Eşim, hayatım adına çıkmaz sokaktayım

Kocası terapiye yanaşmıyormuş.
Anladim yani konu sahibi biraz tutarsız geldi bana açıkçası. Yapı olarak birbirimize benziyoruz ben de çok duygusal eşimle dipdibe mıç mıç olmayı severim o daha az sever bana tam gelen şeyler ona fazla gelir e kabul ettim yoluma baktım suan terapi alıyoruz ve terapist bize birbirinizi olduğunuz gibi kabul edin dedi eşim daha kişisel alan seven birisi bense o birlikte bisey yapalım desin diye 4 gözle beklerim . Şunu anlatmaya çalıştım aslında beklentilerimiz karşılık görmüyorsa bu bazen esimizin iyiliği kötülüğü değil de karakteri sebeplidir bazen de kabul etmek gerekir
 
Bize anlattıklarınızı göz önüne almadan, olcüp tartmadan bosanmayı lafını etmemeliydiniz. Belki de sizi kaybetmekten korkar, kendini değiştirir diye düşündünüz. Fakat bu adam hep böyleymiş. Sıgınacak liman olarak gormussunuz. Belki de bir yara bandıydı, baskasından ayrılığa onunla teselli buldunuz. Fakat bulanık kafa ile alınan kararlar genelde husran olur.
Kafanızda olusturdugunuz profil gömleğini ona giydirmeye kalkmıssınız, yeninden yakasından uymamış. Yoksa aldıgınız "mal"ı iade gerektirecek bir durum yok. Ona yine bir sey olmayacak. Olan size olacak.
3 kuruş nafaka, bununla özlediginiz hayatı yasayabılecekmisiniz, tabii ki hayır. Beklentiniz düşürün, gününüzü kendinizce güzelleştirin, çocugunuzla bir dünya kurun, eşiniz de dahil olursa olur. Yapmayacaksınız biliyorum, yazmadan edemedim yine de..
Mantık senin göbek adın mi gel opem seni
 
Annemin bir evi var, yaşadığımız ev boş duruyor şu an. Boşanacak olsam bile kızım aç evi gir otur hallolur inşallah herşey deseydi keşke. Ben ondan kilometrelerce uzakta yalnızım. Ki eşimle olan problemleri anlatmadım bile doğru düzgün. Adam belki burada beni dövüyor eziyet ediyor. Babam olmadığı için annemin daha dik bir duruş sergilemesi gerekirdi. Sorun varsa bile eşime kızımı üzmeyeceksin korkusu veremesi lazım. Hiç aramaması kızım nasılsın dememesi bana çok acımasızca geliyor. 4 tane ablam var bir annem bir babam var ama ben kendimi yapayalnız hissediyorum. Hiç biriyle konuşmuyorum, çok yazık
Anneniz sizden daha yeni evli. Onun ne olacagı bellı mi, belki de o da evine dönmek zorunda kalacak, kendine mi bakacak, sıze mi? Belki dersiniz ki o cocuguma bakar ben çalısırım, peki o boyle bir hayatı ıstıyor mu bakalım
 
Merhaba arkadaşlar, kendimi nasıl ifade edeceğimi bilememekle beraber başlıyorum.
26 yaşındayım. Eşimle 3 yılı aşan bir evliliğim var. Biraz görücü usulü diyebiliriz. Şahsım adına mantık evliliğiydi. Burada ki mantık eşimin iyi huylu, güzel ahlaklı olmasıydı. Evlenip eşimin işi dolayısıyla farklı bir şehirde yaşamaya başladım. Evlendikten sonra insan birbirini daha iyi tanıyor, bizim eşimle kafa yapımız hiç uyuşmuyor. Müzik zevki, film zevki gibi. Eşim emekli amcalar gibi işe gidiyim eve geliyim karnım doysun hanımla iki TV izleyeyim yatayım uyuyayım gibi. Asla gezmek istemez, dışarıdan canı yemek çekmez. Bana karşı hiç cimri değil ama asla üstüne başına birşey almaz evde yırtık pırtık şeylerle gezer. Ben tanımadığım bir şehirde yapayalnız kaldım psikolojim bozuldu. Sosyalleşmek için çok uğraştım ama bir türlü arkadaş, çevre edinemedim. Eşime dışarı çıkalım dediğimde çıkıyoruz boş boş durup dönüyoruz. Adamla muhabbet edemiyoruz, kahkaha atamıyoruz. Ki sıkılıyorum bunalıyorum dememe rağmen hadi gel şunu yapalım diyen biri değil. Ben bir kadın olarak şımartılmak istiyorum. Arada hediyeler alsın, beni bebek gibi sevsin, ilgilensin ama yok. Bir insanın yaşadığı yeri güzelleştiren sevdiği insandır bence. Eşimle güzel vakit geçirebilsek çoğu şeye ihtiyacım kalmayacak belki de. Aynı zamanda ailesine aşırı düşkün. Evlendiğimizden beri beni asla ailesi gibi göremedi hissediyorum. Bir gün ailesiyle karşı karşıya gelsek kesinlikle onları seçer, onların küçük bebeği gibi, ailesi de eşimi hergün arar canım kuzum bitanem diye sever. Bizim bi kızımız oldu 2 yaşına girmek üzere. Ben artık aşırı bunaldım kaldıramıyorum hiç birşeyi. 3 yıldır evde oturan sürekli yemek, temizlik yapan vasıfsız birine dönüştüm. Anne baba olarakta aynı gemi de değiliz ben güzel yetiştirmeye çalışıyorum eşim saçma sapan şeyler öğretiyor benim başardığım tüm düzeni alt üst ediyor. Bir gün memlekete gittiğimizde eşimin ailesinden dolayı kavga ettik kavga büyüdü bende kızımı alarak annemin evine gittim ama belli etmedim birşey sadece tartıştık dedim annem ablam bunu büyük bir olay haline getirdi ee niye geldin o zaman, napcan boşancan mı ne yiyeceksin ne içeceksin nerde kalacaksın muhabbetine çevirdiler. Ben eşime küsemez miyim daha geleli 1 saat oldu ben bunları mı düşünecektim dedim tartıştık ablam evden kovdu küçük çocukla akşam vakti sokakta kaldık. Annemin ikinci evliliği 1 yıl anca oldu. Evlenmeden önce farklı bir ilçede yaşıyorduk yani eşimin memleketine yabancıyız. ablam oraya misafirliğe gelmişti. Annemin evinden beni onun kovması ve annemin ağzını açıp sen karışma, burası benim evim vs demediği için anneme çok kırgınım 4 aydır küsüz hiç konuşmadık. Ben eşimden boşanmak istiyorum ama yapayalnızım. Çok güçsüzüm. Maddi, manevi yetersiz kalacağım. Ne gidecek yerim var, ne bir gelirim, ne de gücüm kuvvetim. Eşim sürekli beni zorbalıyor. Çocuğuma dört dörtlük bakıyorum çeşit çeşit yemekler, eğitimler, oyunlar. Öfkelenip çocuğa bağırdığımda direk sen ne biçim annesin ben senden iyi bakıyorum gibi şeyler söylüyor. Herkesle arası kötü olan sensin, sıkıntı sende diyor. Sürekli deli, sinirli vırt zırt eleştiriyor. Zaten psikolojik olarak çökmüşüm arkadaş yok aile yok eş eş değil bir de hayatımı daha da çekilmez hale getirmeye çalışıyor. Nasıl bir yol izlemeliyim, ne yapmalıyım
yazdıklarına göre bana eşinden çok şey bekliyorsun geldi. Hayatın seni mutlu etmesini bekleme. Hobi edin, açıktan üniversite okuyabilirsin. Ben de ailemden uzaktayım. Kızın iki yaşındaymış. Beraber dışarı çıkıp gezebilirsin. Ayrıca senin eşin de çocuğuna bağırırsa sen de tepki verirsin.
 
Merhaba arkadaşlar, kendimi nasıl ifade edeceğimi bilememekle beraber başlıyorum.
26 yaşındayım. Eşimle 3 yılı aşan bir evliliğim var. Biraz görücü usulü diyebiliriz. Şahsım adına mantık evliliğiydi. Burada ki mantık eşimin iyi huylu, güzel ahlaklı olmasıydı. Evlenip eşimin işi dolayısıyla farklı bir şehirde yaşamaya başladım. Evlendikten sonra insan birbirini daha iyi tanıyor, bizim eşimle kafa yapımız hiç uyuşmuyor. Müzik zevki, film zevki gibi. Eşim emekli amcalar gibi işe gidiyim eve geliyim karnım doysun hanımla iki TV izleyeyim yatayım uyuyayım gibi. Asla gezmek istemez, dışarıdan canı yemek çekmez. Bana karşı hiç cimri değil ama asla üstüne başına birşey almaz evde yırtık pırtık şeylerle gezer. Ben tanımadığım bir şehirde yapayalnız kaldım psikolojim bozuldu. Sosyalleşmek için çok uğraştım ama bir türlü arkadaş, çevre edinemedim. Eşime dışarı çıkalım dediğimde çıkıyoruz boş boş durup dönüyoruz. Adamla muhabbet edemiyoruz, kahkaha atamıyoruz. Ki sıkılıyorum bunalıyorum dememe rağmen hadi gel şunu yapalım diyen biri değil. Ben bir kadın olarak şımartılmak istiyorum. Arada hediyeler alsın, beni bebek gibi sevsin, ilgilensin ama yok. Bir insanın yaşadığı yeri güzelleştiren sevdiği insandır bence. Eşimle güzel vakit geçirebilsek çoğu şeye ihtiyacım kalmayacak belki de. Aynı zamanda ailesine aşırı düşkün. Evlendiğimizden beri beni asla ailesi gibi göremedi hissediyorum. Bir gün ailesiyle karşı karşıya gelsek kesinlikle onları seçer, onların küçük bebeği gibi, ailesi de eşimi hergün arar canım kuzum bitanem diye sever. Bizim bi kızımız oldu 2 yaşına girmek üzere. Ben artık aşırı bunaldım kaldıramıyorum hiç birşeyi. 3 yıldır evde oturan sürekli yemek, temizlik yapan vasıfsız birine dönüştüm. Anne baba olarakta aynı gemi de değiliz ben güzel yetiştirmeye çalışıyorum eşim saçma sapan şeyler öğretiyor benim başardığım tüm düzeni alt üst ediyor. Bir gün memlekete gittiğimizde eşimin ailesinden dolayı kavga ettik kavga büyüdü bende kızımı alarak annemin evine gittim ama belli etmedim birşey sadece tartıştık dedim annem ablam bunu büyük bir olay haline getirdi ee niye geldin o zaman, napcan boşancan mı ne yiyeceksin ne içeceksin nerde kalacaksın muhabbetine çevirdiler. Ben eşime küsemez miyim daha geleli 1 saat oldu ben bunları mı düşünecektim dedim tartıştık ablam evden kovdu küçük çocukla akşam vakti sokakta kaldık. Annemin ikinci evliliği 1 yıl anca oldu. Evlenmeden önce farklı bir ilçede yaşıyorduk yani eşimin memleketine yabancıyız. ablam oraya misafirliğe gelmişti. Annemin evinden beni onun kovması ve annemin ağzını açıp sen karışma, burası benim evim vs demediği için anneme çok kırgınım 4 aydır küsüz hiç konuşmadık. Ben eşimden boşanmak istiyorum ama yapayalnızım. Çok güçsüzüm. Maddi, manevi yetersiz kalacağım. Ne gidecek yerim var, ne bir gelirim, ne de gücüm kuvvetim. Eşim sürekli beni zorbalıyor. Çocuğuma dört dörtlük bakıyorum çeşit çeşit yemekler, eğitimler, oyunlar. Öfkelenip çocuğa bağırdığımda direk sen ne biçim annesin ben senden iyi bakıyorum gibi şeyler söylüyor. Herkesle arası kötü olan sensin, sıkıntı sende diyor. Sürekli deli, sinirli vırt zırt eleştiriyor. Zaten psikolojik olarak çökmüşüm arkadaş yok aile yok eş eş değil bir de hayatımı daha da çekilmez hale getirmeye çalışıyor. Nasıl bir yol izlemeliyim, ne yapmalıyım
Yorum yapamadım. Boşan diyemem. Ama tek bir hatan var. O da mantık evliliği yapman. Mantık her zaman doğruya ulaştırmıyor. Bir insan iyi diye evlenilmez ki bunu da yaşayarak görmüşsün. Yani çocuğun okul çağına gelene kadar sabret. Sonra çalışmaya bak. Sonrasında ne yapacağına karar verirsin. Ama şu durumda zor. Allah yardımcın olsun.
 
Ben 4 yıldır görümcemle tanışıyorum. Şu ana kadar 5-6 kez ancak mesajlaştık. Eşimle 7-24 mesajlaşır ama bana hiç yazmaz ben bazen yazarım abla nasılsın napıyorsun diye. Kv ve k.peder de çok düşkün onlar da sürekli arar elimi guzum guzum severler. Kayınpederimle hiç konuşmayız kayınvalide ile haftada 1. Onlar kızıma ve eşime ilgiler daha çok. Biz onlar yüzünden eşimle çok kavga ettik ama ben daha hiç eşimin ailesiyle kavga etmedim. Bazı sorunlar olduğunda kayınvalideye güzellikle söylemeye çalıştım anne şöyle anne böyle diye ama beni yanlış anlamayın kadın aşırı cahil ve tutucu sadece oğlunu ve kendini nimetten sayıp savundu. Bende artık kendi kabuğumdayım olabildiğince konuşmuyorum konuşurken de normal hayatın akışından konuşup kapatıyorum
Eşinizin ailesinden uzak durun , hep mesafeli olun böyle cahil insanlardan asla hayır gelmez , ailesi böyle olduğu için oğulları bu halde , onlara yaranmaya çalışma bile değmez, kendine odaklan ve bu çukurdan kendimi ve evladımı nasıl kurtarabilirim sadece buna odaklan , boş, cahil bir kadın değilsin, evde oturup ders çalıştığın halde 81 almissin , bu çok iyi bir puan , biraz daha çalışırsan emin ol bir yere atanırsın, eşinden beklentilerini kes ve acilen kendine dön, sadece kendine ve kızına değer ver , seni üzen kimseye acıma, önce Allah sonra sen ve kızın sana yeter , böyle kadınların bir çiçek gibi cahil erkeklerin elinde solup gitmesi beni çok üzüyor 😕
 
Yorum yapamadım. Boşan diyemem. Ama tek bir hatan var. O da mantık evliliği yapman. Mantık her zaman doğruya ulaştırmıyor. Bir insan iyi diye evlenilmez ki bunu da yaşayarak görmüşsün. Yani çocuğun okul çağına gelene kadar sabret. Sonra çalışmaya bak. Sonrasında ne yapacağına karar verirsin. Ama şu durumda zor. Allah yardımcın olsun.
Konu sahibi tıpkı benim gibi düşünerek mantık evliligi yapmış, ben de mantıken baktım evliliğe, önce mantığım sonra duygularım dedim , hamdolsun eşim ilgisiz çıkmadı ama çıkabilirdi de , evlilik her zaman risktir ne çıkacağı belli olmuyor , erkekler elde edene kadar kul köle oluyorlar evlenince de salıyorlar kendilerini , güçlü bir kadınsan korkup peşinde dolaşıyorlar, bence eğer ben meslek sahibi olmasaydım aynen böyle bir evlilik yasayacaktım, eşimin ailesine çok benziyorlar, okurken ıyyyy oldum resmen Allah affetsin 😅
 
Kayinvalide bu kadar uzaktayken nasıl evliliğinizde bu kadar büyük problem oluyor?
İyi birisi diye evlenmişsiniz ama eşiniz iyi biri değilki. Eşiyle ilgilenmiyor, eviyle ilgilenmiyor, hayvan sevmiyor.
İs bulup bi süre para biriktirinceye kadar bu adama katlanmak zorundasınız. Çünkü aileniz arkanızda değil, yukarıda bir üye yazmış alintılamayi unuttum ama çok doğru söylemiş. Siz mantık evliliği yapıp aşk evliliği bekliyorsunuz. Birbirinize aşık olmadan nasıl duygusal romantik şeyler yaşayacaksınız ki.
Ah çiçek kız bir telefon yetiyor inan bana , kayın ailenin uzak olması da kurtarmıyor bazen ...
 
Eşimle en son konuştuğumuzda ben boşanmak istiyorum dediğimde bende mutlu değilim dedi. Bana bir miktar destek olacağını ama kötü zor bir hayat yaşayacağımı söyledi. Bende hayatın bir yerinden tutunmak istiyorum çabalamak istiyorum dedim. Bir miktar param var eşimde kızımızdan dolayı desteğini tabiki esirgemez ama benim kendi memleketime gidip hayat kurabilmem için şu an ki evimden eşya götürmem gerekiyor nakliye parası bir dünya. Kira ver, ev kur, aylık giderleri karşıla... Eşimin desteği ve benim mevcut olan bir miktar param şu an bunların bir kısmına yeter ama ben kızımla geçim derdine düşmek istemiyorum. Biraz daha sabredip eşimin yazın tayini çıkarsa o şekilde gidip düzen kurmaya çalışacağım. O zaman işim daha kolay olur diye düşünüyorum bilmiyorum mantıklı mı
Bence de acele etmeyin , bir is sahibi olana kadar bekleyin ve de çabalayın, kpss yi de elden bırakmayın, herşey gönlünüzce olsun 🤲🌸
 
Bize anlattıklarınızı göz önüne almadan, olcüp tartmadan bosanma lafını etmemeliydiniz. Belki de sizi kaybetmekten korkar, kendini değiştirir diye düşündünüz. Fakat bu adam hep böyleymiş. Sıgınacak liman olarak gormussunuz. Belki de bir yara bandıydı, baskasından ayrılığa onunla teselli buldunuz. Fakat bulanık kafa ile alınan kararlar genelde husran olur.
Kafanızda olusturdugunuz profil gömleğini ona giydirmeye kalkmıssınız, yeninden yakasından uymamış. Yoksa aldıgınız "mal"ı iade gerektirecek bir durum yok. Ona yine bir sey olmayacak. Olan size olacak.
3 kuruş nafaka, bununla özlediginiz hayatı yasayabılecekmisiniz, tabii ki hayır. Beklentiniz düşürün, gününüzü kendinizce güzelleştirin, çocugunuzla bir dünya kurun, eşiniz de dahil olursa olur. Yapmayacaksınız biliyorum, yazmadan edemedim yine de..
Konu sahibi bazen il merkezine çocuğuyla gidip güle oynaya eve gelirse adam belki " ya bu ikisi bensiz ne kadar güzel vakit geçiriyor, ben de tüm gün kös kös oturuyorum. Ben de onlara katılayım" der.
 
Konu sahibi tıpkı benim gibi düşünerek mantık evliligi yapmış, ben de mantıken baktım evliliğe, önce mantığım sonra duygularım dedim , hamdolsun eşim ilgisiz çıkmadı ama çıkabilirdi de , evlilik her zaman risktir ne çıkacağı belli olmuyor , erkekler elde edene kadar kul köle oluyorlar evlenince de salıyorlar kendilerini , güçlü bir kadınsan korkup peşinde dolaşıyorlar, bence eğer ben meslek sahibi olmasaydım aynen böyle bir evlilik yasayacaktım, eşimin ailesine çok benziyorlar, okurken ıyyyy oldum resmen Allah affetsin 😅
Katılıyorum. Evlilik risk. Yani savunduğum bir şey var. Evleneceğin kişiyi senin de güvendiğin kişilerin referans olması gerekiyor. Yani diyecek ki bu adam böyledir. Ailesi böyledir. Ona göre yol alacaksın. Günümüzde evlenmek hem lüks oldu hem de cidden zor. Ama konu sahibinin sorunu bana eşinden ziyade yalnızlık gibi geldi. O yüzden kendine sizin de dediğiniz gibi ciddi yatırım yapması lazım. Kendini sevmesi lazım. Şu an gözü kocasına odaklanmış. Kendisine odaklanmasi lazım. Katılıyorum.
 
Konu sahibi bazen il merkezine çocuğuyla gidip güle oynaya eve gelirse adam belki " ya bu ikisi bensiz ne kadar güzel vakit geçiriyor, ben de tüm gün kös kös oturuyorum. Ben de onlara katılayım" der.
Bence de, bazen düzen kurmasını beceremeyen düzen "oldurana" uyuyor. Bu daha kolay geliyor. Şu sözü çok severim "Ya bir yol bul, ya bir yol aç, ya da yoldan çekil" Eş kuramiyorsa bilmiyorsa beceremiyorsa ben olsam düzeni ben kurar, gezecek yerler arastırır, gider, gelecek defa için plan yaparım. Bu planlar içinde yeri olmadıgını goren adam illa ne oluyoruz diyecek. Beraber gidelim mi cok güzelmiş derim, isteksizse üstelemem giderim. Kv istedigi kadar kuzum yavrum desin ne olacak, bana diyecek değil ya, elbette cocuguna diyecek. Bunda takılacak bir sey yok. Annemizden yeterli sevgiyi görmezken eş annesinden mi göreceğiz, bu cok utopik..
 
Konu sahibi bazen il merkezine çocuğuyla gidip güle oynaya eve gelirse adam belki " ya bu ikisi bensiz ne kadar güzel vakit geçiriyor, ben de tüm gün kös kös oturuyorum. Ben de onlara katılayım" der.
Aynen kesinlikle. Konu sahibinin kendine dönmesi lazım. Kocasına fazla fokslanmış.
 
Anneniz sizden daha yeni evli. Onun ne olacagı bellı mi, belki de o da evine dönmek zorunda kalacak, kendine mi bakacak, sıze mi? Belki dersiniz ki o cocuguma bakar ben çalısırım, peki o boyle bir hayatı ıstıyor mu bakalım
Annelik böyle bisey değil ama , benim kızım eşinden eziyet görürken, mutsuzken nasıl ona sırtımı dönerim, nasıl arayıp da kızım nasılsın demem , benim de bir kız bebeğim var ömrüm yetene kadar , rabbim izin verdikçe ona koşacağım her an 🙁 Herkes anne olamıyor maalesef , en zor gününde çözüm aramak yerine kapı dışarı etmişler gece yarısı...
 
Annelik böyle bisey değil ama , benim kızım eşinden eziyet görürken, mutsuzken nasıl ona sırtımı dönerim, nasıl arayıp da kızım nasılsın demem , benim de bir kız bebeğim var ömrüm yetene kadar , rabbim izin verdikçe ona koşacağım her an 🙁 Herkes anne olamıyor maalesef , en zor gününde çözüm aramak yerine kapı dışarı etmişler gece yarısı...
Ben eziyet goremedim,ozensizlik var evet, daha kötüsünü yasamıs olan anneler için anlatacaklarının hiç önemi yoktur eminim
 
Annelik böyle bisey değil ama , benim kızım eşinden eziyet görürken, mutsuzken nasıl ona sırtımı dönerim, nasıl arayıp da kızım nasılsın demem , benim de bir kız bebeğim var ömrüm yetene kadar , rabbim izin verdikçe ona koşacağım her an 🙁 Herkes anne olamıyor maalesef , en zor gününde çözüm aramak yerine kapı dışarı etmişler gece yarısı...
En zor günlerimde hep annem yanımda idi. Hep beni dinledi. Gecelere kadar beni dinler yol gösterirdi. Fedakar ,bir o kadar da otoriter bir anne. İyi ki annem iyi ki. Anne çok mühim. Bir çocuğun hayatının mihenk taşı. Hiç bir koşulda çocuğuna sırtını dönmemeli. Çünkü çocuklar hata yapmaya her daim müsaittir. Onu anne ayakta tutar.
 
En zor günlerimde hep annem yanımda idi. Hep beni dinledi. Gecelere kadar beni dinler yol gösterirdi. Fedakar ,bir o kadar da otoriter bir anne. İyi ki annem iyi ki. Anne çok mühim. Bir çocuğun hayatının mihenk taşı. Hiç bir koşulda çocuğuna sırtını dönmemeli. Çünkü çocuklar hata yapmaya her daim müsaittir. Onu anne ayakta tutar.
Size gönülden katılıyorum, şuan bile burnumun direği sızladı, canım annem 🥲🌸 Rabbim çiçekler sersin onların yollarına...
 
Ben eziyet goremedim,ozensizlik var evet, daha kötüsünü yasamıs olan anneler için anlatacaklarının hiç önemi yoktur eminim
Evlilikte psikolojik şiddet de bir eziyet bence , ayy bilmiyorum ben rahat edemezdim bir anne olarak , millet rahat vallahi ...
 
X