Çoğumuzun hayatında böyle insanlar var sanırım, bir akrabam var, ki daha önce hangi konuda mevzu nasıl yalan söylemeye gelmiş de anlatmıştım hatırlamıyorum ama maalesef yalan söylemek artık hayatının bir parçası olmuş.
Mesela ben üniversiteyi bıraktığını mezun olmadığını çok net bir şekilde biliyorum ama ona sorarsanız gıda mühendisi, okumayı bıraktığı üniversite zaten 2 yıllıktı, 1 yıl zar zor gitti sonra bıraktı 2 yıllıktan mühendis de çıkmayacağına göre hangi ara kendini gıda mühendisi ilan etti bilmiyorum, gitti mezuniyet fotosu bile çektirdi eşi onu mezun sanıyor, diploman nerede diyorum okulun prosedürü yavaş işliyormuş, kıza 20 yıldır bir diplomasını veremediler :)
Ayrıca yaşam koçu oluyor kendisi, kardeşinden küçük ama onu nüfusa büyük yazdırmışlar:)
Teni kızıl ama sonradan esmerleşti, gözleri de aslında yeşil ama gölgede bakınca siyah oluyor, saçları doğuştan sarı lakin kış aylarında siyaha dönüyor.
Bunun tıptaki yeri nedir bilmiyorum ama özgüven sorunu, belki de kendini sevmemek utanmak yatıyordur altında.
İnsan çevresindeki herkesi yalanlarına inandırabilir, söylediği yalanlara inandıracak zemin hazırlayabilir lakin en büyük yalanı kendisine söyler bence.
Çevremde bu çeşit birilerini görmedim ama tv programlarında çok gördüm Mune. :)
Ben de şeye bayılıyorum, manasız iddialar barındıran ve realty show tadındaki moda yarışması programlarına. Eskiden şey vardı hani "Bu tarz benim, işte benim stilim" filan; hala daha canım çok sıkılsa arada en ikonik kavgalarını açar izler gülerim. :))
Tabii kurgu kavgaları ve kurgu karakterleri bir kenara bırakırsak, boyu konusunda, saç rengi, variyeti konusunda ne yalanlar söyleyip yalanları ortaya çıktığı halde "Evet ya yalan söyledim" diyemeyen insanlar o kadar fazlaydı ki. Çok basit bi olay anlatayım, kızın biri boyu hakkında yalan söyledi ama çok bariz, 10 cm farkla da yalan söylenmez artık hani
Kızı ölçtüler artık "Yavrum yok sende o boy yok!" diye. Gerçek boyu ortaya çıktı. "Ama ben öyle ölçülmüştüm, bunda bir yanlışlık var" diye tutturdu sonra. Yanına boyu 170 olan kızı diktiler, uzun kendisinden bariz, kız topuklardan kendini hafif yukarı kaldırmaya çalışıyor. Uyarıyorlar "Tam bas ayaklarını yere, kaldırma topuklarını" diye, kız "Tam basıyorum yaa, yok demek ki onun boyu 178 filan onunki de yanlış ölçülmüş" diyor
Komediler cidden.
İşte benim stilim'in en ikonik yalancısını paylaşayım hatta, canı sıkılanlar Çağla serisini izleyebilir. :))
Bu kız hem top modelmiş, hem restoran sahibiymiş, hem iş kadınıymış, hem hemşireymiş filan. Kurgu için bile insan kendini şu hale düşüremez :))
Zenginlik kompleksi var bu kızda da.