Esra Erol beni eversene.....

4441178 rütük sikayet hattı
Ben 2 defa aramıştım bu proğramlarla ilgili 1 defada e-devlet üzerinden şikayet etmiştim ... lütfen arayın şikayetler artarsa dikkate alırlar umarım....
 
Bu konuyu uzun süredir açmak istiyorum, nerede size dert oldu ? derseniz ; evlilik adaylarından birinin Elazığlı olup gelin adaylarından birine Elazığ nerede diye sorulduğunda Edirne ve Tekirdağ illeri arasında dediğinde ipler koptu.
Hahah onu bende ızledım ama onn formatı bıraz degısık.4 gelın adayı erkek adayı evınde mısafır edıp yemek yapıyor falan gorucu usulu evlılıge ornek bır program :) hepsı bırbırınden basıt onca ınsan bukdr kucuk dusmeyı nasıl kabul edebılıyor bn onu anlamıurn
 
Ciddi mide bulandirici hepsi kaldirilsin bence bide hergün bi göbek havasi var bunlar sanki bu ülkede yasamiyorlar cizgi film izlerim daha iyi
 
Hepsi düzmece hiç birine inanmıyorum.film çekiyorlar sanki bu kadar saçmalık olmaz. Ve hala bunları izleyenleri de anlayamıyorum
 
Ekran kirliliği gercekten yemin ederim midem bulaniyor heleki o 18 li 20 li yaşlardaki gencecik kizlarin erkeklerin daha hayati tanimadan ewlilik planlari yapmasi anlam weremiyorum ekranda kazandiklari 3 kuruş para icin geleceklerini karartiyorlar 60 yasindaki adam cikmis ekranda takla atiyor benim ruhum genc 30 yasinda talipler istiyorum diyor program reyting yapsin diye sunucular sözde adaylari birbirine dusuruyor
Artikkk fazla bile kaldilar ekranda biran once yokolsunlar ekranlardan :sinirli::sinirli::sinirli:
 
neden national geographic'te dünyanın varoluşunu değil de hanife'nin kimle kaç ay ilişki yaşayacağını gözlemliyorlar o zaman?sebep merak mı?yoksa kendinden bir şey bulmak mı?ya da elalemin naptığıyla fazla ilgilenen bir toplum oluşumuz mu?bunların hepsi çok olası bence.

ayrıca kurgu olduğu artık pek çok insan tarafından kabul edilen ve pek çok yerde kanıtlanan programların gözleme konu olmak için nasıl bir bilimsel niteliği olabilir ki?olamaz.ayrıca da gözlem yapmak için de nedeniniz olmalı, bir şeyi neden gözlediğinizi de bilmelisiniz; boş vakit doldurma aracı olarak değil bunu bir hedef uğruna yapmalısınız ki bilimsel gözlem olabilsin.

tv programlarının yaptığı resmen "ooo madem siz rezilliği sevdiniz, alın size her gün daha fazlası o zaman" demek.İnsanlar sosyolojiyle ilgilenirse neyin neden olduğunu çözebilirler, ha bu arada günde 1 adet bile haber okuyan insanın toplumdaki yozlaşmayı görmesi için ne evlilik programı izlemesi ne de sosyolojiyle ilgilenmesi gerekir.Çünkü toplumdaki yozlaşma zaten evlilik programlarında gözler önüne serilenin çok çok ötesinde.

ayrıca son olarak da şunu söylemek istiyorum.evlilik programına baktığınızda kadın veya adam çıkıyor evi olsun parası olsun işi çok iyi olsun yakışıklı olsun şöyle iyi böyle mükemmel olsun diyo halbuki kendisinin hiçbir şeyi yok.e bence Türk toplumu bu noktada kendinden çok şey bulabilir.Mesela benim şahsen etrafımda böyle onlarca insan var.Hiçbir şeye sahip olmadığı halde hep bekleyen, kendini yere göğe koyamayan, kendi niteliksizliğinin farkında olmadan kendini en iyi şeylere layık gören vs...Bu tür insanlar kendisini tvdeki o kadın veya adamla özdeşleştirip onun orda ne yaşadığını, kendi hedefleri gibi onun o hedefleri gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceğini görmek istiyor olabilirler..Rezillikse rezillik diyolar, amacına ulaştı mı sen ona bak.Ve bu tür şeyleri izleyip o kişilerin amacına ulaştığını görenler de bir şekilde cesaret buluyorlar bence, hedefleri uğruna sonuna kadar gidiyorlar ve sonunda al sana nur topu gibi toplumsal yozlaşma.
national izleyen ya da izleme potansiyeli olan insanların bu programlarla ve hatta dizilerle işi zaten olmaz..çoğunluk meraktan izliyor zaten burada hemfikiriz..ilk yorumumda bu tür programların aslında toplumun aynası olduğunu, orada resmedilenlerin bizlerin bile yakın çevresinde her an yaşanan olaylar olduğunu da söyledim. gözlemlediğim kadarıyla asıl sorun şu ki; insanların kayda değer bir hayatlarının olmaması, onları başkalarının hayatını merak etmeye, sorgulamaya, yargılamaya itiyor..kendi hayatından memnun olan, kendine yetebilen insanlar için diğerleri sadece tali yol olarak kalır çünkü..kendini seven insan kendini geliştirir, malesef çoğunlukta özbenlik, özsaygı, özeleştiri gibi kavramlar yok..kendisini ifade etme yolu olarak; başkalarının hayatını iredelemeyi veya ne yaptıklarını öğrenmeye çalışarak bilinçli/ bilinçsiz kendi hayatını diğerleriyle kıyaslamayı seçiyor..tüm bunları izleyerek gözlemlerken hedefim insanların ne yapmaya çalıştıklarını anlamaktı, kendimce bir çok sonuca da vardım..dünyanın oluşumunu izledim, izlerim de...ancak national bana içinde bulunduğum toplumdaki insan profillerini çıkarmaz..yaşamak zorunda olduğum ortamdaki kişiler hakkında ne kadar çok şey bilirsem, ilerisini o kadar iyi görürüm, yolumu çizerim..ha şunu da belirteyim kurgu ya da değil Hanife'nin hayatını merak edenlerin sayısı azımsanamaz ona katılıyorum, aslında toplumca ahlaki olarak çöküntüde olanların sayısı da öyle..konu sadece ikili ilişkiler değil, başkalarının hayatına neden bu kadar müdahale edildiği, ya da kişilerin kendi hayatlarına müdahale edilmesine neden bu kadar kolay boyun eğdiği de çok önemli..tüm bunların cevabı yine gözlemlerde yatıyor, sorulara cevap verilmediği, cevaplar çözüme dönüşmediği sürece kanallar insanları sömürmeye, izlediğinden utananlar inkar etmeye, izleyenler eleştirenlere fevri davranmaya, izlemeyenler izleyenleri aşağılamaya devam edecek..bu döngü böyle sürüp gidecek...Konfüçyüs'ün '' karanlığa küfür edeceğine bir mum da sen yak'' sözü tüm olanların, aslında nasıl olması gerektiğinin kısacık bir özeti gibi..
 
kısmetli bir şey vardı kızlar erkekler evlendirme programı ala klasik format değil

onu üniversitedei kantinde insanların ağzı açık izlediğini görünce ülkeye inancımı tekrar kaybettim
 
national izleyen ya da izleme potansiyeli olan insanların bu programlarla ve hatta dizilerle işi zaten olmaz..çoğunluk meraktan izliyor zaten burada hemfikiriz..ilk yorumumda bu tür programların aslında toplumun aynası olduğunu, orada resmedilenlerin bizlerin bile yakın çevresinde her an yaşanan olaylar olduğunu da söyledim. gözlemlediğim kadarıyla asıl sorun şu ki; insanların kayda değer bir hayatlarının olmaması, onları başkalarının hayatını merak etmeye, sorgulamaya, yargılamaya itiyor..kendi hayatından memnun olan, kendine yetebilen insanlar için diğerleri sadece tali yol olarak kalır çünkü..kendini seven insan kendini geliştirir, malesef çoğunlukta özbenlik, özsaygı, özeleştiri gibi kavramlar yok..kendisini ifade etme yolu olarak; başkalarının hayatını iredelemeyi veya ne yaptıklarını öğrenmeye çalışarak bilinçli/ bilinçsiz kendi hayatını diğerleriyle kıyaslamayı seçiyor..tüm bunları izleyerek gözlemlerken hedefim insanların ne yapmaya çalıştıklarını anlamaktı, kendimce bir çok sonuca da vardım..dünyanın oluşumunu izledim, izlerim de...ancak national bana içinde bulunduğum toplumdaki insan profillerini çıkarmaz..yaşamak zorunda olduğum ortamdaki kişiler hakkında ne kadar çok şey bilirsem, ilerisini o kadar iyi görürüm, yolumu çizerim..ha şunu da belirteyim kurgu ya da değil Hanife'nin hayatını merak edenlerin sayısı azımsanamaz ona katılıyorum, aslında toplumca ahlaki olarak çöküntüde olanların sayısı da öyle..konu sadece ikili ilişkiler değil, başkalarının hayatına neden bu kadar müdahale edildiği, ya da kişilerin kendi hayatlarına müdahale edilmesine neden bu kadar kolay boyun eğdiği de çok önemli..tüm bunların cevabı yine gözlemlerde yatıyor, sorulara cevap verilmediği, cevaplar çözüme dönüşmediği sürece kanallar insanları sömürmeye, izlediğinden utananlar inkar etmeye, izleyenler eleştirenlere fevri davranmaya, izlemeyenler izleyenleri aşağılamaya devam edecek..bu döngü böyle sürüp gidecek...Konfüçyüs'ün '' karanlığa küfür edeceğine bir mum da sen yak'' sözü tüm olanların, aslında nasıl olması gerektiğinin kısacık bir özeti gibi..

tespitlerinizde çok haklısınız fakat bir noktada sizinle aynı düşünmüyorum.Dediğim gibi, Türk toplumunun yozlaşması evlilik programlarında gösterilenin çok çok ötesinde.Sırf reyting uğruna rezillik kurgulayıp seyircinin önüne konan olaylar silsilesi size yaşadığınız toplumdaki gerçek profilleri anlama konusunda rehber olamaz.Toplumu anlamak istiyorsanız müge anlıyı izleyin mesela.Gerçekten dehşet verici şeyler var.Link paylaşmak yasak olduğu için size özelden bir yazı yollayacağım müge anlı'nın programı üzerine yazılmış.Okursanız sevinirim eminim siz de çok etileneceksiniz.Türk toplumunu tüm gerçeklikleriyle en çarpıcı biçimde ortaya koyan müge anlıdır bence kesinlikle.

 
Yanlış mı görüyorum bilmiyorum Ahu Tuğba'nın sevgilisi diye bildiğimiz Meriç Esra Erol'un locasında oturuyo aajjsjej bu iş her geçen gün daha acaip bir hal almaya başladı:KK16:
 
Saçmalığın tavana vurduğu gerçeklerden uzaklaşmanın had safhada olduğu bir dönemde bu tür programlar iyice arttı..Hiç izleme gereği duymadım..izlememde...böyle evlilik mi olur ya....evlilik severek aşık olarak beğenerek olur..televizyonda şehvetli dans yaparak değil...tövbe tövbe...o neydi öyle..
 
İzlemiyorum bu tip programları. Meraktan da olsa izlemiyorum. Fakat denk geldiğimde çok ilginç şeyler görüyorum mesela bknz; yıllar önce izlediğim evlenme programındaki caner. Diğer tarafta tülin. Ve birde üstüne Agu Tuğbanın eski sevgilisi Meriç.

Senaryo konusunda gelişilmesi gerek bu programların.
 
Böle bi konu açıyosunuz, yaptığınız resmen yanlış, biz bunu yazıyoruz Mune Mune yuvarlak cevaplar veriyor. K Kazen den ses yok

Bide çok ban yersiniz vs şeklinde konuşuyosunuz. Lütfen önce siz bu yanlış durumu ortadan kaldırın. Yapılan büyük adaletsizlik, konu içeriği yanlış, tutum yanlış..

Forum için yüz karası bu durum
Konuyu acilen kapatın artık.
Ban muhabbeti de içimizi şişirdi, heralde burda banlanınca kimse yemeden içmeden kesilmiyodur......

Yuvarlak cevap verdiğimi zannetmiyorum, konuyu açan ben miyim? Değilim, ben açsaydım amenna.

Ben burada bdvye ait olmayan konuları taşımaya, gerekirse kilitlemeye, uyarı vermeye devam ederim, edeceğimde.
Ama bu konu benim sorumluluğumda değil, konuyla alakalı yapılan kiblere bile bakmıyorum.


Kaldı ki konuyu Kazen'in açmış olması rahatsız olduğunuz konuya girip yorum yapmanızı gerektirmiyor, yazmak yerine kiblersiniz Kazen aktif olduğunda bakar.
 
kasıtlı olarak aile yapımızı bozmaya yönelik tasarlanmış ve ısrarla bilinçli bir şekilde yayından kaldırılmayan programlar..
istenilseydi çoktan yayından kaldırılırdı diye düşünüyorum..bu programlar yüzünden insanlarımız o kadar yozlaştılarki ..günlük hayatımızda iş yerlerinde insanları gözlemliyorumda artık nerde sıkıntılı polemikli insan tipi var onlar prim yapıyor popüler oluyor ..insanlarımızın ayarlarıyla oynuyorlar

aynen bu şekilde düşünüyorum. bilinçli bi şekilde kaldırılmıyor bu tür programlar yayından. oyun içinde oyun var demek isterim ama ucu politikaya dokunuyor.

topluma hiç bir katkısı yok.
 
X