Niye maddi kısmı bu kadar deşelediğinizi merak ettim ben de.
Evet o araba benim için küçük çaplı iş görür bir arabadır, kapımdaki 4 katı fiyatına olunca.
Bazısı bu parayı yıllarca biriktirip ev alır burada ne bir küçümseme, ne de bir ima vardır.
Hepimizin hayat şartları ve düzeni farklı, bunu bininci kez söylüyor olmak beni düşündürüyor.
Maddi olarak güzel şeyler yaşadım diye yokluk nedir bilmeyecek miyim?
Ya da benim için her şey çarçur mu olmalı?
Yardımlaşmayı, hayatın son derece pahalandığını, peynirin fiyatını, ev ekonomisini bilmeyecek miyim?
Keza 3 sene önceye göre bayağı kötü durumlarımız, imkanlarımız da.
Aynen dediğiniz gibi yanımdaki son kuruşu çocuğum için harcadıktan sonra, bir oyuncak istediğinde alamadığımı yaşamak, ütopik değil.
Hele ironik hiç değil.
Sonra da son model lüks arabama atlayıp eve geldim, ardından ‘yetirseydin de alsaydın’ diye bir cevap duydum.
Çünkü kendisi kredi kartlarımı çoktan iptal edip, harçlık usulü yaşamaya mecbur bırakmıştı beni.
Şekilci olmayın bu kadar lütfen...
Zengin değilim, hiçbir zaman parayla oyun oynar hayatım olmadı.
Ama ultra lüks şeyler hariç, istediğim yerden yiyebildim, istediğimi giyebildim.
Dünyanın her yerine gidip, yemek yiyip gezip görüp maksimum 3 hafta konaklayacak kadar bir parasal genişliğim var.
Gidip 3 ay otelde yaşayabilecek maddi gelirde değilim.
Ben niye bunları anlatıyorum yahu?
Niye sanki yalancı ya da uyduruyor ibareleri ile geçen cümlelerinizi okuyorum ki?