- 4 Eylül 2011
- 11.003
- 23.685
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Sana tek bir şey anlatıcam eminim kocana şükrediceksin o zaman , brnim yüz görümlüğüm karpuzdu ciddiyim ben martın son haftası evlendim , hayatta en sevdiğim şeyde karpuzdur .. Nikahtan sonra eve geldik , yatak odasına geçtik birde ne göriyim büyük bir paket ağır kaldıramadımda yere oturdum bir açtım içinden kocaman diyarbakır karpuzu kadar büyük bir karpuz kestik yedik .. Yanlız kıpkırmızı müthiş lezzetliydi , nerden bulduysa artık demek istediğim bu erkek milletinden hiç bir şey beklemeyeceksin anacım beklenti olunca sonu hüsran oluyor
Bence öncelikle en büyük hata kıyaslama yapman olmuş millet karısına ne alırsa alsın bu seni bu kadar kasmamalı, sonuçta arkadaşların da dediği gibi evlenmeden önce bir takım incelikler yapması maalesef köprü hikayesi gibidir her erkek olmasa da çoğunluk böyledir.eşinden beklenti içine girme konuşmaya çalıştığında sanırım olay kavgaya dönüyor sende duygularını yazarak ifade et misal bi mektup yaz cebine koy nasıl olursa daha mutlu olacağını belirt onunla uzun bir ömür paylaşmak istediğini belirt eleştirilerini yap lakin kendini de kusursuz görme bak misal ben 1,5 yıllık evliyim ne evlilik yıldönümü kutladık ne sevgililer günü açıkcası ben çok takmıyorum sonuçta eşimin stresli bir işi var ve herşey sadece özel günleri hatırlamakla alakalı değil.mühim olan akşam olduğunda ikimiZinde Eve huzur bulmak amacıyla gelmesi.sende böyle davran beklentini sıfıra indir ama eşine ilgi alakanı yüksek tut bir süre sonra emin ol senden aldığı pozitif enerjiye cevap verecektir....meraba arkadaşlar baya uzun anlattım çok da keserek anlatmama ramen ama umarım sıkılmadan okur bi fikir verirsiniz.
eşimle biz yine bozuştuk ya2 gün iyiyse 1 gün kötüyüz. olay sevgililer günü vesilesiyle oldu. eşim ince bi insan değil özellikle evlendikten sonra ama sevgisini de hiç gösteremiyo.ona karşı aşırı bi güvensizliğim var ve çok saçma şeyler yaptım bu yüzden. güvensizliğimin bu kadar aşırı olmasını da en son sevgisini göremediğime bağladım ben. yani hiç aşık değil bana.bi dönem ben ondan beklentilerimi sıfırlamayı denedim bişeyler bekledikçe mutsuz oluyorum dye aramız düzeldil. ama sevgili gibi karı koca gibi değil sanki 2 ev arkadaşı gibi oluyoruz o zamanda. sevgililer gününden önce reklamlarda falan sevgililer günüyle ilgili bişeyler çıkınca sormuştum gülerek sevgililer günü için planın var mı diye. yoooo dedi o da gülerek şakalaştık falan. sonra ben güvensizliğimden dolayı onun özelini fazlaca kurcaladım yanlış anlaşılmalarda işin içine girdi tartıştık(bu konuda ben haksızım özetle) barıştık ama ben çok üzdüm onu gönlünü alayım diye düşündüm sev. günün.evde güzl bi yemek hazırlayıp mumlar falan bi de işte elbisemi giyerim romantik bi akşam olur dedim.mum alacaktım o da benle geldi çarşıya. ben de "sana süpriz yapacaktım aslında ama neyse gel birlikte alalım o zaman" dedim mumları birlikte seçtik falan yani bişeyler yapıcağımı öğrenmiş oldu.o akşam da7 de gelicem demişti.işi erken bitmiş 3 de geldi. ben daha sarmayı sarıyodum üstümde önlük eşofman falan. "ayyy süpriz iyice bozuldu erken mi geldin" falan dedim. evet dedi "ama bak sana sevgililer günü hediyesi aldım" dedi bi poşet uzattı şok oldum beklentilerimi sıfıra indirmemden ötürü. yokkk canım şakadır bu almamışsındır dedim o hala gülüyo. poşeti bi açtım ki bu çocuk olayı için yakıyı duymuştum al demiştim ona taa bikaç ay önce yakı çıktı poşetten! hııı şaşırmadım dedim senden hediye beklemiyodum zaten ama benim beklentim yokken beni beklentiye sokup sonra da üzüyosun dedim. şaka yaptım dedi. şaka yapıyosan arada bir de gerçeğini yap da şakasına da gülelim dedim sonrada "neyse hadi o zaman birlikte hazırlayalım gel yanımda otur" dedim mutfağa çağırdım. 10-15 dk durdu sarmayı bile denedi sonra ben yorgunum dedi yatmaya gitti yarım saat.hem hiç düşünmemesi o günü benim hazırlık yaptığımı bile bile hemde yanımda durmak istememesi üzdü beni. kalktığında biraz yüzüm asıktı geldi sarıldı "belki de hediye almışımdır ama çam sakızı çoban armağanı bişeydir" dedi. ben yine heveslendim. çabuk çabuk etrafı toplamaya başladım. işte misafirlik ne varsa çıkardım çeyizdeki yemek örtüleri runnerlar peçeteler süsler mumlar acele acele hazırlıyorum. o da döndü ben dükkanda bırakmıştım hediyeyi ordan alayım da geleyim sen hazırlarken dedi. hediye falan almamış yani dükkandan alıcam diye gidip alıcak biyerden. almamasını geçtim zaten beklemiyodum 2 kere daha beklentiye soktu beni ve hayal kırıklığı.
düğün günü de aynısını yapmıştı. düğünden önce bana erkek ne takar geline dedi ben de evlilik düşüncesi hiç yoktu hiç heveslenmemiştim yani onla tanışana kadar öyle düğünlere falan gitmek eziyet gelirdi hiç de adeti geleneği bilmezdim "bilmiyorum kii damat geline takı mı takıyomuş?" demiştim o da "ben o düğünün damadıysam elbet bişey takarım" dedi. düğünde hiç bişey takmadı. gecesinde takacak heralde diye bekledim gecesinde de duvağa takılan bi milyon tokayı o çıkaramaz diye ben çıkardım sonra aklıma geldi bi anda "ayy dur duvağı niye açtım ben" dedim gülerek aldım duvağı kafama örttüm. noldu ki dedi. duvağı sen açcan dedim. geldi direk açmaya çalıştı. sonra ben tutunca da "aaaa unutmuşum ben ya" dedi. bakın yeminle yoktu beklentim bana bişey alsın taksın diye ama o cümleden sonra kim olsa beklemez mi?
neyse sevgililer gününe döneyim devam ettik hazırlıklara oturduk şık şık yemeklerimizi yedik sohbet ettik çok güzel geçti. sohbet esnasında da ben görmedim ailemden hiç böyle kutlamalar zamanla öğrenicem falan dedi gerçekten de ailesi bi kere bile doğum gününü bile kutlamamış. ne onun ne aileden birinin.o akşam aklıma yattı ambiyansında etkisiyle ama sonra düşündm ki bu adam biz çıkarken her gün elinde güllerle gelirdi. sevgililer gününde daha 10 günlük sevgliydik okuduğu şehirden kargoyla hediye kolye göndermişti. ayda bi çiçek yolluyodu eve sözlendiğimizde. her gelişinde elinde mutlaka bi hediye oluyodu ayakkabı flan. yani bilmiyorum demesi tamamen yalan. ama içinden gelmiyo niye gelmiyo
dün de arkadaşlara gittik akşam kadınlar ayrı oturduk erkekler ayrı ev küçük olduğu için işte sohbet sevgililer gününe gelince eşlerinin yaptığı şeyleri gösterdiler. işte herkes ufak tefek düşünmüş bişey hazırlamış balondu çiçekti çikolataydı. ben de orda gülerek biz birlikte yaprak sardık daha ne olsun falan dedim. eve dönüş yolunda eşime dedim ki bak arkadaşlarının hepsi sevgililer gününde neler yapmış. ne yapmış dedi söyledim. dalga geçmeye başladı boşversene yaa balon ne hem içlerinde en mutlu aile biziz falan. ne alakası var dedim düşünen insan sevmeyen insan mı? annesi de sözde nişanda ve hatta nikahta elleri bomboş gelmişti ve "severek evlendiniz zaten" demişti. aileden gelen bi algı mı bu anlamıyorum eşimin ne düşündüğünü. yani sevmeyen insana mı hediye alınır şımartılır?
sonra o beni dinlememeye başladı kendi kendine ben konuşurken şarkı falan söylemeye başladı gülüyo bi taraftanda iyice tepem attı tamam ya konuşma artık yatıyorum dedim. o bişey dedi ben dedim derken yine gece 3 e kadar tartıştık ben ağladım dünya kadar. en son ben yanına gittim seviyorum seni ne yaparsan yap şu anda sensiz olmak daha kötü geliyo. ailemin yanına haftasonluğuna bile seni bırakıp gidesim gelmiyo falan dedim. öyle zaten uykusuzluktan bitmiş olduğumuz için yattık uyuduk.
sabah da işe geldim ama işte yüzüm gülmüyo sabahtan beri.eşimi çok seviyorum ama her anlamda evliliği hiç böyle hayal etmemiştim. seven insan karşısındakini mutlu etmek istemez mi? hiç mi içinden gelmez bişey görüp bu karıma yakışır alayım demek, yada karımla şuraları gezelim görelim demek, yada şu filmi ben çok sevmiştim karım da izlesin bakalım sevecek mi demek? her gün işe gidip gelip yemek yiyip yatsak o çok mutlu. ama ben değilim eşimin hiç içinden geçmemesi sevgisizliğinden mi yoksa sizin eşler de mi böyle inceliklerden uzaklaştı evlendikten sonra? bu arada 1,5 yıldır evliyiz evlendiğimizden hatta düğünden beri böyle
Benim eşim evlenmeden önce de pek supriz yapmadı kisa sürdü flört belkidr ondan yani 1 ay istesigim herseyi yapti alisverisler filan . Bunun dışında supriz olarak şarkı söyledi epeycale jaydedim seside cok guzeldir. Bikmadanda mesajlasirdik evlendikden sonra o ise basladi ve beni aramamaya başladı ben çok mutsuz oldum sonra bir kere trip atrim sonra amaaan dedim takmadim simdi hic takmiyor o gelene kadar evde iyalanirken vakit cabuk geciyo. Ki sen calisiyorsun kagani kolayca dagitabilirsin. Yani evlikik öncesi senin gibi cicek filan almadim zaten sevmemde evlendikten sonra eşim hic bir ise el surmuyor gibi gelsede birbirçok şeye yardim ettigini kavgadan sonra fark ettim. Sevgililer gününde hediye yoktu zaten bi cenazedeydik döndük ben hemen yatağa girdim uyumak uzereyken kalk diyo sinirlendim biraz buraya ben yatcam kalkmam dedim. Hayır kalk başka birsey diyince kalktim sevgililer günün kutlu olsun diyip sıkıca sarıldı. En güzel hediye aşk mis her firsatta bunu hissedebikir ask evlilihi yapan yeterki sakin kalabilelim. Ve çok şey bekliyoruz erkekden sarma filan onlara göre degil o sana maç seyredelim dese hosuna gider mi sakin kalabilmen ve her türlü olayda sevgiyi gormen dilegiyle. Ayrica bi öneri kaçan kovalanir :*meraba arkadaşlar baya uzun anlattım çok da keserek anlatmama ramen ama umarım sıkılmadan okur bi fikir verirsiniz.
eşimle biz yine bozuştuk ya2 gün iyiyse 1 gün kötüyüz. olay sevgililer günü vesilesiyle oldu. eşim ince bi insan değil özellikle evlendikten sonra ama sevgisini de hiç gösteremiyo.ona karşı aşırı bi güvensizliğim var ve çok saçma şeyler yaptım bu yüzden. güvensizliğimin bu kadar aşırı olmasını da en son sevgisini göremediğime bağladım ben. yani hiç aşık değil bana.bi dönem ben ondan beklentilerimi sıfırlamayı denedim bişeyler bekledikçe mutsuz oluyorum dye aramız düzeldil. ama sevgili gibi karı koca gibi değil sanki 2 ev arkadaşı gibi oluyoruz o zamanda. sevgililer gününden önce reklamlarda falan sevgililer günüyle ilgili bişeyler çıkınca sormuştum gülerek sevgililer günü için planın var mı diye. yoooo dedi o da gülerek şakalaştık falan. sonra ben güvensizliğimden dolayı onun özelini fazlaca kurcaladım yanlış anlaşılmalarda işin içine girdi tartıştık(bu konuda ben haksızım özetle) barıştık ama ben çok üzdüm onu gönlünü alayım diye düşündüm sev. günün.evde güzl bi yemek hazırlayıp mumlar falan bi de işte elbisemi giyerim romantik bi akşam olur dedim.mum alacaktım o da benle geldi çarşıya. ben de "sana süpriz yapacaktım aslında ama neyse gel birlikte alalım o zaman" dedim mumları birlikte seçtik falan yani bişeyler yapıcağımı öğrenmiş oldu.o akşam da7 de gelicem demişti.işi erken bitmiş 3 de geldi. ben daha sarmayı sarıyodum üstümde önlük eşofman falan. "ayyy süpriz iyice bozuldu erken mi geldin" falan dedim. evet dedi "ama bak sana sevgililer günü hediyesi aldım" dedi bi poşet uzattı şok oldum beklentilerimi sıfıra indirmemden ötürü. yokkk canım şakadır bu almamışsındır dedim o hala gülüyo. poşeti bi açtım ki bu çocuk olayı için yakıyı duymuştum al demiştim ona taa bikaç ay önce yakı çıktı poşetten! hııı şaşırmadım dedim senden hediye beklemiyodum zaten ama benim beklentim yokken beni beklentiye sokup sonra da üzüyosun dedim. şaka yaptım dedi. şaka yapıyosan arada bir de gerçeğini yap da şakasına da gülelim dedim sonrada "neyse hadi o zaman birlikte hazırlayalım gel yanımda otur" dedim mutfağa çağırdım. 10-15 dk durdu sarmayı bile denedi sonra ben yorgunum dedi yatmaya gitti yarım saat.hem hiç düşünmemesi o günü benim hazırlık yaptığımı bile bile hemde yanımda durmak istememesi üzdü beni. kalktığında biraz yüzüm asıktı geldi sarıldı "belki de hediye almışımdır ama çam sakızı çoban armağanı bişeydir" dedi. ben yine heveslendim. çabuk çabuk etrafı toplamaya başladım. işte misafirlik ne varsa çıkardım çeyizdeki yemek örtüleri runnerlar peçeteler süsler mumlar acele acele hazırlıyorum. o da döndü ben dükkanda bırakmıştım hediyeyi ordan alayım da geleyim sen hazırlarken dedi. hediye falan almamış yani dükkandan alıcam diye gidip alıcak biyerden. almamasını geçtim zaten beklemiyodum 2 kere daha beklentiye soktu beni ve hayal kırıklığı.
düğün günü de aynısını yapmıştı. düğünden önce bana erkek ne takar geline dedi ben de evlilik düşüncesi hiç yoktu hiç heveslenmemiştim yani onla tanışana kadar öyle düğünlere falan gitmek eziyet gelirdi hiç de adeti geleneği bilmezdim "bilmiyorum kii damat geline takı mı takıyomuş?" demiştim o da "ben o düğünün damadıysam elbet bişey takarım" dedi. düğünde hiç bişey takmadı. gecesinde takacak heralde diye bekledim gecesinde de duvağa takılan bi milyon tokayı o çıkaramaz diye ben çıkardım sonra aklıma geldi bi anda "ayy dur duvağı niye açtım ben" dedim gülerek aldım duvağı kafama örttüm. noldu ki dedi. duvağı sen açcan dedim. geldi direk açmaya çalıştı. sonra ben tutunca da "aaaa unutmuşum ben ya" dedi. bakın yeminle yoktu beklentim bana bişey alsın taksın diye ama o cümleden sonra kim olsa beklemez mi?
neyse sevgililer gününe döneyim devam ettik hazırlıklara oturduk şık şık yemeklerimizi yedik sohbet ettik çok güzel geçti. sohbet esnasında da ben görmedim ailemden hiç böyle kutlamalar zamanla öğrenicem falan dedi gerçekten de ailesi bi kere bile doğum gününü bile kutlamamış. ne onun ne aileden birinin.o akşam aklıma yattı ambiyansında etkisiyle ama sonra düşündm ki bu adam biz çıkarken her gün elinde güllerle gelirdi. sevgililer gününde daha 10 günlük sevgliydik okuduğu şehirden kargoyla hediye kolye göndermişti. ayda bi çiçek yolluyodu eve sözlendiğimizde. her gelişinde elinde mutlaka bi hediye oluyodu ayakkabı flan. yani bilmiyorum demesi tamamen yalan. ama içinden gelmiyo niye gelmiyo
dün de arkadaşlara gittik akşam kadınlar ayrı oturduk erkekler ayrı ev küçük olduğu için işte sohbet sevgililer gününe gelince eşlerinin yaptığı şeyleri gösterdiler. işte herkes ufak tefek düşünmüş bişey hazırlamış balondu çiçekti çikolataydı. ben de orda gülerek biz birlikte yaprak sardık daha ne olsun falan dedim. eve dönüş yolunda eşime dedim ki bak arkadaşlarının hepsi sevgililer gününde neler yapmış. ne yapmış dedi söyledim. dalga geçmeye başladı boşversene yaa balon ne hem içlerinde en mutlu aile biziz falan. ne alakası var dedim düşünen insan sevmeyen insan mı? annesi de sözde nişanda ve hatta nikahta elleri bomboş gelmişti ve "severek evlendiniz zaten" demişti. aileden gelen bi algı mı bu anlamıyorum eşimin ne düşündüğünü. yani sevmeyen insana mı hediye alınır şımartılır?
sonra o beni dinlememeye başladı kendi kendine ben konuşurken şarkı falan söylemeye başladı gülüyo bi taraftanda iyice tepem attı tamam ya konuşma artık yatıyorum dedim. o bişey dedi ben dedim derken yine gece 3 e kadar tartıştık ben ağladım dünya kadar. en son ben yanına gittim seviyorum seni ne yaparsan yap şu anda sensiz olmak daha kötü geliyo. ailemin yanına haftasonluğuna bile seni bırakıp gidesim gelmiyo falan dedim. öyle zaten uykusuzluktan bitmiş olduğumuz için yattık uyuduk.
sabah da işe geldim ama işte yüzüm gülmüyo sabahtan beri.eşimi çok seviyorum ama her anlamda evliliği hiç böyle hayal etmemiştim. seven insan karşısındakini mutlu etmek istemez mi? hiç mi içinden gelmez bişey görüp bu karıma yakışır alayım demek, yada karımla şuraları gezelim görelim demek, yada şu filmi ben çok sevmiştim karım da izlesin bakalım sevecek mi demek? her gün işe gidip gelip yemek yiyip yatsak o çok mutlu. ama ben değilim eşimin hiç içinden geçmemesi sevgisizliğinden mi yoksa sizin eşler de mi böyle inceliklerden uzaklaştı evlendikten sonra? bu arada 1,5 yıldır evliyiz evlendiğimizden hatta düğünden beri böyle
Valla ben yazdıkça benim adama diş biliyorum. Ya o başkalarının eşlerine yaptığı süpriz le dalga geçmesi. Biz onlardan mutluyuz demesi bile aynı. Bende ederim biz değil sen mutlusun. Seninki en azından uyanıp çıkmış küçükte olsa bir hediye almışmeraba arkadaşlar baya uzun anlattım çok da keserek anlatmama ramen ama umarım sıkılmadan okur bi fikir verirsiniz.
eşimle biz yine bozuştuk ya2 gün iyiyse 1 gün kötüyüz. olay sevgililer günü vesilesiyle oldu. eşim ince bi insan değil özellikle evlendikten sonra ama sevgisini de hiç gösteremiyo.ona karşı aşırı bi güvensizliğim var ve çok saçma şeyler yaptım bu yüzden. güvensizliğimin bu kadar aşırı olmasını da en son sevgisini göremediğime bağladım ben. yani hiç aşık değil bana.bi dönem ben ondan beklentilerimi sıfırlamayı denedim bişeyler bekledikçe mutsuz oluyorum dye aramız düzeldil. ama sevgili gibi karı koca gibi değil sanki 2 ev arkadaşı gibi oluyoruz o zamanda. sevgililer gününden önce reklamlarda falan sevgililer günüyle ilgili bişeyler çıkınca sormuştum gülerek sevgililer günü için planın var mı diye. yoooo dedi o da gülerek şakalaştık falan. sonra ben güvensizliğimden dolayı onun özelini fazlaca kurcaladım yanlış anlaşılmalarda işin içine girdi tartıştık(bu konuda ben haksızım özetle) barıştık ama ben çok üzdüm onu gönlünü alayım diye düşündüm sev. günün.evde güzl bi yemek hazırlayıp mumlar falan bi de işte elbisemi giyerim romantik bi akşam olur dedim.mum alacaktım o da benle geldi çarşıya. ben de "sana süpriz yapacaktım aslında ama neyse gel birlikte alalım o zaman" dedim mumları birlikte seçtik falan yani bişeyler yapıcağımı öğrenmiş oldu.o akşam da7 de gelicem demişti.işi erken bitmiş 3 de geldi. ben daha sarmayı sarıyodum üstümde önlük eşofman falan. "ayyy süpriz iyice bozuldu erken mi geldin" falan dedim. evet dedi "ama bak sana sevgililer günü hediyesi aldım" dedi bi poşet uzattı şok oldum beklentilerimi sıfıra indirmemden ötürü. yokkk canım şakadır bu almamışsındır dedim o hala gülüyo. poşeti bi açtım ki bu çocuk olayı için yakıyı duymuştum al demiştim ona taa bikaç ay önce yakı çıktı poşetten! hııı şaşırmadım dedim senden hediye beklemiyodum zaten ama benim beklentim yokken beni beklentiye sokup sonra da üzüyosun dedim. şaka yaptım dedi. şaka yapıyosan arada bir de gerçeğini yap da şakasına da gülelim dedim sonrada "neyse hadi o zaman birlikte hazırlayalım gel yanımda otur" dedim mutfağa çağırdım. 10-15 dk durdu sarmayı bile denedi sonra ben yorgunum dedi yatmaya gitti yarım saat.hem hiç düşünmemesi o günü benim hazırlık yaptığımı bile bile hemde yanımda durmak istememesi üzdü beni. kalktığında biraz yüzüm asıktı geldi sarıldı "belki de hediye almışımdır ama çam sakızı çoban armağanı bişeydir" dedi. ben yine heveslendim. çabuk çabuk etrafı toplamaya başladım. işte misafirlik ne varsa çıkardım çeyizdeki yemek örtüleri runnerlar peçeteler süsler mumlar acele acele hazırlıyorum. o da döndü ben dükkanda bırakmıştım hediyeyi ordan alayım da geleyim sen hazırlarken dedi. hediye falan almamış yani dükkandan alıcam diye gidip alıcak biyerden. almamasını geçtim zaten beklemiyodum 2 kere daha beklentiye soktu beni ve hayal kırıklığı.
düğün günü de aynısını yapmıştı. düğünden önce bana erkek ne takar geline dedi ben de evlilik düşüncesi hiç yoktu hiç heveslenmemiştim yani onla tanışana kadar öyle düğünlere falan gitmek eziyet gelirdi hiç de adeti geleneği bilmezdim "bilmiyorum kii damat geline takı mı takıyomuş?" demiştim o da "ben o düğünün damadıysam elbet bişey takarım" dedi. düğünde hiç bişey takmadı. gecesinde takacak heralde diye bekledim gecesinde de duvağa takılan bi milyon tokayı o çıkaramaz diye ben çıkardım sonra aklıma geldi bi anda "ayy dur duvağı niye açtım ben" dedim gülerek aldım duvağı kafama örttüm. noldu ki dedi. duvağı sen açcan dedim. geldi direk açmaya çalıştı. sonra ben tutunca da "aaaa unutmuşum ben ya" dedi. bakın yeminle yoktu beklentim bana bişey alsın taksın diye ama o cümleden sonra kim olsa beklemez mi?
neyse sevgililer gününe döneyim devam ettik hazırlıklara oturduk şık şık yemeklerimizi yedik sohbet ettik çok güzel geçti. sohbet esnasında da ben görmedim ailemden hiç böyle kutlamalar zamanla öğrenicem falan dedi gerçekten de ailesi bi kere bile doğum gününü bile kutlamamış. ne onun ne aileden birinin.o akşam aklıma yattı ambiyansında etkisiyle ama sonra düşündm ki bu adam biz çıkarken her gün elinde güllerle gelirdi. sevgililer gününde daha 10 günlük sevgliydik okuduğu şehirden kargoyla hediye kolye göndermişti. ayda bi çiçek yolluyodu eve sözlendiğimizde. her gelişinde elinde mutlaka bi hediye oluyodu ayakkabı flan. yani bilmiyorum demesi tamamen yalan. ama içinden gelmiyo niye gelmiyo
dün de arkadaşlara gittik akşam kadınlar ayrı oturduk erkekler ayrı ev küçük olduğu için işte sohbet sevgililer gününe gelince eşlerinin yaptığı şeyleri gösterdiler. işte herkes ufak tefek düşünmüş bişey hazırlamış balondu çiçekti çikolataydı. ben de orda gülerek biz birlikte yaprak sardık daha ne olsun falan dedim. eve dönüş yolunda eşime dedim ki bak arkadaşlarının hepsi sevgililer gününde neler yapmış. ne yapmış dedi söyledim. dalga geçmeye başladı boşversene yaa balon ne hem içlerinde en mutlu aile biziz falan. ne alakası var dedim düşünen insan sevmeyen insan mı? annesi de sözde nişanda ve hatta nikahta elleri bomboş gelmişti ve "severek evlendiniz zaten" demişti. aileden gelen bi algı mı bu anlamıyorum eşimin ne düşündüğünü. yani sevmeyen insana mı hediye alınır şımartılır?
sonra o beni dinlememeye başladı kendi kendine ben konuşurken şarkı falan söylemeye başladı gülüyo bi taraftanda iyice tepem attı tamam ya konuşma artık yatıyorum dedim. o bişey dedi ben dedim derken yine gece 3 e kadar tartıştık ben ağladım dünya kadar. en son ben yanına gittim seviyorum seni ne yaparsan yap şu anda sensiz olmak daha kötü geliyo. ailemin yanına haftasonluğuna bile seni bırakıp gidesim gelmiyo falan dedim. öyle zaten uykusuzluktan bitmiş olduğumuz için yattık uyuduk.
sabah da işe geldim ama işte yüzüm gülmüyo sabahtan beri.eşimi çok seviyorum ama her anlamda evliliği hiç böyle hayal etmemiştim. seven insan karşısındakini mutlu etmek istemez mi? hiç mi içinden gelmez bişey görüp bu karıma yakışır alayım demek, yada karımla şuraları gezelim görelim demek, yada şu filmi ben çok sevmiştim karım da izlesin bakalım sevecek mi demek? her gün işe gidip gelip yemek yiyip yatsak o çok mutlu. ama ben değilim eşimin hiç içinden geçmemesi sevgisizliğinden mi yoksa sizin eşler de mi böyle inceliklerden uzaklaştı evlendikten sonra? bu arada 1,5 yıldır evliyiz evlendiğimizden hatta düğünden beri böyle