hak ediyor düşüncesiyle çocuk istemiyordum.Siz eşinizi seviyor musunuz yoksa hamile olduğunuz için mi bu evliliği devam ettiriyorsunuz anlayamadım.Çocuk için yanlışlıkla oldu demişsiniz.Sanki evliliği bitirme düşünceniz varmış gibi geldi.Yanılıyorda olabilirim.
Yanlış anlamayın boşan falan demiyorum sadece o düşünceniz var gibi geldi.Eşinizi çokta sevmiyorsunuz sanki
10 yıl oldu evleneli, zamanında kalayı iyi ki bastım, yıllardır nereye doğru şükür edeceğini bilmiyor. O arkadaşlarının karıları az parasız kalsın az rahatı bozulsun adamın beyninin etini yiyor, yok zamanımız da oldu var zamanımız da, ben bir gün ezmedim para yüzünden onu. Çünkü benim ev işi tek başına görevim değilse onun da para getirmek tek başına görevi değil.Benimki iki begenmedigi bisey oldu mu eee anan köyunden bulaydi kiz almayaydin ayagina mi kapandim dua et karsina ben ciktim sansli say kendini diyorumErkek milletinee ayyy irkegimmm iyi ki varsin sen olmasan ben bu isi nasil yaprdimm dersen iki gun sonra yuz verdik ayiya geldi micti haliya muhabbetine donuyo
Peki aile evinde mi yaşıyordunuz? Yani eşiniz bilmiyor muydu yemekten anlamadığınızı?Hayır, o ara kendi işimi kurmaya çalışıyordum. Batınca maaşlı işe girdim.
Son zamanlarda hamile kadınlara yapılan şu yorumdan rahatsız olmaya başladım.Hamilelik hastalık değil ama sonu ölüme dahi gidebilen bir süreç. Vücut hastaymış gibi değişiyor. . Kokulardan dolayı kusuyorlar, karın büyüdükçe iç organlar sıkışıyor, bazıları hamilelikten kaynaklı kaburgasında sorunlar yaşıyor. Kadın azıcık uykusuz kalmış gibi yazmışsınız.Ev isini/yemek yapmayı sadece kadinin gorevi olarak goren biriyle hayatta evlenmezdim, ayni evde yasamaya başlayınca anladim diyelim fitratini, hamile kalmaz ayrilirdim. Bi ömür bu herifle gecer mi?
Hem calismayi sevmiyorum, yoruluyorum ne demek? Hamilelikten dolayi ise (ki hamilelikte bir hastalik değil) okey ama normal dusunceniz bu ise, bu da normal değil, siz calisamam derseniz, bu tipler de iyice ezer sizi zaten.
Ozel durumu varsa diye belirttim, ona diyecek lafimiz yok. Ama kabul edelim ki, turk kadinlari olarak hamileligi ciddi anlamda hastalik olan goren, anneligi de kutsallastiran baska irk yok.Son zamanlarda hamile kadınlara yapılan şu yorumdan rahatsız olmaya başladım.Hamilelik hastalık değil ama sonu ölüme dahi gidebilen bir süreç. Vücut hastaymış gibi değişiyor. . Kokulardan dolayı kusuyorlar, karın büyüdükçe iç organlar sıkışıyor, bazıları hamilelikten kaynaklı kaburgasında sorunlar yaşıyor. Kadın azıcık uykusuz kalmış gibi yazmışsınız.
Gerçekten o kadar haklısınız ki... benim de bir konum vardı, hamileyim, eşimle tartışmıştık, "ben hamileyim beni alttan alması gerekirken bana yaptıklarına bakın" gibi bir cümle kurmuştum, ve kimse hamilesiniz diye sizin kaprisinizi nazınızı çekmek zorunda değil, hamilelik hastalık değil tarzında bir sürü yorum olmuştu.Son zamanlarda hamile kadınlara yapılan şu yorumdan rahatsız olmaya başladım.Hamilelik hastalık değil ama sonu ölüme dahi gidebilen bir süreç. Vücut hastaymış gibi değişiyor. . Kokulardan dolayı kusuyorlar, karın büyüdükçe iç organlar sıkışıyor, bazıları hamilelikten kaynaklı kaburgasında sorunlar yaşıyor. Kadın azıcık uykusuz kalmış gibi yazmışsınız.