Hangi uzman psikolog söylemişti hatırlamıyorum ama biri için fazla fedakarlık yaptığınızda, bir süre sonra o fedakarlık yaptığınız kişiden nefret etmeye başlarsınız. Sizde de olan bu, içten içe, ki böyle saçma bir espriden kırılıyorsunuz, gönlünüzü almasını, öpmesini bile istemiyorsunuz; içinize oturuyor, soğumuş hissediyorsunuz. Sürekli yorgunum diyorsunuz, evliliğin sorumluluğundan sosyal hayatınız bitmiş, hafta içi sabahtan akşama kadar çalışıyorsunuz, siz arkadaşlarınızla gezemiyorken o gezebiliyor. siz ise ev ve iş arasında gidip geliyor, evde de tek lüksünüz, ev işlerini bitirdikten sonra kendinize kahve yapmak. Böyle bir evlilik aşkı öldürür tabi, çok normal. Zaten hafta içi sabah 9 akşam 6'a dek çalışıyorsunuz, geri kalan zamanda ise sizi mutlu edecek şeyler yapın, hem eşinizle birlikte hem de sırf kendinize zaman ayırarak. Ev işlerine gelince mesela bizde bazı yemekleri ben yaparım bazılarını eşim, pilavı ben yaparım, tencere ve fırın yemekleri bende (ben bunları güzel yaparım), tavada pişen, menemen, kızartma veya kavurma işleri, makarna veya tost yapma işleri eşimde ( o bunları güzel yapar). Bazen ben yemek yapmak istemediğimde eşim yapar. Temizliğe gelince
yapıyor zaten anlatmadığım için yapmıyor anlamına gelmesin. Fakat erkeğin temizliği bana bir kadın olarak yeterli gelmiyor
Çok fazla mükemmeliyetçisiniz. Ne olur biraz dağınık kalsa, siz de daha enerjik ve neşeli bir insan olsanız? Ben de eşimin yaptığı temizliği beğenmem. Yapar ben de bazen arkasından gider biraz daha temizlerim ama yine de işimi kolaylaştır. Esprilere ve dışarıda farklı davranmasına gelince, bazı erkekler pek hoşlanmaz dışarıda eşleriyle çok mıç mıç görünmeyi, özelimizi dışarıya yansıtmak gibi görürler. Benim eşimin bir arkadaşı var onunla şakalaşırlar böyle, "sen kılıbıksın, yok asıl sen kılıbıksın" diye. Bir de eşim bazen bir şey yapmak istemediğinde beni bahane eder o arkadaşına "hanımdan dayak yemiyelim şimdi" vs diye espri yapar. Ben başta anlamıyordum çok sinir oluyordum eşimse "bunlar erkek muhabetleri" dedi. Ben de takmıyorum karışmıyorum. Herşeyi kafaya takarsak nasıl mutlu olabiliriz ki?
Siz salın biraz bence, kendinize zaman ayırın, kendinizi mutlu edecek şeylere yoğunlaşın, hayata bir kere geliyoruz, e sevdiğinizi söylediğiniz biri ile de evlisiniz, keyfini sürün. Biraz bencil olun, inanın hem siz daha mutlu olursunuz hem de ironik gelebilir ama daha kıymetli olursunuz.