epey gebzeli varmış da haberimiz yokmuş... su ile ilgili ben çarşıdaki tarihi çeşmeden içince ayrılınamıyormuş diye duymuştum ki ben de maalesef içtim o sudan. Bu söze de çok inanıyorum artık.. Tüm ayrılma çabalarım sonuçsuz kaldı çünkü... Üniversiteye gittim dönmiycem İzmit'te çalışcam dedim tıpış tıpış döndüm. Sonra İngiltere'ye gittim bi daha dönmem Gebze'ye dedim yine geldim tıpış tıpış... Karşıda iş buldum ev aramaya başlamıştım artık orda yaşamak için (ki hep hayalimdi) ama Gebze'den çok çok daha iyi bir iş teklifi aldım ve yine geri geldim. Artık tek şansım evlenince kurtulmak dedim ama eşim de Gebzeliydi ve işyerlerimiz burdaydı o yüzden çok uzağa gitme şansımız de yoktu maalesef. Evlenince Darıca'ya taşındık çok uzak olmasa da yine Gebze dışıydı ama bebek olunca ve işe dönünce tekrar Gebze'ye ailelerimizin yakınına geldik. Dolayısıyla o sözün gerçekliğine çook inanıyorum.. Gerçi hala o çeşmeden su içiliyor mu onu bilmiyorum..