• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Evlilik konusunda kararsızım Nişanıma da az kaldı ne yapacağım bilmiyorum...

lovelola

Üye
Kayıtlı Üye
13 Mayıs 2023
106
-28
16
Merhaba öncelikle bütün hemcinslerimin kadınlar gününü kutlarım... işin içinden çıkamadığım için burada arıyorum cevabımı. Yardımcı olursanız çok sevinirim... Yaklaşık 2 yıldır devam eden bir ilişkim var ve 32 yaşıma gireceğim bu yıl. Evlilik konusunda emin değilim. Fiziksel olarak farklıyız. Ben üniversite mezunuyum o lise. Kendi işini yapıyor. Fiziksel olarak beğenmiyorum maalesef.. Yan yana hiç iyi durmuyoruz bunu etraftaki insanlarda söylüyor. Kendisi de beğenmiyor ki daha yeni yeni konuşmaya başladığımız zamanlar durup dururken '' ben kilo versem saç ektirsem çok iyi olur'' vs demişti. Bende '' tabi ki insanın kendine bakması çok güzel bir şey'' falan demiştim. 2 senede uğraştım. Kilo ver, Saç ektir, Laszere git diye sürekli söylendim. Spora başladı 3 5 ders sonra bıraktı. Diyetisyene gitti 21 gün detoks yapıcaktı parada ödedi. 1 2 hafta denedi sonra bıraktı. Et ürünü tüketmemesi gerekiyordu ama dikkat etmedi... Kitap okuyalım dedim ben esnafın yoruluyorum dedi okuyacağım dedi ama başlamadı. Hep yapıcam edicem diye diye 2 sene sonu geldi.
Bu zamana kadar durmamın sebebi vicdan yapıyor oluşum, Sadık olması, Beni sevmesi, Alttan alıyor olması (o kadar lafıma karşı) ve daha önce düzgün birinin karşıma çıkmamış olması.. Çok kötü şeyler yaşadım aldatıldım terkedildim falan bunlardan dolayı bana bi dinlenmişlik hissi verdi..

Ama biz farklıyız baya.. Ben mesela yurtdışına çıkmak gezmek isterim onun böyle çok hayali yok. Tayland'a gitmek isterdim derim oraya gidilmez pislik orası der. (ladyboylar geliyor hemen aklına sanki başka bir şey yokmuş gibi) Sonra mısıra gidelim derim(kuzeni karısıyla gitmişti kokuyor falan demişti geldiklerinde) hemen onlardan etkilenip kokuyormuş ne yapıcaz orda diyor.
Hep alttan alıyor bazen sinirleniyor ama ben üzerine gidince susuyor. Bazı huyları beni itiyor. Bir ara ayrılmıştım. Yüzüğünü bütün hediyelerini vermiştim. Yüzük haricinde gitmiş bana aldığı bütün hediyeleri sobaya atmış. Ayrılmak istediğimi söylediğimde başka biri mi var demişti sonra arabayla almaya geldi. Sinirlenince arabanın içinde telefonunu attı yere. Ertesi gün 3 4 gün boyunca aradı ağladı görüşelim ne dediysem yapıcam falan dedi kıyamadım görüştüm bana yüzüğü kolyeyi yeniden verdi kutuda duruyor ama o günden sonra hiç takmadım onları.
Hepte kızdı neden takmıyorsun diye bana söz verdiğin şeyleri yap ondan sonra takarım dedim. iyi takma bir daha söylemicem zaten dedi ertesi gün yine yüzük mevzusu gündeme geldi.
Aslında iyi bir insan ama kendisine bakmaz işkoliktir. yeni yeni saç ektirmeye gitmeye başladı. lazer falan... Ama bu kadar senelerce aylarca başının etini yedim çok mu zordu başlamak... Ben ise tam tersiyim uzun boylu zayıf fönsüz makyajsız çıkmayan etrafta çok beğenilen biriyim. Kimse yakıştırmıyor. Onu da geçtim bazen bir şeyi on kere söylüyor piyasa kötü piyasa kötü. Şükür iyide kazanıyor gibi ama bütün arkadaşlarım ve annem bu konudan müzdarip kelime dağarcığı yok ne zaman görüşsek bu konu açılıyor yine falan diye.

Korkum hayatıma kötü bir insan girer mi biz ayrılınca. Yine eski günlere dönersem. Ama evlenirsem de ki evlenecek kadar sevmiyorum. Aklım allak bullak...
 
En baştan beri ayrı dünyaların insanları olduğunuz apaçık ortadaymış ki..
Lise mezunu esnaf birinin bu hayallerinizi gerçekleştireceğini hiç sanmıyorum. Ya hayallerinizden vazgeçip sıradan esnaf eşleri gibi rutin hayatı seçeceksiniz ya da ayrılacaksınız. Yazık iki taraf için de yıpratıcı bir durum.
(Ben adamı değiştiririm benimle gezer bana ayak uydurur kör kütük aşık derseniz bilemem tabi.)
 
Benim eşim de kilolu ve sevgiliyken kilo vereceğim diye söz verdi hatta diyete başladı ailemle tanışmaya gelince,kilo da vermişti. Düğünden sonra diyeti bıraktı ve daha da kilo aldı. Kavgalarımızın yüzde 70i kinodan dolayı. Kaç sene oldu aynı ve kilosu evliliğimizde sorunlar yaratıyor. Artık kaç ay yüzüne bakmadım, böyle yaşamak istemiyorum dedim, ilk defa diyetisyene randevu aldı. Ama pek umutlu değilim, yine de kendi bilir. Yani keşke istediğim kiloya geldikten sonra evlenseydim ya da hiç girmeseydim bu yola diyorum. Sizde sorunlar daha fazla, benim eşimin karakteri sakin en azından. Yaşamış biri olarak tavsiyem ayrılın. Ona değil kendinize acıyın. Yemek yememek öyle Zor bir şey değil,isteseler verirler. Biz de Hayata bir kere geliyoruz.
 
Belli ki sevmiyorsunuz, kendinize de karşınızdaki insana da kötülük etmeyin, sizin de onun da sevdiğiniz ve sevildiğiniz bir ilişkide olmaya hakkınız var.
''Daha iyisini bulamazsam'' kafası doğru değil. Bu kişi yol arkadaşınız olacak, aileniz olacak, sizce öylesine bir seçim mi bu ? Belli ki duygunuz yok bu adama karşı, insan olarak seviyorsunuz o kadar.
 
Adam sizden kendini hic saklamamis ki yazik onada bu kadar zaman surdurmeseydiniz keske umut etmis beklemis bundan sonrasi sizede yazik hala devam ettirip evlenirseniz kendinizi mutlu olmayacaginiz evlilige mahkum etmis olacaksiniz hem sevgiliniz hem kendiniz icin ayrilin sizde oda karsiniza istediginiz biri cikar onlarla yolunuza devam edersiniz
 
Merhaba öncelikle bütün hemcinslerimin kadınlar gününü kutlarım... işin içinden çıkamadığım için burada arıyorum cevabımı. Yardımcı olursanız çok sevinirim... Yaklaşık 2 yıldır devam eden bir ilişkim var ve 32 yaşıma gireceğim bu yıl. Evlilik konusunda emin değilim. Fiziksel olarak farklıyız. Ben üniversite mezunuyum o lise. Kendi işini yapıyor. Fiziksel olarak beğenmiyorum maalesef.. Yan yana hiç iyi durmuyoruz bunu etraftaki insanlarda söylüyor. Kendisi de beğenmiyor ki daha yeni yeni konuşmaya başladığımız zamanlar durup dururken '' ben kilo versem saç ektirsem çok iyi olur'' vs demişti. Bende '' tabi ki insanın kendine bakması çok güzel bir şey'' falan demiştim. 2 senede uğraştım. Kilo ver, Saç ektir, Laszere git diye sürekli söylendim. Spora başladı 3 5 ders sonra bıraktı. Diyetisyene gitti 21 gün detoks yapıcaktı parada ödedi. 1 2 hafta denedi sonra bıraktı. Et ürünü tüketmemesi gerekiyordu ama dikkat etmedi... Kitap okuyalım dedim ben esnafın yoruluyorum dedi okuyacağım dedi ama başlamadı. Hep yapıcam edicem diye diye 2 sene sonu geldi.
Bu zamana kadar durmamın sebebi vicdan yapıyor oluşum, Sadık olması, Beni sevmesi, Alttan alıyor olması (o kadar lafıma karşı) ve daha önce düzgün birinin karşıma çıkmamış olması.. Çok kötü şeyler yaşadım aldatıldım terkedildim falan bunlardan dolayı bana bi dinlenmişlik hissi verdi..

Ama biz farklıyız baya.. Ben mesela yurtdışına çıkmak gezmek isterim onun böyle çok hayali yok. Tayland'a gitmek isterdim derim oraya gidilmez pislik orası der. (ladyboylar geliyor hemen aklına sanki başka bir şey yokmuş gibi) Sonra mısıra gidelim derim(kuzeni karısıyla gitmişti kokuyor falan demişti geldiklerinde) hemen onlardan etkilenip kokuyormuş ne yapıcaz orda diyor.
Hep alttan alıyor bazen sinirleniyor ama ben üzerine gidince susuyor. Bazı huyları beni itiyor. Bir ara ayrılmıştım. Yüzüğünü bütün hediyelerini vermiştim. Yüzük haricinde gitmiş bana aldığı bütün hediyeleri sobaya atmış. Ayrılmak istediğimi söylediğimde başka biri mi var demişti sonra arabayla almaya geldi. Sinirlenince arabanın içinde telefonunu attı yere. Ertesi gün 3 4 gün boyunca aradı ağladı görüşelim ne dediysem yapıcam falan dedi kıyamadım görüştüm bana yüzüğü kolyeyi yeniden verdi kutuda duruyor ama o günden sonra hiç takmadım onları.
Hepte kızdı neden takmıyorsun diye bana söz verdiğin şeyleri yap ondan sonra takarım dedim. iyi takma bir daha söylemicem zaten dedi ertesi gün yine yüzük mevzusu gündeme geldi.
Aslında iyi bir insan ama kendisine bakmaz işkoliktir. yeni yeni saç ektirmeye gitmeye başladı. lazer falan... Ama bu kadar senelerce aylarca başının etini yedim çok mu zordu başlamak... Ben ise tam tersiyim uzun boylu zayıf fönsüz makyajsız çıkmayan etrafta çok beğenilen biriyim. Kimse yakıştırmıyor. Onu da geçtim bazen bir şeyi on kere söylüyor piyasa kötü piyasa kötü. Şükür iyide kazanıyor gibi ama bütün arkadaşlarım ve annem bu konudan müzdarip kelime dağarcığı yok ne zaman görüşsek bu konu açılıyor yine falan diye.

Korkum hayatıma kötü bir insan girer mi biz ayrılınca. Yine eski günlere dönersem. Ama evlenirsem de ki evlenecek kadar sevmiyorum. Aklım allak bullak...
Siz sevmiyorsunuz ki bu adamı. Sırf iyi bir insan diye evlenilir mi? Delirdiniz mi?
 
İlla evleniceksin yani. Daha yanındaki dururken aman bırakırsam başka bulamam diye endişe etmek falan. Bu nasıl bi hayat anlayışıdır. Sırf "sonra belki bulamam" diye, elinin altında diye sevmediğin biriyle evlenmek bana aşırı hareketler geliyor.

Karşındakine de yazık etme
 
Adam size uygun biri değil ve bunu en baştan bildiğiniz halde sırf egonunuz beslediği için devam etmişsiniz, iş ciddiye binince de farklı olduğunuz aklınıza geldi. Madem yaşam tarzı, fiziksel özellikleri hoşunuza gitmiyordu en başından onun vaktini almamalıydınız.
 
Adam size uygun biri değil ve bunu en baştan bildiğiniz halde sırf egonunuz beslediği için devam etmişsiniz, iş ciddiye binince de farklı olduğunuz aklınıza geldi. Madem yaşam tarzı, fiziksel özellikleri hoşunuza gitmiyordu en başından onun vaktini almamalıydınız.

Bence egonun yanında konu sahibi adama karşı acıma duygusu ile yaklaşıyor. Ben konusundan öyle bir izlenim aldım. Adamı insan olarak sevmiş, sevgili gibi de görüp sevmeye zorlamış kendini ama başarısız olmuş gibi.
 
Bence egonun yanında konu sahibi adama karşı acıma duygusu ile yaklaşıyor. Ben konusundan öyle bir izlenim aldım. Adamı insan olarak sevmiş, sevgili gibi de görüp sevmeye zorlamış kendini ama başarısız olmuş gibi.
Bence konu sahibi adamı değil kendini düşünüyor . Adama acıdığı yok . 30 yaşında adamla tanışmış. 30 yaşında toplumda bi baskı oluyor evlenemedin baskısı . Şimdi önüne ilk çıkan adayla evlenecek bu yüzden
 
Merhaba öncelikle bütün hemcinslerimin kadınlar gününü kutlarım... işin içinden çıkamadığım için burada arıyorum cevabımı. Yardımcı olursanız çok sevinirim... Yaklaşık 2 yıldır devam eden bir ilişkim var ve 32 yaşıma gireceğim bu yıl. Evlilik konusunda emin değilim. Fiziksel olarak farklıyız. Ben üniversite mezunuyum o lise. Kendi işini yapıyor. Fiziksel olarak beğenmiyorum maalesef.. Yan yana hiç iyi durmuyoruz bunu etraftaki insanlarda söylüyor. Kendisi de beğenmiyor ki daha yeni yeni konuşmaya başladığımız zamanlar durup dururken '' ben kilo versem saç ektirsem çok iyi olur'' vs demişti. Bende '' tabi ki insanın kendine bakması çok güzel bir şey'' falan demiştim. 2 senede uğraştım. Kilo ver, Saç ektir, Laszere git diye sürekli söylendim. Spora başladı 3 5 ders sonra bıraktı. Diyetisyene gitti 21 gün detoks yapıcaktı parada ödedi. 1 2 hafta denedi sonra bıraktı. Et ürünü tüketmemesi gerekiyordu ama dikkat etmedi... Kitap okuyalım dedim ben esnafın yoruluyorum dedi okuyacağım dedi ama başlamadı. Hep yapıcam edicem diye diye 2 sene sonu geldi.
Bu zamana kadar durmamın sebebi vicdan yapıyor oluşum, Sadık olması, Beni sevmesi, Alttan alıyor olması (o kadar lafıma karşı) ve daha önce düzgün birinin karşıma çıkmamış olması.. Çok kötü şeyler yaşadım aldatıldım terkedildim falan bunlardan dolayı bana bi dinlenmişlik hissi verdi..

Ama biz farklıyız baya.. Ben mesela yurtdışına çıkmak gezmek isterim onun böyle çok hayali yok. Tayland'a gitmek isterdim derim oraya gidilmez pislik orası der. (ladyboylar geliyor hemen aklına sanki başka bir şey yokmuş gibi) Sonra mısıra gidelim derim(kuzeni karısıyla gitmişti kokuyor falan demişti geldiklerinde) hemen onlardan etkilenip kokuyormuş ne yapıcaz orda diyor.
Hep alttan alıyor bazen sinirleniyor ama ben üzerine gidince susuyor. Bazı huyları beni itiyor. Bir ara ayrılmıştım. Yüzüğünü bütün hediyelerini vermiştim. Yüzük haricinde gitmiş bana aldığı bütün hediyeleri sobaya atmış. Ayrılmak istediğimi söylediğimde başka biri mi var demişti sonra arabayla almaya geldi. Sinirlenince arabanın içinde telefonunu attı yere. Ertesi gün 3 4 gün boyunca aradı ağladı görüşelim ne dediysem yapıcam falan dedi kıyamadım görüştüm bana yüzüğü kolyeyi yeniden verdi kutuda duruyor ama o günden sonra hiç takmadım onları.
Hepte kızdı neden takmıyorsun diye bana söz verdiğin şeyleri yap ondan sonra takarım dedim. iyi takma bir daha söylemicem zaten dedi ertesi gün yine yüzük mevzusu gündeme geldi.
Aslında iyi bir insan ama kendisine bakmaz işkoliktir. yeni yeni saç ektirmeye gitmeye başladı. lazer falan... Ama bu kadar senelerce aylarca başının etini yedim çok mu zordu başlamak... Ben ise tam tersiyim uzun boylu zayıf fönsüz makyajsız çıkmayan etrafta çok beğenilen biriyim. Kimse yakıştırmıyor. Onu da geçtim bazen bir şeyi on kere söylüyor piyasa kötü piyasa kötü. Şükür iyide kazanıyor gibi ama bütün arkadaşlarım ve annem bu konudan müzdarip kelime dağarcığı yok ne zaman görüşsek bu konu açılıyor yine falan diye.

Korkum hayatıma kötü bir insan girer mi biz ayrılınca. Yine eski günlere dönersem. Ama evlenirsem de ki evlenecek kadar sevmiyorum. Aklım allak bullak...

Bende de acayip boy takıntısı vardır mesela. Boyum uzun olduğu için benden kısa ya da aynı boyda erkekleri bile kendime yakıştırmıyor kompleks yapıyordum. Mesleğini, hayata bakış açınızı her şeyi geçin. Sokakta yan yana yürümekten hoşlanmayacağınız biriyle olmaz. Ne güzel ki nişan olmadan masraf altına girmeden kurtulma imkanınız var.
Yaşınız da gayet ideal. Geç olsun ama aklınıza gönlünüze yatan biriyle olsun.
 
Bence egonun yanında konu sahibi adama karşı acıma duygusu ile yaklaşıyor. Ben konusundan öyle bir izlenim aldım. Adamı insan olarak sevmiş, sevgili gibi de görüp sevmeye zorlamış kendini ama başarısız olmuş gibi.

Bana pek öyle gelmedi. Daha çok kendine göre birini bulmamanin yaratığı boşluğu doldurmak için yapmış gibi. Zaten konuda adamın fiziksel özelliklerini beğenmediği için sürekli bir şeylere zorlaması da bu durumu açıklıyor.
 
Bence konu sahibi adamı değil kendini düşünüyor . Adama acıdığı yok . 30 yaşında adamla tanışmış. 30 yaşında toplumda bi baskı oluyor evlenemedin baskısı . Şimdi önüne ilk çıkan adayla evlenecek bu yüzden

Ay bilemedim ya, siz de haklı olabilirsiniz ama sanki adama acımış gibi geliyor bana nedense.
 
Bence konu sahibi adamı değil kendini düşünüyor . Adama acıdığı yok . 30 yaşında adamla tanışmış. 30 yaşında toplumda bi baskı oluyor evlenemedin baskısı . Şimdi önüne ilk çıkan adayla evlenecek bu yüzden

Ben katilıyorum, konu sahibesinin tek motifi daha iyisini bulamama korkusu. Adam mutlu mu mutsuz mu kimsenin umrunda değil.
 
Back