• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Evlat ayrımı mı yapıyorum?

Turnuvalara onu izlemek için gitmiyorum ki. Yani sadece izlemek için değil, maç kaybederse sarılayım teselli edeyim diye, kazanırsa tebrik edeyim diye. Kendisi gelmemi istiyor ki kaybetse bile destekleneceğini biliyor.

Bu çetele tutma olayını da babasının tavırları aklına soktu diye düşünüyorum. Daha önce hiç bu konuda sitem etmemişti, böyle bir beklentisi olduğunu anlamamıştım hiç.

Bu konuda bir cok yazan arkadaşa katılıyorum.
Bu söyledikleriniz lutuf değil.
Bir küçük insan yetistirmeye talip oldugumuzda, zaten yapmamiz gerekenler.
En son ne zaman başbaşa vakit geçirdiniz?
Mesela kızınız 10 yaşında, atıyorum birlikte bir kozmetik dükkanına girip dudak parlatıcısı aldınız mı? Merakli olur cocuklar o yasta. Ama uzaksa size soyleyemez.
Yada başbaşa bir dondurma yemeye gittiniz mi?
Laf arasında değil, gerçekten hayallerinden ne zaman konuştunuz en son?
Doğum yapacaksınız, kardeşi hakkında ne hissediyor?
Çocuğu kendi haline bırakmayın.
Ustun zekalı olması duygusal anlamda kendine yetebilecegi anlamına gelmiyor.
Yakınlıktan hoslanmayabilir.
Ama uyumadan once arada yanina gidip yatsaniz, ona sokulsaniz, sanmıyorum ki yakın durmasın..

Bu arada eşinize söyleyecek bir şey bulamıyorum 🤦🏻‍♀️
 
İş güç, hamilelik ev işleri tabi ki çok zor. Ama düşünüyorum bunu bana benim kızım söylese ne yaparım diye.
Onu bıkana kadar öperim, gıdıklarım. Şakaya vururum yani. Bıkana kadar öperdim. Yaz bak öptüm derdim. Zorla bıkana kadar öpüp, gıdıklardım. “Demek bir hafta not aldın öyle mi? Aşk olsun. Ben ikinizi de çok seviyorum. Sadece kardeşin daha küçük olduğu için, onunla daha çok ilgileniyorum. O beni senin kadar hızlı anlamıyor ve benim yardımıma senden daha çok ihtiyacı olduğu İçin onunla daha çok ilgilenmem gerekiyor derdim. Ve
Haksızlığa uğramış hissettim o an. Sizin gibi duygularımı daha rahat ifade edebilmeyi isterdim ben de. Ama ilk yaşadığım duygu hayal kırıklığı oldu onu da susarak ve ortamı terk ederek ifade ettim. Dediğiniz gibi yapabilsem şu an bu durumda olmaZdım galiba.
 
Bunu yazarken bile gözyaşlarımı tutamıyorum gerçekten ama kızımın bu kadar sevilirken bunu anlamamış olması hayal kırıklığı yaşattı bende. Kızgınlık denmez tam olarak ama yaptığı şey ağırıma gitti sanırım.

Çocukların yaptığı şey kimsenin ağrına gitmemeli bence... yetişkin tepkileri ile yargılamayın lütfen.
 
Ben bebegımle ılgılı bır konuda pedagog yardımı almıstım. Konu ne kadar sevgimi gösterebildiğime , benim de annemden ne kadar ılgı sevgi gordugume gelınce "annem bize karsı cok ılgılıdır sevgi gösterir , gelip evimizi temızler , cocuga ben bakarım sen uyu der" vs gibi şeyler söyledim. Pedagog bunların sevgi göstermek olmadıgını , benimle ilgilenmesinin çok farklı sekıllerde olması gerektıgını söylediğinde dank etti birşeyler. Annem bize karsı cok fedakar cok verıcıydı evet ama hiç sarılan öpen sevgisini söyleyen biri olmamıştı. Bunlar cok farklı seyler. Bir düşünün derim.
 
Haksızlığa uğramış hissettim o an. Sizin gibi duygularımı daha rahat ifade edebilmeyi isterdim ben de. Ama ilk yaşadığım duygu hayal kırıklığı oldu onu da susarak ve ortamı terk ederek ifade ettim. Dediğiniz gibi yapabilsem şu an bu durumda olmaZdım galiba.
Eşinize tavır yapmakta haklısınız. Çok yanlış bir tavır sergilemiş. Ve o yaştaki çocuklar bu söylenilenleri kolay kolay unutmaz. Bundan sonra sizi destekler nitelikte konuşması lazım ki, çocuklar size cephe almasın. Eşiniz çok üstünüze gelmiş.
Yine geç değil bence sık sık şakalaşın, böyle ortamlar yaratırsanız biraz daha yumuşar. Ya da o defterine kızınıza özel yazdığınız, güzel bir mektup bırakabilirsiniz. Seni çok seviyorum, benim için çok özelsin. Bu senin için yazdığım küçük bir sürpriz diye.
Sonra size bulup getirdiğinde bol bol sarılırsınız. O bütün söylenilenleri unutur.
 
Bu konuda bir cok yazan arkadaşa katılıyorum.
Bu söyledikleriniz lutuf değil.
Bir küçük insan yetistirmeye talip oldugumuzda, zaten yapmamiz gerekenler.
En son ne zaman başbaşa vakit geçirdiniz?
Mesela kızınız 10 yaşında, atıyorum birlikte bir kozmetik dükkanına girip dudak parlatıcısı aldınız mı? Merakli olur cocuklar o yasta. Ama uzaksa size soyleyemez.
Yada başbaşa bir dondurma yemeye gittiniz mi?
Laf arasında değil, gerçekten hayallerinden ne zaman konuştunuz en son?
Doğum yapacaksınız, kardeşi hakkında ne hissediyor?
Çocuğu kendi haline bırakmayın.
Ustun zekalı olması duygusal anlamda kendine yetebilecegi anlamına gelmiyor.
Yakınlıktan hoslanmayabilir.
Ama uyumadan once arada yanina gidip yatsaniz, ona sokulsaniz, sanmıyorum ki yakın durmasın..

Bu arada eşinize söyleyecek bir şey bulamıyorum 🤦🏻‍♀️
Haklısınız hep kardeşiyle birlikte takılırız. Mutlaka ufaklık da yanımızda olsun isterim. En son 4 ay önce başbaşa birşeyler içmiştik.

Ama ayda iki kez alışveriş yapmaya çıkarız (yine kardeşi de olur yanımızda) istediği herşeyi alabilir. Neye ihtiyacım var derse onu alır sorgulamam. Seçimlerine saygı duyarım, bazen ihtiyacı olmasa bile bunu da al çok yakıştı diye teşvik ederim. Bu konuda suçlu hissetmem imkansız.

Etrafımda bir sürü ebeveyn var hepsi de eğitimli aileler. Gerçekten çocuklarımızın aktivitesinin olmadığı tek bir gün bile yok. İkisi de enstrüman çalar, spor yapar, dil kurslarına giderler. Etrafımdaki hiçbir anne çocuğuyla sohbet konusu açabilmek için onun okuduğu kitapları o uyurken okumaz mesela. Hiçbir bakıcı da yapmaz bunu. Ben tüm bunları onları sevdiğim için, onları hakettikleri şekilde yetiştirmek için yapıyorum.
 
Sürekli ne kadar fedakarlık yaptığınızdan dem vuruyorsunuz... ne önermemizi istiyorsunuz bu durumda?
Eee günlük hayatımızın nasıl geçtiğimi anlatmazsam nasıl yorum yapacaksınız? Neyi anlatayım başka?
 
Eşinizin yaptığı çok çok yanlış. Kızınızın yanında böyle bir konuşma yapmamalıydı. Madem sıkıntılı olan bir durum gördü sizinle baş başayken konuyu konuşmalıydı ama tabi ki suçlayarak değil. Kızınıza öfkelenmeyin. O bir çocuk ve siz ne kadar öpmeyi, sarılmayı sevmediğini düşünseniz de demek ki ihtiycı var ki size bu konuyu açıyor. Bence anne kız dışarıda bir yere gidin, yemek yeyin, kahve için ve bu konuyu anne kız konuşarak çözmeye çalışın. Aslında kızınızın yaptığı çok güzel bir şey. İçine kapanıp, sizinle iletişimi kesmeyi de deneyebilirdi.
 
Haklısınız hep kardeşiyle birlikte takılırız. Mutlaka ufaklık da yanımızda olsun isterim. En son 4 ay önce başbaşa birşeyler içmiştik.

Ama ayda iki kez alışveriş yapmaya çıkarız (yine kardeşi de olur yanımızda) istediği herşeyi alabilir. Neye ihtiyacım var derse onu alır sorgulamam. Seçimlerine saygı duyarım, bazen ihtiyacı olmasa bile bunu da al çok yakıştı diye teşvik ederim. Bu konuda suçlu hissetmem imkansız.

Etrafımda bir sürü ebeveyn var hepsi de eğitimli aileler. Gerçekten çocuklarımızın aktivitesinin olmadığı tek bir gün bile yok. İkisi de enstrüman çalar, spor yapar, dil kurslarına giderler. Etrafımdaki hiçbir anne çocuğuyla sohbet konusu açabilmek için onun okuduğu kitapları o uyurken okumaz mesela. Hiçbir bakıcı da yapmaz bunu. Ben tüm bunları onları sevdiğim için, onları hakettikleri şekilde yetiştirmek için yapıyorum.
Henüz çocuklarım küçük ama çocuklar hergün ev dışında bir aktivite, kurs olmasından mutlu mudurlar?

Sürekli bunun üzerinde durmuşsunuz, boş günlerinin olmaması bile normal gelmedi bana.

O yoğunlukta gereken iletişim kurulabiliyor mu mesela? Bunların çocuk için ekstra bir sevgi gösterisi olduğunu da düşünmüyorum.
 
Ufak tefek sıkıntılar hariç sorunsuz diyebilirim. Tek çocuk olarak ilgiyi paylaşması gerekmiyordu tabi.

Acaba yine de anlatamadığı başka bir derdi mi var? Bugüne kadar belli etmeyip aniden tepki göstermesi bir dışavurum problemi de olabilir?
 
Henüz çocuklarım küçük ama çocuklar hergün ev dışında bir aktivite, kurs olmasından mutlu mudurlar?

Sürekli bunun üzerinde durmuşsunuz, boş günlerinin olmaması bile normal gelmedi bana.

O yoğunlukta gereken iletişim kurulabiliyor mu mesela? Bunların çocuk için ekstra bir sevgi gösterisi olduğunu da düşünmüyorum.
Çocuklar bu durumdan memnun zaten aktivitelere biz de katılıp izliyoruz. Bu kursların çoğuna senelerdir gidiyor büyük kızım ve her sene vazgeçebileceğini hatırlatmama rağmen devam etme kararı alıyor.

Bir de bunlar ders gibi değil eğlence onlar için. Enstrüman çalmak, yüzmek, tenis oynamak çocukları sıkacak şeyler değil ki. Bir matematik dersi gibi değil bence. Bir de etkinlik çıkışı mutlaka dondurma yeyip trambolin de zıplıyorlar bunu da seviyorlar.
 
Haklısınız hep kardeşiyle birlikte takılırız. Mutlaka ufaklık da yanımızda olsun isterim. En son 4 ay önce başbaşa birşeyler içmiştik.

Ama ayda iki kez alışveriş yapmaya çıkarız (yine kardeşi de olur yanımızda) istediği herşeyi alabilir. Neye ihtiyacım var derse onu alır sorgulamam. Seçimlerine saygı duyarım, bazen ihtiyacı olmasa bile bunu da al çok yakıştı diye teşvik ederim. Bu konuda suçlu hissetmem imkansız.

Etrafımda bir sürü ebeveyn var hepsi de eğitimli aileler. Gerçekten çocuklarımızın aktivitesinin olmadığı tek bir gün bile yok. İkisi de enstrüman çalar, spor yapar, dil kurslarına giderler. Etrafımdaki hiçbir anne çocuğuyla sohbet konusu açabilmek için onun okuduğu kitapları o uyurken okumaz mesela. Hiçbir bakıcı da yapmaz bunu. Ben tüm bunları onları sevdiğim için, onları hakettikleri şekilde yetiştirmek için yapıyorum.
Bu yazdiklariniz, yani istediği her seyi almasina izin vermeniz, her turlu kursa gondermeniz hep *maddi* seyler. Hep paraya bakiyor.

29 yasindayim, annemle en cok yapmayı sevdigim seyler alışverişe gitmek degil evde oyun oynamak mesela. Uc el tavla oynamak beni cok mutlu ediyor cunku annemle vakit geciriyorum.

Cocuklariniza gösterdiğiniz sevgi hep onlara para ve maddi olanak saglamak gibi gorunuyor buradan bakinca.
 
Bu yazdiklariniz, yani istediği her seyi almasina izin vermeniz, her turlu kursa gondermeniz hep *maddi* seyler. Hep paraya bakiyor.

29 yasindayim, annemle en cok yapmayı sevdigim seyler alışverişe gitmek degil evde oyun oynamak mesela. Uc el tavla oynamak beni cok mutlu ediyor cunku annemle vakit geciriyorum.

Cocuklariniza gösterdiğiniz sevgi hep onlara para ve maddi olanak saglamak gibi gorunuyor buradan bakinca.
Hayır onları sıcak kek, kurabiyeyle karşılarım. Okuduğu kitabı o okumadan okurum. Maçlarını izler kaybederse sırtını sıvazlarım, evde sıkılmasınlar diye hergün denize havuza götürürüm dedim. Bunlar maddi şeyler değil ki.

Evet maddi anlamda da mümkün olduğunca rahat olmalarını sağlarım ama diğer saydıklarıma ek olarak.
 
Merhabalar. Cuma gününden beri sıkıntıdayım. Hamilelik sıkıntımı daha da arttırdı, öfkeden kuduruyorum da denebilir.

Ben duygularını temasla anlatabilen, kolay sarılan, öpen bir insan değilim. 10 yaşında ve 5 yaşında 2 kızım var.

Büyük kızım da aynen benim gibi. Kolay kolay duygularını açık etmez. Kolay sarılmaz, öpmez. Küçük ise tam tersi. Sürekli yanaşır, gelir yanağıma öpücük kondurur vs.

Eşim birkaç defa büyük kızım da yanınızdayken, ona yeterince temas etmediğimi, yeterince öpmediğimi söyledi. Daha önceleri bu konuda sorun yaşanmazken kızım bir anda bu konuda alıngan davranmaya başladı.

Bu arada tabi ki okula gidip gelirken öperim, birşeye üzülür sevinir öperim ama durduk yere şap şup öpmek aklıma gelmez.

Herneyse cuma günü eşim işten geldi. Bu arad kızların da benim de keyfimiz yerinde. Kızın odasına gidip mavi kaplı bir defter getirdi. ‘Bu bir rapor. 2 haftadır tutuyorum, bana kaç kez dokunmuşsun, kaç kez öpmüşsün, kardeşimi kaç kez öpmüşsün, hepsini yazdım’ dedi.

Bunu sitem ederek söyledi. Birşey söylememe fırsat kalmadan, eşim araya girdi ‘annen seninle çok sorun yaşayacak ilerde kızım, kardeşin ve sana karşı adaletli olmuyor’ dedi.

Ağlayacaktım zor tuttum kendimi. Kızlarımın herşeyiyle, en ufak ayrıntısına kadar ilgilenirim. Küçüklüklerinden beri tüm vaktimi onlara adadım. Hayattaki herşeyi geri plana attım ve karşılığında kötü anne olmakla suçlanıyorum.

Eşimi affedemiyorum ama kızıma da içten içe öfkeliyim. Benim dünyam onların etrafında dönerken, bana yaptıkları haksızlık gibi geliyor. Cuma’dan beri eşimle iletişim kurmuyorum. Lütfen tarafsız gözle yorumlar mısınız?

Ekleme: Kızım tanılı bir üstün zekalı. Yaşından büyük düşünen ve davranan bir çocuk. Bebekken bile temastan rahatsız olurdu. Küçük kızım ise 6 aylıkken kötü bir kaza sonucu beyin kanaması geçirdi. Bebekliği ve sonrası ablasına göre daha zordu. Onun da kendini güvende hissetme şekli temas etme, sarılma vs oldu. Hayatımız bu seyirde ilerlediği için büyük kızımı da uzaklığı da bu şekilde kabul edip irdelemedim. Büyük kızımın bu şekilde mutlu olduğunu düşündüm ama maalesef yanılmışım.
Sİz bunu kozınızla kendi aranızda çöze bilirsiniz eşiniz neden çocugu dolduruşa getriyo
 
Acaba yine de anlatamadığı başka bir derdi mi var? Bugüne kadar belli etmeyip aniden tepki göstermesi bir dışavurum problemi de olabilir?
Ara ara öfke patlamaları yaşıyor bu aralar ama ben ön ergenlik diye düşünüyorum bunun dışında mutlu görünüyordu geçen haftaya kadar.
 
Sİz bunu kozınızla kendi aranızda çöze bilirsiniz eşiniz neden çocugu dolduruşa getriyo
Ben de bu yüzden çok kızgınım eşime. Kendi aramızda konuşsaydık teşekkür bile ederdim. İyi ki de söyledin farketmeden büyük bir hata yapıyormuşum diye. Ama çocuğun önünde bunu yüzüme vurması bitirdi beni gerçekten.
 
Ne kadar üstün zekâlı olursa olsun o bir çocuk ve hoşuna gitmiyor sansanız da fiziksel temasla sevgi gösterileri istiyormuş demek ki, bunu bu zamana kadar yansıtmamış olabilir ama açıkça söylemiş artık, siz de ona göre davranın. Büyük dahi olsa bir insan sevildiğini, biyolojik ya da maddi ihtiyaçlarının mükemmel şekilde karşılanmasıyla değil, tatlı dille, güler yüzle kısaca samimi davranışlarla görmek ister ki o daha bir çocuk ve karşısında rakibi olan bir çocuk. Çocuk en çok kardeşini kıskanır, onu baz alır, kendi davranışlarına bakmaz ailesinin davranışlarına bakar, yani "ben böyleyimde ebeveynlerim o yüzden bana böyle" diye bir muhakeme yapamaz, hiç oynamayacağını bildiğiniz bir oyuncağı kardeşine alıp verirsiniz, o oyuncak birden değerlenir onun gözünde. Öpmek de dokunmak da böyle işte. Bir tanıdığımında çocukları böyleydi, küçük olan annesini şap şup öperken, aldığı cezaları bin türlü şirinlikle yumuşatıp affettirirken, büyük olan soğuk ve mesafeli, ceza aldığındaysa çeker, söz dinlerdi fakat bunun için hiç takdir edilmedi ve bu onda öfke yarattı ailesine karşı. Zamanla kardeşinin hep daha çok sevilip, kayırıldığını, kendisine hep haksızlık yapıldığını düşündü, halbu ki onunda maddi istekleri eşit ölçüde karşılanıyordu. Ergenliğinde asi biri oldu, ailesine bazı zorluklar yaşattı, kardeşini ezmeye kalktı çünkü ezildiğini düşünüyordu. Çok uzattım farkındayım ama örnek vermek istedim. Belki de bir pedagogdan yardım almalısınız, şu an küçük gibi görünen sorunlar ileride baş ağrıtabiliyor.
 
Back
X