Popüler Konu Farzet ki "O" burayı okuyacak

Beni gerektiği gibi ölçülü ve güzel bir şekilde sevemiyorsun maalesef. İyiyken her şey muhteşem.
Ama bikaç hatada dehşete dönüyor.
Ki bence hata bile değildi onlar.

Abartılı boyutlarda seviyorsun.
Öyle bir aşk ki korkutuyor.
Takıntılı, manyak bir aşıksın sen.
Psikolojik bir vakasın. Kesinlikle tehlikelisin.
Çok mutlu ettiğin doğru ama bazen de çok korkutuyorsun.

Bizden mutlu bir çift olmaz bu şekilde.
Bitmesini bekliyorum artık. Allah büyük!

Bizim ilişkimiz senin yüzünden bipolar olmuş!
Deli bir hale getiriyorsun her şeyi. Ööffff

Ben sana ne diyeceğimi gerçekten bilemiyorum. Beni o kadar çok şaşırttın ki. Şu saatten sonra sana ne denir inan bilemiyorum. . .

Noldu canım? akbaba dediğin patronuna artık baba diyorsun?
Bilse bir tanecik damatcığı kıymetli prensesinin kocacığı vakti zamanında siz denizleri nasıl makaraya sarıyordu
Sa(kar)ga diye alay ettiği kadını al sen kendine eş yap cık cık cık :)
Sen nesin peki? Sümsük,sünepe anasının guzusu :)

senle ben olamayız ama ben sana aşığım

İnşallah yılan olur sürünürsün kaynana

Belki de bu zamana dek halimden anlayan tek kişiydin. O kadar arkadaş girdi hayatıma, hiçbiri bir "sen" olamadı. Değerini bilemedim, acılıyken kendi derdinmiş gibi beni sarardın, her anımda yanımdaydın, benimle yaşardın iyiyi de kötüyü de. Geç oldu biraz ama, anladım dostluğunun kıymetini. Hayır, boşluktan değil bu. Her an ve her arkadaşın yüzünde göremediğim bir şeyler hep sende gizliymiş meğer. Dost dediğin dünyaya belki bir ya da iki kez gelirmiş. Gününü geçirdiğin çok, gerçekten dostun olan o kadar azmış ki... seni arıyorum günlerdir, zihnimi çok meşgul ediyorsun. Ama göremiyorum. Belki gizlenmeyi seçtin, ama ben seni çok özledim. Bir dargın bir barışıktık hep. İkimiz de çocuktuk. Zaman bazı şeylerin kıymetini öğretti, tecrübe ile yoğurdu. Keşke elinde abur cubur yüzünde tatlı bir gülümseme, yine o heyecanlı hallerinle kapımı çalsan... değerini bilemedim senin dostum.

Eğer bu azim ve bu kararlılıkla devam ederse..Sanırım ben aldığım evlenme teklifini kabul edeceğim..
Ne komik değil mi aynı zamanda da acı.
Onca kurulmuş hayaller.Onca plan proje.Elinden nasıl kayıp yitip gidiyor.Daha sen bunun şaşkınlığını yaşayamadan başkasıyla farklı bir hayatı tercih ediyorsun daha hayaller bile kuramadan,hatta henüz tanıyamadan..İşte sen bu yüzden asla iyileşemeyeceksin ama farkında bile değilsin cünkü iddia ettiğinin aksine bu konularda fazla alık ve aptalsın! Farkına varabilmek için mücadele dahi etmedin..
Başlarda aklımın ucunda dahi olmayan adam şuan tam hayatımın dibinde ta icinde evet.Debeleniyorum,itiyorum ama yok sanırım senden daha cesaretli ve karakterli.
Karşı koymayı düşünmüyorum daha fazla ama hayaller de kurmuyorum iki adım ilerisi tamamen boşluk.Çılgınlık belki de ama hangi "akıllı,aşırı mantık iceren kararlar" mutluluk verdi ki bize?
Bu fikrin bana çok heyecan vermesini isterdim.Üzerinden fazlaca zaman da geçse olmayacak biliyorum yarım kalınmışlığın üzerine kumar oynayacağım.
Artık bu bir son ve artık sonun başlangıcı yok.
Yeniden başlamak yok,kaldığım yerden devam edebilecek kadar gücüm var hissediyorum.
Yok sayamıyorsun değil mi? Alışamıyorsun çünkü biliyorum yapamıyorsun.Seni senden daha iyi tanımış bir kadını kaybettin sen bu yüzden acıyorum sana.Ne çok şey kaybettin!
Avcumda kocaman bir huzur var.Artık büyümesi gerekiyor icimde yarım kalan bir çok şeyin olgunlaşması gerekiyor..
Bir bebeğim olsun istiyorum o heyecanı yaşamak..Onunla yeniden çocuk olmak tekrar beraber büyümek..O zaman tamamlanırım ben.
Sana: "iyi ki doğdun mutlu yıllar" demek isterdim.Ama yine de "iyiki doğdun..."

Geçen sene bugün
Bugünnnn
Seneye bugün ?
Hayat acımasızdı onu biliyordum ama peki ya sen nasıl aklım almıyor ya

"Sen hep aynı iklimde gül bana, mevsimi boşver"

Ne zaman çıkarım ki ben bu dipsiz kuyudan ?

Mahvettin hayatımı mahvettin, mutlu musun şuan? Memnun musun şuan hayatından? Canım yanıyor benim. Gerçekten içim acıyor. Çok üzgünüm Sen benim hayatımın içine ettin.

Hani dizide kıza eski sevgilisi yaralıyım, bana yardım et dedi de kız gidip ilgilendi falan ya, sen bana böyle birşey desen geber deyip telefonu kapatırım. Öfkemden falan değil üstelik, sakin bir halde, gebermeni istediğimden.

bir fotoğraf var telefonumda, yıllardır sinirden,öfkeden,açıp bir kere bakmadım. ama bugün bakmak istedim...güzel bir kare, çok doğal olduğumuz gibi biraz kafalar gitmiş tabi, gözlerden belli :) çok güzel ya da çok yakışıklı çıkmamışız şimdi Allah var :) ama güzeliz, arada nefret yok, öfke yok, kin yok, hiçbir kötülük yok. henüz kötülük girmemiş araya. sen bu fotoğrafın varlığını dahi hatırlamıyorsundur tabi. o fotoğrafın çekildiği günü tekrar yaşadım, duyduğum heyecanı, kalp çarpıntılarımı. gözlerim doldu, hala gözlerim dolu dolu yazıyorum. ve gülümsüyorum bir yandan. "Farzettim ki O burayı okuyor" öyleyse gelip bu sefer olduğum yeri tepeme yıkabilirsin.

sahi unutabilecekmiyim bir gün bu yapılanları.....

Vicdanın nasıl bu kadar rahat? Nasıl bu kadar mutlusun? Nasıl hiç merak etmiyorsun beni? Nasıl böyle yıkabildin beni?

O iğrenç sıfatını gördüm bugün ! nasıl sevmişimmm dedim ya kendime yazıklar olsun gerçekten bu hayatın hep böyle gitmeyecek bunu biliyorsun eminim bana bu hayatta cehennemi yaşattın ya sen dilerim bir gün değil seninde her gün cehennemi yaşadığın günleri rabbim bana gösterir.Kolay kolay beddua etmem çok iyi bilirsin ama 30 yılımı çalan bana her gün aldığım nefesi haram eden birine ah etmemek elde değil. Allah senii kahretsinn be kahretsinnn !

Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne.
“O olmazsa yaşayamam.” demeyeceksin.
Demeyeceksin işte.
Yaşarsın çünkü.
Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.
Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın.
Ve zaten genellikle o daha az sever seni,
Senin onu sevdiğinden…
Çok sevmezsen, çok acımazsın.
Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.
Senin değillermiş gibi davranacaksın.
Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın.
Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın.
Çok eşyan olmayacak mesela evinde.
Paldır küldür yürüyebileceksin.
İlle de bir şeyleri sahipleneceksen,
Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin.
Gökyüzünü sahipleneceksin,
Güneşi, ayı, yıldızları…
Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak.
“O benim.” diyeceksin.
Mutlaka sana ait olmasın istiyorsan birşeylerin…
Mesela gökkuşağı senin olacak.
İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın.
Mesela turuncuya, ya da pembeye.
Ya da cennete ait olacaksın.
Çok sahiplenmeden, Çok ait olmadan yaşayacaksın.
Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi,
Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat.
İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak…

Yaktın gectın, deldin gectın be. Ama cıdden bu sefer gectın. Belkı dedım ufacık da olsa bı umıdım vardı. Söz verdiğimiz günü hatırlıyorum nasılda dunyalar benım olmustu. sonra senın ıcın sabahlara kadar oturduğum gunler. senın derdınle dertlendıgım anlar senın ıcın dınledıgım sarkılar. aslına bakarsan 2 tane yasım var benım. bırısı dostlugun bırısıde sevgım. ıkısınıde öldürdüm bugun içimde. ben her sözüne öyle inandım kı sen benı her sucladıgında bende kendımı suclu hıssettım. bılıyorsun bende bugun var dun yok ıstemesemde unutucam tum detayları. unutmamak ıcın not aldıgım herseyı sıldım. tum mesajları sıldım tum fotografları sıldım. aklımda bazı seyler kalacak bılıyorum. Bana anne olusun kalacak mesela mutfakta belımden sarıp ensemı opusun kalacak. Kalbım 2 ye bolundu bı tarafım o senı sevdı dıyor bı tarafım umrunda olmadın dıyor hangısı bılmıyorum. ama burada bıtırıyorum artık cunku acı cekıyorum. bana senın ıcın senden gıdıcem demıstın. bende bızım ıcın gıdıcem. ılk basta zor olacak bılıyorum ama sana yuk olamayacagım artık. bana artık zaten bır suru derdım var bırde sen cıktın demeyeceksin. senın ıcın dua edecegım hep ıyı olman ıcın. soylemek ıstedıgım cok sey var ama ben burda kendı kırıklıklarımdan bahsetmeyecegım. sende benı ıyı hatırla bır yerlerde hep badım ol ve lutfen kendını benım senı sevdıgım gıbı sev . bu sana son veda.

Biliyorum, bir gün gideceksin. Gözlerinde uzak rüzgarlar esiyor. Ama bu gün… Bu günü bana ver. Sanki son günmüş gibi, bu günü bana ver! Uzak, derindir senin ada turların. Balkonda unutulmuş bir gömleğin rüzgarda dalgalanıyor. Bir odanın gölgesine sığınmışsın, gecenin sesleriyle yağmalanmış. Kapalı gözlerle bakıyorum sana. Mühürlenmiş kulaklarla dinliyorum seni. Ağzım kapalı yalvarıyorum sana. Denize karşı yazıyorum sana; sessiz ve sakin. Sana yazıyorum, seninle konuşuyorum. Bu mektup sana ulaştığında, bu günü hep hatırlamak istersen, unutma; ona gözlerim değdi, ellerim dokundu. Burada seni bekliyorum, titreyerek. Bu günü bana ver.
Bugün gönderesim gelmişti sonra vazgeçtim.

Sana hiç bir zaman seni ne kadar sevdiğini söylememiştim. Neden biliyor musun kendini kötü hissetme diye. Sana aşığım dedim. Seviyorum dedim ama ne kadar acı çektiğimi hep gizledim sırf sen kendini kötü hissetme diye. Biliyor musun şuandan o kadar eminim ki seni annenden sonra en çok seven kadını sen elinin tersiyle ittin. Öldürdün. Şimdi senle alakalı tek bir isteğim var o da mucize gibi bir şey olmaz. Keşke olsa ama. Keşke bir gün benim canımı boş yere nasıl yaktığını öğrensen. Keşke senin yüzünden sağlığımı kaybettiğimi birgün öğrensen. Keşke bir gün seni ne kadar sevmiş olduğumu öğrensen. Keşke beni bir gün anlasan ve kalbinin en derinliklerinde bana yaşattığın acıyı hissetsen. Mucize bunu istemek farkındayım ama keşke bir gün sevgime muhtaç olup pişman olsan ve geri gelsen.