uykumda konuşan biri olarak hemen hemen her gece akıl almaz saçma cümleler kurduğumu bu güne kadar kiminle yatsam ondan duydum hatta bazı arkadaşlarım videoya bile çektiler hadi konuşuyorum da niye hareket çekerim onu bilmiyorum
iki yıldır bana alışması gereken kocamda her sabah dalga geçer akşam bunu dedin şunu yaptın diye işin kötüsü ben hatırlamıyorum arada sallasa inancam hadi benide geçtim sevgili kocam bunca zamandır huyumu biliyorsun da niye her seferinde uykunu bölersin onu anlamadım gitti
akşam gribinde verdiği etkiyle saçmalıklarda doruk noktasına ulaştığım anlardan biriymiş
tam eşim uyuduktan sonra kalkmış oturmuşum yatağa bandajımı sormuşum ki bandaj filan yok ortada nereden ürettiysem artık eşim yok filan dedikçe kolumda var görmüyormusun diye başlamışım bağırmaya susmuş tamam demiş yatmış eşim ben biraz daha anlatıp yatmışım bir süre sonra tekrar kalkıp eşimide kaldırıp su istemişim( başucuma adam yatmadan önce hep koyar suyumu ) orada demiş olmaz sen getir o bayat demişim gidip getirmiş filan bir süre sonra ne çok horladın git salonda yat diye uyandırmışım ki (gripten dolayı horlayan benmişim) bir süre sonra kalk çocuk ağlıyor demişim ( çocuk yok henüz) bir süre sonra beni boğmak istediğini öldürmek istediğini söyleyerek çıkardığım kavgayı bir süre sonra eve giren hırsızları yakalamaya başlamışım ki burada uyandım çünkü hırsızları kopvalarken eşimde beni kovalarken elimde bardak dış kapının olduğu antrede yerde debelinyorum eşimde kollarımı tutmuş beni zapdetmeye çalıyor son nokta oldu bu artık eşimin anlatış şeklini gece yaşadıklarını tam anlatımıyorum siz bi hayal edin ben özet geçtim
Benimkiler bitti sanırım,bi tane de eşimin rezilliğini anlatayım hem de ne rezillik
Eşim bankacı,geleni gideni eksik olmayan çokça kalabalık bi şubede çalışıyo.
Bi akşam eve gelmiş kapıda ayakkabıları çözmeye çalışıyo sana bişey anlatçam deyip gülüyo.Ne oldu diyorum dur içeri geleyim,kapıda olmaz diyo.
Neyse içeri girdi.Ben meraktan çatlicam anlat anlat diye zıpzıp zıplıyorum.
İçeri girdi kahkahalarla anlatmaya başladı.Müşterinin biri gelmiş,bozuk parasını yere düşürmüş.
Eşim alayım derken eğilince caaaaaarrrttt diye pantolon patlamış.Müşteriye demiş ki "senin 10 kuruş yüzünden kaç liralık pantolonu patlattım"
Sonra önemli bişey olmadığını düşünüp şubede gezinirken güvenlikçi kıkır kıkır gülmeye başlıyo.
Eşim durumun vahimliğini anlayınca arkadaşından askıdaki ceketini isteyip beline bağlıyo
Şopar bankacı bütün gün şubede tarık mengüç gibi dolaşıyo
Şube eve çok uzak değildi,o gün biraz yürüyüş olsun diye de arabayı evde bırakmış akıllı yürüyerek gitmiş.
Dönüşte eve kadar yırtık yırtık yürümüş tabi.Bütün mahalleye k.çımı göstere göstere geldim diyo bide
Biz tabi kırılıyoz gülmekten falan.
Ama asıl bombası sonra patlıyo,bunları anlattıktan sonra dedi ki "aşkım iyi ki içime beyaz don giymemişim,belli olmamıştır heralde"
Bakim dön arkanı dedim.Arkayı döndüğü gibi totoda bembeyaz üstü mavi çızıklı don meydanda
Ben o an yerlere yattım sen arkanı dön de bi bak dedim beyaz mı siyah mı
Ayna karşısında beyaz donu görünce ikimiz de yerde yuvarlandık
uykumda konuşan biri olarak hemen hemen her gece akıl almaz saçma cümleler kurduğumu bu güne kadar kiminle yatsam ondan duydum hatta bazı arkadaşlarım videoya bile çektiler hadi konuşuyorum da niye hareket çekerim onu bilmiyorum
iki yıldır bana alışması gereken kocamda her sabah dalga geçer akşam bunu dedin şunu yaptın diye işin kötüsü ben hatırlamıyorum arada sallasa inancam hadi benide geçtim sevgili kocam bunca zamandır huyumu biliyorsun da niye her seferinde uykunu bölersin onu anlamadım gitti
akşam gribinde verdiği etkiyle saçmalıklarda doruk noktasına ulaştığım anlardan biriymiş
tam eşim uyuduktan sonra kalkmış oturmuşum yatağa bandajımı sormuşum ki bandaj filan yok ortada nereden ürettiysem artık eşim yok filan dedikçe kolumda var görmüyormusun diye başlamışım bağırmaya susmuş tamam demiş yatmış eşim ben biraz daha anlatıp yatmışım bir süre sonra tekrar kalkıp eşimide kaldırıp su istemişim( başucuma adam yatmadan önce hep koyar suyumu ) orada demiş olmaz sen getir o bayat demişim gidip getirmiş filan bir süre sonra ne çok horladın git salonda yat diye uyandırmışım ki (gripten dolayı horlayan benmişim) bir süre sonra kalk çocuk ağlıyor demişim ( çocuk yok henüz) bir süre sonra beni boğmak istediğini öldürmek istediğini söyleyerek çıkardığım kavgayı bir süre sonra eve giren hırsızları yakalamaya başlamışım ki burada uyandım çünkü hırsızları kopvalarken eşimde beni kovalarken elimde bardak dış kapının olduğu antrede yerde debelinyorum eşimde kollarımı tutmuş beni zapdetmeye çalıyor son nokta oldu bu artık eşimin anlatış şeklini gece yaşadıklarını tam anlatımıyorum siz bi hayal edin ben özet geçtim
ahın tuttu minnak
aynı evde nasıl yaşadığını inan bende çözemedim yıllarca tek balşıma yaşadım ev arkadaşım bile olmadı kimse bana sabredemedi helal olsun kocama 2 yıldır duruyor hala boşamadı :)
acaba kaç hırsız vardı yada benim cesaretimi bilselerdi evime girmeye cesaret ederlermiydi yada gerçek olsa ben bu kadar cesur olurmuydum yanlız silahımda iyi bardak :)) yatağımın başucunda tüfek vardır iyiki onu almamışım bak şimdi aklıma geldi Allah korusun hee
Iki sene önce istanbul seyahatindeyiz. Bolu dağlarını aşıyoz. Acayip bir yağmur yağıyo. Göz gözü görmüyo o derece. Tabi dışarı serin içeri sıcak araba da buhar ouşmaya başladı. Oluşan buharda cama vuruyor. Arabadan pek anlmadığım için müdahel edemiyom ama eşim tam bir panik havasında. önümüzü göremiyom. önümüzü göremiyomBuhar kapladı camı . önümüzü göremiyom. öyle bir feryat atıyoki arkada oturan oğlum kalp krizi geçiricek. Ben telaşlıyım dua okuyom. Allahım yarıdm et , yağmur dursun allahım. Ne olursun Bi yandan da bezle onun tarafındaki camı siliyom. Derken bizimkinin saksı çalıştı. Arabada buharı oluşmasını engelleyen bi zımbırtı varmış ve onu çalıştırmayı unutmuş. Bi düğmeyi kıvırdı ve camlardaki buhar, büyülü bir el onları silmişcesine yokoluverdi sonrada bizi bir kahkaha bastı tabi.
Eşim yolculuk esnasında hep bi macera yaştır sağolsun. Benzin almyı unutur yolda kalırız. Kaç kere elimizde benzin bidonu benzinci aramışızdır. Kaç kere uzun yolda allahım benzinimiz en yakın benzinciye kadar bitmesin ne olur diye dua etmişizdir.
arkadaslar dun metro duragında bır rezıllık yasadım ızmırde bıraz yagmur yagıyodump3 takılı son ses kulagımda ben semsıye tutmayı hıc berecemem bır gorsenız gulmekten olursunuz metroya bınıcem turnıkelerden gırıs yaptım kapalı alan tabı ıcerde yurudum yuruyen merdıvenlerden cıktım durakta bekledım 7 .8dakkar gectı hareketlı sarkılar kulagımda bende havalar bınbesyuz herkezın gozu gene bende gene dıye dahada bı sımarıyorum ama sonra bır tuhaf gelıyor bakısları bende bısey var dıye kulaklıgı cıkardım:44:semsıye hala acık ınsanlar bana bakıp guluyor ay cok utandım mp3 cok fazla ses cıkarıyor spor yaparken motıvasyon ıcın masus ole aldım ama dunyayla baglantım kesılıyo resmen
Iki sene önce istanbul seyahatindeyiz. Bolu dağlarını aşıyoz. Acayip bir yağmur yağıyo. Göz gözü görmüyo o derece. Tabi dışarı serin içeri sıcak araba da buhar ouşmaya başladı. Oluşan buharda cama vuruyor. Arabadan pek anlmadığım için müdahel edemiyom ama eşim tam bir panik havasında. önümüzü göremiyom. önümüzü göremiyomBuhar kapladı camı . önümüzü göremiyom. öyle bir feryat atıyoki arkada oturan oğlum kalp krizi geçiricek. Ben telaşlıyım dua okuyom. Allahım yarıdm et , yağmur dursun allahım. Ne olursun Bi yandan da bezle onun tarafındaki camı siliyom. Derken bizimkinin saksı çalıştı. Arabada buharı oluşmasını engelleyen bi zımbırtı varmış ve onu çalıştırmayı unutmuş. Bi düğmeyi kıvırdı ve camlardaki buhar, büyülü bir el onları silmişcesine yokoluverdi sonrada bizi bir kahkaha bastı tabi.
Eşim yolculuk esnasında hep bi macera yaştır sağolsun. Benzin almyı unutur yolda kalırız. Kaç kere elimizde benzin bidonu benzinci aramışızdır. Kaç kere uzun yolda allahım benzinimiz en yakın benzinciye kadar bitmesin ne olur diye dua etmişizdir.
daha 11. sayfadayım ve düşünüp durdum bende niye hiç rezillik yok diye.. sonra birden ampul yandı bende rezilliğin alasını yasadım :)
şöyleki sene 2010, o zamanlar calıştıgım firmanın yeni yıl partisi var.. iş cıkısı oraya gidicez bütün firma. bu arada sevgilimle (su an nişanlım) aynı firmada çalışıyoruz.. cocuklugumdan beri idrar yolları iltihabından cok çekerim. bilen biler o acıyı, sık sık tuvalate gitmeyi.. o gün de partiye gitmeye yakın hafif hafif bende belirtiler basladı ben bunu hissedince bol bol su içmeye başladım tabii. neyse gittik eglendik falan filan sonra gec bir saatte parti bitti cıkıyoruz. ben hemen tuvalete gittim ne olur ne olmaz diye.. sonra otelden cıktık, 100 m ilerledik ben basladım sıkıstım diye mızmızlanmaya.. hemen bir yere girdik hallettik. bu arada baska arkadaşlar da var. neyse, ordan cıktık metrobus duragına gittik (2 dakikalım mesafe). metrobüse bindik ben yine başladım çişim geldi çisim geldi diye mızmızlanmaya. 2 durak sonra dayanamadık indik ve kosa kosa bi benzinciye girdikç ben hemen attım kendimi tuvalete tabii. sonrasında sevgilim girdi ve ben hemen basladım kapıyı yumruklamaya hadi cık hadi cık diye.. zorla cıkarttım ve yine attım kendimi tuvalete. sonra taksiye bindik ve trafikte sıkıstık kaldık. 5 dak sonra ben yine.. ama nasıl kötüyüm aglıcam yani.. trafik kötü taksi hareket etmio. cok az gitmemize ragmen ayıp olacak diye adama parayı verip indik taksiden yine metrobus.. ben ama o kadar kötüyüm ki aglıcam yani soguk ter döküyorum.. neyse güç bela indik metrobusten ama ben dayanamıyorum cıldırıcam, ağlıcam artık.. sonra sevgilim dedi ''askım ben seni saklıcam sen yap, nasılsa karanlık''. ben zaten bunu bekliomusum.. mecidiyeköyde metrobüs duragında, etraf insan kaynıo ve ben sevgilime sarıldım başladım yapmaya.. hem aglıyorum hem yapıyorum.. ayagımda botlar var ve botlar doldu, etrafa yayıldı sıvı ama allahtan karanlık.. yürümeye başladıkça şıff şıff sesler geliyo benim ayaklardan. 200 m yürüdük kırmızı ısıkta bekliyoruz ben yinee :))
artık sümüklü böcekler gibi geride iz bıraka bıraka gittik sevgilimin evine.. ayyy ne rezillikti yaa.. hala dalga gecer üzerime çişini yaptın diye :))
bu arada toplamda gittiğimiz yol da hiç öyle uzun bir yol degil. sefaköyden mecidiyeköy bilenlere...