Eşimin ailesini bir türlü affedemiyorum...Kocam elimden kayacak diye korkuyorum.

eşinin,ailesiyle görüşme hakkını elinden alamazsın..bunun vebalini kaldırabilecekmisin..bu hem çok günah hemde vicdansızlık..
eşin ailesiyle istediği zaman görüşsün gidip gelsin.BİRGÜN ANNESİNİ YADA BABASINI KAYBETTİĞİNDE EŞİNİN VİCDAN AZABI HİÇ GEÇMEYECEK.ve senide asla affetmeyecek..bırak eşin nasıl mutlu oluyorsa öyle davransın..et tırnaktan ayrılmaz bunu bilesin..

sen görüşmemekte gidip gelmemekte haklı olabilirsin..görüşmek istemiyorsan görüşme..ama bırak eşin gidip gelsin..hatta arada sırada kızınızıda götürsün..tabi çok sık olmamak kaydıyla..sen herzaman mesafeni koru canım..ve görüşme de..onlar gelip senden özürdileyene kadar..özürün büyüğü küçüğü olmaz..hatalılarsa özürdilemeleri gönül almaları gerekiyor..

sana tavsiyem eşini rahat bırak..inan bana evliliğin bundan çok zarar görür..
 
esınızın aılesı adına cok uzuldum dogurup buyuttup okuttular ve evlendırdıle fakat 3gun once tanıdıgı bırı AILESIYLE KONUSMASINA MUSADE ETMIYORMUŞ cok yazık esınızede yazık
 
okuduklarima dayaarak esin kotu birisi degil seni de korumus hep.anneni terslemesi senin ona izin vermedigindendir.bence esinle konus bu kadar nefretle doluyken ve hakliyken sen tabbii ki gitmek istemezsin ama onun ailesi.dedigi dogru olurlerse vicdan azabi olayi.esine kendinin istemedigini ama onun gidebilecegini soyle daha fazlasini yapamayacagini seni de kendisiyle birlikte suruklememesi gerektigini onlara giderken vb.cocugum yok ama olsaydi ve de 3yil sonra akillari baslaeina gelseydi ben de gayet nefret dolu olurdum ve affetmezdim diger olaylar zaten cabasi.ama onun ailesi bosver izin ver.
 
Bende eşimn ailesiyle görüşmüyorum canım,
ama eşim gider ,görüşür, maddi olarak yardımcı olur.
Asla sormam, ilgilenmem.
Benim için yok onlar, üzerimde de hakları yok.
ama eşimin ailesi, evlatlık vazifesini yapsın ama bana sorun , haber getirmesin.
Keşke ilişkiler böyle olmasa ama yapıcak bir şey yok, et tırnaktan ayrılmıyor.
 
bide şu açıdan bak..senin ailenin eşine yapmadığı kalmadı ve eşin haklı durumda ailende haksız diyelim..

ve eşin , senin ailenle görüşmeni istemiyor...

senin durumun nasıl olurdu ?

bu sorunun cevabını verdiğinde , eşini daha iyi anlayacağını umuyorum..
 
Nereden başlayacağımı bilemiyorum…

Tarih 28.07.2007
Herşey eşimle 14.02.2007 tarihinde nikahımızı kıydıktan sonra başladı. Eşimle farklı şehirlerde yaşıyor aramızdaki mesafe ancak 2 saat kadardır. Eşim her hafta sonu gelmeye çalışıyordu, malum haftanın 6 günü ikimizde çalışıyorduk. Biz bir gün ailemle, eşimin ailesini ziyarete gittik ve gitmişken hem orada kaldık hemde erkek tarafına ait olan bir takım eşyaları beğenir alırız dedik. Herşey bu günden sonra başladı….

Hikayem uzun olacağı için size şuan’ki bulunduğumuz duruma gelmemize olan sebepleri maddeler halinde yazacam. Ben sizden tecrübe ve akıl olarak bana göstermenizi isteyecem.

• O gün ziyarete gittiğimiz günün öğlen saatinde oturma odası takımını bakalım dedik. Her ailenin babaları evde kalalım dedi. Annelerimizi aldık ve koyulduk çarşıya. Nitekim vaktimiz dar olduğundan gerçekten beğenerek oturma odamızı eşim aldı. Ertesi gün mutlu mesut vedalaşarak evimize döndük.

• Eşim ve ailesi bir gün bize geldi kalmaya. O gün babam ve kayınpederim yaylaya çıktılar. İçtiler ve kayınpederim babama ‘’ biliyormusunuz …. Bey, benim oğlum bana hiç babacım diye seslenmiyor ‘’ demiş. Bunu eşime sorduğumda kendi babasına içinden gelmediğini benim babama bunu içinden gelerek söylediğini ifade etti. Anlayacağınız babası buna epey bir dertlenmiş.

• Bir gün eşim bizde kaldığında tekrar kayınpederlerime ailecek yol alırken yolda babam ‘’ bak kızım hazır mobilyacılar sitesinden geçiyoruz hazır fırsat arabada altımızda varken isterseniz yatak odanızı beğenebilirsiniz’ ‘’ demişdi. Beğendiğiniz olursa hemen alırım dedi. Eşime sordum, neden olmasın, ‘’iyi olur’’ dedi. Girdik beğendik aldık.

• Eşimin ailesi o yatak odasını aldığımızı duyduklarında bozuldular. Neden onlara haber vermemişiz, neden onlarda yanımızda değillerdi, gelemeseler bile en azından sorulsaydı olmazmıydı gibi tepkilerden başlıyor şuanki durumumuz. Bunları eşim değil annesi babası söylüyor. Eşimde bu durumda sıkıntı yok.

• Yatak odasını kurulumunda eşimin ailesine rica ettik yanlarında durulsun diye. Kayınpederlerimde Eşim ve ben o gün onlar geç gelecekler diye yemek hazırlıyorduk. Geri geldiklerinde kayınpederimin (mobilyacı kendisi) ‘’ o kadar para o yatak odasına verilirmi ? ‘’ ‘’ 1 2 sök kurmaya o mobilyalar dağılır ‘’ ‘’ ….. Bey kolay kazanmıyordur o parayı ‘’ bir dünya söylendi. Ben gözyaşlarına boğuldum. Sonuçta ben ve eşim beğenmişdik, biz kullanacaktık.

• Ben neden ocak üstü mini fırın almışım da normal değil. Onda yemek yetiştirilmezmiş. (Halbuki fiyatları neredeyse aynı)

• Oturma odasına evlendikten sonra alınan masa üstü süs eşyaları…Onları ben önceden getirecekmişim.

• Eşimin dayısı bir gün hepimizi iftara çağırdı, 2 gün sonra telefonda kardeşi telefonda arkadan kayınvalde ‘’ neden biz onları hala iftara çağırmamışız ‘’ diye hesap sorması. Hemen sonrasında msn de kardeşiyle yazışarak (arkadan kayınvalde söylüyor o yazıyor, belli çünkü cümlelerden o kuramaz) birbirimize hakaret boyutuna varacak dereceye gelmemiz.

• Eşim kredi çekmiş 3 bin tl düğün için ama bunu babası ödeyecek diye söz almış ve babası adına çekmiş, bundan sonra benim haberim olmuşdu. Bu durumları düzeltmek için eşim bensiz ailesiyle dayımlarda buluşdu, orta yol bulmak için. O akşam babası eğer eşin bizden özür dilemese elimi ayağımı üstünüzden çekerim, krediyide sen ödersin demiş. Eşim bunu yapamazsın, bak zaten zar zor geçiniyoruz bir sürü kredi kartı borçları var düğünden kalan demiş. Hem bu şekilde beklide doğacak olan bir çocuğun ekmeğiyle oynuyorsundur demiş ve karşısından annesi dizlerini bükerek oğluna doğru uzanarak suratına tükürmüş, ‘’ sapık ‘’ demiş. (Bunları dayımın eşi ve eşim anlattı). Eşim bana bunu yaparsan sana dedeliği yaşatmam, torununu göremezsin demiş. Ona rağmen o borcun yarısındayken ödemedi ve bizi ödemeye mahkum etti. Düğündeki Liraları satarak onuda kapadık eşimle.

• Eşim 4 erkek kardeşler. Biz ise 4 kız kardeş.O günden sonra hiçbir kardeşi eşimi arayıp sormadı bilakis hesap sordu ve aşağalayıcı cümleler kullandılar.

• Eşimin ailesi düğünde benim ailemi karşılamadı gibi desek yeri vardır. Masalarına gitmediler, oturmadılar, ilgilenmediler.


Özet olarak bir sürü buna benzer her iki tarafında halkı haksız olaylar yaşadık. Eşim 5 sene üzerine bir komşusunun eşime akıl verdiği bir dönemde ‘’ bana bu kadar aklın 10/1’ini kardeşlerime versen. Benim kapıma pişmanlıkla gelen olduda ben mi suratına kapı kapadım ‘’ demesi üzerine kardeşleriyle 5 sene sonrasında buluşup barıştı. Benide bir şekilde ikna etti, bende bulup sonradan sırf eşim kardeş sevgisinden olmasın, kardeşlik başkadır mahrum olmasın diye buluşdum ve görüşüyorum şuanda. Evimede buyur ettim, eşimin gözlerinden anlıyorum çok mutlu, duymadığım kahkahaları atıyor kardeşleriyle bir olunca. Şimdi eşimin aileside barışmak istiyor fakat bir türlü adım atmıyorlar. 3 yaşında kız çocuğumuz var. Teyzesiylede küsdük, ama o doğdu günün sabahı aradı ve tebrik etti, eşim soğuk davrandı ama pişman olana sırt çevirmemesi gerektiğini dayısı söyleyince bir şekilde barıştık. Teyzesi benim de ailemin olduğu bir gün kardeşiyle (eşimin dayısı) gelip hüngür hüngür ağlayarak özür diledi. Göz aydınına geldi. Eşimin ailesinden hala ses seda yok. Onlarda gelecekmiş ama eşimin ‘’ onlar gelirse suratlarına kapatırım kapıyı ‘’ demesi üzerine gelememişler. Benim ailem bizden çok çocuğumuza sahip çıktı. Çocuk odasını ve tüm kıyafetlerini ablam aldı ve hala getiriyor (kendisi almanyada yaşıyor), küçük kız kardeşim desem 1 sene bizimle yaşadı sırf çocuğa bakmak için, 4 sene iktisat mezunu ve kendi hayatından fedakarlık ett. Ben hala 1 bavul kıyafet almış değilim kızıma her şeyi alınıyor. 4 tane farklı bisikleti var, daha 3 yaşında. Anlayacağınız HER eksiği alınıyor, heryerden bişiler geliyor teyzeleri ve annem babamdan dolayı. Babam zaten ölüyor torunu için. 5 de işden çıkıyor kamyon şöförü ve o saatten sonra bizi 2- 2,5 saat yol sonucu eve götürüyor ve dönüyor.Anlayacağınız ailem çok fedakarlık yaptı çocuğumuz için ve halada yapıyorlar. Onlar bizden kızımızı evlatlık alıp siz kendinize bitane daha yapın dedikleri bile oldu. Kardeşleri bizi barıştırmanın yolunu arıyorlar, eşim etkileniyor ve sanki taze olan kini yok oluyor gibi. Geçende bana annesi ve babası ile ağız ucuyla görüşmek istediğini söyledi, ben krize girdim, hıçkıra hıçkıra ağladım kendime gelemedim. Ben annesi babası bu fırsatı kaçırdıklarını , doğduğunda neredeydiler, neden şimdi ben refaha vardığımda, neden kızımızın zor dönemleri bitmişken harekete geçmelerine gerek olmadığını defalarcana söylememe rağmen, eşimin onlara karşı yumuşadığını hissediyorum ve bana olan ilgisizliğini fark ediyorum. Bana soğuk davranıyor. Neden annesi ve babası ile görüşmelerine izin vermediğimi soruyor. Öldüklerinde ben nasıl biri olacam, bu vicdan azabıyla yaşayabilecekmisin diye bana sorduğunda tepkisiz kalıyorum, kinim ve nefretim asla dinmedi. Ben asla görüşmek istemiyorum ve kızımı asla göremezler. Onlar ise görmek istiyorlar, sülalelerindeki tek kız çocuk.
Kardeşlerinin demesine göre kayınvaldemin kız kardeşi körüklemiş durumu. İşte enişte ‘’ mirasdan men et ’’ ‘’evlatlıktan red ederim ’’ de diye akıl vermiş kayınpederime, oda uygulamış. Şimdi başta bize küs olan herkes bizden özür diledi ve görüşüyor. Kayınvaldem ve kız kardeşi (teyzem) ve erkek kardeşi (dayım) ile asla görüşmüyor ve görüşmeyeceklerde.

Ben eşimin ailesine gitmesine, görüşmesine müsaade etmiyorum. Eşimde sanki bıraksam gidecek havası var ama (kini dinmiş)
Sorduğumda nereye kadar küs kalacaz,evet ilk baştaki kinim yok diyor. Öldükten sonra ölüsünümü görecem diyip diyip duruyor.

Hikayemi özet olarak geçtim ama umarım yardımcı olabilirsiniz… Eşim mükemmel biri, iyi niyetli, asla kırıcı olmamaya çalışıyor ( ama bazen bilerek mi bilmiyorum özellikle annemi çok tersliyor),
Benim çalışdığım ve geç geldiğim akşamları evi siler süpürür, enfes yemek yapar.

Bastan sonra okudum. Sen esinin ailesine kizmakta sonuna kadar haklisin fakat esine bir baski yapmamalisin.
Ne de olsa esinin annesi babasi. Istiyorsa gitsin gorussun. Olurlerse sen de vicdan azabi cekersin. Sen gorusmek istemiyorsan gorusme ama esine karisma lutfen.
 
Ben senin yaşadığının daha fazlasını yaşadım inan, en basitini söyleyim size eşim biz 5 aylık evli iken 6 ay şehir dışına gitti ve kayınvalidemlerde kalmaya başladım, kaynım sadece 30 tl mi neden bana sormadan aldın dedim diye beni evden kovdu (bekar ve benden 3 yaş küçük) kayınvalidem de sadece izledi, oğlunu onaylar gibi.

O günden sonra kaynımı sildim, hala görüşmem 6 yıldır.

Kayınvalidemle de eşim 6 ay konuşmadı, ben 1 yıl, sonra konuştum her ne kadar geçmişi unutmasam da tavrımı koysamda konuştum.

Eşime asla hayatından onları sileceksin demem, diyemem. Benimde anne babam var ve bende bir anneyim.

Kısacası sana git demiyorum ama eşine izin vermelisin.
 
acilen eşinizin sahibi olduğunuz zannından kendinizi kurtarmalısınız...
sanki 3 yaşında çocuğunuza ; o arkadaşınla bir daha görüşmeyeceksin dermiş gibi;
eşinize AİLE siyle görüşmesini yasaklıyorsunuz.
kusura bakmayın ama dertsiz başınıza dert arıyorsunuz gibi geliyor bana...
sonunuz hayırlı olsun...
bir gün eşiniz size 3 yaşında olmadığını gösterirse üzülürsünüz...
 
Sen ne kadar engellemeye çalırsan okadar evliliğin tehlikeye girecektir. O kafasına koydumu yapar. Sonunda sen kötü olursun. Burak görüşsünler:)
Ama kendin ve çocuğunu gorusdurup gorusdurmemek sana kalmış. Kocanada istediği gibi gorusebilecegini ama sizin için bir kelime bile teklif etmeyeceğine soz verirse gitsin, yoksa canım bunun sonu hiç ama hiç iyi görünmüyor:KK43:

Bende aynı seyleri yasadım sayılır ve esim suan istediği gibi görüşüyor ama benim ailesi için suan görüşmem için en ufak bir şey mirildanmadi. Cocuğum oldugundada hiç görmeyecekler!! Bunu hak etmediler, ayaklarimda af dileseler bile bu fikrim hiç değişmeyecek.........
 
Dediklerinizi tek tek okuyorum, çoğunuza da hak vermiyor değilim.

Benim tek korkum. Bugün kocam gitse onları görmeye yanlız bir şekilde, yarın öbür gün diyecekler ki hani torunumuz, sonra bize gelme gitmeler başlayacak daha sık görüşmek isteyecekler,ben içli dışlı olmak istemiyorum artık...korkum bu işte. Yoksa kocam gitsin görsün, onlar umrumda değiller kocamdanda hiç şüphe duymuyor, endişelenmiyorum..
 
Dediklerinizi tek tek okuyorum, çoğunuza da hak vermiyor değilim.

Benim tek korkum. Bugün kocam gitse onları görmeye yanlız bir şekilde, yarın öbür gün diyecekler ki hani torunumuz, sonra bize gelme gitmeler başlayacak daha sık görüşmek isteyecekler,ben içli dışlı olmak istemiyorum artık...korkum bu işte. Yoksa kocam gitsin görsün, onlar umrumda değiller kocamdanda hiç şüphe duymuyor, endişelenmiyorum..

Torunlarını da eşin gibi görmek hakları, eşinle gönderirsin görürler...
 
laylasu, normalde %90 gelinleri haklı bulurum ister istemez(eşimin ailesinden çok çektim, ondan belki) ama maalesef sen %10 luk kısımdasın.

eşinin ailesi ile görüşmesine yasak koyman, torunu görmelerini yasaklaman hiç doğru değil.
senin ailen nasıl yeğene/toruna bayılıyorsa, eşinin ailesi de görmek ister. o hasreti neden sokuyorsun ki aralarına? çocuğun için de en iyisi bu. ben de artık nefret noktasındayım kv ve kp' den. hiçbir hakkımı helal etmiyorum(yazdıklarının 100 katını yaşadım inan), ama bir kere bile eşime böyle yasaklar koymadım, koysam bile beni dinlemez, görüşürdü. torun yok ama olduğunda görmeyi yasaklamam. çocuğum için yaparım bunu... onların kaşına gözüne değil...

sen sevme yine, mesafeli dur, resmi ol, gerekirse konuşma ama aile içinde tatsızlıkların uzamasına sebep olma arkadaşım. eşin de ister istemez senin ailene ve yuvanıza bunu yansıtır. insan psikolojisi. o içten içe huzursuzdur, ailesiyle görüşmek istiyordur.
ki yazdıklarından anladığım, gerçekten eşin haklı haksız ayırt edebilen, sana destek veren, ailesini seven biri. hep böyle kalması için, onun da duygusal isteklerine karşı anlayış göstermen gerekiyor diye düşünüyorum. yoksa gerçekten kayıp gider eşin...

bana kızma lütfen ama yazma gereği duydum bunları...
sadece ilk mesajı okuyup yazdım, diğer mesajlara da bakıp gerekirse yoruma eklemeler yaparım.
 
Son düzenleme:
insanın kendı ailesi olmayınca sanırım affetmek daha bir zor oluyor.
ama, aynı durumla sen ve ailen olsaydınız
sen kesin barışırdın ve eminim ki eşinde senden yana olurdu.

sen nefret etsen de, istemesende
onlar eşinin ailesi, bu kadar vicdansız olmaz.

bana böyle bir şey yapılmış olsaydı
heralde ben karşı tarafı bırakıp gıderdım, bu bencilliktir çünkü.

daha ne istiyorsun, 3 yıl kaynana dırdırından kurtulmuşsun
hiçbir şey eskisi gibi olmaz elbette, ama ailesini bir kenara at
eşini düşün:KK34:
olaylara kendı pencerenden bakmayı bırak.

şimdi sen izin vermıyorsun ya eşine? eğer bişi olursa, eşin her şeyi senden bilir ve olaylar daha kötü olur.
sen fazla yüz vermessin olur biter
ama eşini arada bırakma:KK34:
 
eşine çok yükleniyorsun. eğer karakteri sağlam biriyse yani dolduruşa gelmeyecek biriyse ve sana düşkünse bence bırak ailesine gitsin. sen görüşmemekte haklısın ama onların aralarındaki bağ birbirlerini affetmelerini kolaylaştırır. aynı davranışları ailen sana yapsa 4-5 sene sonra sen de affederdin diye düşünüyorum.

kendin gitme ama bence eşine gidemezsin diye baskı yaparsan bu defa kötü olan sen olursun eşinin gözünde de.
 
eşinin ailesi yazdıklarına göre, pek anlayışlı, ağırbaşlı insanlar gibi davranmamış.
eşin o an çok kırılmış(haklı olarak), büyük konuşmuş ama durumdan hoşnut değil işte. geri adım atılacaksa, evladın atması daha yerinde olur. arkadaşların dediği gibi, bu dönemde Allah korusun ama herhangi bir vefat vb durum olursa eşin seni hiç affetmez. kendi yuvanın mutluluğu için hoş görmen iyi olur.

Siz yanlış anladınız sanırım yazdıklarımı.
*Eşimin babası benim babama dert yanıyor oğlu kayınpederine babacım diye hitap etiği için. Kıskanıyor yani.
*Eşimin babası benim babamın almış olduğu mobilyaya laf ediyor. O para ona verilirmi, salaklık bu, diye.
*Eşim babasına baba durumum yok şuanda sıkışığım,elimde yeteri para yok demesi üzerine eşimin babası olsun olm, sen kredi çek ben öderim demiş.Oğlu bak baba bunu çekerde sen ödeyemezsen bende ödeyemem zora düşerim demiş,oda öyle şey olurmu borç benim demiş.
*Düğünde karşılanmadılar, hoşgeldiniz denilmedi,yanlarına oturulup gönül alınmadı vs vs vs ...Bir seti bile parça parça taktılar. Yüzüğü kardeşi, kolyesi babası, bilekliği annesi gibi :KK43:
Değer verilmedi ki bana benden ne bekliyorlar.


bana da kıskançlık gibi gelmedi. kıskançlık olsa açıkça dile getirmez(sarhoş olsa bile), çok daha entrikalı laflar dönerdi. adamın ağrına gitmiş belki. insanlar kendi çocuğu ona
-'cığım' takısıyla konuşmayıp, sevdiğinin ailesine öyle konuşursa üzülür. kim olsa dert ederdi bunu. benim kv, ona 'anneciğim' demediğimi bile kaç kere ima etti, :KK9: anne derken bile nasıl zor çıkıyor ağzımdan bir de anneciğim bekliyor bunca kötülük yaptığı 'elkızı'ndan. insan kendi çocuğundan daha çok bekler... bunda birşey yok.
- mobilya konusunda bilirkişi olarak keşke önerileri oğluyla paylaşsaymış da kaliteyi eşiniz anlayıp ona göre para ödeseydiniz... burada hatalı buldum kp....
- kredi konusunda, kendinizin altın olarak olsa da, paranız olduğu halde, ısrarla siz ödeyin, demeniz çok tuhaf geldi bana. ödemeye niyetleri olsa öderdiler. ödemiyorlarsa siz ödeseydiniz, meblağ öyle büyük de değil... istemenize gerek yoktu. sözünü tutmamış kp, tamam... bunca dillendirmeye gerek yoktu bence.
- burada size hak verdim. eşinizin memlekette yapılmıştı herhalde. ne kadar düğün iki ailenin de olsa, ailenizle ilgilenmeli, akraba eş dost ile tanıştırmalı, yabancı hissettirmemeliydiler. aileniz oradaki karşılamalarından hoşlanmadıysa; onlarla resmi olurdu, zorunlu olmadıkça görüşmezdiler, olur biterdi...
takı konusuna gelince, o şekilde set takan çok aile var. ya da bir kişi takıyor, diğerleri sadece tebrik ediyor... sıkıntı yapmayın.


Dediklerinizi tek tek okuyorum, çoğunuza da hak vermiyor değilim.

Benim tek korkum. Bugün kocam gitse onları görmeye yanlız bir şekilde, yarın öbür gün diyecekler ki hani torunumuz, sonra bize gelme gitmeler başlayacak daha sık görüşmek isteyecekler,ben içli dışlı olmak istemiyorum artık...korkum bu işte. Yoksa kocam gitsin görsün, onlar umrumda değiller kocamdanda hiç şüphe duymuyor, endişelenmiyorum..

sevgili laylasu, çocuğunu sevecek, hor davranmayacak olduktan sonra görüşmelerine onay ver. çocuğun için yap bunu. sevgi ile büyüyen çocuklar mutlu olurlar. senin ailen ne güzel çok seviyor, biraz da eşinin ailesi sevsin.
sana olan hoşnutsuzluklarını çocuktan çıkarmayı denerseler, çocuğu sakın tabii, ama onun dışında engel olma. herkesin sevgisi ilgisi, çocuğuna ayrı artılar katacak.

eşinin ailesi inan o kadar da kötü değil. kötü sözlerini, davranışlarını bilmemezliklerine, anlayışsızlıklarına ver.
oğulları ile görüşmeyecekler, torunu bu yaşa kadar görmeyecekler, kimsenin ailesi kolay kolay böyle uzak kalmazdı inan. her türlü fesatlığı sokarlardı içinize.
 
Son düzenleme:
Nereden başlayacağımı bilemiyorum…

Tarih 28.07.2007
Herşey eşimle 14.02.2007 tarihinde nikahımızı kıydıktan sonra başladı. Eşimle farklı şehirlerde yaşıyor aramızdaki mesafe ancak 2 saat kadardır. Eşim her hafta sonu gelmeye çalışıyordu, malum haftanın 6 günü ikimizde çalışıyorduk. Biz bir gün ailemle, eşimin ailesini ziyarete gittik ve gitmişken hem orada kaldık hemde erkek tarafına ait olan bir takım eşyaları beğenir alırız dedik. Herşey bu günden sonra başladı….

Hikayem uzun olacağı için size şuan’ki bulunduğumuz duruma gelmemize olan sebepleri maddeler halinde yazacam. Ben sizden tecrübe ve akıl olarak bana göstermenizi isteyecem.

• O gün ziyarete gittiğimiz günün öğlen saatinde oturma odası takımını bakalım dedik. Her ailenin babaları evde kalalım dedi. Annelerimizi aldık ve koyulduk çarşıya. Nitekim vaktimiz dar olduğundan gerçekten beğenerek oturma odamızı eşim aldı. Ertesi gün mutlu mesut vedalaşarak evimize döndük.

• Eşim ve ailesi bir gün bize geldi kalmaya. O gün babam ve kayınpederim yaylaya çıktılar. İçtiler ve kayınpederim babama ‘’ biliyormusunuz …. Bey, benim oğlum bana hiç babacım diye seslenmiyor ‘’ demiş. Bunu eşime sorduğumda kendi babasına içinden gelmediğini benim babama bunu içinden gelerek söylediğini ifade etti. Anlayacağınız babası buna epey bir dertlenmiş.

• Bir gün eşim bizde kaldığında tekrar kayınpederlerime ailecek yol alırken yolda babam ‘’ bak kızım hazır mobilyacılar sitesinden geçiyoruz hazır fırsat arabada altımızda varken isterseniz yatak odanızı beğenebilirsiniz’ ‘’ demişdi. Beğendiğiniz olursa hemen alırım dedi. Eşime sordum, neden olmasın, ‘’iyi olur’’ dedi. Girdik beğendik aldık.

• Eşimin ailesi o yatak odasını aldığımızı duyduklarında bozuldular. Neden onlara haber vermemişiz, neden onlarda yanımızda değillerdi, gelemeseler bile en azından sorulsaydı olmazmıydı gibi tepkilerden başlıyor şuanki durumumuz. Bunları eşim değil annesi babası söylüyor. Eşimde bu durumda sıkıntı yok.

• Yatak odasını kurulumunda eşimin ailesine rica ettik yanlarında durulsun diye. Kayınpederlerimde Eşim ve ben o gün onlar geç gelecekler diye yemek hazırlıyorduk. Geri geldiklerinde kayınpederimin (mobilyacı kendisi) ‘’ o kadar para o yatak odasına verilirmi ? ‘’ ‘’ 1 2 sök kurmaya o mobilyalar dağılır ‘’ ‘’ ….. Bey kolay kazanmıyordur o parayı ‘’ bir dünya söylendi. Ben gözyaşlarına boğuldum. Sonuçta ben ve eşim beğenmişdik, biz kullanacaktık.

• Ben neden ocak üstü mini fırın almışım da normal değil. Onda yemek yetiştirilmezmiş. (Halbuki fiyatları neredeyse aynı)

• Oturma odasına evlendikten sonra alınan masa üstü süs eşyaları…Onları ben önceden getirecekmişim.

• Eşimin dayısı bir gün hepimizi iftara çağırdı, 2 gün sonra telefonda kardeşi telefonda arkadan kayınvalde ‘’ neden biz onları hala iftara çağırmamışız ‘’ diye hesap sorması. Hemen sonrasında msn de kardeşiyle yazışarak (arkadan kayınvalde söylüyor o yazıyor, belli çünkü cümlelerden o kuramaz) birbirimize hakaret boyutuna varacak dereceye gelmemiz.

• Eşim kredi çekmiş 3 bin tl düğün için ama bunu babası ödeyecek diye söz almış ve babası adına çekmiş, bundan sonra benim haberim olmuşdu. Bu durumları düzeltmek için eşim bensiz ailesiyle dayımlarda buluşdu, orta yol bulmak için. O akşam babası eğer eşin bizden özür dilemese elimi ayağımı üstünüzden çekerim, krediyide sen ödersin demiş. Eşim bunu yapamazsın, bak zaten zar zor geçiniyoruz bir sürü kredi kartı borçları var düğünden kalan demiş. Hem bu şekilde beklide doğacak olan bir çocuğun ekmeğiyle oynuyorsundur demiş ve karşısından annesi dizlerini bükerek oğluna doğru uzanarak suratına tükürmüş, ‘’ sapık ‘’ demiş. (Bunları dayımın eşi ve eşim anlattı). Eşim bana bunu yaparsan sana dedeliği yaşatmam, torununu göremezsin demiş. Ona rağmen o borcun yarısındayken ödemedi ve bizi ödemeye mahkum etti. Düğündeki Liraları satarak onuda kapadık eşimle.

• Eşim 4 erkek kardeşler. Biz ise 4 kız kardeş.O günden sonra hiçbir kardeşi eşimi arayıp sormadı bilakis hesap sordu ve aşağalayıcı cümleler kullandılar.

• Eşimin ailesi düğünde benim ailemi karşılamadı gibi desek yeri vardır. Masalarına gitmediler, oturmadılar, ilgilenmediler.


Özet olarak bir sürü buna benzer her iki tarafında halkı haksız olaylar yaşadık. Eşim 5 sene üzerine bir komşusunun eşime akıl verdiği bir dönemde ‘’ bana bu kadar aklın 10/1’ini kardeşlerime versen. Benim kapıma pişmanlıkla gelen olduda ben mi suratına kapı kapadım ‘’ demesi üzerine kardeşleriyle 5 sene sonrasında buluşup barıştı. Benide bir şekilde ikna etti, bende bulup sonradan sırf eşim kardeş sevgisinden olmasın, kardeşlik başkadır mahrum olmasın diye buluşdum ve görüşüyorum şuanda. Evimede buyur ettim, eşimin gözlerinden anlıyorum çok mutlu, duymadığım kahkahaları atıyor kardeşleriyle bir olunca. Şimdi eşimin aileside barışmak istiyor fakat bir türlü adım atmıyorlar. 3 yaşında kız çocuğumuz var. Teyzesiylede küsdük, ama o doğdu günün sabahı aradı ve tebrik etti, eşim soğuk davrandı ama pişman olana sırt çevirmemesi gerektiğini dayısı söyleyince bir şekilde barıştık. Teyzesi benim de ailemin olduğu bir gün kardeşiyle (eşimin dayısı) gelip hüngür hüngür ağlayarak özür diledi. Göz aydınına geldi. Eşimin ailesinden hala ses seda yok. Onlarda gelecekmiş ama eşimin ‘’ onlar gelirse suratlarına kapatırım kapıyı ‘’ demesi üzerine gelememişler. Benim ailem bizden çok çocuğumuza sahip çıktı. Çocuk odasını ve tüm kıyafetlerini ablam aldı ve hala getiriyor (kendisi almanyada yaşıyor), küçük kız kardeşim desem 1 sene bizimle yaşadı sırf çocuğa bakmak için, 4 sene iktisat mezunu ve kendi hayatından fedakarlık ett. Ben hala 1 bavul kıyafet almış değilim kızıma her şeyi alınıyor. 4 tane farklı bisikleti var, daha 3 yaşında. Anlayacağınız HER eksiği alınıyor, heryerden bişiler geliyor teyzeleri ve annem babamdan dolayı. Babam zaten ölüyor torunu için. 5 de işden çıkıyor kamyon şöförü ve o saatten sonra bizi 2- 2,5 saat yol sonucu eve götürüyor ve dönüyor.Anlayacağınız ailem çok fedakarlık yaptı çocuğumuz için ve halada yapıyorlar. Onlar bizden kızımızı evlatlık alıp siz kendinize bitane daha yapın dedikleri bile oldu. Kardeşleri bizi barıştırmanın yolunu arıyorlar, eşim etkileniyor ve sanki taze olan kini yok oluyor gibi. Geçende bana annesi ve babası ile ağız ucuyla görüşmek istediğini söyledi, ben krize girdim, hıçkıra hıçkıra ağladım kendime gelemedim. Ben annesi babası bu fırsatı kaçırdıklarını , doğduğunda neredeydiler, neden şimdi ben refaha vardığımda, neden kızımızın zor dönemleri bitmişken harekete geçmelerine gerek olmadığını defalarcana söylememe rağmen, eşimin onlara karşı yumuşadığını hissediyorum ve bana olan ilgisizliğini fark ediyorum. Bana soğuk davranıyor. Neden annesi ve babası ile görüşmelerine izin vermediğimi soruyor. Öldüklerinde ben nasıl biri olacam, bu vicdan azabıyla yaşayabilecekmisin diye bana sorduğunda tepkisiz kalıyorum, kinim ve nefretim asla dinmedi. Ben asla görüşmek istemiyorum ve kızımı asla göremezler. Onlar ise görmek istiyorlar, sülalelerindeki tek kız çocuk.
Kardeşlerinin demesine göre kayınvaldemin kız kardeşi körüklemiş durumu. İşte enişte ‘’ mirasdan men et ’’ ‘’evlatlıktan red ederim ’’ de diye akıl vermiş kayınpederime, oda uygulamış. Şimdi başta bize küs olan herkes bizden özür diledi ve görüşüyor. Kayınvaldem ve kız kardeşi (teyzem) ve erkek kardeşi (dayım) ile asla görüşmüyor ve görüşmeyeceklerde.

Ben eşimin ailesine gitmesine, görüşmesine müsaade etmiyorum. Eşimde sanki bıraksam gidecek havası var ama (kini dinmiş)
Sorduğumda nereye kadar küs kalacaz,evet ilk baştaki kinim yok diyor. Öldükten sonra ölüsünümü görecem diyip diyip duruyor.

Hikayemi özet olarak geçtim ama umarım yardımcı olabilirsiniz… Eşim mükemmel biri, iyi niyetli, asla kırıcı olmamaya çalışıyor ( ama bazen bilerek mi bilmiyorum özellikle annemi çok tersliyor),
Benim çalışdığım ve geç geldiğim akşamları evi siler süpürür, enfes yemek yapar.

siz görüşmek zorunda degılsınız ama eşinizin görüşmesine karısamazsınız...ister affeder ıster küser..onların sorunu bu sizin kırgınlıgınız sıze.haklısınızda.ama aılesının yerını asla alamazsınız.o yüzden tabıkı barısacak..
 
Başlık benim duruma uyuyor içeriği merak ettim diye üşenmeden okudum..
Sizin sorunlarınız hemen hemen düğün hazırlığında çoğu insanın yaşadığı
sorunlardan olmuş.Ama sen hassas yapından ötürü belli ki daha fazla etkilenmişsin
unutamıyorsun. Kırgınlığını anlayabiliyorum. Bir zaman sonra kırgınlık nefrete dönüşür.
İsimlerini duysan keyfin kaçar..

Ama çok büyük bir kin duyulacak bir şey yaşanmamış bence.
İnsanlar hakaretler duyuyor. Buna rağmen eşi unut,büyüklük sende
kalsın. Hatrım için diyebiliyor.
Sana ya da ailene edilen bir hakaret göremedim en azından
( gözümden kaçmışsa kusura bakma yoğun bir yazıydı)
Bu durumda eşine yasak koyma bence... İlerde ölseler falan eşin
seni suçlar,senden uzaklaşır. Sebep sen olma.
Sen görüş istediğin gibi ama bilki ben yaşadıklarımı unutmayacağım.
Ve unutmamı çok sıcak olmamı bekleme diyebilirsin..
Ayrıca görüşmene izin verdim diye abartayım deme sakın diye de uyar.
Ben olsam en çok bundan korkardım açıkçası..
 
eşin gerçekten sana değer veriyor ve saygı duyuyor belli.böyleyken eşini kendinden uzaklaştırmana hiç gerek yok arkadaşım.o kadar kızgınken nasıl affetti aklım almıyor demişsin ama anne baba ne yaparsa yapsın insan affeder bunu tahmin etmeliydin.ayrıca buna üzülme belliki çok kafaya takıyorsun, emin ol sen de olsan en sonunda affedecektin.insan anne babasını silemez.
eşine annen baban çok istiyorsan görüş eğer isterlerse belli bir süre sonra torunlarını da görsünler de,çok mutlu olacaktır.bunu onlar için değil,senin üzülmemen,mutlu olman için yapıyorum dersin.ama böyle gidersen senden uzaklaşır eşin,hele annesine babasına birşey olacak olsa aranız bozulur.hem senin ailenle ilişkileri de iyi belliki,böyle giderse o da bozulur.fazla uzatmadan eşinle konuş,senin için en iyisi bu.
 
Sizin yerinizde olsam Annesini babasını silen eşden ben korkarım.
Bu kadar merhametsiz bi eş ilerde sizin bir yanlışınızda çok rahat seni ve evladını'da siler.
Eşiniz geçde olsa hatasının farkına varıp,merhamete gelmiş,görüşmek istiyor,ve siz mani oluyorsunuz.
Lütfen sizde yanlışınızın farkına varın.
siz görüşmeyin ama eşiniz ve çocuğunuz bırakın gidip görüşûp hayır dualarını alsınlar...
 
bu kadar uzun süre küs kalacak kadar mesele değil bunlar bence kaldı ki eşim beni ailemle görüştürmese ve o sırada ailemin başına bir şey gelse o eşi affedemezdim,ne ölüsü ne dirisi derler ya öyle soğurdum ondan.Böyle şeylerden kaçınmak lazım.Siz mesafenizi koruyun, soğun olun ama ata ile oğulun arasına girmeyin.
 
X