Herkez Mehraba,
Size hikayemi anlatmak istiyorum ve yardima ihtiyacim var ama kimseyle paylasamiyorumda derdimi.
Hayalim hep evlenmekdi karsima 30 sene sonra sonunda birisi cikdi 8 ay icinde hem nisanlandik Hemde evlendik. Esim elazigli ve Ben Kütahyaliyim.
Benim Aile sorunlarim kücüklükden Vardi kolay degildi cok yitildim kaldirildim yurtlarda büyüdüm sonra kendi evimde yanliz basima yasadim kendi kararlarimi kendim Verdim sevgisiz büyüdüm kimseye hesap vermedim yani kisacasi basi bos ama namusumla herzaman büyüdüm Aile ortami hic yasamadim almanya kültürümde var burda dogdugum bügüdügüm icin esimse türkiyede Dogdu büyüdü sonradan buraya gelme türkiye kültürü Almis bir insan çoğu noktalarda farkli düsüncelerimiz var mesela giyinme benim icin acik olmayan onun icin soyunmak.
Cok büyük bir ailesi var hepsi bas örtülü her harektlerine bakan birisi kesinlikle bir hattan olmicak. Bukadar büyük bir ailenin icine girmek bana cok zor geliyor yasaklar dikkatler Ben Ben olamiyorum artik boguluyorum ama esim cok iyi bir insan bir dedigimi iki etmiyor ve benide cok Seviyor sorun bende diye düsünüyorum gecmisimde kücüklügümde yasadiklarimdan ama ne yapacagimi bilmiyorum depressiona düşdüm cikamiyorum eski Hayatimi da cok özlüyorum sehirde yasamayi simdiyse geldik köyün dipine cok mutsuzum ne yapabilirim?
Hayat önünüze çıkardığı onca engele rağmen yaşama azmini alamamış sizden. Siz tüm o engellere, zorluklara bugününüzü kocanızın kültürüm adı altındaki zorbalıklarına teslim edip mutsuz olmak için mi katlandınız? Bunca yıl kendi kendime dayanak oldum diyorsunuz, biri sizi sizden alırsa bu defa neye dayanacaksınız, sizi oldugunuz gibi kabullenmeyen eşinize mi, yoksa eşinizin tek hatada gözünüzün yaşına bakılmayan aile ortamına mı? Yapmayın nolur.
Bakın aile kavramı tek başına mutluluk getirmez. Hatta anlattığınız gibi bi eş ve o eşin ailesine dahil olmak getirse getirse eziyet getirir, acı getirir, insanın içine saplanıp da çıkamadığı kronik bi mutsuzluk getirir.
Aile dediğiniz şeyin sevgiden bile önce saygı dolu olması gerekir. Çünkü size saygı duymayan, sizi sevebilecekleri bi şeye dönüştürmek için kıran, yontan, eğip büken insanlardan bi iyilik gelmesi teknik olarak mümkün değil.
Anca kabul edebilecekleri bi forma sokana kadar parça parça bi şeyler koparırlar sizden. Bi gün kıyafet olur bu, bi gün bi davranıs, bi gün bi söz. Ta ki siz kendi kendine düsünemeyen, konusamayan, hareket edemeyen boş bi kabuk haline gelene kadar. Ha o kabuğa da vefa göstermezler her zaman, kendinizi 2 çocukla ortada bulup da aynaya kim bu kadın, ben değilim ki bu, ne yapacağım ben simdi bu kadınla diye bakarken bulmak işten bile degildir. Burası öyle kadınlarla dolu, bi bakın hallerine, acılarına, öfkelerine, bazılarının inkarlarının ne kadar acıklı göründüğüne.
O yüzden dik durun, illa bi şey değişecekse bırakın sizi eğip bükmeye çalışan o rezil kültür değişsin. Değişmiyorsa da kültürünü de alsın gitsin bi zahmet o nasıl olsa yalnız, kimsesi yok, yaralı, ben bunu istedigim kalıba sokarım diyen koca kişisi.