Eyvah kızım aşk acısı çekiyor!

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

H3RA_

İnsan söyleyemediklerinde
Kayıtlı Üye
19 Mart 2019
7.883
33.203
Merhaba kk üyeleri, iyi haftalar olsun hepimize. Biraz uzun olacak ama detayları anlatmam gerektiğini düşünüyorum ki, hatalı davrandığım durumları gözden geçirebilin. 17 yaşında 12. sınıfa devam eden bir kız annesiyim. Sevecen, yaşına göre olgun, güler yüzlü, derslerinde başarılı, kimseyi kıramayan, bana ergenlik sıkıntıları yaşatmayan bir çocuk. Geçen sene kızım okul çevresinden, arkadaş aracılığı ile tanıştığı biriyle flört etti. Ben 2-3 ay sonra, ilişkileri devam ederken duydum. Hiç istemesem de yaşı gereği artık duygusal ilişkiler yaşayabileceğini bilen ama çevreden ve eğitimini boşvermesinden korkan bir anneyim.
İlk duyuşum bir itirafla olmadı, kendim anladım birşeyler ve o zaman anlattı. Aslında yalan söyleyebilecek benden gizli bir şeyler yapacak biri değil ama çocuklar bizi bazen şaşırtabiliyorlarmış, öğrenmiş oldum. Benden gizli bir yerlere gitmesin diye ilk başta büyük tepkiler vermemeye çalıştım eğitimini etkileyebileceğini, hedefleri olduğunu falan anlattım. Buluşmak istediğinde cafede arkadaş topluluğu içinde görüşmesini istedim. Oda 5 defa talep ettiyse 1 kez izin verdim. İnanın öyle ince bir çizgi ki, ne çok sıkabiliyorsun nede rahat bırakabiliyorsun. Fazla yüz göz olmamak adına sürekli bu konuyu konuşmadım, arada çocuğu tanımak için sorular sordum. Kızım iyi bir üniversite, sonrasında yüksek lisans, master, yurtdışında dil eğitimi hedefleyen bir çocuk ama karşısında ki kişinin ortaokul terk liseyi dışarıdan okumak isteyen biri olduğunu öğrendim.
Doğal olarak tepki gösterdim, tepkimde bağırıp çağırmak değil. Aşkın gelip geçici olduğunu, birlikte olduğun insanla mutluluğun ortak zevklerde buluşup paylaşım yapabilmekten geçtiğini, aynı dili konuşup, aynı bakış açılarına sahip olmanın önemini anlattım. Kızım kitapları ve şiirleri çok sever, bu anlamda birbirlerini tamamladığını söyledi, daha önce çevresinde böyle bir erkek görmediğini, okul arkadaşları ergen tavırlarla gezerken hayatı sorgulayan, okudukları kitaplar üzerine birlikte yorum yapabilen biri olduğunu ona ön yargılı yaklaştığımı söyledi. Bu dönemde kızımın giyim şekli değişti, daha bol pantolonlar daha uzun ve salaş tişörtler vs. Ben kendi tarzını bulmaya çalışıyor diye düşündüm, ama öyle değilmiş. Meğer erkek arkadaşı tarafından giyim konusunda eleştiriliyor ve bu yönde talepler alıyormuş. Ben açık bir bayanım ama yerine göre giyinmenin önemini kızıma büyümeye başladığında anlatmaya başladım. Tatilde giydiğin mini elbiseyi yada çok kısa şortu günlük yaşamda tercih etme gibisinden. Ama o dönem kolsuz, kalın askılı bluzlerini bile rafa kaldırmıştı. Giyim konusunda ki baskıyı duyduğumda neyi, nerede, ne zaman yapabileceği konusunda gayet bilinçli olduğunu, kimsenin yönlendirmesine ihtiyacı olmadığını, bunu yapan kişinin kıskançlık değil kısıtlama yaptığını anlattım.
Neyse en sonunda bu ilişkiye müdahele etmem gerektiğini düşündüm ve kızıma ayrılması konusunda baskı yapmaya başladım. Baskı dediğim de, oturup sohbet esnasında yanlış yaptığını anlatmaktan öteye gitmedi. Tabi karşı taraf bunu duyunca instagramdan bana çok ukalaca bir mesaj attı. "Kızınız size ilişkisini anlatmıyorsa, bence kendinizi sorgulayın, biz birbirimizi seviyoruz, ben kızınızın giyimini bile düzelttim" vs. Sonrasında haddini bildirdim tabi, özür dilemek zorunda kaldı. Kızımda onunla olmayacağını farkettiğini ama duygularına hakim olamadığını söylüyordu neticede konuşarak bitirdi.
Fakat yaklaşık bir sene sonunda olay yine hortladı, geçenlerde yine konuşmaya başlamışlar ve buluşmuşlar. Bana onunla görüştüğünü akşam eve geldiğinde anlattı. Yine aynı konuşmalar geçti aramızda. Şu anda ortak zevkleri olabileceğini ama zamanla kişilikler oturmaya, farklı çevrelere girmeye başladıklarında farklı bakış açıları olacağını, üniversiteye hazırlanırken bir ilişkinin ona zarar vereceğini vs. Tekrar başlamadan bitirdi, bana ayrılık mesajını da attı, inşallah da öyledir. Ama bildiğiniz aşk acısı çekiyor, odalara kapanmalar, melankoli halleri vs. Ona nasıl davranacağımı bilemiyorum artık, çünkü bende sabrımın sonlarındayım. Eğitimi için elimden geleni yapıyorum, zorlansam da eğitimde tasarruf olmaz diyerek özel okula gönderdim, hedefi sayısal yönde olduğundan özel hoca eşliğinde haftada iki gün birebir matematik dersi aldırıyorum. Ve bu imkanları sağlayabilmek için resmen eşimle çatıştım bunlardan az çok haberi var. Bu konuda yaşadığımız zorluğu görüyor ve sorumluluk hissetmesini bekliyorum ne yalan söyleyeyim. Bu konuda tecrübesi olan kızım ve benim açımdan bakan her iki kesimin yorumlarına ihtiyacım var. Şimdiden teşekkürler.
 
Endişeniz çok normal ben 27 yaşındayım. Liseden üniversiteye geçiş dönemi ve üniversite 1. Sınıf çok zor ve insanın kendini bulacağı dönemler. Ben üniversite sınavına hazırlanırken lise terk biriyle sevgiliydim. Sınavı kazanınca ayrılmıştık. Üniv 1 de mesaj atmıştı ay acaba ? Demiştim. Sonra da dedim L4L4 bi kendine bak bi ona. Alıp onu nasıl arkadaş ortamına sokacaksın. Öyle öyle vazgeçiyosun. Anlattığınız kadarıyla kızınız gayet akıllı. Canınızı sıkmayın çok geçmeden atlatır
 
Bir arkadaşım da yaşadığınıza benzer bir yorum yaptı. "üniversiteye başlasın çevresinde entel dantel, genel kültürü yüksek tipleri görsün yüzüne bile bakmaz, kendisi kaçar" dedi. Belki öyle olacak ama benim derdim, yaşayacağı kafa karışıklığının gireceği üniversiteye engel olacağı düşüncesi. İstediği üniversiteler sıralama gerektiriyor, belkide 5 sene sonra adını bile anmak istemeyeceği biri yüzünden bu hayalini gerçekleştirememesinden korkuyorum.
 
Bırakın ceksin keske zamanında benm annemde bana ayrıl kızm deseymis hatta beni dovseymis de gene ayırsaymıs
 
Lisede aşkından ölüp bittiğim tipe bakıyorum, şimdiki aklım olsa sümüğümü vermeyeceğim bir tip. İşte o yaşlarda hepimizin saçmaladığı bir dönem oluyor. Yerinizde olsam ne yapardım diye düşünüyorum, kızım daha çok küçük, o konulara gelmedik ama, ayrıl demezdim de, hissettiklerine önem verdiğimi, ama ne hissederse hissetsin bunların asla eğitim hayatının önüne geçmemesi gerektiği, bu konuda onun aklına güvendiğimi, kendisi için doğrusunu yapacağını bildiğimi söylerdim sanırım. Ayrıl diye baskı yapmak, tam tersi etki yapar muhtemelen. Elbette bu aşk geçip gidecek, aşk acısı çekmeyi de, unutmayı da öğrensin, bunlar da gelişmesi gereken, sağlıklı durumlar aslında. Yetiştirdiğiniz kızı siz biliyorsunuz. Ufku geniş, hedefleri olan, baskı altında büyümemiş bir kız yetiştirdiğinize güveniyorsanız, arada gel-gitler yaşasa da, bazen yoldan sapsa da, dönüp dolaşıp doğru rotada yürümeye devam eder, korkmayın.
 

Doğru yolu bulacağından endişem yok ama bu yolun uzun olması canımı sıkıyor. 7-8 ay sonra hayatını etkileyecek bir sınava hazırlanıyor ve kaybettiği zamanın telafisi yok. Müge Anlı'da lise çağında kaçan kızları görünce "Allah'ım bu kadar gözünü kör etme ,şaşırtma ne olur" diye dua ediyorum. Ya annelik doğduğu andan vicdan muhakemesi, eskilerin anne terliği olayını bile değerlendirmeye başladım.
 
Yeterince bilinçli ise zaten eğitim hayatını önemser merak etmeyin.
17 yaşında ilçenin en iyi lisesindeydim
Sevgilim düz lise mezunu okumayan biriydi.
Hem ilişkimiz çalkantılı şekilde devam etti hem üniversite sınavını derece ile kazandım.
Şimdiye kadar hedefleri olan yere sağlam basan bir genç olarak yetiştiyse kimse önüne set çekemiyor.
Sevgilisiyle ayrılmasını söyledikçe yasak aşk daha cazibeli gelebilir haberiniz olsun..
 
Tedirgin olmanız çok normal..Bir yanda donanımlı bir şekilde yetişen bir evlat..Diğer yanda ortaokul terk bir genç..
Dünya görüşleri ne olursa olsun farklı olacaktır..

Siz alt beynine razı olmadığınızı anlatmaya, işlemeye devam edeceksiniz ..
17 yaş bana göre bir çok hatanın yapılabileceği bir yaş ..Elinizi kızınızın üzerinden çekmeyin fakat iki tarafla da inatlaşmadan..

Kızınızın sevip değer verdiği, ondan bir kaç yaş büyük Abla- abilerle bir ortam oluşturabilirsiniz biraz paylaşımda olmaları bile kafasında değişikliklere sebep olabilir.

Yada çok sevdiği bir öğretmeninden destek isteyip kızınızla vakit geçirmesini bu yönde telkinlerde bulunmasını isteyebilirsiniz.
 
Evinde her şey yolundayken, kaçan kızlar da var mı gerçekten yahu? Benim denk geldiklerim ya tamamen başı boş bırakılmış, yeterince ilgi sevgi görmemiş, ya baskı altında büyütülmüş, çocuklukları travmalarla dolu, ya fazla şımartılmış gençler genelde... Bir ayarsızlık var yani. Yoksa her aşk acısı çeken bu saçmalıklara kalkışmıyor ya. Kızınızın ders durumları nasıl peki? Bir değişim, düşüş olsa, bu kadar önemli bir dönemde öğretmenleri de fark eder, size de haber gelirdi diye düşünüyorum.
 
Eşimle liseden beri birlikteyiz. Bir üst dönemimdi, ortalama aynı kültür yapısına sahip ailelerin çocukları idik. Ve en sonunda aynı bölümü de kazandık. Ama o baya düşük puanlı bir şehirde idi benim ise bizim bölümün en yüksek puanlı şehrine bile tutuyordu ama sırf o istemediği için bizim şehrimizdeki üniversiteyi yazdım. Bizim bölüm için 2. Sırada idi ama herşeye rağmen içimde büyük bir ukte, balayına İstanbula gittik orada bile sitem ettim senin yüzünden şu şehirde yaşayamadım ya diye.

El hasılı biraz sıkıntılı bir süreç ama ola ki size derse devam ediyorum yada sezinlersenşz üniversiteyi kazan o şekilde tanışalım eğer gerçekten uygun ise o zaman ciddi bir ilişkiye başlarsınız şimdi çocukça şeylerle kendini oyalama diye..
Gerçi yine bildiğini yapacaktır, telefon elimizden gittiğinde 2. Hat alan da bizlerdik. O sebeple zor bir durum.
Biraz kontrollü olam sosyal aktivitelerini arttırabilirsiniz ki zamanı kalmasın :) atıyorum spor, müzik.. Ders haricinde kalan zamanı o çocukla geçirmemesi adına
 
Annem bana ortak konuşacak ne buluyorsun, neden vazgeçemiyorsun diye soruyordu. Sevgilim de kıskanç biriydi benden 5 yaş da büyüktü. Gerçi benim kıyafetime falan karışmadı ama arkadaşlarımla olan ilişkime müdahale etmişti lisedeyken.
Annemden ayrıl baskıları gelince daha çok bağlandım diyebilirim. Bir de sürekli ders ders diyorlardı off valla ne yalan söyleyeyim nutuk gibi geliyordu, ben zaten ne okuldan kaçan biriydim ne derslerimde düşüş vardı. Kendi halimde seviyor arada görüşüyordum aslına bakarsanız kendim dahil kimseye kötülüğüm yoktu. Ama sevgilim mahallenin serserisiydi, kötü arkadaş çevresi kötü alışkanlıklar..
Sizin kızınızın görüştüğü kişinin böyle sıkıntılı durumları var mı?
 

Okulun rehber öğretmeni ile konuştum, kızımı uyarması için değil, nasıl yol izlemem konusunda fikir almak için anlattığımı da belirttim. Hatta kızım konuştuğumuzu bilmesin diye özellikle üstüne basa basa söyledim. Adam ilk konuşmasında tüyo vermiş, çok sinirlendim.
"anne bir şey anlattın mı" diye sordu, "yok annecim "konuşma sırasında duygusal bir ilişkisi varmı, içine kapandı bu ara diye sordu, direkt bildiğim bir şey yok ama olabilir, ağzını aramıştır öğretmenin" diye geçiştirmek zorunda kaldım.
 


Ne kadar asil ve naif bir kadınsınız kızınız çok şanslı
 
lise dönemlerinde önüne gelene aşık olduğunu sanır insan. Ben şimdi o dönemki hallerime gülüyorum çok. Ama öyle birileri ile görüşme filan olmamıştı.platonik takılırdık. Okuldaki müdür yrd. okulun yanındaki parkları gezerdi kızlar oğlanlarla buluşuyor mu diye. Öğretmenler bile denetlerdi yani. Eğer kızınızın arkdaşlarından erkek arkadaşı olan filan varsa onlardan da hevesleniyo olabilir. alıp karşınıza güzelce konuşun. Bu tür heveslerin geçici olduğunu. ünv ye gittiğinde daha güzel arkadaşlıklar yaşabileceğini anlatın.
 
Dışarıdan bakınca mantıklı olan bu evet ama gel sen bunu annelik endişelerime anlat. Herşeyin en kötüsünü bile düşünebiliyor insan.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…